19 Temmuz 2019 Cuma

5-HAWAİİ ADALARI













Hawai ve Alaska biletleri:
Los Angeles— Hawai adası-Kaui adası(234Dolar,American H.Y)
Kaui adası— Honolulu(74 Dolar,Hawaiii H.Y)
Honolulu Adası— Maui adası(39 Dolar,  Hawaii H.Y)
Maui adası— San dsFrancisco(229 Dolar, Unidet H.Y)
San Francisco— Portland— Seattle(Bu yolu otobüsle gececeğim.)
Daha sonra;
Seattle—Alaska- Anchorge(78 Dolar)




GENEL


Hawaii , Oahu, Maui, Kauai, Molokai, Lanai, Hawai’i (The Big Island) ve diğer  küçük adadan oluşuyor.

  eski çağlarda su altında ki dev yanardağların patlamaları ve devam eden volkanik patlamalar  sonucunda bu adalar oluşmuş.
Maui adasında ki Haleakala Krateri, dünyanın en büyük uyuyan yanardağıdır.
Dünyanın en  aktif ve en büyük yanardağı olan Kilauea yanardağı ve Mauna Loa, Big Island( Hawaii Adası) adasındadır.  Belki bu adayı gezerken, bir patlamaya denk gelip muhteşem manzaraya tanık olabilirsiniz.




Oahu adası ve  Honolulu  şehri, eyaletin başkentidir.
Hawai adaları ABD anakarasından 3700 km daha uzakta olup  bu adaların toplam nüfusu 1.5 milyon civarındadır.
Adalarda   %30 Amerikalılar, %30  Japonlar başta   olmak üzere Çinliler,  Flipinliler, Koreliler, Vietnamlılar gibi Asyalılar  ve Meksikalılar , Portekizliler yaşamaktadır.
Karşılaştığım bir Yeni Zellandalı adam, “ Yeni Zellanda yerlileri Maurililer Hawaii’ye geldiklerinden dilleri ve dansları aynı” dedi
Ulaşım:
Amerika’dan California’dan Hawaii’ye uçak var. los Angeles ve Houston’dan da  Hawai ye direkt ucuş var.
Genelde adalar arası küçük  pırpır uçaklarla  gidiş geliş yapılıyor.



Tarih:
 1778 yılında  Kaptan Cook, mürettebatıyla birlikte adaya çıktığında , adalılar tarafından tanrı Lono adına kutlamalar yapılıyormuş. O nedenle  yerli halk tarafından , Kaptan Cook, tanrı Lono  ve gemilerde yüzen adalar sanılmış.  O tarihlerde adalarda bir  milyon insanın yaşadığı tahmin ediliyor ama daha sonraları nüfus hızla azalmış.
Hawaii halkı tarihlerini nesilden nesile  hikayeciler tarafından sözlü olarak aktarılmış.

1894 yılına kadar  krallıkla yönetilen bağımsız bir ülkeymiş.
1898’ den sonra  ABD’nin işgaliyle Amerika’nın himayesine girmiştir.
7 aralık1942’de İkinci Dünya Savaşı sırasında Japonlar, Askeri bir üs olan Pearl Harbor’a saldırınca Amerika ,savaşa resmi olarak girdi. Daha sonra Amerikalılar Japonlardan intikamlarını Hiroşima ve Nagazaki’ de aldılar.


  21 Ağustos 1959’da Amerikan topraklarına katılıp cumhuriyet sistemine geçilmiş ve Amerika’nın en son eyaleti unvanını alarak   50. Eyalet olmuştur.

Dil:
Yerel Hawaii  alfabesinde sadece 12 harf var . Bütün kelimeler birbirine benziyor. Yanyana dört tane sessiz harfi birlikte kullanıyorlar.   Ben çok zorlandım.
Aloha: Merhaba ,hoş geldin,  gülegüle  ve aşk anlamına geliyor.
Mahola: Teşekkürler
Artık çok az insan bu dili konuşabiliyor. Okullarda şimdi yeniden öğretilmeye çalışılıyor.
A huı ho: Tekrar görüşürüz.
ULAŞIM
Eğer adalarda uygun araç kiralamak istiyorsanız;
weekend special: Cuma-Pazartesi  arası (hafta sonu )  uygulamasıdır. Günde 100 mili=150 km’yi  aşmamak  koşulu ile araç kiralarsanız çok ucuza geliyor. Hatta sigorta da istemezseniz iyice ucuza araç kiralayabiliyorsunuz.  Zaten  istesenizde  adalarda bir günde en fazla bu kadar sürebilirsiniz.




KISA KISA HAWAII
- Hawai adalarında saat,    Californiya’dan üç saat daha ileri. Ama adaların  hepsinin saati aynı.
- Adaların en olumsuz yönü herkesin birden fazla aracı olduğundan trafik çok yoğun.
- Maruana, bu adada yetiştiğinden ve serbest olduğundan çay içer gibi  bir araya gelip birlikte kullanıyorlar. Zaten ağır kokusundan heryerde farkına varacaksınız.
- Adanın bayrağı eski Amerika bayrağına benziyor.
- Özellikle genç turistler içmek için bu adalara geliyorlar. turist
- Amerika ana kıtasında olduğu gibi pahallıktan dolayı insanlar  boş odalarını bir başkaları ile paylaşıyorlar. Bayan, erkek fark etmiyor.
- Anakara kıtasına göre Hawaii adalarında  Yerel insanlar daha sıcak ve yardımsever.
- Adalarda genel olarak kışın Balina, yazın ise   yunus görebilirsiniz.
- Adaların milli çiçeği ortası sarı olan beyaz  ve pembe tonları da olan çiçeğin ismi “Purmelia”. Eskiden adalı  kızlar boynunda bu çiçeklerden yapılmış çiçek kolye ile gelenleri karşılarlardı. Şimdi yapayları piyasaya sürülmüş.
 -Amerika’nın tek kahve üretilen eyaleti.
-Dünyanın Ananas ihtiyacını yarısına yakını bu adalarda üretiliyor.
-Yine Amerika’da sadece bu adalarda  yağmur ormanları var.
-Sörfün anavatanı, Hawaiidir.Sörf (yerel lisanda “he’e nalu), Hawaii adalarına yerleşmiş Polinezyalılar tarafından keşfedilmiş.
-Stres olmadığından insan ömrü bu adalar da uzunmuş.
- Deniz kenarları rüzgarlı olduğundan sinek yok ama  diğer alanlarda yeşillik ve su bol olunca ince sinek var. Önleminizi alınız.
-Adada renkli horoz ve tavukları her yerde göreceksiniz.
-Kea Dağı okyanus tabanı hesaba katıldığında dünyanın en yüksek dağı ünvanına sahip.

- Hawaii’nin simgesi haline gelmiş hula dansı, aslında Hawaii tanrısı Luka’ya tapınırken yapılan  hareketlerdir.
- Ünlü TV serisi Lost, Hawaii’nin  Maui adasında  çekildi.




I-KAUAİ ADASI

Gezmek için en az iki- üç güne ihtiyacınız var.  Adada olanların yarısı turist.Bu dadada yaşayanların da çoğu da  çinli.
 Adaya ilk gördüğümde ,” burasını Amerika değilde Asya adası olmalı” diye düşündüm. Çiçekleri tropikal iklimi ve meyveleri, evleri , insanların fizik yapısı tamamen Asya ile aynı. En çok her rengi olan “ Atatürk çiçekleri” dikkatimi çekti.
Gerçekten cennet gibi bir ada. Dağı taşı yemyeşil. Neredeyse toprağı göremiyorsunuz.  Tek katlı  renkli ahşap evleri,  ağaç ve çiçeklerden neredeyse görünmüyor.  Evlerinin önü yemyeşil çimlerle kaplanmış. Herseyleri ortada. Çalan olsada bir yere kaçamazlar  herhalde. He Hele devasa çiçekli ağaçları, insanı büyülüyor. Bana göre adanın tek olumsuz yönü; herkesin kapısında en az iki araba var. O nedenle yollar arabalarla dolmuş.
Öylesine dingin ve huzur dolu ki…
 Dört tarafı da deniz olunca, insan burada ölmez diyorsunuz. Ama bu ada , Amerika’dan bile daha pahallı. Adadaki ev sahibimin tek yatak odalı küçük evinin kirası 1400$. Ama ev, resmen yemyeşil ormanın içindeydi. Su bedavaydı.

   Yine  ağaçlarda  pıtırak gibi mango vardı.Patlayıncaya kadar yedim.Hemen en sevdiğim Ananas alıp doyasıya yedim.  Burada yetişiyor ama iki tanesi 7 $.Daha sonra kanyonda sorduğumda  bir tanesi 9$ idi.

Adada bir çok nehir de var.  Hanaeli ve  Wailua  gibi en  büyük nehirlerde kayak ( Günlüğü 70 $.), Standup Paddle Board( Ayakta kürek çekiliyor) ve rafting yapabilisiniz.


Pasifik okyanus olduğundan  dalgalı denizinde sörf deneyebilirsiniz. Her yerde sörf yapanları göreceksiniz zaten.
Evlerin tamamı tek katlı ve ahşaptan. Çok nadir iki katlı ahşap evler görebildim. Onlarda hiç abartılmamıştı.
Sadece başkent sayılan   Lihu’e yerleşiminde biraz daha büyük ve yayılmış binalar vardı.
En son havaalanına gitmeden  yakının da ki “ Kalapaki Beach” de katlı otel ve karşı kıyı da üç katlı çirkin evler gördüm.
Ulaşım:  Genelde anayoldan güneye  400 nolu halk otobüsü, en son durak olan  Hanalei’ ye kadar gidiyor. Eğer aracınız varsa buradan en son Ke’e Beach’e kadar devam edebiliyorsunuz. Bundan sonra Na Pali sahili başlıyor. Aracınızla bir saate kadar bu sahilin sonuna ulaşabilirsiniz.
Genelde anayoldan kuzeye  ise 500 nolu halk otobüsü, en son durak olan  Waimea’ye kadar gidiyor. Bundan sonra uzun plajlar ve askeriye de var.
Aracınız varsa  en son Polihale State Park’ a kadar devam edebiliyorsunuz.  Bundan sonra Na pali sahili başlıyor.
 Aracınız varsa en son noktaya kadar bir- bir buçuk saatte ulaşabilirsiniz.
Genelde de her büyük yerleşimim kendi içinde dolanan  farklı numaralarda shuttle otobüsleri var.


Otobüslerin ücreti 2 dolar,  60 yaş üstü için 1 dolar. Bazı hatlarda iki dolar. Paranızı bozuk veya kağıt para olarak hemen şöförün yanında ki metal kutuya atıyorsunuz.  Kutu , para ile doldukça şöför cetvel gibi bir tahta ile iteliyor veya kutunun yanında ki ipi çekerek paraların aşağı kaymasını sağlıyor. Bozuğunuz yoksa fazla da atıysanız üstünü alamıyorsunuz.
ANI: Havaalanından ilk otobüse binerken  bozuk param eksik olduğundan şöför beni aşağı indirmeye çalıştı.  Yazarken bile sinirleniyorum. Şehir içinde olsa anlarım. Amerikan kuralları…
Yine ev sahibim ile otobüse bindiğimde acele ile 1$ yerine kutuya 5 $ atmışım. Şöföre söyledim. Zaten param kutunun ağzında görünüyor. Sonradan binen yolcunun parasını bana vermesini söylediğimde şöför çok sinirlendi.” Bir kere atmış bulundun. Daha değişmez” dedi. Ben de daha sonra ki binişlerimde   bunun acısını çıkardım.
Ev sahibimin demesine göre gelen turistler araç kiralasınlar diye otobüs  saatleri  ve duraklar oldukça aralıklı. Hafta içi yarım,  bir  saatte bir oluyor. Hafta sonu ise bekleme süreniz iki saate kadar çıkabiliyor.
Otobüsle yol alırken  belli plajların olduğu yol ayrımlarında duraklar var ama plajlara ya yürümelisiniz veya da otostop yapmalısınız.
Bindiğiniz otobüsten her yöne otobüslerin kalkış saatlerini gösteren çizelgeleri alınız.

Araç Kiralama: Eğer en az iki kişiyseniz en mantıklısı bu. Günlüğü 70 dolara kiralanıyor. Aracınız varsa , erken kalkarak gezilecek yerleri iki günde bile gezebilirsiniz.

Kalma: Kapa’a da Kapa’a hostelde altı kişilik odalarda tek yatak ücreti 35$.
Havaalanına yakın Garden İnn’ de ufak kahvaltı dahil iki kişi 170$$.
Kamp alanları da var.
Ainbnr in gecelik fiyatı 200$. Bu durumda otellerin fiyatını siz düşününüz.

Kamp yapmak isterseniz;
www.kaui.gov/camping
 Salt Pond beach park, Anini ve  Anahola sahilleri kamp için uygunmuş.

Yemek:
Cocanat  shrimp:  Karidesler, hindistan cevizine bulanarak kızartılmıştı.11$.
Clahm thowoler Soup: içinde balık, midye  ve sebzeler olan soslu katı bir çorba. Lezzeti çok güzeldi.


EAST SİDE: Adanın en hareketli bölgesi kapa’a ve cevresi.  Havaalanı ve başkent Lihu’e buraya çok yakın. qBurada ki plajlar daha güzel.
ANI: ev sahibimin evinden yola doğru erkenden  yürürken  bir araç durarak beni yola bırakabileceğini söyledi. Daha sonra da ada da beni gezdirebileceğini söyleyerek telefonunu verince  iyice şaşırdım.  Yaralı parmağı öpmeyen Amerikalılardan asla böyle bir yardım görmemiştim. Zaten adamın tipinden başka bir milletten olduğunu tahmin ettim.  Bu bey benim ev sahibimin çok yakının da ki komşusuydu ama kimse birbirine gitmediğinden ilişkileri yoktu. Dönüşte ailesi ile de tanıştım. Ertesi gün Meksikalı bu bey, eşi  ve benim ev sahibimle birlikte iki şelaleyi gezdik. Plajda uzun sohbet ettik. Evime davet ettim. Umarım bu güzel aileyi ben de misafir edebilirim.
Bu bölgede ki şelaleler:
1 -Wailua Fals:  Kuzeye doğru giderken Hanama’ula ‘ ya varmadan yol ayrımında tabelasını göreceksiniz. İçeriye doğru yemyeşil manzara eşliğinde devam ediniz.İki koldan akan büyük bir şelale. Sadece yukarıdan görebiliyorsunuz. Nehirden kayak ile geldiyseniz şelalenin dibinde de inebiliyorsunuz.
2- Opeaka’a Falls: Ana yoldan “Wailua Beach” yol ayrımından içeri doğru devam ediniz. Bu şelalede iki- üç koldan akıyor. Sadece yukarıdan görebiliyorsunuz. Yolun karşıdına geçtiğinizde Wailua nehri manzarasını ve kayak, Standuppaddle yapanları seyredebiliyorsunuz.
3- Ho’opi Şelalesi:
1. Yol: Ana yolda “  Kealia Beach” te inip iç kısma doğru otostop yaparak Kapa’a Park’a kadar gidiniz.
2.Yol: Kapa’a  da “ Kapa’a Skate Park” tan  60 nolu Kapa’a Shuttle otobüsü ile  Kapa’a Park’a kadar gidiniz.
Buradan Şelaleye giden yoldan yürüdüğünüzde önce sol tarafta küçük bir şelaleye varıyorsunuz. Devam ettiğinizde  Ho’opi şelalesini yukardan görüyorsunuz. Çok etkileyici ve güzel bir şelale.  Oluşturduğu harika gölcükte yüzenleri gördüm. Onlardan öğrendiğim kadarı ile şelaleyi yukarıdan görebildiğiniz yere varmadan daha yukarı sapıp tekrar aşağı inerek şelalenin olduğu yere inebiliyorsunuz. Ama ben yağmur ormanlarının içinden uzun süre yürümemem rağmen bu yolu bulamadım. Yalnız olduğumdan da  tekrar geri dönüş yolunu bulamam diye geri döndüm ama o gölde yüzmek içimde kaldı.


NORTH SHORE: Yol boyu çok güzel sarı çiçekleri olan ağaçları göreceksiniz.
1-Kilauea Light House: Ana yoldan  Kilauea  yol ayrımından  içeri  biraz devam ettikten sonra  görüyorsunuz. Aslında  fenerin yanına kadar gidebiliyormuşsunuz ama  ben gittiğimde kapalıydı. Tepeden de manzarası muhteşemdi. Burasını İzlanda’ya benzettim. Uçurumların kenarında ki kayalıklarda birçok deniz kuşu yaşıyordu.

2-Hanalei Bay: 400 nolu halk otobüsü ile en son durakta inip  tekrar ücretsiz servis ile devam ederek Hanalei yerleşimine geliyorsunuz. Çok hareketli ve sevimli evlerin ve dükkanların olduğu bir yerleşim. Deniz ürünleri restoranlarını burada daha rahat bulabilirsiniz. Buradan hemen yürüyerek Hanalei körfezine inebiliyorsunuz. Benim bu adada en rahat girebildiğim sahil oldu. Hatta burada yatarak ve dalgayı takip ederek
Sörf tahtası kullanmayı denedim . Buradan  körfezi yürüyerek  diğer plajlara varıyorsunuz ama zaman zaman kayalık olduğundan denemeye gerek yok. Ana yola çıkıp yine mecburen otostop yaparak diğer sahillere ulaşabiliyorsunuz. Burada da beni Kanada da yaşayan Polonyalı bir çift aldı. Araçların gidebildiği en son sahil olan Ke’e Beach’ e kadar gezerek gittik. Bu yol boyu aracınızı park edemiyorsunuz. Cezası 200$.Zaten polis tetikte bekliyor. Plajın parkında yer olmadığından geri dönmek zorunda kaldık. Buradan diğer sahile yürüyüp belki uzaktan da olsa fiyortları görmek istiyorduk.

SOUTH SHORE
Daha bakir ve sakin. Kahve tarlalarını ilk kez burada gördüm.
Waimea Kanyonu: Burada da kamp ve piknik alanı var.
Gördüğüm en güzel kanyonlardandı.Bizim karadeniz çiçeği olan  … burada da gördüm.
Bu kanyonu gezmek için tur satın almanız gerekiyor ama gerek yok.
Önce 500 nolu, daha sonra 200 nolu halk otobüsü ile tahminen iki saate yakın gidip “Waimea neighborhood center” durağında ininiz. Biraz yürüdükten sonra kanyon yoluna giriyorsunuz. Kanyona giden çok sık araçlar olduğundan mecburen burada otostop yapmanız gerekiyor. Benim şansıma daha yola çıkar çıkmaz iki ingiliz öğretmen çift beni aldılar.
-Nu’alolo Cliff Trail: Önce    “ Awa’awapuhi  Trail Head” noktasına gelip yürümeye başladık. Yol boyu küçük  böğürtlenlerden yedim.
Yedi km gidiş, yedi km dönüş olan bu yolu toplam üçb buçuk saatte tamamladık. Yağmur ormanının içinde inişli ve çıkışlı bu yolun sonunda “Nualo’o Cliff” tepeden görüyorsunuz. Tüm helikopter ve boat turları  buraya geliyor. Manzara gerçekten çok güzeldi ama yürümek istemiyorsanızda gözlem noktalarından benzer fiyort manzaralarını görebiliyorsunuz.
-Kalahau Valley: Bu gözlem yerinden de çok güzel fiyort manzarası görebiliyorsunuz.
Bunların dışında birkaç gözlem manzarası daha var.
-Waimea Canyon Lookout : Bu noktalardan da canyonun muhteşem manzarasını izleyebiliyorsunuz. Yer yer büyük kanyona benziyor ama kayalıklar, yeşil ile kaplandığından çok güzel görüntü oluşturmuş.
Buradan sahile indik ama deniz o kadar dalgalıydı ki mecburen döndüm.

WEST SİDE= NA PALİ : 15 millik , derin uçurumları olan fiyortlarla kaplı olan bölge. Bu sahile araç ve yaya yolu ile ulaşamıyorsunuz. Ancak denizden bot ; havadan helikopter ile görebiliyorsunuz. Karadan da ancak Waimea kanyonunda ki gözleme noktalarından görebiliyorsunuz.

Boot turu: Hanalei ve Wamea’dan kalkıyor.Beş saatlik bot turunun ücreti, internetten satın alırsanız 150$.

Helikopter Turu: Havalanına yakın kalkıyor. 55 dakikalık turun ücreti kişi başı 180$.

II-OAHU ADASI
Honolulu
Başkan Obama’nın da memleketi olan  bu ada, diğer adalara göre daha fazla yapılaşma var. Özellikle adaların başkenti olan Honolulu, modern büyük bir şehir havası var ama yeşil çok olduğundan rahatsız edici değil.
Adanın en bakir ve en güzel kısmı doğu ve güney doğu kısmı.  Aracınız varsa kesin bu bölgeyi görünüz. Ben hayran kaldım.
Bu adanın denizi diğer Kauai adasına göre daha az dalgalı ve daha mavi.
Bu adanın da  bir orduya gölge olabilecek devasa ağaçlarına hayran kaldım. Hele akasya ağaçlarına büyülendim. Beyaz, sarı, turuncu ve pembe renkleriyle  bir arada salkım salkımdı. Hiç bu kadar güzel çiçekli akasya ağaçlarını başka yerde görmedim.
Yalnız bu adada da çadırda yaşayan evsiz çok.

ULAŞIM

1- Bu adada her yere otobüs bulabilildiğinizden araç kiralamaya çok gerek yok.Bir bilet 2.750 dolar olup aynı  biletle  sanırım birbuçuk saat içinde iki kere aktarma yapabiliyorsunuz.


2-Oahu City Pass: 1,2, 3…7…15 günlükleri var. Yedi günlüğü 300$.Bu pass biletle ada içinde 35 tane aktiviteye ücretsiz katılabiliyorsunuz.
Bunlardan en ünlülerin fiyatları:
- Polynesian Cultural Center(122$.)
-Cırcle Island Tour(197$.)
3- Genelde Royal Hawaiian Center’den kalkıp tekrar buraya dönen   restoran
, alışveriş merkezlerine ve gezilecek yerlere  ve plajlara giden  giden “Trolley” ler  ve turist arabaları var.
 Özellikle bu şehre çok Japon turist geldiğinden, Royal Hawaiian Center içinde Japon turistlere yardımcı olan merkez var. Japon dilinde şehir haritaları basılmış. Japonca konuşan  görevliler   yardımcı  oluyorlar.



İKLİM: Ada olduğundan sıcak bunaltıcı olmuyor. Pasifik(Atlantik)  okyanusu, 23-24 dereceyi geçmiyor.  Ben oraya temmuz başında gitmiştim.  Gayet güzeldi. Yani istediğiniz zaman gidebilirsiniz.





downtowna (şehir merkezi)

1-Loloni Sarayı:  Kraliyet Sarayı: 9-16 arası açık.Pazar kapalı. Giriş 27 Dolar. Bu sarayın içine pahallı olduğunu düşündüğümden girmedim. Bizim Avrupa tarzı saraylarımızın küçük hali.  Hemen aşağısında
2-King Kamehameha Statue: Burasının giriş ücreti yok. Adaların  1800 yılların başlarında kraliyet ile yöneldiğinde ki zamanında ki objeler ve fotoğraflar sergileniyor.  Binanın önünde de King Kamehameha V’ in heykeli var. İçerde de resimleri de var.
Sarayın yan tarafında;
3- Tiyatro: Binası güzel ama içi modern. Karşısında
4- Honolulu City Hall: Eski güzel bir bina. İçini de ücretsiz gezebiliyorsunuz.Sarayın diğer tarafında yol üstünde
5-Hawaii State Art Museum: Pazar kapalı. Diğer günler ise 10-16 arası ücretsiz gezebiliyorsunuz. Ama içinde kayda değer bir şey göremedim. Sadece binanın kendisi çok güzel.
6- Bishop Museum: Her gün 9-17 arası açık. Giriş 27 dolar. Bu müze , şehir merkezinden otobüs ile gidiliyor. Benim kaldığım yere yakın olduğundan yürüyerek gittim. Çok beğendim.  Bu taş ana binanın içi ahşap olup çok güzel.    Polinezya adalarına ait yaşam ve kültürü anlatan objeler sergileniyor.
Bir diğer binada da logolarla yapılmış  inanılmaz  uçak, gemi ve  benzerleri  sergileniyor.
Üçüncü binada ise daha çok çocuklara hitap ediyor.
Ben bu müzeyi gezerken bahçesinde bira festivali vardı. Ben içerde olduğumdan ücretsiz  istediğim kadar bira içebilirdim ama hiç sevmediğimden bu şansımı kullanamadım.
Not: Şehirde ki  kapanan şeker fabrikasın şekerlerini taşımak için kullanılan tren, artık turistik amaçla kullanılıyor.
1-Ala Moana Beach Park

2-Waikiki  Sahili

Sahilin girişinde Hilton otelini de geziniz. Zaten sahilde ki tüm otellerin içini çok rahat gezebiliyorsunuz. Hatta havuzlarında yüzebilirsiniz.
 Waikiki  sahili, oldukça uzun, çok güzel  ve çok hareketli bir sahil. Denizi, bizim akdenize benziyor. İstediğiniz yerden denize girebiliyorsunuz. Ücretsiz duşlar da var. Yüzdükten sonra da ağaçların altında  da dinlenebilirsiniz.

3-Kalakaua Avenue: Hemen wakiki plajına paralel  ve çok şık mağazalarının olduğu  keyifli bir cadde.
A-Royal Hawaiian  Center: Turistler için aradığınız  herseyi bulabileceğiniz büyük bir bina.İçinde;
a- Hula Dans Gösterisi:  Salı, Çarşamba, Perşembe, Cuma ve cumartesi günleri saat 18 ‘de ücretsiz hula dansı ve müziği gösterisi var. Fena değil. Bu gösteriyi izledikten  sonra Buradan Kalakaua Avenue’ e çıkıp doğuya doğru yürüyüp  Polis karakolunu geçip devam ettiğinizde büyük Banyon ağacının altındaki Kuhıo   plajın üstünde ki Plartformada
b- Duke  Kahanamoku Stalue( Hula Dans gösterisi):  Salı, Perşembe ve cumartesi günleri 18:30’ da başlıyor. Bu gösteri daha zengin ve güzel. Bu gösteri de bittikten sonra hemen plajdan  güneşin batışını izleyip günü sonlandırabilirsiniz.
c- Maladas tatlısı: Leonard's Bakery adlı  dükkanından  bu donat tatlısına benzeyen tatlıdan sıcak sıcak  satın alıp  deneyiniz. Çikolatalı ve meyvelileri var. Ben dükkanın yazılı olduğu  kağıdı kaybettiğimden başka bir tezgahtan satın aldım. Çok özel bir tatlı değil.
4-Diamond Head krater:
Yaya girişi 1$.
Otobüsten veya aracınızdan indiğiniz yerden 45 dakikalık taş patikalar, tüneller ve dik merdivenleri çıktıktan sonra  kraterin tepesine varıyorsunuz. Krater yeşilliklerle kaplandığından  sadece  büyük bir oyuk görüyorsunuz. Tepeden şehir manzarası fena değil ama deniz tarafı manzarası güzeldi.

Buradan otobüs ile devam ettiğinizde( Veya Kalakaua Avenue’ dan 22 nolu otobüs ile de gidebiliyorsunuz. )

5-Hanauma Koyu ve Snorkel: Giriş 7.5 dolar.   Salı günü kapalı.Girişten önce oluşmaya devam eden mercan kayalıklarına   basmamanızı ve diğer kuralları anlatan  bir film izletiyorlar. Yokuş aşağı sahilin görüntüsü çok güzel. Şnorkeliniz yoksa kiralayabiliyorsunuz da. Ben daha önce 30 $’a satın aldım. Taşıyamazsam birine vereceğim. Kısa bir süre sonra  büyüklü küçüklü renkli  okyanus balıklarla birlikte yüzüyorsunuz. Mercan kayalıkları yeni yeni oluşmaya başlamış.  Ben  ara ara meyve yemeye çıktım. Sürekli yüzdüm. Siz de çok zevk alacaksınız.

Tekrar 22 nolu otobüsüne bindiğinizde okyanus manzarası   eşliğinde birçok harika plajı gördükten sonra  geri Waikiki plajına dönebiliyorsunuz. Veya istediğiniz plajda inebilirsiniz. Bu güzergahta inebileceğiniz plajlar:

Koko Head Crater
Waimanalo Beach
Lanikai Beach: Özel araç ile buraya gittik. İncecik kumlu özel bir  sahili var. Hemen kumsalın dibinde tek katlı çok şık yazlık evler sıralanmış. Denizi de harikaydı. Hemen yanında;

Kallua Beach Park:   Yemyeşil parkı olan geniş alana yayılmış, nehirde   kayak ve  denizinde snorkel yapabileceğiniz  güzel bir sahil.

Hamama Şelalesi:  Ev sahibim Pazar günü şelaleye yürüyeceklerini söyleyerek beni de davet etti. Kailua bölgesinde aracımızı park ederek üç kilometrelik  yağmur ormanların içinde ki patikadan şelaleye vardık. Bu yol üstünde çok sulu ve lezzetli kırmızı yaban elmaları da toplayıp yiyebilirsiniz. Şelale yolu üzerinde suyun oluşturduğu göçükte yüzmek en harikasıydı.





 6-Polynesian Cultural Center
 Hawaii  kültürünün dışında diğer  Polinezya adalarından Papau Yeni  Gine, Tonga, Tahiti,Fiji,  New Zealand, Samoa  kültürünü ve yaşam tarzını görebileceğiniz köy ve dans  ve müzikli showlarını görebiliyorsunuz.
Sizi otelinizden alarak 10am-22:30 da geri dönülüyor.
1-Night Show: 7:30pm-9pm arası.Sadece bu gösterinin  ücreti 64.95$.
2-12:00pm-18pm arası  köyü gezebiliyorsunuz.
3-Akşam yemeği yiyebiliyorsunuz.
Tüm paketin fiyatı 122$. Buraya bu parayı vermek istemediğim için gitmedim.

Not: Pearl Harbor ve Haleiwa aynı yol üzerinde olduğundan iki geziyi birleştirebilirsiniz.

PEARL HARBOR
Şehir merkezinden otobüs ile 30 dakika da varıyorsunuz. Çok geniş alana yayılmış bu müze7-17 arası açık.

Burası, 2. Dünya Savaşı tarihini ve etkilerini özetleyen koca bir müze olmuş.

A-USS Arizona Memorial gider gitmez önce   bu memorial için  ücretsiz bilet alınız. Ben oraya verdığımda saat 13’ dü ama” bilet bügünlük bitti. Yarın gel “ dediler.  İlk defa Amerika’da araya adam koyarak bileti aldım. Orada çalışan bir beye rica ile bitmiş denilen biletten aldırdım. Aslında biletiniz yoksa bile video kuyruğuna giriniz. Bilet soran yok. Sonra da bota binip geziniz. Bu arada çantanızı aracınıza bırakmanız gerekiyor. Veya 5 dolara emanete bırakmanız gerekiyor.
Önce yine bota binip USS Arizona Memorial'ına gitmeden  önce liman ve savaş hakkında  20 dakikalık  bir  video izlettiriyorlar. Ben karanlığı görünce hep uyudum.
 Pearl Harbor'ın Amerika'nın ordusunun limanı olan Pearl Harbor’ da   her eyaletten adını almış  gemileri, Japonlar Aralık  ayında bombalayarak  Arizona, Utah ve Oklahoma gemileri gibi sekiz geminin ağır hasar almalarına  ve 2500  askerin ölümüne neden olmuşlar. Daha sonra da Amerikalılar, karşılığında Hiroşimaya atom bombası atarak insanların ölmesine ve sakat kalmasına  neden olmuşlar.
  Bu gemilerden  ünlüsü Arizona, askerlerle birlikte tamamen battığı ve hala denizin altında göründüğü  ve üzerine memorial yapıldığı için en ünlüsü.   Ben gittiğimde onarımda olduğu için sadece bot ile çevreyi gezip geri döndük.
B- Müzeler: Bu müzeleri de ücretsiz gezebiliyorsunuz.  Savaşı ve ölen askerlerin fotoğrafları, objeleri v.b sergileniyor.
 Orada ki bilet gişesinden

C-Ford Adası gezisi: Battleshıp Mıssouri (29$);Pacific Avıatıon Museum Pearl Harbor (25$.)’e  bilet alarak   hemen ileride bekleyen otobüse bininiz. Bu adaya askeri bölge olmasından dolayı sadece köprüden otobüs ile gidebiliyorsunuz. Yani yaya gidemiyorsunuz. Otobüs ücreti, biletlerin içinde olduğundan ayrıca ödeme yapmıyorsunuz.
Benim bu bilet paralarını vermeyi düşünmediğimden  bu adaya gitmeyi planlamadım. Ama tam otobüsün önünden dondurma yalayarak geçerken görevliler buyurun deyince buyurdum.
Otobüs ile ilk  kez   Misisuru gemisine gidiliyor.ABD donanmasının en büyük savaş gemisi. Waşington’da 1946’da ölen büyük elçimiz Münir Ertegün’ün cenazesi bu gemi ile İstanbul’a getirilmiştir. İkinci dünya savaşından sonra ABD ve Tütkiye arasında ki ilişkilerin yakınlaşmasına neden olmuştur. Zaten Türkiye’ye ait bir bölümü gemi içinde göreceksiniz. .
Ayrıca bu geminin güvertesinde Tokyo’da İkinci dünya savaşının bitirilme antlaşması imzalanmıştır.
 Baktım  gemiye girerken bilet soruyorlar çıkış merdivenlerinden girip gezdim. Çıkışta bekleyen otobüse binerek Pacific Avıatıon Museum Pearl Harbor    müzesine gittik. Savaş sırasında ki kullanılan uçaklar sergileniyor. Buradan çıkışta  da bekleyen otobüse binerek tekrar başlangıç noktasına geldik.

HALEİWA

Otobüsle şehir merkezinden iki saat sürüyor ama özel araç ile 45 dakikada varıyorsunuz.
Ben ev sahibimle onun aracıyla gittik. Çok güzel bir gün geçirdik.
Haleiwa’ya  varmadan yol üstünde
A- Dole Plantation: Ünlü ananas  markası Dole’un üretim merkezinde  alışveriş yapabilirsiniz.  Bahçesinde farklı ananas çeşitlerini görebilirsiniz. Ünlü ananaslı dondurma yiyiniz. En küçük külahı 6$. Mc donallds’ın dondurması görüntüsünde ama gerçekten çok lezzetliydi.
a- Küçük  Tren gezisi: Bilet alarak çevre gezisi yapabiliyorsunuz.
b- labirent : Giriş 8 dolar. Belli bir sürede labirentten çıkabilirseniz ödüllendiriyorsunuz.

Bu yol üstünde ananas ve kahve tarlalarını da ziyaret edebilirsiniz.
Haleiwa kasabasını ben çok sevdim. İçinden nehir geçiyor. Eski Amerikan filimler de ki gibi renkli ahşap sevimli  eski evler yol boyu sıralanmış. Bazılarının üzerinde yapılış tarihleri var.Çok güzel cafe ve restoranlar  da var.  Devam ettiğinizde  Haleiwa plajına varıyorsunuz. Ben çok beğendim bu plajı. Hele yemyeşil dağların manzarası muhteşemdi.
Buradan aracınız varsa güneşi batırmak için,

Sunset Beach


III-MAUİ ADASI


Bu adayı, araç kiralarsanız iki veya üç günde gezebilirsiniz.
uAdaların içinde gezilecek yerler bakımından en güzeli bu ada.  Adanın en önce batısına gittiğimden  bazı yeşilliklerin kurumuş ve bazı dağların çıplak olduğunu görünce şaşırdım. Ama gezdikçe bu adanın da çok yeşil ve güzel olduğunu gördüm.  Gerçi Kauai adası daha çok yağmur aldığından çok daha yeşil.Üç ada içinde en güzel koyların ve denizin  de olduğu bu ada sanırım. Size gezebileceğiniz daha çok seçenek sunuyor.
Ayrıca  ünlü lost dizisinin büyük bür bölümü bu adada çekilmiştir.
Not: Hawaii adalarından “Big İsland” dı da  gezebilirsiniz. Daha çok krater var ama bazıları gezmeye kapatılmış. Bu adanın Maui adasına benzediğini söylediler.

ULAŞIM
Not: Bu adada iki adacığın birleşimine yakın, genelde uluslar arası   Kahului havaalanı ve Hana’da diğer  küçük havaalanı olmak üzere iki tane havaalanı var.

Havaalanından   Kahului şehrine(15 dakika)   ve diğer  yerlere otobüs kalkıyor. Kahului’ den  de istediğiniz  yere otobüs bulabiliyorsunuz.
Kauai adası gibi genelde kıyılardan belli yerlere kadar giden otobüsler var. Otobüs saatleri çizelgesini  alınız.
Tek biniş iki dolar. 55 yaş ve üstü için 1 dolar. Eğer tam gün otobüs kullanacaksanız  dört dolar. Yine bu pas bilet 55 yaş ve üstü için iki dolar.
Araba Kiralama: Bu ada da şiddetle araba kiralamanızı öneririm. Hem daha ucuz. Günlüğü 25-45 Dolar arası bulabiliyorsunuz. Hem de o kadar güzellik var ki ancak özel araç ile buraları gezebilirsiniz.

Ada birbirine bitişik büyük ve küçük iki bölgeden(Adadan) oluşuyor.
1Bölge:   Batıda ki Küçük  ada: Hava  burada daha sıcak. İlk kez bunaldım. O nedenle yol boyu otlar kurumuştu.

LAHİANA:
Diğer yerleşimler gibi oldukça küçük. Adanın başkenti ve çok hareketli. Adanın daha  turistik bölgesi.
Burada ki   ki ünlü otelleri özellikle yeni evliler balayı için tercih ediyorlar. Paranız varsa burada çok farklı seçenekler var.
- Helikopter turu 128 Dolar. Deniz ile ilgili turları marinadan veya turizm acentelerinden satın alabilirsiniz. Araştırınız. Fiyatlar çok fark ediyor.
Şehrin en doğusundan başlarsak;

1-505  front street ve plajı: Plajın ön tarafında  alışveriş yapabileceğiniz ve yemek yiyebileceğiniz sevimli ağaç evlerden oluşan merkez var. Yine sahilde de  büyük bir otel var. İlk gittiğimde denizi çok dalgalı olduğundan giremedim.
2-Down Town: Çok sevimli ahşap tek katlı binalardan oluşan  çok hareketli caddeden oluşuyor.    En dikkat çekici, burada sanat galerileri ve çok fazla kuyumcu ve  takı satılan dükkanların olmasıdır.
A-Banyan ağacı: Yere değen dalları kök saldığından çok geniş alana yayılmış  bu banyan ağacının gölgesinde dinlenebilirsiniz. Hemen aşağısında;
B-Eski adalet sarayı(1834): İçini ücretsiz gezebiliyorsunuz. Adanın tarihi, resim ve objelerle anlatılıyor.
C-Marina: Burada gündüzleri  balık tutma, şnorkel, Kaplumbağ, yunus  ile yüzme turları , Submarıne Adventures(  deniz altı, fiyatı 124 dolar.) gibi çeşitli deniz aktiviteleri satılıyor.
Şnorkel turu :  Bot ile yay şeklinde ki Molokini adasına ve diğer yerlere gidiliyor. İki saati 28 dolar. Daha uzun süreliler de var. Akşamları ise güneşi batırmak için bir çok farklı boyutta ve ölçüde botlar kalkıyor. Bazıları akşam yemeği de veriyor.  Dinner Cruise fiyatları 70 dolar. Benim katıldığım da İse sürekli sıcak yiyecek ve  içeçek İkram ettiler. Keyifli bir geziydi .  Bu gezide botun ön tarafında aşağı da  denizi görecek şekilde file de oturuyordum.Benim yıllarca iple makinaya bağlı olan  fotoğraf makinamın kapağı bir yere takılarak  bu filenin deliğinde düştü. Bu gezide kıra döke, kaybederek devam ediyorum.
D-Baldwin House: Her gün 10-16 arası  açık.Giriş 7$,55 yaş üstüne 5$.1834 yapımlı bu evin, orijinal eşyaları ile birlikte müze olarak geziyorsunuz. Ben böyle yaşanmışlık olan yerleri sevdiğimden beğendim. Hemen yakınlarında  1827 yapımlı “The Richards House” ve diğer eski evler de var.Biraz daha iç kısımda;
E-Hale Pa’ahao(Old Prison): bu eski hapishaneyi ücretsiz gezebiliyorsunuz ama içinde sadece balmumundan hükümlünün olduğu bir oda ve bazı eşyaları görebiliyorsunuz. Gitmesenizde olur. Ben tam bu hapishanenin karşısında ki nefis ahşap evde kaldığımdan ziyaret ettim.

3-Baby beach:  Yazlık evlerin hemen sahilin dibinde sıralandığı çok güzel bir sahil.
Bu sahilden sonra otobüse binmelisiniz. Otobüs en son Kapalua’ya kadar gidiyor. Asıl güzellikler bundan sonra başlıyor. Ya aracınız olacak veya otostop yapmak zorundasınız. Araç ile zig zag yaparak devam ettiğinizde doğuya otobüsün işlediği yerlere kadar gidebiliyorsunuz.   Yol boyu  harika plajlar , nefis manzaralar göreceksiniz.
4-KA’ANAPALİ ve  BEACH: Büyük otellerin olduğu  bu yerleşimin sahilinde  Sheraton, Hyatt , Marriots’s gibi ünlü oteller var.


5- Hanolua Bay:   Kesin buraya  şnorkel yapmaya gidiniz.Buraya bot turu ile beş saat için 143 dolara geliniyor. Hiç değmez. Ya otobüsle  Kapalua’ ya kadar gelip oradan otostop yapınız. Veya en baştan otostop yapmalısınız. Çok uzak değil.Beni ev sahibim sabah aracı ile bıraktı. Amerikalı bir aile  ile de geri döndüm. Sanırım 40 dakika kadar ancak sürüyor.
Anayoldan  mango ve papaya ağaçların altından geçerek sahile varıyorsunuz.  Sahilden kaygan taşları basarak denize girmek biraz zorluyor ama  denizin altını görünce çok mutlu olacaksınız. Rengarenk mercanlar ve renkli balıklarla çok güzel. Burada bir şey olmadığından yanınıza yiyecek almalısınız.
 Tekrar ana yola çıkıp devam ettiğinizde  yine denize girebileceğiniz sahiller, yürüyüş yapabileceğiniz yerler bulacaksınız.

6-West Mautmounttaıns:  Bu adanın ortasında ki  8000 feet yüksekliğinde ki bu dağın,  yukarılarına ancak  Lahaina’ dan yürüyerek çıkabiliyorsunuz. Ben lisenin olduğu yere kadar araç ile çıktım. Manzara da fena değildi.
ANI: Buradaki ev sahibimin evinin önünde kocaman mango ağacı vardı. Bana sürekli mango kesip hazırladı. Ben de musluğun başında doyasıya yedim.  Adamın bu nezaketine karşı kız arkadaşına “Kızınız mı.” Diyerek potu kırdım. Amerikalılar da bizim Türk erkekleri gibi yaşlandıkça paraları ile de olsa genç hanımla birlikte olmayı seviyorlar.

1.Bölge:  Doğuda kiBüyük ada: Doğası çok daha güzel ve naturel.
KAHULUİ: Merkezi bir yerleşim. Burada ki otobüs terminalinden her tarafa halk otobüsü bulabiliyorsunuz.


WAİLUKU: Tarihi binaların olduğu sevimli bir yerleşim.
KİHEİ
Rüzgarlı uzun   sahilinde birçok plaj var. En ünlü plajları ise
- Kama’ole  Parks ve beach1-2-3 plajlarıdır. Gittiğimde o kadar deniz dalgalıydı ki yüzmeye cesaret edemedim.
Bu sahilde alışveriş yapabileceğiniz  çok şık  dükkanlar var.
Ben bu adaya gitmeden önce büyük bir yangın çıkmış. Şeker kamışı tarlaları tamamen yanmış.  Buradan  Kahului’ye gelirken    yanan yerleri gördüm. Yine yol üzerinde  şimdi kullanılmayan şeker fabrikasını da göreceksiniz. Şeker müzesini de ziyaret edebilirsiniz.

HANA

 Kuzeyde yol ayrımından sonra Hana 48 mil, Crater ise 36 mil uzaklıkta.
Not:Haleakala, Makawao ve Hana’yı aynı günde gezebilirsiniz. Önce sabah Haleakala’ da güneşin doğumunu izleyip   aynı yol üzerinde Makawao’yu gezip  anayola çıkıp Hana’ya gidebilirsiniz. Veya  önce Hana’ya gidip dönüşte Makawao’yu gezip oradan  Haleakala’da güneşin batırabilirsiniz.

Bu yerleşime otobüs yok. Ancak tur(Roberts Hawaii adlı tur.) satın alıp küçük yeşil- beyaz   otobüslerle veya uçakla veya aracınızla gidebiliyorsunuz.
 Hana’ya giden deniz kenarında ki  68 millik yol, İki saat sürüyor. Hana’ ya kadar   çok dönemeçli  bakımlı karayolu var  ama Hana’ dan sonra yollar daha da  tehlikeliymiş. Ama aynı yoldan dönmek istemezseniz  Hana’ dan kıyıdan  sonra devam ederek  Craterin batısında ki Keokea’dan yukarı çıkarak başladığınız yere varabiliyorsunuz.
KALMA: Ben bilemedim. Kesin Hana’ da kalınız.  Kamp yerleri de var.


Hana ‘ya giderken;
- Pa’ia: Hana yolu üzerinde geçeceğiniz son yerleşim. Yol boyu çok sevimli renkli ahşap tek katlı binaları ile çok güzel.
- Jaws Country Store: Araçların yeme, içme  için durdukları yer.
- Twin Falls: Kısa bir yürüyüşle bu önünde ki  harika gölcükte yüzebileceğiniz şelaleye varıyorsunuz. Zamanınız varsa yürüyüş yolu da var.
Bundan sonra asıl güzellikler başlıyor. Yol boyu  sadece ara ara geçenlere bişeyler satan küçük kulübeler ve birkaç ev daha var.
Bu yol, size harika manzaralar sunuyor.  Ben yol hakkında okuduklarımın biraz abartıldığını düşünmüştüm ama gerçekten nefis. Hatırladığım en güzel manzaralı yol bu olsa gerek. Yol boyu yeşilin her türlüsünü, bambu,  estetik  ve renkli çiçekler açmış ağaçlar olmak üzere botanik bahçesinde görebileceğiniz çeşitte ağaçlar,  tek arabanın geçebildiği taş köprüler,   tepeden harika okyanus manzaraları  ve şelaleler…
Her şelalenin oluşturduğu gölcüklerde yüzebilirsiniz. Ben hava biraz serin olduğundan deneyemedim ama içimde kaldı.  Ama yol dar olduğundan ve çok araba olduğundan yol boyu gezilecek yerlerde park yapabilme şansınız çok az olacaktır. O nedenle mümkün olduğu kadar erken yola çıkınız.
Hana merkezinde gezilecek yerler:
1- Hanna Bay: Ana yoldan  yürüyerek inebiliyorsunuz. Benim gittiğim gün hava çok rüzgarlı olduğundan denize giremedim.
2- Şehir merkezi küçük ve evler yeşillikler içinde neredeyse kaybolmuş.
3- 7 Street Pools: Hana merkezinden 20 dakika daha aracınızla devam ettiğinizde varıyorsunuz. Nehir de yüzebiliyorsunuz. Büyük şelale varmış. Aracım olmadığından buraya gidemedim.

MAKAWAO
Teksas kültürü olan  sevimli yerleşim. Buranın festivalini yakalayabilirseniz(Temmuzda)  eğlenceliymiş. Bir Amerikalı, burayı çok övdü ama özel bir yer sayılmaz. Cadde boyu eski binalar sıralanmış.  Çoğu  şık dükkan veya sanat galerisi . Cadde üzerinde küçük , ücretsiz müzede eski kovboy yaşantısını görebilirsiniz.


HALEAKALA NATİONAL PARK
10.023ft=3.055metre yüksekliğinde ki bu kratere  birçok insan  sabah 3-7 arası güneşin doğuşunu seyretmeye ya araçları ile ya da tur ile gidiyorlar. Aracınızla gidecekseniz park sorunu olduğundan  internetten online olarak aracınızın parkı için izin almanız gerekiyor. Sabah 7 ‘ den sonra gidecekseniz gerek yok.
Buraya ayrıca araçlarla bisikletleri çıkarıp, bisikletlerle aşağı inebileceğiniz tur da satın alabiliyorsunuz.
Güneşin doğuşu 5:47 am ve güneşin batışı ise 7:16pm. Araç giriş ücreti ,içinde kaç kişi olursa olsun 25 dolar.
Şehir merkezinden dağın tepesine döne döne bir buçuk  saatte çıkabiliyorsunuz. Yol manzarası da çok güzel.
Girişten sonra  tepeye ancak yine araçla gidebilirsiniz. Tepede kraterin manzarası çok güzel. Ayrıca  dünyanın  en büyük teleskopunu da tepede görebilirsiniz.Zaten  Hawaii’de  birçok gözlemevi bulunuyor.
Not: Ben ehliyetim olmadığından araç kiralayamadım. Tur da satın alamadığımdan güneşin doğuşunu görmek nasip olmadı. Ama nedense güneşin batımını izlemek aklıma gelmedi. Aslında çok rahat gidebilirdim. Maalesef sabah on gibi  bu dağın tepesine çıkabildim.
San Francisco’da görüşmek üzere…

ANI: Maui adası havaalanına gittiğimde United hava yollarının makinalarından check in yapmak istediğimde  yanımda aldığım  küçük boy sırt çantası ve küçük el çantamı  görevli görünce büyük çantam için  30  dolar ekstra istediler. Daha sonra kountuara gittiğimde nasıl olduysa biletimi verdiler.
Yam uçağa en son sırada binerken  görevli,  sırt çantamın çok büyük olduğunu, yanımda geçiremeyeceğimi söylediler.  Oysa aynı çantalarla diğer havayollarından  uçağın içine sorunsuz girmiştim. Israrla kredi kartımı istediler. Bu gibi durumlarda her zaman yanı da taşıdığım  zamanı dolmamış ama kapatılmış kredi kartımı vererek peşin paramın da olmadığını söyledim. Bu geçersiz karttan nasıl olduysa  çantama geçiş kağıdını çıkarıp yapıştırıp uçağın içine verdiler.   O nedenle bu havayolundan bilet alırken dikkatli olunuz.
San Francisco’ da görüşmek üzere…


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder