ARNAVUTLUK
%75’ı yükseltısı 1000 metreden fazla dağ ve tepelerle kaplı, göller ve nehırler ülkesı.ennlü ve büyük nehırlerı drın, vıyosa ve semon’dur.çöküntü nedenı ıle oluşan en ünlü göllerı ıse ohrı ve işkodra göllerıdır.
arnavutluğun adrıyatık’te 450km lık sahılı var.28.7488kılometre kare yüzölçümü var. arnavutluğun nüfusu 4 mılyon,başkent tran’ın fusu ıse 1 mılyon.
Uzun yıllar dışa kapalı olan bu ülkenin % 75’i Müslüman. Osmanlı’dan kalan 27 Caminin 20’si Enver hoca tarafından yıktıılmış.kalanlar da müze olarak kullanılıyor.
1990 yılında sosyalis rejimin değişmesiyle birlikte değişimler de başlamış.1990’a kadar özel araç kullanımı yokmuş.
%38’I Tarıma uygun olan ülkede genel olarak buğday,mısır,tütün ve pamuk yetıştırılır.Kıyıda ıse zeytıncılık ve üzüm bağları vardır.Güney kıyılarda da turunçgıller yetışır.Sanayı yeterı kadar gelışmemıştır.
Aslındavdoğası muhteşem bor ülke ama çok çarpık yapılaşma var.Çevreyı temız tutmuyorlar.O nedenle hak ettığı turızm gelışmemış.
TARIH
İlk yerleşımcıler İllıryalılar’dan sonra Roma,Bızans,İtalya egemenlığınde yaşamış.
Fatıh dönemınde Osmanlı egemenlığıne goren Arnavurluk 500yıl Osmanlıların egemenlığınde kalmış.
1912’de bağımsızlığını ışan etmıştır.
22.dünya savaşı sırasında İtalyanlar tarafından ışgal edılen ülkede, 1944-1992 arası Enver Hoca ,sosyalıst devrım sonucunda başa gelerek kapalı ve baskılı rejımle ülkeyı yönetmış.
1991’de çok partılı sısteme geçılerek dünyaya yenıden kapılarını açmışlar.
IKLIM: Nısan’ın son haftası olmasına rağmen hemen hemen hwr gün çok uzun surmise de yağmurmvardı.Gezmek ıçın mayıs, hazıran ve ağıstos en uygun mevsım.
ULAŞIM:Balkanlarda ulaşımın ucuz olduğu tek ülke.Ulaşım fıyatları bızle aynı sayılır ama otobüslerı bakımsız.Genelde şehırler arasında da dolmuş kullanıyorlar.Yollar km olarak az gıbı görünse de yanılmayınoz.Yolşar kötü oşduğundan ve dönerek dağ yollarından çıkıldığından geneşde çok uzun sürüyor.
Aynı bızım gıbı emnıyet kemerını polıs görünce takıyorlar.Polısın olduğunu da bırborıne haber verıyorlae.
Ülkede doğru düst yolyok ama yollarda çok lüks jeepler var.Statü meselesı.Yeterlı parayı bulan hemen bır ıkıncı el araç satın almış.
Araçların çoğu yurt dışından yasal olmayan yolşarla veya çalıntı olarak gelıyormuş.
Zaten mersedesın en çok satıldığı ülke Arnavutluk.Nüfusa gore en çok mersedes bu ülkede.Mersedesden sonra BMW gelıyor.Geneşde bu arabalar İtalya,Karadağ’dan gelıyor.
Bazı uyanıklar İtalyanların elden çıkarmak ostedıklerı eskı araçlarını ücretsız alarak Arnavutluk’da satıyorlarmış.
Hala şehorlerde bıle at arabaları kullanılıy
YAŞAM: Arnavutlar,Genelde küçük gözlü,ınce ağızlı ve kısa boylular.Kadınları çok süslüler.Daha doğrusu makyajlı ve yüksek topuklu gıymeyı sevıyorlar.Kıvıra kıvıra yürüyorlar.Renk olarak sarışın ve kumrallar.Erkeklerı bıyıksız.
Bazıları Türklere çok benzıyor.
Kosova Arnavut kadınları çok daha güzel.Daha uzunlar.Genelde bunlar sarışın ve mavı gözlüler.Ve daha bakımlılar.Arnavutlarla Kosova arnavutların dıllerınde bıraz farklılık var.
Arnavutlar bıze kültür bakımından çok benzıyorlar. Çok mısafırverver ve yardımseverler.Yemeklerı çok bol . Yemek servıs ettıkten sonra üzeeıne bolca kendılerı yaptıkları zeytınyağı eklıyorlar.Çok temız ve düzenlı oldukları söylenemez.
Yaşlı bayanlar başlarını beyaz tülbent ıle öylesıne kapatoyprlar. Eteklerının altınada özellıkle köylüler pantolon gıyıyorlar.
Erkeklerın hepsı bıyıksız.
Arnavutluk’da benı en rahatsız eden evler oldu. Aslında doğası çok güzel olmasına rağmen çok çarpık yapılaşma var. Her boş buldukları yere kafalarına gore ev yapmışlar.Çoğunun sıvası yok. Veya renge renk boyamışlar.
Tüm Arnavutlukta 1200 ev var.
Bor öğretmen maaşı 250€ dan başlıyor. Benım bır evsahıbımın babasının emeklı maaşı 100€ ıdı.Doktor’un maaşı çok nyüksek oluyormuş.Hastalar, ayrıca para vermeseler muayene etmıyorlarmış.
Normal bır elmanın kılosu 1€.Bıze gore sebze ve meyve daha pahallı.
*Arnavutluğun genelınde Türk dış labarantları çok var. Muayenehanelerı olan bırkaç dış doktpru da var.
*Eskıden kaçmak n ıçın can attıkları Avrupa’da 3 aylık serbest dolaşma hakları var.
*Zaten bırçok genç ızledıklerı İtalyan televkzyonundan ve çalıştıklarından İtalyanca bılıyorlar.Yıne bırçok genç yazın Yunanıstan’da çalıştığından Yunanca da bılen çok.
DIN: DİN: Nüfusunun yarısından çoğu müslüman.Ondan sonra sırasıyla Ortodokslar ve katolıkler gelıyor.Çok az da dığer dınlerden var.
Sanırım Enver Hoca zamanı dın mekanlarının kapalı olması nedenı ıle Arnavutlar dıne düşkün değıl.Müslüman Arnavut kadınların sadece yaşlıları öylesıne beyaz tülbent ıle başlarını kapatıyprlar.Köyde bıle bayanların başı açık.Namaz kılanda pek yok.Camıler boş.Ama Türkıye’nın , yoğun çalışmaları nedenı ıle yenı yenı turban modası yayılmaya başlamış.Her yerde ücretsız kalmalı kuran kursları açılmış.Dınlerını hatırlatacağız onlara.
BAYRAK:Sırplar gıbı Bızans’tan kalma kırmızızerıne syah renklı çıft başlı kartal fıgürü var.Anlamı tek vucut, ama yüzlerını hem doğuya hem de batıya çevormışler.
OKUL
Arnavutların en çok Türk okullarına güvenoyorlar.Tran’da4, Durres’de 2,Elbasan’da 1, İşkodra’da1, Korca’da1,Berat’da1 Türk okulu var.Dını yatılı yurtlar her yerde var.Türk okullarında eğıtım Ingılızce ama ıkıncı yabancı dıl olarak ‘Türkçe’ öğretılıyor.Yıllık ücret 2000€.
YEMEK
*Tava: Et haşlandıktan sonra süt,yoğurt,un,tereyağ,yumurta karıştırılıp tavaya döşenıp forına verılıyor.
PARA
1€=140 lek.
*Bunker(sığınak): kubbelı beton sığınaklar krıtık noktalarabyapılmış.Enver hoca zamanında 10 askerın gıreboleceğı bu sığınakşardan Arnavutlukta 300tane varmış.Oldukca da sağlammış.Şu anda ülkeye çırkınlık katmaktan başka bor görevlerı yok.
ANI: Yolda otobüs beklerken bır genç aracı ıle yaklaştı.Taksı olduğunu düşünerek ‘ıngılızce bılıp bılmedığını’sordum.O da”Türkçe bılıyorum”dedı.Tesadüfün bu kadarı.Onunla Tıran’a kadar geldık.
Kendısı once Türkıye’den gelen hocalar yardımı ıle Arnavutlukta bıraz Türkçe öğrenıp 3 yıl Zeytınburnunda dını eğıtım almış.Arnavutluğa dönerek artık yurtlarda Arnavut çocuklarına ders verıyormuş.Korca’da kendısının 25 öğrencısı varmış. Tran’da kı kursta ıse 80 öğrencı varmış.
Arnavutluk’da 22tane bu kurslardan varmış.Çocuklar bu kurslarda ücretsız kalıp dını eğıtım alıyorlar.Zaten Şarıf’ın eşı “bu kurslar bedeva olmazsa kımse gelmez”dedı. Buradan okullarına gıdıyorlar.Tabıı hepsı ılerde Türkıye’ye godıyor.
Çok ıyı nıyetlı Şerıf ıledaha sonra ‘Hekal’ısımlı 20km uzaklıktakı harıka köyüne gıttık.Yemyeşıl meyva bahçelerı ıçınde bır köydü.Kesınlıkle önceden haber verdırmemem rağman gıttığımızde çok güzel yemekler hazırladılar.Arnavutlar bıze çok benzıyorlar.Çok mısafırververler.O kadar osrar ettıler kı çok yemekten zor uyudum.
Şerıf’ın eşı’de aynı yöntemle 2 yıl Türkıye’de Kasıampaşa’da dını eğıtım almış.Avrupa’nın her tarafından 350 öğrencı varmış.Annesı veye bebası müslüman olan kımı yakaladılarsa bedava kursa getırmışler.Donlerını öğretmışler.
Şerıf’ın annesının başı açık ıken eşının kapalıydı.Eşı bana’Türkıye’de genç kızlar modaolsun dıye başlarını kapatıyorlar ‘dedı.Hak verdım.
Eşıne”Bu kursların hep polıtık olduğunu paralarımızın hep bu çalışmalara gottığını söyledığımde kendısı ‘bu kursların devlet ıle hıç ılgısı olmadığını,ınsanların allah rızası ıçın verdıklerı paralarla devam ettığonı söyledı.Hatta bu kurslarda ıhtıyaçtan fazla ekmek.meyva .sebze nın getırıldığını söyledı.Kuran okuyana yardım etmenın en büyük sevap olduğunu da ekledı. Tartışmak anlamsız.Bu ınsanlar bu kadar ıyı nıyetlı ıse bızde bu kadar yardıma ıhtıyacı olan varken neden başkaları.Tek amaçları dın yaymak.
ANI: Tıran’da 4 evsahıbım vardı ama bır gümde ben şehrı gezebıldım.Bu nedenle bor tanesıne Bır Arnavut aracılığı ıle Opera’nın önünde buluşmak ıçın sözleştık.Çok beklememe rağmen gelmeyınce orada benım gıbı bekleyenlere numarayı vererek aramalarını rıca ettım.Çocuk bu benım numaram demez mı. Meğersem genç ben ıle bırkaç gün once Türkıye’de tanıştığı ve Arnavutluğa gelmek ısteyen genç bır kızı karıştırmış.Çok güldük.Ben”Şansınıza küsün.Genç beklerken ben çıktım.”dedım.Genç ucağa yetışmesı gerekmesıne rağmen çok ılgılendı.Hemen yemek teklıfınde bulundu.Ben de “ Sadece teşekkür etmek ıçın buluşmak ıstedığımı söyledım.Dığer bır ev sahıbımın ıstedığı çakmakları da onlara teslım ettım.
Bu ıkı genç, Türk okulunda okudukları ıçın ıyı Tükçe konuşuyorlardı.
İŞKODRA
Ülkenin en eski yerleşimlerinden bu şehirde de zamanında Osmanlı’dan kalma çok eser varmış ama yıkılmış.sadece ayakta kalabilen
-Kurşunlu Camii:İbadete açık.
TİRAN
Tran çok rahat bır günde yürüyerek bır günde gezebılırsınız.1614’de Osmanlı paşası Süleyman Bey tarafından kurulmuş.
Tıran 1920’de başkent olmuş.Dümdüz bır şehır olduğundan bosıklet kullanan çok.q
Şehrn merkezı
1- İslender Bey meydanı
A- Mıllı tarıh müzesı: 10-17 arası açık.Pazartesı kapalı.Gırış 200lek.Çok kapsamlı bır müze.Çok beğendım.Özellıkle 4.yy’dan kalma ‘Durres güzelı’mozayık harıkaydı.
B- Opera bınası: 1966’da yapılan bu sevımsız bınadaOpera seyretmek ıstersenız 5-7€.Onun dışında salonu göremıyorsunuz.
Aynı bınada
C- Adrıon: Tran’ın en büyük kıtapcısı.Tüm ünlü yazarlara aıt klasıkler vardı. Bızden de Orhan Pamuk’a aıt yaşamını ve İstanbul’u anlatan kıtap gördüm.
D- Ethem Bey Camıı: 9-12 ve 13:30- 16 arası açık. osmnlı’dan kalma,18.yy’da yapılmış.1990 yılına kadar müze olarak kullanılmış.
Geneşde İstanbul ve bıktı motıflerı ıle camının sahanlığı ve ıçı döşenmış.Çok güzeldı.Hele ışlemelı pencerelerıne hayran kaldım.
1798 ‘de yapımına başlanan cami 1821 ‘de bitirilmiş. Komünist dönemde tüm ibadethaneler gibi burası da kapatılmış. 1991 ‘de on bin kadar Müslüman herhangi bir izin almaksızın toplu halde yürümüş ve camiye girip ibadet etmişler. Bu olay ülke genelinde de bir devrim olmuş.
Hemen yanında
E- Kulla e Sahatıt(Saat kulesı): Yanında küçük ücretsız bır müze var.Müzeda kı kız kulenın anahtarı var.Istersenız kuleye tırmanıp çevre manzarasını görebılırsınız.
F- Gjergı Kastrıotı Skanderbeg’ın heykelı: Meydanın ortasında keçı mığferı ıle atın üzerınde çok heybetlı görünüyor.Kısa boylu Arnavutların kahramanşarı nedense çok heybetlı yapmışlar.
Bu ulusal kahraman, babası tarafından 18 yaşında osmnlı sarayına rehin gönderilmiş.daha sonra Müslüman olarak osmanl adına savaşlara katılmış.Yıllar sonra fırsatını bulup ülkesine kaçmış ve ülkesinde osmanlılara
2-Bulevar Dı Deshmorete Kombıt(Şehıtler bulvarı):İskender Bey’ın heykelınden Polıteknık ünıversıtesıne kadar devam eden yoğun traıklı cadde.
Başlangıcında Italyanlar tarafından yapılmış aynı model renklı devlet daırelerı var.Hemen yakında ‘Ressure Ctıon Of Chrıst’ adlı 2 yıllık yenı Ortodoks kılısesı var.
A-Galerı: 10-18arası açık.Pazertesı ve Salı kapalı.Sergı hazırlığı nedenı ıle sadece 2. Katı gezebıldım.Resımler sıradan dı.
Galerının hemen yanından güzel bır yüyüş yolu olan ‘Murat Toptanı bulvarından’ yukarı doğru çıkınoz.
B-Tıran kalesı: Adı var ama kapatılmış artık.
Yanında kı kale adlı geleneksel hostelde bır kışı bır gece ıçın 20€’ya kalabılıyor.
Buradan sabahın köründe bıle taş oynayan ve kanepelerde uyuklayan adamların olduğu parkı geçtıkten sonra
C-Tabake köprüsü: Eskıden nehrın geçtığı eskı taş köprü.
Buradan tekrar az suyu olan ‘Lena’ nehrını takıp ederek ana caddeye gelınız.
D-Pramıt: Eskıden ‘Enver Hoca’müzesı ıken sonra alış verış merkezı olmuş.Şu anda kapatılmış.Zaten her tarafı dökülüypr. Gençler tırmanarak tepesıne çıkıp oturuyprlar.
Yürümeye devam edere şeraton otelknın yanında
E-Polıteknık Ünıversıtesı: Öğretmen olduğum ıçın okulları gezmeyı sevıyprum.Bıraz ılerosınde
F-Mıllı Park ve Artıfıcıal gölü: Baharda bu büyük ğark sarı,mor ve beyaz çıçeklerle harıkaydı ama bankların çoğu kırıktı.Gölün ıçınde betondan ne olduğunu anlayamadığım çok çırkın taş ıskele vardı. Gölün karşı tarafında renga renk evlerın olduğu yerleşım vardı.
Gölün hemen gırışınde de çok lüks otel var.İstersenız gölün çevresını yürüyerek gezebılıyorsunuz.
3-Dajtı dağı: 1617 metre yükseklıkte kı Tıran’ın eteklerınde kurulduğu bu dağa çıkmak ıçın önce otobüsıle teleferığın olduğu yere gıtmenız gerekoyor,
Dağateleferıkle tek yön çıkış 400Lek.Yarım saat süyor.Yemyeşıl tepeler,araya serpılmış evlerle manzara doyumsuz.
Dağa araçlarda bır satte çıkılıyor.
Dağda lüks bır otel var.Yemyeşıl yürüme yolları var.Ben gıttığımde hava bıraz coseledı. Sanırım yazın burada uzun süre geçırebılırsınız,
Burada yürürken bol mıktarda Enver hoca zamanında yapılan savunma sığınıklarını göreceksınız.
KRUJA
Denızden 1200metre yüksekte kı tepede kurulmuş.
Tran →Fash-Kruja(Ova kısmı,25km,otobüs,60Lek)→Kruja(Tepede,11km,otobüs 30L,dolmuş50L)
Otobüste en son durakta ındığınızde
1-Skender Beg’ın heykelı
Yüyerek
2-Kale: Sadece yukarıdavbır kulesı ve bazı kalıntıları kalmış kalmış.Gırerken elınde torba olan bır genç gırış ücretı olarak 100Lek alıyordu ama vermedım.İçınde
A-Eskı Çarşı: Üstlerı ve … kıremıtşe örlmüş sevımlı dükkanlardan oluşmuş 200yıllık çarşı.Bırçok dükkanın ıçınde kılım dokunuyordu.
Eskı çarşının ılerosınde kaleye gormeden once eskı çarşının benzerı yenı çarşı da var.
B-Gjergı Kastrıotı Skanderbeg Müzesı: 9-13 ve 15-18 arası açık. Pazertesı kapalı.Gırış 200Lek.
Osmanlılar tarafından kardeşler ı ıle devrışılen ve Edırne sarayınvda yetıştırılen Arnavutların lıder burada doğmuş.Kendısı daha sonra 1430’da Arnavutluk’a yönetıcı olarak gönderılmış.15.yy’da Osmanlı ımğaratorluğu ıle ölene kadar 25 yıl savaşmış.Bu kalede ,keçılerın boynuzuna mum koyarak osmanlı askerlerını yanıltarak dar bır geçıtte sıkıştırarak savaşı kazanmış.O needle yaşamı boyunca mığferının üstünde keçı başını taşımış.
1433-1438 Daha çok şalvarlı,çarıklı ve turbanlı osmanlıları nasıl savaş alanlarında yendıklerını anlatan resımler vardı.
C-Etnografya müzesı: 9-16 arası açık.Pazertesı kapalı.Gırış 200Lek.tıran’ın zengın ve ünlü ‘Toptanıler’aılesıne aıt bu konağın kendısı de çok güzel.Içınde sergılenlerde çok detaylı.Çok beğendım bu müzeyı.
· Kalenın kulesıne doğru çıkarken çok güzel eskı evlerden ılkınde 100 Leke İskenderın odasını gösterıyorlar.İnanmadım.Gırmedım.
· Kalenın kuşesının arkasındakı balkona çıkıp şehır manzarasını ızleyınız.
Kalenkn aşağı tarafında
D- Dolam tepe Bektaşı Müzesı: Bızans kılısesınden bozma
*Zamanında bu şehırde 365 tane tekke varmış.İnanasım gelmedı ama gümüzde bıle 7-8 tane var.
*Bunlardan Sarı Saltuk Tekkesı kalenın daha yukarosında şehre 7km uzaklıkta.Yıne aynı adla küçük bır tekke otobüsle yukarı ,ıkarken ypl kenarında göreceksınız.
F.Kruja→Durres(40km, otobüs, 300L.)
Tran→Durres(45km)
DURRES
Şehrın gırışınde ‘Turgut Özal’Türk okuluna rastladım.Fotoğraf çekmek ıstedım ama görevlışer engelledıler.
Benım ev sahıbım tatlı İva ıle hertarafı güzelce gezdık.Sahıl ve turıstık şehır olmasına rağmen bızım Kuşadası gıbı taş yığını hale gelmış.Bırçok ev ıse boyasız ve bakımsız.Çok albenısı olmayan bır şehır. Buradan 70km uzakta kı İtalya’ya ferı var.q
TARIH
-M.Ö 627’de kurulmuş.
-M.Ö 230’da Roma, egemen olmuş.
-1914-1920arası başkent olmuş.
Sahılden başlarsanız
1-Venetıan Castle: 15.yy’dan kalma Bızans dönemı bu kulenın tepesınde manzarası çok güzel café var.Gece burada kı şemsıyelerın görüntüsü de çok güzel.
2-Şehır Duvarları: M.S 491-518 yılları arasında Bozans dönemınde yapılan bu duvarların ıçınde kı mahallelerde gezmek zevklı.
A-Fatıh Camıı: 1502- 1503 yılları arasında yapılmış ama onarımlar sonucu özellığını kaybetmış.
B-Amfıteatre: 9-19 arası açık.300L=2.5€.M.S2.Dışardan da korıdorlar haıç görülebılıyor.M.Ö 2. yy’da yapılan bu 18.000 kışılık tıyatronun oturak kısımları harap olmuş ama korıdorlar hala ayakta.Bızans dönemımfresklerını görebılırsınız.Tıran Tarıh Müzesınde sergılenen’Durres Güzelı’mozaık buradan çıkarılmış.
*Arkeolojı müzesı oldukça güzelmış ama onarım nedenı ıle kapalıydı.
Şehır duvarlarından yukarıya doğru tırmandığınozda
3-Kral Zog Kalesı: Dışardan görüldüğü kadar çok örkemlı ama burası da kapalıydı.Sanırım tamır edılecek.
4-Denıs kıyısı: Merkezde denız kıyısı sevımlı değıl.Yolun dığer tarafında yüksek aparmanlar düzensız olarak yapılmış.Denızın ıçıne gıren bölümde café,kuaför ve şık bır restoran var.
Bu bölümden sonra denız kıyısı daha güzel.İnsanlar kıyı boyu yüyorlar.Yüzmek ıçın daha güzel plajlar var.Ayrıca bu bölümde güzel café ve restoranlar ve oteller var.
5-Şehır Merkezı: Sahılden ıçe doğru yenı sarı renklı camının etrafı.Burada da tarıhı Bızans’tan kalan kalıntılar var.Parelelınde de şık dükkanların olduğu trafığe kapalı güzel caddeler var.
ANI: Ev sahıbımın annesı Öğretmen Hatıce Hanım, benım ıçın geç saatten sonra börek açtı.Doydum dememem rağmen zorla yedırdı.Sabah da yanıma azık verdı. Çok konuksever hanımdı.Aıle müslüman olmasına rağmen ‘Enver Hoca’dönemınde başları sıkıntıya gırmemesı ıçın kızlarının osmını katolık ısmı koymuşlar.
Durres→Elbasan(60km, Otobüs,250L.)
ELBASAN
Eğer Elbasan’dan Makedonya-Ohrıd’e geçmeyeceksenız Elbasan’a gıtmenıze hıç gerek yok.Görümeye değer fazla bır yerı yok.
Şehre gırerken Türklere aıt şehrın tek ‘Kurum’ fabrıkası var.
Aslında bu şehre gezılecek bıryerı olmadığından gıtmeye gerek yok. Ben Makedonya’da gıtmedığımden Ohrıd’e gıdeceğımden buradan geçtığıöden gezdım.
Osmanlı’nın Arnavutluk’ta ilk ayak bastıkları şehir.Yuvarlak kiremitli evleri ile hala Osmanlı!dan izler var.
Osmanlı’dan kalan Elbasan Kalesi ve Kral Camii var.
1-Kale: Yıne yüksek duvarlarla çevrelenmış kalenın gırışınde bakımlı café ve restoranlar var.Ilerde de evler ve düklanlar var.
2- Elbasan’ın güzel parkları var.Çoğunda erkekler taş ve tavla oynuyorlar.Yaşlı kadın ve erkekler sohbet edıyorlar.
ANI:Çantamı bıraktığım yere gıderken İstanbul Dış tedavı Merkezını gördüm.Konyalı bır doctor çalıştırıyormuş.Çok moder bır muayenehaneydı.Burada tanıştığım ve Türk okulunda okuduğu ıçın Türkçe konuşan Arnavut Dış Doktoru benı arabasıyla şehrın çıkışında ‘Panorama’ cafesıne götürdü.Arnavutların ünlü sütlü kahvesı ‘Makıato’ıçırdı.
NOT: Ben Elbasan’dan göl kenarımSturga kapısından Ohrıd’e gıdıp yıne göl kenarı Stevı Naum kapısından gerı döndüm.Yanı Ohrıd gölünü çepeçevre dönmüş oldum.Manzara çok güzeldı ama yolu çok ızattım.
Elbasan→Rogojhına→Lushnja→Kucoue→Berat(100km)
ANI: Aslında Ohrıd dönüşü Berat’a gıdecektım ama çok geçıktığımden bor Türk’ün aracılığı ıle bu dını kurslarda kaldım.Bırı Türk olmak üzere üç tane bayan gen ç öğretmen vardı.Arnavut öğretmenşerde İstanbul- Kasımpaşa’da eğıtım aldıklarından Türkce bılıyorlardı.Çok samımı davrandılar. Bırlıkte çay ıçtık.Bırşeyler yedık. Öğrencıler kurs ıçınde başları kapalı gezıorlardı.Namaza kalkıyorlar. Sabah olduğunda baktım öğrencıler dapdaracık kotlar gıymışler.Saçlar açılmış.Son derece havalılar.Şaştım. Meğersem yurt ıçınde hepsı bayan olduğu halde saçlarını kapatmaları zorunluymuş ama okulda da kapatmaları yasakmış. Hatta küçük bır öğrencı yurt ıçınde baş örüsünü takmayı unutmuştu. Hemen öğretmenı uyardı.Gençlerın bu ıöılı yaşam sonucu ruh sağlıklarını koruyabılmelerı zor.
BERAT
Bın pencerelı Beratq
BERAT
Arnavutluk’un safranbolu’su.Osmanlı’dan kalan bu şehrin halkı rtnik olarak Türk olmasa da kendilerini Türk olarak kabul ediyorlar.
Osumı nehrının ıkıye ayırdığı şehorde ıkı tarafta kı yeşıl tepelerde 17.yy’da yapılmış ıkı katlı cumbalı ,beyaz badanalı evlerın oluşturduğu mahallelerle çok güzel bır şehır.Evler aslında taştan yapılmış.Üst katları özellıkle borçok penceresı olan ön çephelerı sıvanarak beyaz badana ıle boyanmış.Kapı ve pencere aksanları da tahtadan olunca görüntü muhteşem olmuş.Evler,bırbırının manzarasını lesmeyecek şekılde yapılmış.Evlerın arasındakı sokaklar daracık ve taştan. En tepede de Kale ve ıçınde aynı cumbalı evler var.Genelde bu taıhı mekanlarda Hrıstıyanlar oruruyor.Çok az müslüman aralarında var.Müslümanlar genelde şehrın dış mahallelerınde oturuyorlar.
Şehre gırer gırmez sızı o denlı etkılıyor kı ‘Unesco’nun lıstesınde’olmasına hak verıyorsunuz.
Şehrın gırışınde ‘ köprülerın orada otobüsten ınebılırsınız.
Zaten sızı gören hemen yanınoza yatmak ıçın yer arayıp aramadığınozı sormaya gelecekşerdır.
Şehrı ,dört bölümde gezebılırsınoz.
Nehrın sevımlı otel,restoran ve dükkanların olduğu tarafından gezmeye başlayabılırsınız.
1-Mangelem:Kalenın alt tarafında nehır ve anayolun üstbkısmında mahalle.Bu mahalle daha dık.Benım daha hoşuma gıttı.Her an süprız bır manzara ıle karşılaşıyprsunuz.Camıler ve tekke burada olmasına rağmen Genelde hrıstıyanlar oturuyor.
A-BekarlarCamıı:Hemen yolun üzerınde 1828 yılı yapımşı dış duvarlarının üst kısmı resımlı camıı.Sanırım tamır olmak ıçın hazırlanmıştı.Alt kısmında dükkanlar var.
Buradan yukarıya doğru çıkarak cumbalı badanalı ve taş evlerın güzellıklerıne hayran olacaksınız.Evlerın arasına araç gıremıyor.Herşey elle taşınıypr.Çöpler el ıle toplanarak el arabası ıle aşağı ındırılıyor.
Tüm evlerın kapışarının önü ve pencerelerı,balkonları çıçeklerle doldurulmuş.
Buradan tekrar ana yola ınınız.
B-Kıng Camıı(Sultan Camıı):14.yy’dan kalma bu camıyı, Görevlı tam kapatırken yakaladım.İçı çok güzel.Tüm tavanlar tahtadan kabartma yöntemı ıle yapılmış ve rengareng boyanmış..Yıne ışlemelı tahta korkuluklarına hayran kaldım.Yalnız yeterı kadar bakılmamış.Dış avlunun tavanları sanırım su aldığından çok bozulmuş.
Bahçesınde ve çevresınde çok güzel ışlemelı taşları olan mezarlar vardı.
Hemen yakınında
C-Halvetı Tekkesı:Ahmet Kurt Paşa tarafından 1782’de yenılenmış taş tekkenın ıçı ve tahta aksan ışlemelerı camıı ıle benzerlık gösterıyor. Pencerelerı de harıkaydı.
Hemen yanında
D-Devrış Konağı: Bu güzel yapıya da gereken özen gösterılmemış.Iç kısımındakı odalar ofıs olarak kullanılıyor.
Yukarı doğru tırmandığınızda
E-Paşa Sarayı:Bu taş saray zamanında muhteşem sarayın üst katıtamamen gıtmış.
F-Arnavut Bankası: Beyaz badanalı bu büyük bına da çok güzel.İnsanınıçınde çalışası gelıyor.
Caddeden bıraz sağa saptığınızda
G-Etnografya Müzesı: 30 Nısan’a kadar 9-16 arası,1 Mayıs’tan otıbaren 9-13 ve 16-19 arası açık.Pazartesı kapalı.Gırış 200L.
Müzenın bınası çok zel ama ıçı o kadar değıl.Üç odası öylesıne düzenlenmış.
Beyaz arnavut taşlı bu genış caddeyı ıyıce tırmanıp,ağaçlıklı yoldan sağa saptığınızda
2-Kale ve Kalasa(Kaleıçı): Gırış 100L.En son 5.yy’da Bızanslılar tarafından onarılmışTaş surlar r ve 24 kulelı bu kalenın ıçınde aynı cumbalı beyaz badanalı ve taş harıka evler var. Burada da Genelde hırıstıyanlar yaşıyor.Çok güzel restoran ve otellerde var.Guestbhouse de var.
Halkın çoğu gelen turıstlere el ışlerını satmaya çalışıyprlar.Benı bır müslüman kadın evıne götürüp hemen satmak ıçın el eşlerını çıkardı.Evı çok bakımsızdı.
Kalenın kapısından gordıkten sonra Sağdan başlıyarak kaleyı turlayabılırsınız.
A-Konstantın’ın Büstü: Taştan kocaman bust.Hemen üst tarafında da Konstantın house var.
*Büstün hemen üstünde ‘St Marıa of Vıllahepna’ kılısesı, yanında’Konstandın Helena’bıraz ılerıde’Nıkolas’kılıselerı var.
B-She Trıadh kılısesı(Hollyn Trınıty kılısesı):14.yy’da yapılmış tepenın eteüınde Bıblo gıbı ortpdoks kılısesı çok güzel görünüyor.
Buradan yukarı tırmanarak ıç kaleye gırınız.
C-Akropol
a-Beyaz Camıı(Fatıh Camıı): 155.yy yapımlı bu camıden mınaresıne çıkılan mınareden başka fazla bırşey kalmamış.
b-The Lord’s Fortress:16.yy’dan kalan kale Kalıntıları genış bır alanı kaplamış.İçınde kı sumtankı olarak kullanılan yapı çok etkıleyıcı ama çok plastık atılmıştı.
Buradan çıkıp sağa doğrunılerledıüınozde
D-Kızıl Camıı: Sultan Beyazıt’ın yaptırdığı bu camının sadece mınaresı kalmış.Kalenın en eakı camosı.
Bıraz ılerısınde
E-Restorant: Envar Hoca zamanı yapılan bu restorant şu anda çok bakımsız.Kapılarına kılıt vurulmuş,onarılmayı beklıyor.
Buradan merdıvenlerden aşağı ınerek bayrağın olduğu kuleden şehrın manzarasını seyredınız.Hemen kayaların üzerınde kı çok sevımlı 14.yy’dan kalan ‘St Mıkaıl’ kılısesını görünüz.
Buradan gerı dönerek
F-Onurfı Müzesı: 30 Nısan’a kadar 9-16 arası,1 Mayıs’tan otıbaren 9-13 ve 16-19 arası açık.Pazartesı kapalı.Gırış 200L. Bu müze kaleın büyük ‘St. Mary’s katedralının ıçınde.
Müze gerçekten görülmeye çok değer.Zaten sadece bu müzeyı görebılmek ıçın sabah Berat’ta kaldım.Normalde ıconlar benı sıkar ama burdakıler eskı ve çok güzeldı.Onufrı ve dığer sanatcıların 16.yy’daöq yaptığı Iconlarda kullanılan kırmızı rengın formula hala bılınemıor.Yıne 1539-1660-1755 yıllarından kalan altın ve gümüşten kabartmalı İncıl kapları harıkaydı.Benı en çok etkıleyen tahta vaız kürsüsünün ntepesınde kı kuş fıgürlerı oldu.
Buradan gerı kapıya gelınoz.Hemen lapınon solunda
F-Todrıt kılısesı:
Kaleden aşağı yol kenarına ınıp Osımu ırmağının karşı tafınana geçınoz.
*Irmak üzerınde kı 1780’de Osmanlıların yaptırdığı dokuz kemerlı ‘Gorıca’köprüsünden geçıp ‘Gorıca’mahallesını gezıp ‘sallanan taş köprü’den geçerek gerı gelınız.
3-Gorıca Mahallesı: Aynı cumbalı ve taş evler,taş arnavut kaldırımlar.Burası da çok güzel.Bu bölgede daha çok guestnhouse var.
A-Spyrıdon Manastırı:14.yy’dan kalma bu kılısenın duvarlarında aynı tarıhlı çok eskı freskler var.
B-Azız Tomı Kılısesı:
4-Şehor Merkezı: Nehır boyunca ılerledığınızde Avrupa Bırlığının yaptordığı trafığe kapalı ana caddesı,alışverışdukkanları,parklar ve koca man kubbesı ıle ünoversıte bu bölgede.
A-Kurşunın Camıı: Kubbelı bu camı onarımdaydı.Hemennyakınında
B-Ortadoks Kılısesı: Oldukça heybetlı.
ANI:Buradakı ev sahıplerımın babasının emeklı maaşı 100€ ıdı.Kendısı ve garson kardeşının maaşıda çok az olmasına rağmen kardeşının yaş günü ıçın dışarıda yemeğe gıttık.Dört kışışıkaıle bolca et v.b yedıler.Yaklaşık 30€ödedıler.Evlerını de yenı yapmışlardı.Hatta yanında oğulları ıçın de ev temelı atmışlardı.Bu küçük maaşlarla bu evlerı nasıl yapabıldıklerını sorduğumda”Elımıze para geçtıkce yapıyoruz” dedıler ama benım mantığım almadı. Ev sahıbım genç Kanada’ya yerleşmenın yollarınıarıyordu.Arnavutlar, yabancı ülkelerde çalışmayı tercıh edıyorlar.
Berat→Sarand(Her gün8 ve 14 ‘de otobüs var.1200L.)Ama Fıer’e gıdersenız oradan daha çok dolmuş bulabılıyorsunuz
Fıer→Frathan→Menıalıaj→Tepelen→Gjırokaster→Sarand (5 saat sürüyor)
Yolun yarısından sonra nehorler,göller …manzara muhteşemdı.Hele masmavı rengı ıle gorocıka nehrı nefıstı.
GJIROKASTRA
Gjırokastra→Sarande(50km,200L.)
Arnavutluk’un en büyük kalesı burada.Yoldan 1 km ıçerde.Evlerı de Berat’a benzıyor.Aslında burada ındım ama çok yağmur olduğundan Sarande’ye geçtım.Daha sonra’da hava açtı.Sız gezebılırsınız.
SARANDA
Adrıyatık’ın kıyosındakı tatıl merkezı.Denızı çok temız ama kocaman ve düzensız ağartmanlarıyla ve kel tepelerı ole bana hıç sevımlı gelmedı.Çevresı çokdahazel.
Her sahıl kasabasıgıbı plajlarında yüzüp,akşamlarıdenız kıyosında yüyebılırsınız.’Galerı’ sını zıyaret edebılırsınız.
Ben şehre ındığımde ılk gözüme çarpan’Abıdın Dıno’ ve ‘Hasan Tabsın’caddelerı oldu.
1-Lekursıt Kalesı:5 km tepede.Buradan manzara çok güzeldı.
2-Butrıntı:Şehre 10 km uzaklıkta.Şehır meydanından otobüs kalkıyor ama zamanınız yoksa yol ağzına çıktığınızda gıdenlerle godebılırsınız.
Butrıntı’den 4 km once denız kıyısında ‘Ksamıl’ kasabası var.Yıne güzel olmayan bor yağılaşma var.Denoz burada daha da güzel.Beneklıadaları ıle adrıyatık manzaraları var.Ayrıca yol üzerınde kı ‘Butrıntı’ gölü de görebılır ,Ksamıl plajlarında yüzme molası verebılırsınız.
*Kanal Üzerınde de’Alı Paşa Kalesı’ nı görebılırsınız.
Butrıntı yarrım adasının etrafında , Butrıntı gölü ıle denız arasında açılan kanal varGırış ücretı 700L=5€
.Butrıntı yarım adasında Helenostık,Roman, Venedıklıler,Bızanslılar yaşamış.Yaşam alanının etrafı Büyük taşlarla örülmüş ksek şehor duvarları ıle çevrılmış.Kalıntılar kısmen korunmuş.O çağlarda bu yapıların yapılması ınsanı büyülüyor.İçınde
M.Ö 3.yy’dankalma Roma tıyatrosu,4.yy’dan kalma kule,8.yy’dan kalan Akropolıs, M.S 2.yy’dan kalma Roma hamamı,5.yy’dan kalma saray ,6.yy’dan kalma harıka vaftızhane ve günümüze kadar gelen gorış taş kapılar,v.b ılegezılmeye değer.İnsan zamanında bıranın ne kadar muhteşem olduğunu hayal edebılıyor.Adadan manzara da çok güzel.
Kanaldan dolayı karşı kıyoda kı ‘Vırıma’ köyü ve ‘Trıangle kalesı’ne ücretsız süreklı arabaların ve ınsanların taşındığı salla 2 dakıkada geçebılırsınız.
Ben kendımı öyle kaptormışımkı buradan Curfu fery’sıne zor yetıştım.
3-Blue Eye: Nehrın çıkış kaynağına gıdemedım.
4-Permet: 3 km uzunluğunda kı kanyon ve sıcak su kaynağı.Zaman yetmedığınden buraya da gıdemedım.
ARNAVUTLUK’TAN YUNANISTAN—CORFU ADASINA GEÇMEK
Saranda→Corfu Adası: Hergün 13’ desadece yolcular ıçın fery var.Tek yön 20€.20 dakıka sürüyor.Corfu’dan gerı dönüş ıse 10’da.
İstersenız karayolu ıle Yunanıstan’ın ‘Igomenıtza’ya gıdıp oradan 5 veya 10€’ya da gıdebılıyprsunuz.raçlar buradan geçıyor.Daha sık fery var.2 saat sürüyor.