MOLDOVA
Parklar ve Goller ulkesinin nufusu sadece 4 milyon.
Parklar ve Goller ulkesinin nufusu sadece 4 milyon.
Siyasi bakimindan uc farkli bolgeye ayrilmis.
1- Moldova
2-Gagavuzya Ozerk bolgesi
3-Transdinyester Cumhuriyeti
Moldavyalilar, Romanya asillilar.Ulkeye daha sonra Ruslar tarafindan Ukranyalilar ve Ruslar yerlestirilmis.
Hatta taksi soforunun demesine gore; Moldovya'ya ait Karpatlar,Ruslar
tarafindan Moldavya'dan alinarak Ruslarin Slav kardesleri olan Ukraynalilara verilmis.
Ulkenin % 65 Moldovalı, % 15 Ukraynalı, % 13 Rus ve % 4 Gagavuz
Türklerinden oluşmaktadır.
Ulkede gaz yok ama Rusya,gazini Ukranya ve Moldova uzerinden Avrupa'ya
gonderdiginden konum olarak onemli.
%9 'u ormanlarla kapli olan ulkenin topraklarinin yarisindan
fazlasinda tarim yapilmaktadir.Her cesit meyva ve sebze yetistiriliyor.Bilindigine gore uzum baglari, ceviz
yetistiriciligi ve bal uretimi en on sirada geliyor.
Her dogan cocuk icin bir ceviz agaci dikiliyormus.Tüm yol kenarlarinda
ceviz agaclari siralanmis ama araclarin egsoz gazini emdiklerinden bu cevizler
tercih edilmiyormus.Vucuda zararli oldugu soyleniyor.zleri isteyen topluyor. Bu ceTarlada ki cevizler tercih ediliyor.
Yesil kabuklu cevizin kilosu 2.5 L.Ayiklanmis ceviz icinin fiyati 150-200 Ldolar.)(Yaklasik 10 arasi degisiyor.
Yesil kabuklu cevizin kilosu 2.5 L.Ayiklanmis ceviz icinin fiyati 150-200 Ldolar.)(Yaklasik 10 arasi degisiyor.
Fransadan sonra en kaliteli sarap uretimi yapilmaktadir.Dunyanin en buyuk
yer alti sarap mahzenine sahiptir.
TARIH:
-Merkezi konumda olamasi nedeni ile Almanlar ve komsulari Ruslar
ve Romanyalilarin tarafindan sik sik el degistirmis.
-16.yy.-1812: Osmanli hakimiyeti Osmanli Imparatorlugu,Prut ve
Dinyester nehirleri arasinda kalan "Besarabya" adli bolgede
"Bogdan" eyaleti olarak hukum surmustur.
-1812(Rus Donemi):Osmanli ve Rusya arasinda imzalanan baris antlasmasi sonucu Rus
egemenligine girmis.
-1918:Kirim savasinda Ruslar yenilince,Romanya egemenligine girmis.
-1874: Yeniden Rus egemenligine girmis.
-Birinci Dunya savasi sonrasi tekrar Romanya egemenligine girmis.
-1924:Moldova Ozerk Sosyalist Cumhuriyeti kurulmus.
-1939: Tekrar Rusya egemenligi.Nazi Almanyasi Rus topraklarina girmis ama
Ruslar karsilik verince Romanya sinirlari icinde ki bu ulke Rus
topraklarina gecmistir.
29 Ağustos 1944 :Sovyet gucleri tarafindan ulke, Alman-Romen işgalcilerden
kurtarilmistir.Su anki sinirlari,ikinci dunya savasindan sonra cizilmistir.
-1991: Sovyetlerin dagilmasindan sonra bagimsiz olmustur.
Not:Eski SCCB ulkeleri cografyasini gezerken her muzede Turkler hakkinda olumsuz resimler ve hikayeler biraz canimi sikti.Evet Osmanli, gordugu kaleye saldirmis.Isgal etmis.Sikintilar yasatmis.O zamanlar boyleymis.Ama egemenligi altinda ki ulke insanlarin diline,dinine ve etnik grubuna karismamis.Bugun hangi ulkede Turkce konusuluyor?
Diger Avrupa ulkeleri egemenligine aldigi ulkelere, dilini ve dinini
vermis.Onlar unutulmus veya konusulmuyor.Ama Osmanlinin kotu sani
suruyor.Haksizlik.
Sinirdan Kisinev'e gelirken ayni benim gibi dusunen taksi soforune
rastlamam beni mutlu etti.
PARA:
PARA:
Lei
1 Amerikan Doları = 19.72 L
1 Euro = 21.94L.
Gorunuse aldanmayin.Gercekten fakir ulke.Artis kizlarin cogunun yasadigi evleri gorseniz inanamazsiniz
Gorunuse aldanmayin.Gercekten fakir ulke.Artis kizlarin cogunun yasadigi evleri gorseniz inanamazsiniz
Ogretmen maasi 125 ile 400 dolar arasi.
Doktor maasi 170$'dan basliyor.Ev sahibim doktor genc surekli ek
calismalar yaptigi icin maasi 400$ di.
Yine diger ev sahibim doktor genc kiz,tip okuduktan sonra ogretmenlik
okumak zorunda kalmis.Simdi ogretmenlik yapiyordu.Inanilir gibi degil.Burada
universiteye gitmek kolay. ama bitirdikten sonra bizde ki gibi is bulmak cok zor.
Sehirde ki Rodison otele girdigimde Turk yapisi oldugunu hemen anladim.Unlu
bir Turk insaat firmasi yapmis.Muduru de Turk.Burada 15 yildir calisan gorevli
kizin maasi 600$.Diger calisan muhtesem guzel kizlarin maasi ise 150 $.Umarim
bir zengin Turk is adamina(Bekar.)rastlarlar.
etin kilosu 3$.
Avrupanin en fakir bu ulkenin halki genelde disarida calismak zorunda
kaliyorlar.Bir cogunun ailesi Romanya asilli oldugundan ikinci Romanya
pasapotrlari ile genelde calismaya Ingiltere'ye ve ayni dil grubuna
ait olan Italya'ya gidiyorlar.
DİL:
Kullanılan resmi dil “Moldovaca”, Romanyalilarin diline cok benziyor.
Ama herkes Rusca'da biliyor.
DIN: Ortadoksluk.
ULASIM: Sehir icinde otobus,dolmus ve treleybuslerde tek binis 3L.Icerde ki gorevli biletinizi kesiyor.Bu gorevliler canavar gibiler. Otobus durdugunda yeni yolculari takip ederek hemen biletlerini uzatiyorlar..
Sehirler arasi dolmus ve otobuslerde de ucreti sofore oduyorsunuz.Burada da
arada ayakta yolcular oluyor.
YEMEK
Genelde yemeklerde ulkede en cok yetistirilen patates,misir,fasulye agirlikli.
Koyun ve keci yetiştiriciliği çokolduğundan peynir, hemen hemen her yemek hazirlanirken kullaniliyor.
Sarap ve Konyak olmazlardan.
Mamaliga:Misir unundan yapilan pure.Bir olcu misirunu iki olcu su ile
karistirilarak pisiriliyor.rendelenmis peynir,omlet ve krema ile servis
ediliyor. , sebze, meyve ve et yemekleridir.
KISA KISA
-Sus
Bebekleri:Kizlar yine cok guzel.Hepsi bir sus bebegi.Ama Romanya
agirlikli oldugundan hepsi mavi gozlu ve sarisin
degiller.Ukrayna kizlari kadar da hepsi guzel degil.
Daha fakir ulke oldugundan kizlar,aciklikta en son sinira
dayanmislar.Perisan yollarda ,kirmizi halida yuruyormuscasina boy
gosteriyorlar.
burada takma kiprikte cok yaygin.
Isin garibi maaslar cok dusuk olmasina ragmen giysiler cok pahalli.Bu
fistik kizlar, bunlari hangi para ile alabiliyorlar?
Buraya da basarili Turk bayilerin erkekleri, firmalari
tarafindan odulendirilmek uzere getiriliyor.Daha once yazdigim gibi Turk
erkekleri yabanci kadinlarla birlikte olmayi maarifet sayiyorlar ama evde ki
hanima para verirken zorlaniyorlar.
Sinirdan bindigim taksi soforu ile cok uzun sohbet ettik.bir ara
"Avrupali kadinlar cirkin.Bakimsiz.Erkek gibi gorunuyorlar"
dedigin de ben de"Evet kizlariniz cok guzel ama bir o kadar
abartililar ve susluler.Bir ise yaramiyor.Cogu Turkiye'ye gelmek
zorundalar.Bizim evli aileler de zarar veriyorlar." dedigimde "
Olsun.Para kazaniyorlar"demez mi?Diyecek birsey yok.
Ovunecek birseyi olmayan ya parasi ya da guzelligi ile ovunecek.
-Ukrayna icin yazdiklarimin hepsi bu ulke icin de gecerli.Sehir
merkezlerinde zamaninda yapilmis harika binalar var.Merkezler daha
bakimli.Biraz uzaklastiginizda durum tamamen degisiyor.Kaldirimlar delik
desik.Yerler cople dolu.
Bir gezgin, Moldova'nin temiz oldugunu,trafigin cok duzenli oldugunu
yazmis. Sanirim luks bir otelde kaldi.Camlari karartilmis taksi ile belli
yerleri gezdi.
Evet sehir iclerinde zengin is adamlari icin yapilmis luks otellerin cevresi de iyi duzenlenmis.
- Sigara ve alkol çok ucuz oldugundan kullanim cok fazla.
-Ozellikle gece yasami cok hareketli.Her tarafta diskotek,gece klubu ve
gazino var.
-Muzelerde genelde ziyaretci cok az ama calisan cok. Fotograf cekmek icin
ayri ucret aliyorlar.Eger bu bileti almadiysaniz pesinizde bir gorevli ile
gezmek zorundasiniz.Biraz ac gozluler.Turizm icin hizmet yok.Sadece nasil
para kazanirizin pesindeler.
KISINEV
23 gol ve bircok parkin oldugu ve Dinyester nehrinin kolu olan
"Bic" nehri kiyisinda kurulmus bu 33.700 kilometrelik
Avrupa'nin en yesil ve kucuk sehridir.
I-Sehir Ici:
ANI: Turist infonun olmadigi bu sehirde cok luks bir otelin resepsiyonunda
calisan cok guzel bir kizdan harita uzerinde bilgi alarak gezmeye
basladim.Inanin bu sus bebegi kizin verdigi tek bir adres bile dogru cikmadi.Bu
kadar mi insan cevresini bilemez.Hele boyle bir otelde calisiyorsa.Yanlis
bilgilerden o kadar zaman kaybettim ki.Suslenmekten okumaya,birseyler
ogrenmeye sanirim zamanlari olmuyor.
Sehrin icini cok rahat bir gunde gezebilirsiniz.Hersey "Stefan Cel Mare" caddesi uzerinde veya yakininda.Aralarda bircok guzel kiliselerde goreceksiniz.Caddenin en yukarisindan baslarsak
1-Presidential Sarayi: hemen karsisinda
2-Parlemento Binasi:Acik kitap seklinde.
Yurumeye devam ettiginizde
3-Stefan Cel More Parki:
17 donumluk bu ana Park,1818 yılında Rus döneminde agaclandirilarak
"Puskin Park" adi baslanmistir. Cok eski dut ve akasya agaclarinin
oldugu cok guzel bir park.
A-Stefan Cel Mare Aniti :15.yy 'da Osmanlilara karsi savasan Moldovanin milli kahramaninin elinde hac ile yapilmis heykeli.
4 -Katedral Park: Yol ustunde ki bu parkta
A-Triumphal Kapisi(Holly Gate):1846'da Osmanli'dan kalan
toplarindan yapilacak cani asmak icin beyaz tastan yapilmis.
B-Christ's Nativity Katedrali:1830'da Prens Mikhail Semyonoviç
tarafından yaptırılmış Ortodoks kilisesidir.
Ikinci dunya savasinda zarar goren katedralin can kulesi 1962'de
tamamen yikilinca 1997'de yeniden yapilmistir.
5-Gemeni:Cadde uzerinde, kosede alisveris binasi.Col ilginc degil.
6-Town Hall:Cok gorkemli bina.
7-Arbat: Acik hava bit pazari: Eger iyi bir gozunuz varsa cok ilginc objeler bulabilirsiniz.Yaninda tiyatro binasi var.Caddenin sonuna dogru
8-Unic:Bildigimiz alisvaris binasi.Satilanlarin cogu cok cakcafli ve
pahalli.
Stefan Cel Mare Anitinin batisinda
9-Milli tarihi Muzesi: Giris 10L.Fotograf cekmek isterseniz 15L.Hazine bolumu 10L.Kesin giriniz.Cok eski ve degerli objeler var.Bunun gibi her ayri odada sergilenenler icin ayri ucret oduyorsunuz.
Bu uc katli muzede caglara gore buluntular sergileniyor. Osmanli
kiliclari,silahlari,osmanli fesi ve pasa kiyafeti ile Osmanlinin yenilmesinin
sahnelendigi resim de sergileniyor.
1983 tarihinde erkek lisesi olarak yapilmis harika bir binasi var.
Müzenin önünde, Kurd ve Romus-Romulus kardeslarin heykeli var.
Ilerisinde
10-Etnografya e tabiat Muzesi:Giris 10L.Fotograf cekmek 15L.
muzenin bir bolumunde ulkede yasayan doldurulmus hayvanlar ve yetisen
bitkilere ayrilmis.
Diger bolumunde ise geleneksel kiyafetler,hatta dugun sahnesi ile
gelenekler anlatilmaya calisilmis.Guzel bir muze.
11-Valea Marior gol ve parki: Cok keyifli bir park.Golde su araclari
ile gezebilirsiniz.Gol kenarinda yuruyebilirsiniz.Bu guzel parkin merdivenleri
bile kirik dokuk.Oylece burakmislar.
Buradan tekrar ana yola donunuz.
Ana yolun sag tarafinda katedral parkinin arkasinda ki "Bodoni"
caddesinin uzerinde ki universite binasinin arkasinda
12-Puskin Muzesi:10-16 arasi acik.Giris 10L.Toplu foto cekmek 10L.Eger tek
tek cekecekseniz her biri icin 10L odemelisiniz.Arsizliginda bu kadari olmaz.
Artik pesimde ki gorevli kadindan kurtulmak icin cantami disarda biraktim ama o
beni yine de takip etti.
Ben boyle yasanmis evleri cok sevdigimden cok begendim.Zengin bir muze.Unlu
yazar ,bazi eserlerini burada yazmistir.
Puşkin’in 1820-1823 yılları arasında Rusya'dan surgun
edildiginde yaşadığı ev, 1948'de onarilarak muzeye donusturulmus.
II-Belediye araclari gidebileceginiz yerler:
1-Memorial park:9 nolu treleybus onunden geciyor.
1945 yılında, II. Dünya Savaşında Sovyet askerlerinin kazandığı zaferden
sonra yapilmis devasa kirmizi renkli anit .Olen askerlerin
mezarlari siralanmis.
1990'da Moldova'nin ozgurlugu icin yasamini kaybedenler icin anitin
ortasinda surekli yanan atesi var.Askerler bekliyor. Gitmeye degmez.
2-Rose Valley:Stefan Cel Mare caddesine yakin 122 ve 3 nolu dolmuslar kalkiyor.Veya 22 nolu treylebus ile gidip biraz yurumeniz gerekiyor.
9 hektarlık bu park alana yayilmis bu parkta 3 büyük göl var. Aslinda cok
guzel bir park ama temiz degil.Bazi bolumlerinde copler atilmisti. Gol
kenarinda cok sik restoran var.Temiz gorunmemesine ragmen golde
yuzenlerde vardi.Bu golde de su araclari ile gezebiliyorsunuz.Zamaniniz varsa gidebilirsiniz.
SEHIR DISI:
I-Sehrin kuzeyine dogru aracla gidebileceginiz yerler:
Kisinev---Kirikova(16km)---Old
Orhei(45km)---Soroca(135km)---Yampil(15km,Ukranya sinir kasabasi)
Sehrin kuzeyinde ve ayni guzergahta olan bu yerleri Moldova'dan Ukranya'nin guneyine gecerken de gezebilirsiniz.Araciniz varsa ayni gunde hepsini cok rahat gezebilrsiniz
Not: Kisinev cevresinde bircok sarap mahzeni var. Bunlardan en
unluleri kricova,Milestii mici,Cojusna,..
Buraya kadar gelmisken bir yeralti sarap mahzeni gezmelisiniz.
Buraya kadar gelmisken bir yeralti sarap mahzeni gezmelisiniz.
1-Crivoca(Kirikova): 9-19 arasi acik.Giris 422L.Onceden telefonla adinizi yazdirarak bir gruba dahil olmalisiniz.Sehre 16km. uzaklikta"V.Alecsandri" caddesind 2 nolu otobus kalkiyor.ucreti 5L.40 dakika suruyor.Veya kuzeye giden ana yoldan devam ederken 11 km sonra ininiz.Hemen doner kavsagi gecip solda Kirikova giris kapisini goreceksiniz. "Kirikova"ya giden araclara bininiz.(5km.)
Otobus cricova sehir merkezinde duruyor.Buradan 10 dakika yurumeniz
gerekiyor.
Giris ucreti: Ogun ikram edilecek yiyecekler ve sarabin kalitesine
gore giris ucreti 310-420L arasinda degisiyor.Aslinda maaslarin bu kadar
dusuk oldugu bir ulkede cok para.Sordugum bircok Moldovali buraya gidememisti.
Sadece yeralti mahzenini gezmek istiyorsaniz 7-8 dolar=155L
oduyorsunuz.Birbucuk saat suruyor.
Ben ilk gittigimde festival calismalari oldugundan iceri giremedim.
1952 de acilan bu mahzenin galerilerinin uzunlugu aslinda 100km'yi geciyor
ama bugun 64km'si kullaniliyor.
En fazla 35 milyon litre sarap saklanabilen bu mahzende her sene 3
milyondan fazla sise sarap saklaniyor.Iceri de her taraf sarap siseleri
ile dolmustu.
Ayrica iceride muze,ikram yapilan cok abartili salonlar da ziyaret
ediliyor.Yine mahzeni tanitan bir film izletiyorlar.
Sarap,klasik yontemle uc yil,diger yontemlerle 2-3 ay bekletilerek elde
ediliyor.
2-Orhei Vechi(eski orhei):50 km sehrin kuzeyinde. Stefan Cal Mare caddesi uzerinde ki Unic'in arka tarafinda ki"Gara Centrala" dan
dolmus kalkiyor.26L.
not: yanilmayiniz.Orhei sehrine degil direkt,yeni Orhei'den 15-20 km once ve batida olan " Orhei Vechi- eski orhei"
ye yani "Butuceni " koyune gitmelisiniz.
Butuceni koyu, Raut nehrinin cevreledigi tepelik bolgede ve
eteklerinde kurulmus.
kopruden once solda muzeyi gectikten sonra Dolmusun durdugu yerde Butuceni
koyunun icine dogru degilde tepeye cikan yoldan devam ettiginizde yeni
kiliseye varmadan
A-St.mary Manastiri:Erken hiristiyanlik bu tas manastiri, kayalar
oyularak yapilmis.Nehir kiyisina inen merdivenlere acilan kapi, daha sonra
orulerek kapatilmis.
B-Bosii Manastiri: Bu tas manastirina nehrin kenarindan yurudugunuzde
ulasabiliyorsunuz. Buyuk manastirin arka tarafinin ilerisine
dusuyor.Ama ben bulamadim. Burada bircok magara da goreceksiniz.
Donuste kopruyu gectikten sonra muzeyi gezebilirsiniz.
C:Muze: giris 10L.Bolgede cikan objeler sergileniyor.
Orhei tarihi bolge,Butuceni, trebuyeni.Morovaia koylerini icine alan acik hava muzesi.Bu
bolgede farkli caglara ait uc sehrin kalintilari var.
1-M.O 3/-5.yy:Geto-daklar
2-Shehr el-Cedid şehri :Tatarlarin bu sehri,Altınordu devleti
döneminde, 1340-1368 yillari arasinda burada kurulmuştur.Sehir bilinmeyen bir
nedenle ortadan kalkar. 16’ncı yüzyılda, tekrar “Orhei” sehri olarak
burada kurulur.
3-15.yy: ortacag Donemi:
Sehir kalintilari kirecli kayalara oyulmus bircok magaralardan
olusmus.Buraya gelen hiristiyanlar,bolgede ki yerli kabilelerden cekindikleri
icin magaralarda yasamislar.Kiliselerinide magara seklinde oyarak
yapip dis dunya ile ilgilerini kesmisler.
ortagcag'da rahipler bu magaralara gelmisler.Yeni magaralari eklemisler.
Yine bu koyde M.S 3.yy'da yapilan "Gaetic Kalesi" kalintilari da
var.
Not: Isterseniz buradan Orhei sehrine giderekWine yards(uretim) ve
winw Cellars( sarap mahzeni) turlarina katilabilirsiniz.
Bunlardan biri;
Chateau Vartely Saraphanesi: hizli tur.175L.standart tur.400L.2004 de
kurulmus bu mahzende bir milyon siseden fazla sarap saklanmakta.
ANI: Orhei'ye benden baska iki Polanyali ve bir Avusturyali daha dolmusla geldi.Indigimizde Avusturyali hemen gozden kayboldu.Ben de Polonyalilar bilir diye peslerine dustum.En az birbucuk saat yurudukten ve benim uyarilarimadan sonra yanlis yolda oldugumuzu soylediler. Benzer dili konusmalarina ragmen hicbir koyluye sormayi akil edemediler. Gezilerimde boyle birisine guvendigimde hep yari yolda kaliyorum.
Ben onlardan ayrildim. Yeni kilisede karsilastigim Avusturalyaliya da ne kadar bencil oldugunu soylemeden edemedim.Gelismis ulke insanlari genelde boyle.Bildiklerini paylasmiyorlar."Onlarda kendileri ogrensin "mantigi var.Tas kiliseden geri donerken bizim Polonyali gencler hala aramayi surduriyorlardi.Ben soyleyince geri donduler.
ANI: Orhei'ye benden baska iki Polanyali ve bir Avusturyali daha dolmusla geldi.Indigimizde Avusturyali hemen gozden kayboldu.Ben de Polonyalilar bilir diye peslerine dustum.En az birbucuk saat yurudukten ve benim uyarilarimadan sonra yanlis yolda oldugumuzu soylediler. Benzer dili konusmalarina ragmen hicbir koyluye sormayi akil edemediler. Gezilerimde boyle birisine guvendigimde hep yari yolda kaliyorum.
Ben onlardan ayrildim. Yeni kilisede karsilastigim Avusturalyaliya da ne kadar bencil oldugunu soylemeden edemedim.Gelismis ulke insanlari genelde boyle.Bildiklerini paylasmiyorlar."Onlarda kendileri ogrensin "mantigi var.Tas kiliseden geri donerken bizim Polonyali gencler hala aramayi surduriyorlardi.Ben soyleyince geri donduler.
3- Soroca : Kisinevden 150 km kuzeyde Ukranya sinirina cok
yakin.Aslinda ben burayi daha sonra ogrendim.Ukranya'dan Moldova'ye gecerken
cok rahat gezebilirdim.
Bu sehirde yukari ve asagi olmak uzere iki kisim var.Benim en sevdigim
etnik grup Cingenelerin yasadigi sehir.Yalniz Cingene evlerinin resimlerini
gordum.Cok gosterisli.Bizim Cingenelerin evlerine hic benzemiyor.
A-Soroca Kalesi:1543-1546 yillari arasinda Petru Rares donemi Nistru
nehri'nin kenarina yapilmis Osmanli kalesi.
Orhei'den sonra buraya gidebilirdim ama ayni yolu gitmekten
hoslanmadigimdan vaz gectim.
Ayrica bu sehirde cok guzel selaleler varmis.
II-Sehrin batisina dogru aracla gidebileceginiz yerler:
Kisinev---Bendery Kalesi(70km)---Tiraspol(12km,Transdinyester
Cumhuriyetinin baskenti.)---Kisinev(70km,)
Bu bogeye gırerken yol kenarında sıralanmış dut ağaçlarının görüntüsü çok güzeldi.
Transdinyester Cumhuriyeti:
Ikinci dunya savasi oncesi Bessarabia bolgesi ,Sovyetler Birligine
birakilinca ,Sovyetler tarafindan ,Moldova'dan ayrilarak (Bessarabia bolgesi de
dahil.)Moldova'nin dogu tarafinda Dinyester irmagi ile Ukrayna arasinda
bagimsizligi ilan edilerek kurulmus sosyalist bir
devlettir.Guney Osetya,Daglik Karabag Cumhuriyeti ve Abhazya disinda hicbir
ulke tarafindan taninmamaktadir.
Kendi anayasasi,Orakcekicli,uzum ve basakli bayraklari,ulusal marsi. ordusu, polisi olan bu
cumhuriyet,Birlesmis Millletler uyesidir.
Ulkede tum arazi ve binalar devlete aittir.Tum calisanlar hemen hemen ayni
ucreti alir. Kahramanlari Marinov Anatolia Alexcic.
Baskenti Tiraspol:1792'de Rus-Osmanli Savasi sirasinda olusmus bu
baskenttir.
Para: Rubles.Rus rublesinden farkli.
1 dolar=14.000R
1 Euro=15.85R.
Sinirdan girer girmez farkliligi anliyorsunuz.Daha temiz ve bakimli.
Sinirda polis pasaportunuzu bakarak ayri bir kagida giris damgasi
vuruyor.Kaybetmeyiniz.Cikista istiyorlar.
Sinirdan 5 km sonra bender kasabasinin girisinde Bender kalesi
var.Kale cok genis bir alana yayilmis.Girisi doner kavsagin yakininda.Sofor
beni kalenin sonunda giris diye birakti.1.5 km geri yurumek zorunda kaldim.
A- Bendery Kalesi(Tighina Kalesi):Pazartesi kapali.Diger gunler
9-16 arasi acik.Giris yerel halk icin 25R,yabancilar icin 50R.
Osmanli Devletinin Dinyester nehri kiyisinda ki son sinir kalesi.Osmanlidan
once ismi Tighim kalesiymis.1538'de Kanuni tarafindan alinan kalenin adi
"bender" olarak degistirilmis.Mimar Sinan'in yaptigi soyleniyor.
B-Asconi Saraphanesi:1994'de kurulmus.2015'de saraplari ile "Grand Prix" odulunu almis.
Yollar daha bakimli ve kalldirimlar genisletilerek yeni yapilmisti.Cimenler bicilmis ve cevreleri duzenlenmisti.Aslinda zamaninda ayni ulke topraklari ve ayni binalar olmasina ragmen bakimin nasil sehri degistirdigine tanik oluyorsunuz. Binalarin cogu boyanmis,yeni guzel binalar eklenmisti.Her tarafta buyuk parklar vardi.
Ama b u sehire gittigimde hava cok sicak oldugundan kalacak yerlerim olmasina ragmen geri dondum.
Bir de boyle cok geniz caddeli ve insan olmayan sokakli sehirler bana sikici geliyor.
III-Sehrin guneyine dogru aracla gidebileceginiz yerler:
117 nolu dolmus ile Gara de Sud adli guney istasyonuna gidiniz.
Chisinau---Milestii Mici(20km.)---Comrat(100km.)---Baselme(18km.)---Ceadir -Lunga(28km.)---Kipcak(32km.)
Kisinev--- Comrat(100km,45L,2 saat)
Not:Kisinev---Hincesti(38km)----Comrat(68km)
Hincesti:Ana yoldan 1-2 km icerde ki bu yerlesime ugrayarak binsekizyuzlu
yillarin sonunda Osmanli donemi Manuc Bey Konagini ziyaret edip Comrat'a
devam edebilirsiniz.
Milestii Mici: Bu sarap kavi aslinda eski bir tas ocagi.yeraltinda
galerilerin uzunlugun 200 kilometre. Bu tas ocaginda da her mevsim sicaklik,12-14 derece oldugundan tas ocagi,devletinde katkisiyla mahzene donusturulmus.
2 milyon sise sarap saklandigindan dunyanin en buyuk mahzeni
olarak 2015'te Guinness Rekorlar Kitabi'na girmis.
Kendi aracinizla bu mahzen gezilebilyorsunuz.Sadece mahzeni gezmek 200L,sarap
tadimi da yapmak istiyorsaniz 300L.
GAGAVUZYA:(Bolluk Ulkesi)
Moldova sinirlari icinde,baskenti Komrat olan ozerk cumhuriyet.
Moldova sinirlari icinde,baskenti Komrat olan ozerk cumhuriyet.
Şu an yaklaşık 250 bin Gagavuz, eski SSCB topraklarında
yasamaktadır.
Moldovya sinirlarinda Gagavuzya,nın nüfusu ise 160.000 dır.Komrat,Cadir-Lunga ve
Vulkanesti buyuk sehirleridir.
Ulkede,Gagavuzlar,Moldovyalilar, Ukranyalilar,Ruslar ve Bulgarlar yasamaktadir.Bunlardan Bulgar sehirleri Tarakli ve Kayrakli sehirleri, Moldova'ya bagli oldugundan Gagavuzya'yi boluyorlar.
Gagavuzya tum evraklarini Rusca hazirlamasina ragmen Bulgar sehirleri Moldovo'ya bagli oldugundan Moldova dilinde yazmak zorundalar.
Daha onceden Gagavuzya'ya baglanmak istemeyen bu Bulgar koyleri simdi bu durumdan dolayi pismanmis.Bulgar koylerinde Rusca ve Bulgarca dilleri kullaniliyor.
Ulkede,Gagavuzlar,Moldovyalilar, Ukranyalilar,Ruslar ve Bulgarlar yasamaktadir.Bunlardan Bulgar sehirleri Tarakli ve Kayrakli sehirleri, Moldova'ya bagli oldugundan Gagavuzya'yi boluyorlar.
Gagavuzya tum evraklarini Rusca hazirlamasina ragmen Bulgar sehirleri Moldovo'ya bagli oldugundan Moldova dilinde yazmak zorundalar.
Daha onceden Gagavuzya'ya baglanmak istemeyen bu Bulgar koyleri simdi bu durumdan dolayi pismanmis.Bulgar koylerinde Rusca ve Bulgarca dilleri kullaniliyor.
Gagavuzlar-Gokoguzlar:Asya'dan gelen Gok Oguzlarin zamanla Gagavuz olarak adi degisen Ortadoks
Hiristiyan Turkleridir.
Gagavuz Türkleri, en orijinal ve bozulmamış Türk topluluğ oldugundan
dilleride oz Turkcedir.
Isımlerı hırıstıyan omakla bırıkte soyadları ve lakapları genelde Turkçedir.
Ilk iki bayraklarinda kurt resmi vardir.Simdi ki bayraklari uzerinde ki uc yildiz ise uc bolgeyi temsil ediyor.
Ilk iki bayraklarinda kurt resmi vardir.Simdi ki bayraklari uzerinde ki uc yildiz ise uc bolgeyi temsil ediyor.
Sovyetlerin dagilmasindan sonra ayni dili konustugumuzdan ozellikle bircok
gagavuz hanimi Turkiye' ye calismaya gittiginden heryerde cok iyi Turkiye
Turkcesi konusanlarla karsilasacaksiniz.
Vizeleri uc ay oldugundan genelde anlasan iki gagvuz hanimi uc ay ara ile degiserek ayni evde calisiyorlar.
Hele Antalya' yi gormeyen neredeyse kalmamis.
Vizeleri uc ay oldugundan genelde anlasan iki gagvuz hanimi uc ay ara ile degiserek ayni evde calisiyorlar.
Hele Antalya' yi gormeyen neredeyse kalmamis.
Turkiye' nin disinda yine Rus dilini bildiklerinden Ukrayna ve Rusya' ya da
calismaya gidiyorlar.
ayrica cogu, bulgaristan pasaportu cikararak Almanya'ya da calismaya gidiyorlar.
ayrica cogu, bulgaristan pasaportu cikararak Almanya'ya da calismaya gidiyorlar.
Kazandiklari paralari ulkelerine gonderip yavas yavas cok onem
verdikleri evlerini yenilemisler.
TARIH:Gagauzlar,Türkiye Türkleri, Azerbaycanlılar, Türkmenler ve Kırım
Tatarlar gıbı Türk Oğuz grubuna dahıl olan Turklerdır.
1-Altay Donemi: İ.O 200-İ.S 200 arasi yasamislar.400 yil sonra devlet farkli kollara parcalanarak dagilmis.
2-Orta Asya Donemi : 555 de Turk Kakani Devleti kurulmus.190 yil yasadiktan
sonra bu devlet de yikilmis.
3-11.yy-18yy ( Balkanar Donemı): 11.yüzyılda Balkanlara göç eden
Gagavuzlar, burada Ortodoks Hristyanlığını kabul etmişler.
Gagavuzlar. bu donemde Balkanlarda Korbuna,Gegauz,Uz Eleyetı ve
Dobruca devletleri olarak yasamislar.
Yildirim Beyazit zamaninda da Varna da Osmanli ile karsilasmislar.
1261 -1384 arasinda Asya'dan Oguz kollarindan
Pecenekler,Hunlar,Kumanlar,Kipcaklar,Bulgarlar gibi Turk boylari da
gelmisler.
4-16.yy.-1812(Osmanli Donemi): Osmanliar Balkanlari alip sinirlari
kapayinca 400 yil Osmanli egemenligi altinda yasamislar.
5-Balkanlardan Moldova,ya Göç Dönemı(1750-1846):
18. ve 19. yüzyıllarda Balkanlarda başlayan
bağımsız hareketleri sırasında Bulgarların baskısına dayanamayan
Gagavuzlar, Rusya'ya göç etmişler ve Tuna bölgelerine (1769-1791) ve
Besarabya,ya (1801-1812) yerleşmişlerdir.
Gagavuz halkının bir bölümü de19. yüzyılın başında Türk-Rus
savaşları sırasında Osmanli, bu topraklarda ortodoks hakimiyetini
kaybedince ,Moldova agalari taraindan cagirilinca, Varna'dan koy koy bu Moldova
topraklarına gelmisler.Daha once burada yasayan ve
gonderilen Tatarlarin stepler adli bu susuz bolgeye yerleştirilmişler.Bu çöl gibi steplerde uzüm ve ceviz üretimi, hayvancılık
ile ugrasarak caliskan Gagavuzlar, bugunlere gelmisler.
Yine 19.yy’da başlayan Rus işgalinden kaçarak Anadolu’ya göç eden
bazi Gagavuzların tamamına yakını Enver pasa ve ailesi gibi dinlerini
değiştirerek Müslüman olmuşlardır.
Gagavuzlarin bir kısmı da Bulgaristan- Varna ve Romanya-
Dobruca bölgesinde oturmaya devam etmişler.
6-Ilk Ayaklanma: 1906 yılında köylüerin ayaklanması ile 15 günlük bağımsızlık dönemi dışında, sırasıyla Rusya İmparatorluğu, Romanya, Almanya (İkinci Dünya savaşı döneminde) ve Sovyetler Birliği'nin yönetimi altında yaşamışlardır.
Gagavuzlar, millî kültür ve kimliklerini korumak gayesiyle Atmaca Pavli
oğlu Andre Galatan önderliğinde hem Rus hem de Moldovanlara karşı ayaklanmış,
Komrat'ta cumhuriyet ilan etmişlerdi. Ama bu hareket,Komrat'a giren
Çarlık Rusyası askerleri tarafından kanlı şekilde bastırıldı.
7-1940 yıllara kadar Gagauzlar Odesa vilayeti, İsmayıl vilayeti, Komrat
vilayeti diye bölgelerinde oturdular. Ukrayna ve Moldova
Cumhuriyetlerinin kurulmasından sonra, Gagauzlar’ın büyük bir kısmı Moldova
sınırlarında kalıp, küçük bir kısmı Ukrayna topraklarına dahil oldu.
8-1944 1990 Sovyet(SSCB) Donemi:
Sovyetler Birliği'nde demokrasi değişikliklerinin başlatıldığı 1980'lerin
sonunda, Gagavuz aydınları da diğer etnik azınlıklarının destekleri ile 1988
yılında "Gagavuz Halkı Hareketi"ni kurmuşlardır.
1989 Mayıs ayında ilk kongresini yapan "Gagavuz Halkı" adlı bu
hareketi, güney Moldova'da başkenti Komrat olmak üzere yine Moldova´ya baglı
kültürel ve ekenomik işlerını kendilerini yönetmek üzere kurulacak
"Özerk Gagavuz Cumhuriyeti"nin kurulma girişiminde bulunurlar.
9-1990(SSCB'nin dagilma sureci.): Sovyetlerin dagilmasindan sonra
Gagavuzlar da silahlanarak ayrilmak isterler. Catisma olmadan anlasma
yapilir.
-1994'de Moldova Parlementosu, bu bolgeyi ozel hukuki statuye sahip "Gagauz
Yeri" adında Özerk Cumhuriyeti olarak tanidi.
Gagavuz yönetiminde Cumhurbaşkanı( Başkan) , Halk Meclisine(Halk
Topluşu) ve milletvekilleri vardır.
sirasiyla
-Ivan Topal: 1990-1994
-Georgiy Tabunscik:1995-1999 ve 2002-2008
-Dimitriy Kroyton: 1999-2002
-Mihail Formuzal:2006-2010 ve 2010-2015
-Irina Vlah: 2015-(Simdiki baskanlari bir bayan.)
Gagavuzlar, bagimsizlik mucadelesinde Turkiye ve Rusya'dan cok destek almislar.O nedenle "kartalin bir kanati Turkiye,diger kanadi Rusya.Kartal havalanarak bizi Moldovya'nin icinden ucurdular." diyorlar. ozellikle Demirel'in baris gorusmeleri sirasinda cok bastirdigindan bahsediyorlar.
sirasiyla
-Ivan Topal: 1990-1994
-Georgiy Tabunscik:1995-1999 ve 2002-2008
-Dimitriy Kroyton: 1999-2002
-Mihail Formuzal:2006-2010 ve 2010-2015
-Irina Vlah: 2015-(Simdiki baskanlari bir bayan.)
Gagavuzlar, bagimsizlik mucadelesinde Turkiye ve Rusya'dan cok destek almislar.O nedenle "kartalin bir kanati Turkiye,diger kanadi Rusya.Kartal havalanarak bizi Moldovya'nin icinden ucurdular." diyorlar. ozellikle Demirel'in baris gorusmeleri sirasinda cok bastirdigindan bahsediyorlar.
Mustafa Kemal Ataturk, Gagavuzlarla ozellikle eğitimleri
için öğretmen göndermiştir.Günümüze kadar birçok Türkiye yönetimi, Gagavuzlara
yardım elini uzatmislardir.Hala da yardimlar devam ediyor.
YEMEK:
Tadları ve çeşiteri bize benziyor.
-Dolma ve Sarma
-Kiyirma: peynirli.sut ve kaymakli kol boregi.Dosenmis seklide var.Cok lezzetliydi.
-Corba yumurta ve un ile yapilan hamurdan kesilerek haşlanan
aslinda bizim eristemiz.
Yine et ve patates ile suli pisirilen yemege de corba deniliyor.
-Kurban: Kuzu eti ve bulgurla yapilan yemek.Muhtis lezzetliydi.
Bulgur konmayana 'kavurma" deniliyor.
Yine et ve patates ile suli pisirilen yemege de corba deniliyor.
-Kurban: Kuzu eti ve bulgurla yapilan yemek.Muhtis lezzetliydi.
Bulgur konmayana 'kavurma" deniliyor.
DIN:Ortodoks Hıristiyan .Asya’dan kuzeyden goc eden
buTurk boyları, Slavların dininden etkilenerek Hıristiyan
olmuşlar.
Baptist ve katolik kilisesine bagli olan Gagavuzlar da var.
Kiliselerde dualarini Rusca okuyorlar.Eski slav dili ile de dua okuyabiliyorlar.
Cok ilginc ama Gagavuzlar Turkler gibi "Allah" diyorlar."Allah saglik versin" gibi...
Baptist ve katolik kilisesine bagli olan Gagavuzlar da var.
Kiliselerde dualarini Rusca okuyorlar.Eski slav dili ile de dua okuyabiliyorlar.
Cok ilginc ama Gagavuzlar Turkler gibi "Allah" diyorlar."Allah saglik versin" gibi...
DIL: Anadolu Türkçesine çok yakın ve 100 yil onceki Balkan
Turk dilini konusuyorlar.
hacan( ...digi zaman anlaminda ) kelimesini çok kullanıyorlar.
Turklerin diline çok Arapca ve Farsca kelimeleri girdiginden
degisiklige ugramis.
O nedenle bir Gagavuzlari daha rahat anlayabiliyoruz ama onlar bizi
anlamakta zorlaniyorlar.
Mihail Çakır:1900 yıldan başlayarak moldovan, Rus ve Gagauz dilini cok iyi
bilen bu unlu lider,hem Gagauzlar hem de Moldovya icin okul kitapları ve
sözlükler hazırlar.
Daha önce Karaman alfabesi kullanan gagavuzlar ;1957´de Kril alfabesi
kullanmaya basladilar.
1958-1962 kendi dillerini ogrenmek icin okullarda çalışılmaya
başlanildi.
1996'da Kril alfebesinden latin alfebesine gecildi.
Gagavuzya ´da yasayan Gagavuzlar,Moldovalilar,Ukraynalilar ve Ruslar,Rus donemi hepsi Rus dilini ogrendiklerinden disarda Rusca anlasiyorlar.Ama her etnik grub kendi köyunde,evinde kendi dillerini kullaniyorlar.
Okullarda Rus dilinde egitim aliyorlar.Istege gore diger dilleri de
ogreniyorlar.Dorder saat gagavuz ve Moldova dili egitimi aliyorlar.
Bircok kisi ayni fikirde:Sadece ana dillerinde egitim almak istemiyorlar.Farkli dilleri de ogrenmek istiyorlar.Cunku dunyaya acilmak istiyorlar.Ulkelerinde kapali kalmak istemiyorlar.Cok ta haklilar.
Bircok kisi ayni fikirde:Sadece ana dillerinde egitim almak istemiyorlar.Farkli dilleri de ogrenmek istiyorlar.Cunku dunyaya acilmak istiyorlar.Ulkelerinde kapali kalmak istemiyorlar.Cok ta haklilar.
Moldova sinirlarinda ki bes Turk okulunda Turkce de ogretiliyor.
Ama cadir-Lunga'da ki Turk lisesinde egitim Ingilizce iken Rus diline cevrilmis.Aileler bundan hic memnun degillerdi ama devlet okullarinde egitimin cok yetersiz oldugunu soylediklerinden yapacak birseyleri yok.
Heryerde Türkiye´de çalışmış birisi ile karşılaşacagınız için dil
sorunu yaşamayacaksınız.
GENEL:
-Gagavuz sinirlarina girinceye kadar Moldova'dan bir farki olmadigini dusunuyordum ama yanildigimi kisa surede anladim.
Yasam sekli ve gelenekleri ile farklilar.Bir defe caliskan olduklarindan bolluk ulkesi.bahcelerinde herseyi yetistiriyorlar.Evleri cok bakimli.Kadinlari Moldova kadinlari gibi giyim kusamdan cok, evleri,coluk cocugunun gelecegi icin ugrasiyorlar.Kultur olarak bize daha yakinlar.
-Kizlari da Moldova kizlari kadar cok suslu degiller.Giyimleri daha normal. Sanirim Balkanlardan ogrendiklerinden genelde orta yas kadinlari baslarini yarim bagliyorlar.Giyim kusamda daha sadeler.Ve cok ama cok misafirperverler.Bu kadarini beklemeiyordum.orta yas kadinlarinin neredeyse hepsi basini eskiden bizim bagladigimiz sekilde kapatiyorlar.hatta bazilari, hic saci gorunmeyecek sekilde kapatiyorlar.sanirim Balkanlarda yasarken Musluman Turklerden etkilenmisler.
-Gagavuz sinirlarina girinceye kadar Moldova'dan bir farki olmadigini dusunuyordum ama yanildigimi kisa surede anladim.
Yasam sekli ve gelenekleri ile farklilar.Bir defe caliskan olduklarindan bolluk ulkesi.bahcelerinde herseyi yetistiriyorlar.Evleri cok bakimli.Kadinlari Moldova kadinlari gibi giyim kusamdan cok, evleri,coluk cocugunun gelecegi icin ugrasiyorlar.Kultur olarak bize daha yakinlar.
-Kizlari da Moldova kizlari kadar cok suslu degiller.Giyimleri daha normal. Sanirim Balkanlardan ogrendiklerinden genelde orta yas kadinlari baslarini yarim bagliyorlar.Giyim kusamda daha sadeler.Ve cok ama cok misafirperverler.Bu kadarini beklemeiyordum.orta yas kadinlarinin neredeyse hepsi basini eskiden bizim bagladigimiz sekilde kapatiyorlar.hatta bazilari, hic saci gorunmeyecek sekilde kapatiyorlar.sanirim Balkanlarda yasarken Musluman Turklerden etkilenmisler.
Gagavuzya da beni en cok eski evler buyuledi.Saman ve çamurdan yapilan evlerin uzeri tekrar sivaniyor.uzerlerinde kabartmali motiflerle susleniyor. Renkli ahsap aksanli bahçe içinde ki bu harika evlerin bazilari
maalesef su baskinlarinda yikilmislar.Yerlerine bildigimiz evler
yapilmis.
Gagavuzlarin , genel olarak evleri çok çok bakimli.Diger ulkelerde
özellikle Yürkiye´de kazandiklari paralari evlerine harcamislar.Evlerinin
icleri,bahcelerine cok ozenmisler.Inanin bu kadar guzel evlerle karsilasacagimi hic dusunmemistim.
Kimse bana gagavuzya fakir demesin.Sadece pesin paralari olmadigindan baska ulkelerde calismak zorundalar.Yollari ve sulari yok ama yeme cok bol.
Kimse bana gagavuzya fakir demesin.Sadece pesin paralari olmadigindan baska ulkelerde calismak zorundalar.Yollari ve sulari yok ama yeme cok bol.
Burada ki SSCB donemi bloklarin dis gorunusleri cok kotu olmasina
aldanmayiniz.Her aile oturdugu evi cok kaliteli bir sekilde yenilemis. Ama dis
boya,merdiven bakimi v.b olmadigindan disardan cok farkli gelebiliyor.
Koylerde ki evler bile bizim sehirdeki evlerden aşagi degil.En belirgin
ozellikleri ise cok temiz olmalari.Genel olarak temizliğe fazla özen
göstermeyen eski SSCB ülkelerinde Ahıska ve Gagavuz Türkleri çok temizler.Everi
pırı pırıl.
arabalarini da bahcelerine aldiklarindan azerbeycan'da oldugu gibi cok gosterisli ve buyuk demir kapilari var.
Ayrica yine Azerbeycan'da oldugu gibi kapilarinin uzerlerinde paslanmaz sacdan yapilmis suslu ve islemeli yagmurluk var.
Ve cok sicak ve samimiler.Neseliler.sanki turkiye'deymisim gibi his ettim.
arabalarini da bahcelerine aldiklarindan azerbeycan'da oldugu gibi cok gosterisli ve buyuk demir kapilari var.
Ayrica yine Azerbeycan'da oldugu gibi kapilarinin uzerlerinde paslanmaz sacdan yapilmis suslu ve islemeli yagmurluk var.
Ve cok sicak ve samimiler.Neseliler.sanki turkiye'deymisim gibi his ettim.
Ama yollar cok berbat.Yol yok.Bazi sokaklarda yurumekte zorlaniyorsunuz. Sanirim copler, duzenli toplanmadigindan sokaklar temiz degil..Herhalde
belediyeler çalısmıyor.Toplanan paralarin hizmet olarak kendilerine donmedigini soyluyorlar.
Ikinci sorun da su.Daglar olmadigindan ve daglardan su gelmediginden
çeşmeerden akan su içme ve yemeklerde kullanılmıyor. Yer altindan kuyulardan da
su cekiliyor.Her evin bahcesinde bir kuyu var.Hafif tuzlumsu.
Icme suyunu disardaki cesmelerden dolduruyorlar.
Eskıden bellı aralıklarla su verıldıgınden her evde depo bulunuyormus.Artık
ceşmelerden iyi olmasa da devamlı su akıyor.
Bahcelerinde her turlu sebz ve meyva yetistiriyorlar.Yine bahcelerinde
sarap icin uzum kesinlikle oluyor.
Yine gagavuzlarin evlerinde ki kilerler agzina kadar
dolu.Inanin kitlik olsa her aile birsey satin almadan bir yil yasayabilirler.Turşular,kompostolar,şarap ficilar,peynirler,kurutulmus yiyecekler...
Bir ulkede yiyecek bollugu varsa o üke bana göre yaşanacak ülke.
Gagavuzya ´yı da bu nedene cok sevdim.
-Cok misafirververler. Her gittigim evde ikramlarla karsilandim.Aynı dıger
Türk gruparı gıbı çeşiti şekerlemeler hemen masaya konuluyor.Sofralar
donatılıyor.Yemekler bizimkilere cok benziyor.Cok ozenle yapiliyor ve cok
lezzetli.
-yalnız geleneklerıne göre karşılaşmalarda erkekler kendı
aralarında,kadınlar da kendi aralarında toıkalaşıyorlar. ancak once kadin el verirse erkek de el veriyor.
- Orta yas Gagavuzlari,altin dis kullaniyorlar.sanirim bu aliskanligi Balkanlardan almislar.
- Masada sarap kadehlerini kaldirirken "saglik' diyorlar.
- Orta yas Gagavuzlari,altin dis kullaniyorlar.sanirim bu aliskanligi Balkanlardan almislar.
- Masada sarap kadehlerini kaldirirken "saglik' diyorlar.
Gagavuzya Gezi:
Gagavuzya'ya gecer gecmez diger dillerin altinda Comrat Dolayi,Gagavuz Yeri ,Comrat Baskasabasi gibi Turkce tabelalar da dasladi.
Gagavuzya'ya gecer gecmez diger dillerin altinda Comrat Dolayi,Gagavuz Yeri ,Comrat Baskasabasi gibi Turkce tabelalar da dasladi.
1-KOMRAT: 25.000 nufuslu.Gezmek icin bir iki saat yeterli.Hersey
dibdibe.
ANI: Cantami otogara birakip yuruyerek hemen sehir merkezine
geldim.Iyi Turkce konusan genc ile orta yas beye nasil gezebilecegimi
sordugumda Malatyali ve buradan evlenmis genç, beni gezebilecegini
soyledi.Bu arada Gagavuz bey , beni daha iyi gezdirebilecegini soyledi. Bu
arada sohbet sirasinda ´´kizlarimiz cok guzel´´ deyince ben patladim.
´´Guzellik övunulecek bir durum degil.Kizlariniz cok guzel ama cogu boş´´
deyince beyefendi cok bozuldu.Ama bu düşüncem baska yerlerde paylastigimda hemen hemen
herkes katıldı.Hepsi anlasmis gibi"Fakiriz.Ne yapalim" diyorlar ama bizim gibi mantalite fakirleri.
Bizim Malatyali da ´´guzel kadin alinir.Erkek calisir.Eve bakar´´
diyerek beye destek verdi.Normal.Aynı düşünce de çok erkek var ülkemde.
Beyefendıye ´´gezebiliriz ´´ dedıgımde ´´sana pahalliya mal olur´´demezmi. Malatyali genc de ben şaşırınca´´ Eee araci ile gezdirecek´´ dedi. Inanin hepsini en fazla 45 dakikada yuruyerek cok rahat gezebilirsiniz.
Sehir Ici:
1-St.Jean Katedrali:Sarı-beyaz renklı güzel bir katedral.Yukarıya dogru yürüdüğünüzde
2-Universite:2007 de kurulmus.
Not: Komrat Universitesinde okuyan Turk ogrencilerin denkligini Turkiye
kabul ediyormus.Turkiye ye giden gagavuz ogrenciler cok uygun olmayan bolumlere
kabul ediliyormus. Ilgilenenler arastirabilir
Onunde ki unlulerin heykellerinin oldugu parkta
Demirel Heykeli de var. Süleyman Demirel Gagavuz halkı ve yönetimi
için çok yardımcı olmuş Onlara içme suyu için para yardımında
bulunmuş..
Geri gelip ana yoldan sola yurudugunuzde;
3-Baskanat-yerel Yonetim Binasi:Bu ıdarı binanın önünde
Lenin heykelinı göreceksiniz.
hemen karsisinda
4-Ataturk Kutuphanesi:TİKA ( Türk İşbirliği ve Kalkınma İdaresi Başkanlığı
) tarafından yaptırılmış.Tika, bu ülkeye çok yardımda bulunmuş.
Bu ana yolun diger tarafina yurudugunuzde
5-Etnografya ve dogal Tarih Muzesi:Giriş 2L.Fotoğraf çekmek ve Türkçe
anlatım extra ücrete dahil ama 5L gibi çok az.Kapsamlı ve güzel bir müze.
Önünde
Afganistan Savasi Kahramanlarina anmak için Anıt dikimiş.
ANI
Yillar once calistigim ozel okulun daveti uzerine ogrencier ve
ogretmenleri ile gelmislerdi.Gruptan bir doktorun telefonunu
atmamisim.Aradigimda cok ilgilendi.Comrat´ ta arkadaslarini arayarak benimle
ilgilenmelerini sagladi.
Yemek yedikleri luks restoranta bulustuk.Ilk anda sofraya davet edilmemek
biraz beni şasirtti.Ister istemez Turk geleneklerini bekliyorsunuz.Kahve
ikramlarini da geri cevirdim.Ön yargili davranmisim.Hala her ulkenin farkli
kulturu oldugunu ogrenemedim.
Bir tanesi araci beni ile Baselma ya goturup getirdi.Diger arkadasi
ise yine araci ile köyü Avdarma´ ya goturdu. Alexandir adli bu veteriner
bey 3 yil Turkiye de yasamis.Turklerden cok iyilik gordugunden benim tüm
istememe ragmen köyleri gezdirerek Cadir Lunga ya getirdi.
Sehir Disi:
BASELME KÖYÜ: Comrat tan 18 km uzakta.Buradan ozel araciniz
yoksa Cadir Lunga ya gecemeyeceginizden tekrar Comrat a geri donmeniz
gerekiyor.
A-Ulusal Gagauz Tarih ve Etnografya Müzesi: Etnolog, müzeci, ressam,şair, araştırmaları ve kültür derlemeleri olan Yazar Dimitri Cara-Ciobanu(Dimitri Karaçoban.) tarafindan1965'de kurulmus.şimdi yazarın kızı müzeyi yönetiyor.Benime de çok ilgiendi. Bu müzede Gagavuzlarin tarih,yasam ve kültürü çok güzel anlatılmış.
Giriş 2L.Foto çekmek 5L.ayrıca Türkçe anlatım için az bir ücret
ödemelisiniz.
Dimitri Karaçoban: Komrat'a bağlı Beşalma (Beş Elma) köyünde doğan yazar, Maksim Gorki Edebiyat Enstitüsü'nde okudu.Doğduğu köyde kurduğu bu etnografya müzesinde 20 sene müdürlük yaptı.
Karısının ölümüne dayanamayan yazar,1986 yılında trenin önüne
atlayarak intihar etti.
ölümünden sonra bu müzeye 1988'de Dimitri Karaçoban Müzesi adı
verildi.
AVDARMA KÖYÜ: Bögenin en zengin köyü.Yöneticierin ceplerini dolduruken köye
de yatırım yaptıklarını da söylendi.Evler ve binalar çok bakımlı.Bu koyde
devasa tenis kortu binasi var.
Bu köyde daha önce yaşayan tatarlara ait eski çeşmenin yerıne köyün dışında
benzeri yeni bir çeşme yapılmış. Düğün zamanları halk burada toplanıyormuş.
A-Muze: Kişinev´de ki müzelerden bie daha çok bakımlı bir müze.Yıne Gagavuz
kültürü anlatılmış.Müzede ayrılan bir böümde;
Romanya Buyuk Elcisi Ahmet Suphu tarafindan 1936 - 1938 arasi Turkiye
ye getirilerek okutulan Gagavuz gencleri,1939 da kapilar kapandigindan
ancak 1982 de Gagavuzya ya donerek aileleri ile bulusabilmisler.
Türkiye´den gönderilen hediyeler bu müzede de var.
Yine bir böümde de 1925` de Romanya doneminde bazi Gagavuz aileler
Brezilya´ ya giderek yerlesmeleri anlatılmış.
CALTAY KÖYÜ: Burada ki eski ahşap aksanlı evler ayrı bir
güzeldi.Evlerine girdigim ailenin annesi benim Turk oldugumu ogrenince
habire kızına´´ iş icin sor ´´diyerek kızını sıkıştırdı.Onlara göre
Türkiye,kurtuluş ülkesi.
Bu koyde de tiyatro binasi cok gorkemliydi.
BEŞGÖZ KÖYÜ: beşelma´ ya yakin bu koyde de harika geleneksel evler vardi.
2-CEADIR -LUNGA:
Burada ki ünlü hipodrom, kasabanın dışında, siradan çimenli
bir alan.
Hidirellez zamani(Aziz Georgiy Bayrami) bu hipodromda kirbac saklatma yarislari v.b duzenleniyor.
Hidirellez zamani(Aziz Georgiy Bayrami) bu hipodromda kirbac saklatma yarislari v.b duzenleniyor.
Bu şehir,Orlov adli rahvan yuruyuslu atlari ile unlu.
Burada yetistirilen bu atlar yurt disina kosu ati olarak gonderiliyormus.
ANI: Burada ki ev sahiplerim bana öyle bir hazirlik yapmislar ki
mutlu oldugum kadar cok ta mahcup oldum. Yok yoktu. O kadar fazla cesit
vardi ki hepsinden denedigimden gece uyuyamadim.Gagavuz kültürünü daha yakından
görebildiğim için,çok memnun oldum.
Burada ev sahibim gençle birçok eski ev ve çarşıları gezdik.Diger evlerin
iclerini gezdim.Hatta burada bir Gagavuz hanimla yasayan Turk beyi ziyaret
ettim.Eski Gagavuz evinde huzurla yasiyordu.
Burada Türklerin kurduğu ´´Nıke´´fabrıkası var.çalışanlar
gagavuz.Üretilenler sadeceyurt dışına gönderiliyormuş.
Kişinev´ de ki gibi burada da ´´Yeşim´´adlı Türk giysilerinin
satıldığı dükkan var. İçerde ki satılanlar çok kalitesiz,eski moda ve bir
o kara da pahallıydı. hep şaşırıyorum.Bu fakir ülkede bunları kim alıyor.Giyim
kuşamın bu kadar ön sırada olduğu bu ülkelerde uyanık girişimciler hemen boy
gösteriyor.
Tesadufen burada Turk okulu oldugunu ogrenince gittim.Müdur beyin
odasinda bayram nedeni ile baklava ve kuru yiyecekler vardi. Mudur
bey cok ilgilendi. Cay da ikram etti.Sohbet ettik. Gagavuz hakkinda bircok soru
sordum. Ogrendim.
Turk Okulu Yillik ortalama fiyati 1750 euro.Duruma gore indirimler
olabiliyormus.
Ceadir Lunga-Kipcak(36km,17L.11.20,12.30 ve 13.50 de arac var.
3-KIPCAK:
Buraya daha once yazdigim gibi Turkiye de tanistigim Gagavuz Doktor
beyi ziyaret icin gittim.Asiri ilgilendi.Ne yapacagimi sasirdim.Bir gece Bulgar koyu Tarakli'da(Yuzde yirmisi Gagavuz.) 15 yil Turkiye'de yasamis bir Gagavuz hanimin evinde misafir
oldum.Su anda yazilarimi Doktor Beyin calistigi hastahanede yaziyorum.Isi
bittikten sonra birlikte "Kipcak" a gidecegiz.
Hastahane, eski ama temizdi.Bazi bolumler yenilendiginden daha bakimliydi.
Doktor bey'in isi bittiginde israrla pizza yemege goturmek istedi ama kabul etmedim.benim ricam ile Kipcak Kultur Evinde burada calisan Anna hanimin hazirladigi cay ile domates,peynir,biber ve uzum yedik.Yasamimda bu kadar lezzetli domates yemedim.
daha sonra arac ile beni ricam uzerine okullara goturduler.hayran kaldim.Eski ama cok temizdi.akilli tahtalar ve bazi arac ve gerecler turkiye'den hediye gelmisti.Hele ikinci okulda ki ogretmenler cok tatlilardi.Cok guzel sohbetler ettik.Onlari toplu olarak evimde misafir etmek cok isterim.inanilmaz samimilerdi.Bu arada bize yine belediye baskaninin misafiri olarak arastirmaci genc arkadas Umut bey de katildi.yine harika eski ve bakimli evleri ziyaret ettik.Hepsine bayildim.
kipcak eski kilisesini cok begendim.Giderseniz kacirmayiniz.
Yine fethiye'den gelen grup icinde ki belediye baskanini ziyaret ettik.Bizi cok iyi karsiladi.Ona"Gun gelecek.turistler bu harika eski evleri para odeyerek gezmek icin gelecekler' dedim.gercekten kiymetini bilmiyorlar.
Aksam yemegi icin sik bir restorantta aksam yemegi verdi.Kurban ve kiyirma cok cok lezzetliydi.daha sonra diger salonda muzik esliginde Anna hanim bize gagavuz turkuleri soyledi.biz de dans ettik.Doktor beyin dedigi gibi icilen saraplarin hakkini verdik.
Buradan davet uzerine kilise papazinin evine geldik.hemen sofralar kuruldu.iskemleler cekildi ama bizde yiyecek durum kalmamisti.Bize sise icinde bal hediye etti ama tasimasi sorunlu oldugundan alamadik.
Oradan nihayet kalacagimiz eve geldik.bu evin evli genc kizi da Fethiye'ye gelen grubun icindeydi.Simdi Rusya'da evli.
Bir aile bu kadar mi sicak olur.Esi Almanya'da calisan bu aile,sahane eski ama cok bakimli bir evde yasiyorlar.Bahcelerinde herturlu sebze ve meyva yetistiriyorlardi.Kilerlerinde yok yoktu.Bu ne bolluk.tam yasamak istedigim bir ev.
Evin hanimi ile sohbet ettigimde onlarinda bizim hakkimizda ne kadar yanlis bilgilere sahip olduklarini gordum. turkiye'de ne kadar sacma ve eskimis gelenekler varsa onlarin yogun sekilde devam ettigini dusunuyorlar.Cunku Turkiye'ye calismaya gelen bayanlarin karsilastiklari yanlis Turk erkeklerinin davranislari bunlari dusunduruyor.Kizinin Turkiye'de okumasini erkekler yuzunden korkuyor.Ona"kizin akilli ve duzgun davrandigi surece kimse ona Turkiye'de zarar vermez." dedim.
aslinda bu evde bir gece kalacaktim ama topuklarima kadar agrilrim oldugundan bir gece daha kalmak istedim.Dinlenirken bu yazilarimi da yaziyorum.
biraz sonra disari cikip yine eski evleri ve Tika"nin yaptirdigi cocuk bahcesini gorecegim.
MOLDOVA'nin GUNEYINDEN UKRAYNA'ya GECMEK
Ceadir-Lunga(Moldova)---Bolgrad(Ukrayna)(Gunde iki kez otobus var.30L.)
Doktor bey'in isi bittiginde israrla pizza yemege goturmek istedi ama kabul etmedim.benim ricam ile Kipcak Kultur Evinde burada calisan Anna hanimin hazirladigi cay ile domates,peynir,biber ve uzum yedik.Yasamimda bu kadar lezzetli domates yemedim.
daha sonra arac ile beni ricam uzerine okullara goturduler.hayran kaldim.Eski ama cok temizdi.akilli tahtalar ve bazi arac ve gerecler turkiye'den hediye gelmisti.Hele ikinci okulda ki ogretmenler cok tatlilardi.Cok guzel sohbetler ettik.Onlari toplu olarak evimde misafir etmek cok isterim.inanilmaz samimilerdi.Bu arada bize yine belediye baskaninin misafiri olarak arastirmaci genc arkadas Umut bey de katildi.yine harika eski ve bakimli evleri ziyaret ettik.Hepsine bayildim.
kipcak eski kilisesini cok begendim.Giderseniz kacirmayiniz.
Yine fethiye'den gelen grup icinde ki belediye baskanini ziyaret ettik.Bizi cok iyi karsiladi.Ona"Gun gelecek.turistler bu harika eski evleri para odeyerek gezmek icin gelecekler' dedim.gercekten kiymetini bilmiyorlar.
Aksam yemegi icin sik bir restorantta aksam yemegi verdi.Kurban ve kiyirma cok cok lezzetliydi.daha sonra diger salonda muzik esliginde Anna hanim bize gagavuz turkuleri soyledi.biz de dans ettik.Doktor beyin dedigi gibi icilen saraplarin hakkini verdik.
Buradan davet uzerine kilise papazinin evine geldik.hemen sofralar kuruldu.iskemleler cekildi ama bizde yiyecek durum kalmamisti.Bize sise icinde bal hediye etti ama tasimasi sorunlu oldugundan alamadik.
Oradan nihayet kalacagimiz eve geldik.bu evin evli genc kizi da Fethiye'ye gelen grubun icindeydi.Simdi Rusya'da evli.
Bir aile bu kadar mi sicak olur.Esi Almanya'da calisan bu aile,sahane eski ama cok bakimli bir evde yasiyorlar.Bahcelerinde herturlu sebze ve meyva yetistiriyorlardi.Kilerlerinde yok yoktu.Bu ne bolluk.tam yasamak istedigim bir ev.
Evin hanimi ile sohbet ettigimde onlarinda bizim hakkimizda ne kadar yanlis bilgilere sahip olduklarini gordum. turkiye'de ne kadar sacma ve eskimis gelenekler varsa onlarin yogun sekilde devam ettigini dusunuyorlar.Cunku Turkiye'ye calismaya gelen bayanlarin karsilastiklari yanlis Turk erkeklerinin davranislari bunlari dusunduruyor.Kizinin Turkiye'de okumasini erkekler yuzunden korkuyor.Ona"kizin akilli ve duzgun davrandigi surece kimse ona Turkiye'de zarar vermez." dedim.
aslinda bu evde bir gece kalacaktim ama topuklarima kadar agrilrim oldugundan bir gece daha kalmak istedim.Dinlenirken bu yazilarimi da yaziyorum.
biraz sonra disari cikip yine eski evleri ve Tika"nin yaptirdigi cocuk bahcesini gorecegim.
MOLDOVA'nin GUNEYINDEN UKRAYNA'ya GECMEK
Ceadir-Lunga(Moldova)---Bolgrad(Ukrayna)(Gunde iki kez otobus var.30L.)
Turistler sadece (Ukrayna Mirnoe sinir kapisindan giris yapabiliyor.Kipcak'tan sinira otobus yok.
Ben belediye baskaninin ozel araci ile Kipcak'tan gectim.
Kipcak---Mirnoe sinir kasabasi(30km)---Bolgrad(Ukrayna,5 km)---Izmail(48km,30L.)
Ben belediye baskaninin ozel araci ile Kipcak'tan gectim.
Kipcak---Mirnoe sinir kasabasi(30km)---Bolgrad(Ukrayna,5 km)---Izmail(48km,30L.)
Tekrar Ukrayna'da gorusmek uzere...
NOT: Ben Ukrayna'dan Romanya'ya oradan'da Bulgaristan'a gecip Turkiyeye donecegim. Ukrayna, Romanya ve Bulgaristan'i bu gezimin basinda gezdigimden bu gezi yazilarimi onlara ekleyecegim.
NOT: Ben Ukrayna'dan Romanya'ya oradan'da Bulgaristan'a gecip Turkiyeye donecegim. Ukrayna, Romanya ve Bulgaristan'i bu gezimin basinda gezdigimden bu gezi yazilarimi onlara ekleyecegim.