Gezi tarihi:
İkinci kez gittiğim İtalya'nın adaları dahil her tarafını köşe bucak gezdim.Büyülendim ama en son dolomitlere çıktığımda şokları yaşadım.Bir ülke bu kadar mı güzel olur.
Ayrıca Yunanlılardan sonra bize en çok benzeyen millet.Yemeğe düşkün, biraz yalan, dolan ama bir o kadar misafirverver canlı millet.
İTALYA
Nisan 2012 de çıktığım batı Avrupa gezisine, Fas’dan
başlayıp sırasıyla Güney ispanya, Portekiz, Kuzey ve Orta ispanya, İspanya
Adaları, İtalya adaları, Güney İtalya, Sicilya, Orta İtalya, İngiltere,
İskoçya, İrlanda, Hollanda, Belçika, Lüksemburg, Fransa, Monoko, Kuzey İtalya
ve Balkanlar
Aslında Bologna, gezi listemde yoktu. Bolognadan maltaya
ucup, gezime oradan başlayıp İtalya’nın güneyinden kuzeyine çıkacaktım. Ama daha önce baktığım rayair
ucak bileti çok pahalandığında vaz geçtim.
Önce İtalyanın Güneyini gezip, dönüşte Güneyini gezdim ama
yanlış bir plan oldu.
ULAŞIM
TREN
Hızlı tren: Frecia Rossa
yavaş tren: trens regiorak(daha ucuz)
İtalya da trenlerin fiyatları ; günlere, günün saatlerine
göre değişiyor. Kontrol ederek biletinizi almalısınız.Ama küçük yerleşimlere
giden tren fiyatları değişmiyor.
aynı saate aynı yöne üç farklı fiyat görebiliyorsun.Ucuz
olan fiyat bitmişse pahallıyı almak
zorundasınız.
*İtalya da ve tüm
Avrupa da şehir içi veya şehirler arası otbüs veya tren için satın aldığınız
bileti makinada okutturmanız gerekiyor. Bu makinalar otobüslerin içinde, trenin
dışında istasyonlarda bulunuyor.Ama
bazen kontroller, insanlar biletlerini okutamasın diye önce makinaları kapatıp,
sonra kontrol ediyorlar.
Sık kontrol yok ama
yakalandığınızda ceza , hemen öderseniz 50 £ dan , sonra ödemek isterseniz
100£ dan başlıyor. Ama cezanızı
pasaportunuza değilde sıradan, önemsiz bie kimliğinize işlettirmeye çalışın.
Benim rastladığım tüm
Türk öğrenciler ceza ödemişler.
Hiç biletiniz yoksa cezanız daha da fazla oluyor.
Okutulmamış biletinizi aynı hatta istediğiniz zaman
kullanabiliyorsunuz. Yani bir yöne biletinizi önceden alıp trene binmeden önce
okutturmanız yeterli olacaktır.
bazen bilet makinalarında hata olursa,, trene biner b v.s,
trene biner binmez kondüktöre gidip sorununuzu söyleyip cezasız fiyatla tren
içinden de bilet alabiliyorsunuz.
*
*Aynı yöne giden hızlı ve yavaş trenlerin saatleri ve
fiyatları farklı.her istasyonda duran hızlı tren en pahallısı.yavaş tren en
ucuzu.Yine direkt giden trenlerin de
normal fiyatlı.
Trenin içinden bilet alırsan cezalı ödemek zorunda olduğun
için pahallı .
*Bazı otobüslerin içinde ki makinelerden bilet satın
alınabiliyormuş ama ben rastlamadım.
YEMEK
MARGARİTA: Peynirli (mozzarella), domatesli ve fesleğen ile yapılan en ucuz
olan pizza.Bir dilimi 1.5€ , tamamı 3.5 veya 4€ dan başlıyor.En ucuz ve en
güzel pizzayı Napoli de yiyebilirsiniz.
Kral Umberto’ nun karısı margarita için farklı bir şey
yapmak istemiş.Pizza doğmuş.
TRAMUSİ: Bizde de çok sevilen ünlü İtalyan tatlısı.
*İtalyanlar, genelde salatayı , meyvayı , makarnanın v.s nin üzerine yiyorlar.
*uyandıklarında da önce sadece kahve ve biskiü yiyorlar.
Saat 10 gibi normal kahvaltı yapıyorlar.2 gibi öğle yemeği yiyorlar.
GENEL
*SİESTA:öğle yemeğinde sonra 2 ile 6 arası siesta
yapıyorlar.Birçok dükkan kapandığı için caddeler boşanlıyor.şehir çok
sevimsizleşiyor.
Bazı müzeler ve kadetraller de bu arada kapalı olabiliyor.
*Müzelere ve kiliselere sırt çantasıyla , şortla, kolsuz
giysilerle sokmuyorlar.üzerinize örtü veriyorlar.
BOLONGA
ANI: daha önce İtalya yı kızımla baştan aşağı gezmiştim.Bu
gezimde, İspanyanın Mayorka
adasından İtalya ya ucakla geçtim.
Ryanair vize kuyruğunda görevli’’senin şengen vizen yok.ucamassın’’ demez
mi.ben de’’benim yeşil pasaportum var.Vizeye ihtiyacım yok.Sadece damga
vuruluyor’’ dedim ama görevli İspanya ya giriş damgasınıda bulamadı.O zaman ben
‘’öyleyse ben nasıl İspanyadayım.gezebildim’’dedim.’’ayrıca defalarca
havayolunuzu kullandım’’ dedimse de görevli birçok yere telefon açtı.neyse son
anda da
mgayı vurdu da en sonuncu olarak ucağa koşarak
girebildim.Yani yeşil pasaportu, Avrupada bile hala bilmeyenler var..
Havaalanından belediye otobüsü ile şehir merkezine
gelebiliyorsunuz.
ANI: Ev sahibim Angese beni şehir merkezinden aldı.Öylesine
sıcak karşıladı ki İtalya da ilk günüme çok keyifli başladım.Eve gittiğimizde
‘’ne istersin’’ diye sorduklarında hemen çok özlediğim’’makarna’’ dedim.Bana
sevgilisi ile birlikte nefis bir makarna
pişirdiler.
hayat pahallığından dolayı bu sevimli çatı katında genç
çiftler ucuz olsun diye birlikte yaşıyor.lardı.Kira 800£ idi.herkes yiyeceğini
kendi hazırlayıp ayrı yiyordu.
GENEL
Avrupanın en iyi korunmuş ortaçağ kenti. Binalar genelde
kırmızı tuğladan yapılmış.Bazılarının üstü sıvanarak acık renklere boyanmış.
Ayrıca şehirde 10.yy de kurulan Avrupa’nın en eski
Üniversitesi var.Yemekleri de çok ünlü.
Bologna, kuzey ve güneyde ki birçok gezilecek şehre yakın
olması nedeniyle üs olarak kullanabilirsiniz.Bu şehri ilk kez gördüğümde çok
şaşırdım.Çok ilginç geldi bana. ’’portico’’ denilen 45 km ye varan binaların
altında kemerli ve sutunlu yürüme yolları var.İtalyanın diğer şehirlerinden çok
farklı.
Bir günde gezilebilir. Her yer, Birbirine yürüme
mesafesinde.yani hiç yağmura ve güneşe yakalanmadan gideceğiniz yere bu
revaklıardan gidebiliyorsunuz.
ŞEHİR MERKEZİ
1)PLAZZA MAGGİORE(Plaza Mayor)
L şeklinde tarihi meydan.Turist ofisi de burada..
A)
SAN PEDRO(PETRONİO) BAZALİKASI:1390 da yapılmış gotik
kilise. Önündeki rölyeflerle süslü sutunları çok ünlü.ben gittiğimde ön çephe
onarımda olduğu için kapalıydı.karşısında
B)
PALAZZO RODESİA:alt kısmında dükkanlar var.yanında
Banchli palozzo var.
C) PALAZZO COMUNALE: 14.yy dan kalmakapısı çok
gösterişli.içinde
*Morandi museo: giriş
4£
*Ayrıca ortada ki meydanda ki taştan koltuk ve kanepeleri
görmeden geçmeyiniz.Karşıda YANINDAKİ DUVARINDA 2. Dünya savaşında ölenlerin
resimleri olduğu ‘’sala Borsa’’kütüphanesini görünüz.
D) PALAZZO RE ENZO
içini ziyaret edebiliyorsunuz.
girişinde ki(4 köşesinde heykel bulunan) bölümde, köşelerden
birine elinizi dayadığınızda, diğer köşeden konuşanı akustik nedeni ile net bir
şekilde duyabi,liyorsunuz.
E) NEPTÜN ÇEŞMESİ
meydanın ortasında ki bu 16. yy dan kalma bu deniz
tanrısının olduğu ‘’su fışkırtan
melek ve kadın
figürleriyle süslenmiş.Altında oturup meydanın hareketliliğini seyretmek
çok keyifli.
San Pedro kilisesinin köşesinden sağa devam ettiğinde150
metre ileride
2)ARCHEOLOGİCO MUSEO
(4£)
3) ARCHİGİNNASİO KÜTÜPHANESİ
Bir saray kadar görkemli ve güzel.
Geri gel.San Pedro kilisesini geçip ‘’ El Enzo’’ sarayının tam karşı sokağına devam
edip sağ yaptığınızda
4) SAN DOMENİCO BAZALİKASI
Plaza Mayor’dan güneyinde.Git ve geri gel.
5) SANTO STEFANO (7 Kilise) BAZALİKASI
Yol üstünde banka ve karşısında ki PTT binasını kaçırma.
Yine geçtiğin kemerli, kapalı yolun tavan süslemelerini kaçırma.
Çok güzel iç içe geçmi kiliseler var.Ücretsiz müzesi de var
Bazalika ., 9..12 ve 15:30…18 , tatillerde de 15:30…17 arası
acık.Çok muhteseş kilise.Burada ölen keşişin(1221) daha sonra yapılan anıt
mezarı da bir harika.O zamanlar 20 yaşında olan Michelangelo’nun tasarladığı bu
lahit ve köşelerde ki tek kanatlı yaptığı melek figürünü gör özellikle.
6) MAGGİORE CADDESİ (Tarihi Cadde)
A)
PALAZZO HERCOLAN: Bolognanın en eski bu politik
ünüversitesini(45 numara) 1798…1799 yıllarında yapılmış.Ücretsiz müzesi de var.
*SAN KİLİSESİANTA
MARİA DEİ SERVİ: Bu kiliseyi gezdikten sonra farklı bir sokaktan yine medya.na
geri dön.
7) EĞİK KULELER
Aslında bu kuleler, plaza Mayor’a çok yakın. Yani her
meydana döndüğünüz de burayı görebilirsiniz.
Ortaçağda, zenginler gücünü gösremek için 200 tane böyle
yüksek kuleler yaptırmışlar.Bunlardan günümüze kalan bu eğik kuleler
A)
TORRE DEGLİ ASİNELLİ: 1109’da yapılmış bu kuleye 498
basamakla yukarı çıkıp şehrin manzarasını seyredebiliyorsunuz. Ben gittiğimde
onarım nedeniyle kapalıydı.yorgun olduğumdan yorulmayacağım diye sevindim de.
B)
TORRE GİSELDA:Bu kule daha kısa ama daha eğik.
8)ZAMBONİ CADDESİ=ÜNİVERSİTY DİSTRİCT
Birçok fakültenin olduğu bu cadde, geçlerle çok renklenmiş.
farklı milletten öğrenciler, ilginç tipler, her yere yapışmış el ilanları,
özellikle;
A) Konservatuarı görünüz.
B) FAKÜLTE MUSEO DI PALAZZO POGA: (33 no) 10…13 ve 14…16 ve
Museo Europeo Delgi Student (Aynı saatlerde açık) ücretsiz ve çok güzel.
Heykellerin ve resimlerin içinde bulunan bu tarihi binalarda, öğrenci olmak çok özeldir
sanırım.
Bu caddeden ‘’Via belle artı’’ caddesine geçiniz.
9) PİNACOTECA NAZİONALE
(4£) galeride özellikle ‘ Guido Reni (1575… 1642) nin Annbale Carracia (1557…1602)nin resimleri çok
çarpıcı.
galerinin hemen yanında
*Güzel Sanatlar Fakültesinin de içini ziyaret ederek
çalışmaları görebilirsiniz.Burada ki her akülteye elinizi kolunuzu sallayarak
sorunsuzca girebiliyorsunuz.
Buraya yakın Fatsalı Huriye hanımın söner dükkanı var.çay da
var.
ANI: Tesadüfen Fatsalı dönerci Huriye hanım ile tanıştım
burada.yediğim ıspanaklı börek ile içtiğim
çayını unutamam.Nasıl özlemişim Türk yemeklerini.Fatsa’dan 60 aile
gelmiş buraya.İnşaat v.s de çalışıyorlarmış.Huriye hanımın da bir çocuğu burada
doğmuş.
10) WİNDOW OVERLOOKİNG THE RENO CANAL İN VİA PİELLA
Duvardaki bir pencereden, ve karşısındaki köprüden venediğe
benzer küçük ama güzel kanal manzarası görebiliyorsunuz.
Buradan meydana tekrar dönünüz.
11) SAN FRANCESCO BASALİCA VE TOMBS
Burası da güzel bir kilise.bahçesinde yüksekte lahitlerin
sergilendiği mezar odaları var.
tekrar meydana gel.
12) SAN LUCA TEPESİ VE KİLİSESİ
Meydandan 2 0 nolu otobüsle gittim sanırım.Aslında otobüsle
tam tepeye kadar çıkılıyormuş ama ben ben hata yaparak aşağıda indim.
Çok ama çok uzun kemerli ve merdivenli yolu çıktım.Ama çık
çık bitmedi.Dizlerim perişan oldu.
tepede manzara güzeldi ama küçük tren de geliyormuş.tepeden
otobüsle inip, aktarma yaparak meydana döndüm.
13) Meydanın özelikle kuzeyine düşen ara sokakları, barları, v.s gezin.
SAN MARİNO (yarım günde gezebilirsiniz.)
SAN MARİNO (yarım günde gezebilirsiniz.)
San Mario, 61km2, 30.000 nufuslu 14kmx8km ebatında dünyanın en küçük ve
1503’ten beri cumhuriyetidir.13.yy’da hazırlanan anayasa hala yürürlükte ve
insan haklarının en iyi uygulandığı
ülkelerden biridir.
Bolonga’dan ‘’San
marino’’ ya tren var. (26£) var ama
oradan Floransaya arada dağ olduğundan tren değilde sadece otobüs var.pahallı.O
nedenle san mario’dan tekrar Bolonga’ya geri dönür, oradan Floransaya otobüsle
geçebilirsiniz.
Bologna→Rimini (Sık tren var, 9.20£, 1.5 saat )
Rimini→San Marino (belediye otobüs gidiş ve dönüş 9£, 45
dakika, 6.45 ile 21.45 arası 1 saat ara ile otobüs var.Otobüs, tren
istasyonunun karşı tarafındaki otobüs durağından kalkıyor.Biletinizi turist
infodan veya duraktaki seyyar biletciden alabilirsiniz.
San Mario→Rimini (6.45 ile
23:00 arası 1saat ara ile otobüs var.
Rimini →Floransa(direkt tren
, 16:00 da, 15£ buldum.Başka seceneklerde var.
*Eğer balongodan Floransaya
gidecekseniz, günlere ve gün içinde ki
saatlere göre tren bilet fiatları çok değişebiliyor.Kontrol ediniz.
*Başkenti, Citta Di San Mario dur. Halkı İtalyan kökenlidir.
*ücgen, kare, geometrik şeklindeki villaları ile ünlü.
*ekmekle servis edilen Kalın dilimlenmiş ekmekle servis
edilen çikolatalı ‘kırıntı Tatlısı’ ünlü.
*Ekonomisi tarım, şarap,
ve peynir üzerinedir.
*vergisiz alış veriş yapıldığından telefon, deri
malzemeleri, içki, çikolata v.s mağzalarıyla dolu heryer.Fiyatları uygun.
Şehre girer girmez bir zenginlik, zerafet göze göze çarpıyor.insanlar
daha sakin.
Eski şehir, kale duvarlarıyla tepenin üzerine
kurulmuş.Gezilecek yerler burada.
otobüs sizi eski şehrin dibinde bırakıyor.merdivenle veya
asansörle şehre çıkılıyor.Şehrin aşağı bölgelerinden de eski şehre teleferik
var.
eski şehirde gezilecek yerler sırasıyla;
1)
PİAZZA DELLA LİBERTA (3£)
2)
BASALİCA DEL SANTO (Giriş üctetsiz)
3)
LA ROCCA O GUAİTE PRİMA TORRE (Tek kule girişi 3£, iki
kule girişi 4.5£ ama tek kule ziyareti yeterli.Bu kuleden şehrin manzarası çok
güzel.
ilerde
4)
LA CESTA O FRATTA SECONDA TORRE…MUSEO DELLE ARMİ
ANTİCHE
İçinde askeri malzemelerin sergilendiği müze var.manzarası diğer kulelerle aynı.
5)
Devam ederseniz içine girilmeyen 3. kuleye
gidersiniz.Buradan tekrar eski şehre dönünüz.
6)
MUSEO Dİ STATO (bedeva ve fena değil.)
7)
SAN FRENCİSCO GALERİ (Giriş 3£, girmedim.)
Başka müzeler de var ama değmez.Şehrin sokaklarını ve alış
veriş dükkanlarını gezmek daha zevkli.Bana göre zaten bu küçük ülke birkez
gelmek için yeterli.
Riminiden Floransaya trenle gelirken bahçeler, özellikle üzüm bağları
manzaralarıharikaydı.tren boş olduğundan ayaklarımı uzatıp yazılarımıda
yazabildim.
II…TOSCANA BÖLGESİ
FRENZE=FLORANSA (rönasansın zarif sanat
şehri )
*Floransa da tren ve otobüs terminalleri yan yana ve
katedrale çok yakın.
Eğer sanatı seviyorsanız, tabanınıza ve kesenize
güveniyorsanız bu şehir tam size göre.
Rönesansın, Muhteşem manzarası ve her an değişen ışığı ile
Floransada başlaması tesadüf değil.
Arno nehri şehri ikiye ayırmış.Gezilecek yerlerin çoğu
kuzeyde.Ama gezilecek yerlerin hepsi birbirine yürüme mesafesinde.
ben hiç bilet kuyruğunda beklemeden 2 günde geç saatlere
kadar bu şehri ancak gezebildim.Bu şehri doğru dürüst gezeyim derseniz en az 6
ay gerekli.Her sokağında ayrı bir müze, her müzede ağzına kadar nefis eserlerle
dolu.
I.ARNO NEHRİNİN KUZEYİ
1) KATEDRAL=DUOMA=SANTA MARİA DEL FLORE
Yapımına 1296’da dbaşlanıp 600 yılda bitirilebilmiş.ortaçağ
katedralleri gibi kasvetli değil.Beyaz, pembe ve yeşil Toscana mermerinden
yapılmış iç açıcı .Dış cephe neo…gotik mimarisiyle yapılış ve harika.
A)
KATEDRAL:Pazartesi…Cuma, 10…17, cumartesi 10…16:45, Pazar ve tatillerde
13:30…16:45 , katedralin girişi ücretsiz.İçindeki kripta girişi 3£ ama değmez.
Katedralin özellikle vitrayları muhteşem.
B)
CAMPİNİLE=BELL TOWER
Kubbeye çıktıysanız
bu kuleye de çıkmanıza gerek yok.manzara aynı .Ama kulenin dış tarafındaki
aşağı bölümdeki rölyefleri atlamayınız.nefis.
C)
CUPOLA=KUBBE (8:30…18:20, cumartesi 3:30…17:00, Pazar
ve tatillerde kapalı.Giriş 8£
1436’da tamamlanan ve şehrin her yerinden görünen kubbeye
463 basamakla çıkılıyor.Çıkarken ve inerken iki ayrı platformda kubbenin harika
fresklerini yakından görebiliyorsunuz.
nasari’nin başlattığı öğrencisi Zuccari’nin tamamladığı bu
kubbeye kesin çıkınız.tepesinden manzarada çok güzel.
D)
BAT TİSTERO=VAFTİZHANE (9:00…18:50, Pazar 9:00…13:000,
6£ )
katedralin yanındaki sekizgen şeklindeki ayrı olan bu binanın içide çok çok güzel.kapılarındaki
rölyefler sanat harikası.Özellikle katedrale bakan cennet kapısı Ghibert’in
eserlerine nutkum tutuldu.Muhteşem ötesi.( Mikelanjo bu kapı için ’’cennete
yakışacak kadar güzel’’dediğinden ismi böyle anılıyormuş.)
E) KATEDRAL MÜZESİ:ORARİO D’ İNGRESSO (9:00…18:50, pazar
9:00…13:00, 6£, bu bina, katedralin hemen yan tarafında.heykeli seviyorsanız
girmenizi tavsiye edeceğim.içerde:
* Donatello’nun
heykelleri hepsi bir harika
F)
Pieta (Michelangelo’nun bitmemiş heykeli ): cansız
İsa annesinin kollarında yatarken, arka
tarafta Michelangelo, kendisini betimlemiş.Aslında bu heykeli sanatçı kendisi
için tasarlamış ama mermer bozuk çıkınca sanatcı sinirlenip cekici fırlatınca , isa’nın bacağı hasar görmüş.isa’nın sol
koluda daha sonra onarılmış.
NOT:katedral müzesi+çan kulesi+v
aftizhane+kripta için birlikte bilet alırsanız 15£
şimdi katedralin kuzey kısmını yüreyerek gezelim
2) PALAZZO MEDİCİ …RİCCARDİ=MEDİCİ
SARAYI (9:00…6:00, 4£
vaftizhanenin karşısındaki
sokaktan ilerleyince bulacaksınız.Şu anda Floransa valiliğidir.
Medici ailesinin Floransa’da ki
yaşadıkları ilk saraydır.içinde fazla bir şey yok.Sadece 2.kattaki şapelde
15.yy den kalma ‘benozza gozzoli’nin ‘müneccim krallarının yolculuğu’adlı fresk
önemli.freskte, papanın medici ailesine kilise konsiline giderken eşlik etmesi
tasvir edilmiş.
sarayın bir arka sokağında
3) SAN LORENZO KİLİSESİ=BASALİCA
Dİ SAN LORENZO (Medici ailesine ait kilise)
1.Normalde kilisenin yan
tarafından kilisenin içini ücretsiz görebiliyorsunuz.kilisede atların önünde
medici ailesinin armasını da görebilirsiniz.
Kilise+Kütüphane (sadece sergi
olduğunda 9:30…13:00 arası acık+Mezar odası girişi 6£, sadece kütüphanenin
girişi3£, kilisenin içi ve mezar odaları 3.5£ (mezar odaları Pazar kapalı)
Biletle kilisenin içine gecersen;
*Eski Sakristi ve küçük bir oda
*Mezar odası (Donetello ve Cosimo
il veicho 1389…1464 ün mezarlarını
görebiliyorsunuz .değmez.sadece yan taraftan kilisenin içini görmek yererli.
*Biblioteca: sadece sergi
olduğunda9:30…13:00arası acık.Giriş 3£.Ben gittiğimde seginin son günü
olduğundan kapanmıştı.Kütüphanenin merdivenleri, michelangelo’nun
tasarımıymış.Güzelmiş.
2.Medici şapelleri:aslında
kilisinin içinde ama girişi kilisenin arka tarafında.(8:30…4:40 ve hergün 1.,
3., 5. pazartesi ve 2. ve 4. pazarı
kapalı.Giriş 6£.içerde foto çekilmiyor.kesinlikle burayı görmelisiniz.
*ilk girişte ki müze: çok zarif eserler var.
*1. katta ki Cappella Dei Princip=Prensler Şapeli: 17.yy den
kalma ve kahverengi tonlarda.
*2.katta Sagrestia Nuova=Yeni Sakristi: Michelangelo,
1521…34 yıllarında tasarlamış burayı.tek kelime ile harika.Buradaki heykeller
beni çok etkiledi.Mermer heykellerin yüz ifadeleri canlı gibiydi.Nasıl
yapılmış anlamak zor.Burada
Muhteşem Lorenzo ve kardeşi Giuliano ‘nun mezarları var.
Üst kısımda Michelangelo’nun yaptığı ‘İsa ve Annesi’ nin heykeli
var.
Lorenzo’nun torunu , Urbino
dükü Lorenzo ile onun oğluNemours Dükü Giuliano’nun mezarlarınıda
Michelangelo tasarlamış.Mezarları süsleyen heykellerinin güzelliğini tarif
edilemez derecede güzel.
*Marcato San Lorenzo: kilisenin yanındaki hediyelik
eşyaların satıldığı acık hava dükkânları
4) GALERİA DELL ACCADEMİA (8:15…18:50 Pazartesi kapalı, 11£
içerde çok nefis heykeller var.
Michelangelo’nun bitmemiş 6 heykeli ve müzenin yıldızı Davut
heykeli inanılır gibi değil.mermerden sanki canlı gibi .Nasıl böyle muhteşem
heykel yapılabilir ? seyretmeye doyamadım.Gizlicede fotoğraf çekemeden
yapamadım.
şehrin birçok yerinde Davut heykelinin kopyasını
göreceksiniz ama orjinali başka.
Michelangelo bu
heykeli henüz 26 ysşındayken kusurlu bir mermerden yapmış.
Aslında bu heykel daha önce Signoria meydanında duruyormuş
ama şu anda oradaki kopyası ile değiştirilmiş.
5) MUSEO ARCHEOLOGİCO
Artık arkeoloji müzelerinden sıkılmaya başladığımdam ben
gitmadim.
Buradan tekrar Katedrale geliniz.
KATEDRALİN GÜNEYİ
6) PİAZZA Dİ PEPUBLİ
Küçük bir meydan.Özellikle açık hava restoranları çok
şık.nedense burada ki çok sevdiğim dönme
dolabı ta çok sevimliydi.
7)ORSANMİCHELE KİLİSESİ (Giriş ücretsiz )
Bu kilise daha s.onraları tahıl ambarı eklendiğinden dış
görünümü çok farklı, kale gibi.Dışı loncaların koruyucu çok güzel aziz
heykelleriyle süsülenmiş.Kilisenin içide dışı kadar ilgi çekici.Kaçırmayınız.
8) BARGELLO MÜZESİ (HEYKEL MÜZESİ )
8.15…16.50 arası
acık.7£. her ayın 2. ve 4. pazarları kapalı.
eski hükümet binası ve emniyet müdürlüğü olan bu bina şu
anda çok değerli heykelleri barındırıyor.ellini’nin)
1.kat: Dük casimo
(daniele cellini’nin)
2.kat:
*Davut(Bronzdan , Donatello’nun 1450)
* Marzocco Aslanı (Taştan, Donatello’nun )
* Davut (Verrocchio’nun 1471,mo delin 19 yaşındaki öğrencisi
Leonardo da Vinci olduğu düşünülüyor.)
Ben genelde aynı olan Rönesans resimlerinden pek
hoşlanmıyorum.Özellikle tombul ,adam suratlı çıplak erkek çocukları, Mermer
gibi ifadesiz düz suratlı çıplak kadınlar, güçlü erkekler ve dinsel ağırlıklı hikaye kahramanları, uçuşan melekler ve secde eden güçsüz halk resimleri sıkıcı
geliyor bana .
Ama Rönesans heykellerine hayranım.Bir taşı yontarak canlı
gibi heykel yapan sanatcılara hep şaşırmışımdır.
yakınlarda
9)MUSEO CASA Dİ DANTE (DANTE ALİGHİERİ’NİN EVİ )
10…18 arası acık.4 £.
bu batı dünyasının ünlü insanının evinde görülecek pek bir
şey yok.ustanın hatrına gidilebilir.
10) PİAZZA DELLA SİNGORİA
frenze’nin en ünlü
meydanı.Görülecek ÇOK ŞEY VAR.ÖZELLİKLE
HEYKELLERİN ÇOĞU ORJİNAL.
A)
LOGGİA DELLA SİGNORİA=DEİ LENZİ =AÇIK HEYKEL GALERİSİ
Duvarın köşesinDEN SIRASIYLA EN ÜNLÜ HEYKELLLER
*sabin kadınlarının Kaçırılışı(tecavüzü ): Jean De
Boulogne’nin tek mermer bloğundan yaptığı nefis heykel.
Diğer köşeye yakın
- perseus
: cellini’nin bronzdan medusanın kesik başını taşıyan mitolojik kahraman
perseus.
Vecchio sarayının önündekiler
*Davut: Michelangelo’nun orijinal
heykeli ile 1873’de değiştirilmiş kopyası.
*Hercules ve cesus heykeli: 16..yy dan Bandinelli’nin
Saraydan Neptün çeşmesine doğru
*Floransa Aslanı marzacco (Donatello’nun kopyası.orjinali
Bargello müzesinde
*Yudit ve Holofernes (başı kesilen Tiran’ı anlatan )
*Neptün Çeşmesi ve çeşmeyi süsleyen heykeller ve bunların
dışında birçok heykel.
B) PALAZZO VECCHİO
9…24 arası acık.6.5 €.İlk katı bedevadan gezebiliyorsunuz.
Medici ailesinin Piti sarayına taşınmadan önce ki evleri bu
bina.
1.kat: çeşmede ki bronz melek verrochio’nun kopyası.
vesari’nin fresklerle süslediği bu kat zamanında İtalyanın
ilk ulusal parlementosuna ev sahipliği
yapmıştır.Bu katı ücretsiz gezebiliyorsunuz.Yukarlara çıkmaya değmez.
2.kat:
*sala dei Gigli (Zambaklı salon):
Duvarlar lacivert zambaklarla
döşenmiş. Ayrıca Floransa tarihini anlatan freskler var.
*Cancelleria (mahkûm salonu )
sarayın içi ve eşyalar da oldukca
gösterişli.sarayı gezerken aşağıda bir düğün vardı.sanırım Düğün sahipleri medicilerininde düğünlerinin
yapıldığı konutta yemekli düğün yapabildiklerine göre çok zenginlerdi.(Çırağan
sarayında düğün yapmak gibi =
meydanın Köşesinde
C) UFFİZİ MÜZESİ
8.15…18.35 arası acık.Pazartesi
kapalı.6.50 €.
bilet kuyruğu çok uzun
olabileceği için erken gidiniz.
müze U şeklinde .odalar numaralı
olduğundan en önemli eserleri görmek kolay.
Müzede Avrupa ve italya’nın en
önemli eserleri sergileniyor.
binayı 1560’da medicilerin
isteğine göre ofis ve atölye olarak
vasari tasarlamış.
13. ve 18.yy lar arasında ki resimler sergileniyor.bir o kadar da yer olmadığından depolarda bekleyenler
varmış.
Görmeniz gereken en önemli eserler;
2 nolu oda:
* tahta çıkan madonna
(Giotto’nun 1310 =
yine bu odada aynı konulu
*tahta çıkan madonno (Cimabue’nin
)
* tahta çıkan madonna( Duccio’nun
3 nolu oda:
*meryem’e müjde ( Simone
martini’nin )
8 nolu oda :
* Federigo da Montefeltro ve karısı battista’nın porteleri
( Pietro della Francesia ‘nın)
1465 yılının bu portlerinde arka
tarafta Toscana manzaraları var.ama portreleri olan şahıslar pek çirkin.
*yine bu odada Filippo Lippi’nin
birçok resmi var.
10 nolu oda:En güzel resimlerin
olduğu bu odayı kaçırmayınız.
*Bahar Alegorisi ve Venüs’ün
Doğuşu
1478’de Botticelli’nin her iki
resimi de harika.özellikle kadınların güzelliğine bakmaya doyamadım.zaten
müzenin en ünlü eseri venüs’
- çobanların
tapınması( Hugo Van Der Goes’in
1478)
15 nolu oda
Leonardo da Vinci’nin re bence
müzenin en güzel eseri.renkler ve
tarz olarak diğer resimlerinden hemen ayrılıyordu.
- İsa’nın
vafti z edilişi( Verrocchio’nun
1470) .Bu resimdeki melek figürünün Verrocchio’nun öğrencisi
Leonardo’nun yaptığı düşünülmektedir.
25 nolu oda
*Michelangelo’ya ait resim var.
28 nolu oda
*Titziano’ya ait resimler var.Hepsi birbirinden harika.
Müzenin doğusunda
D) SANTA CROCCE
8.30… 17.30 .6£.
13.yy dan kalma bu kilisenin
neo…gotik beyaz renkli ön cephesi 1863 de eklenmiş ve şehrin her yerinden hemen
ayırt ediliyor.
içi de Giotto’nun freskleriyle
süslü.
bu kilisede Galileo, machiavelli, Ghiberti, Michelangelo
( Vasari’nin tasarladığı mezar ) ve
besteci Rossini ‘nin mezarlarını görebiliyorsunuz.
* capella dei pazzi ( Pazzi
şapeli ): 1443 tarihli .Burada ki 12 havari
ve 4 incil yazarını betimleyen seramik süslemeler ‘’Lucca della Robbia’’
nın eseri
* santa Croce Müzesi:bu rada ki ‘’ çarmıha geriliş’’ resmi
Cimabue’nin(13.yy)
ben oradayken başlayacak festival nedeniyle
.kilise o gün 1 haftalığına kapandığından burayı iyi gezemedim.tekrar
gittiğimde dezaten kapanmıştı.
2. ARNO NEHRİNİN GÜNEYİ
1)PONTE VECCHİO(Vecchio Köprüsü)
1345
te yapılan bu köprü 2. dünya savaşında bombalanmaktan kurtulan tek köprü.
Vasari,
dükün saldırıya uğramadan Piti sarayından Uffizi’ye gidebilmesi için eskiden
deri, kasap, v.s atalyölerin üstünü koridor olarak tasarlamış.B ugün bu
dükkanların hepsi çok şık bir kuyumcu dükkanı.
Aslında
Floransa’da daha gezilecek görülecek çok yer vardı ama ben yorgunluktan
geberdim.bu kadarla yetindim.dizim bile isyan etti.
2) PALAZZO PİTTİ SARAYI
genelde 8.15…19.30 arası acık
1.Museo delgi Argenti:medici
ailesinin değerli eşyaları, mücevherleri ve mobilyaları sergileniyor.
2.Galeria D’arte Moderna (2.kat
): 19. ve 20.yy sanatcılarının eserleri sergileniyor.
3.Galeria Palatina (1.kat) Royal
Apartmens.
4. Galeria Del Costüme: 18. ve 20.y.y a ait kostümler
5. Museo Dello
Porcellane(porselen Müzesi): Bobili bahçesinin tepesinde
6. Giardino Di Bobili
7. Giordino Bardini: Müzeden
çıkışta yakın ama ayrı bir yerde.sıradan.değmez.
8. Museo Dele Gorrozze(atlı araba
Müzesi)
Bu seçeneklerden oluşmuş 3 ayrı
bilet grubu var.10€, 13€, 18€(hepsini içeren)
içinde ‘galeria palatina and
Royal Apartmens ‘ ve ‘Bobili bahçesi’ olan grubu seçin.Diğerleri önemli değil.
1457 de banker Luca Piti bu
sarayı medici ailesine rakip olarak yaptırmış ama iflas edince Medici Ailesi
tarafından satın alınmış.Eklemelerle büyütülmüş.sarayın dışı kalın gri taşla
yapılmış. özelliği yok ama içi çok şatavatlı. Ailenin bıraktığı şekilde
korunmuş.
1. Galeria Palatina: Tavanlar
mitolojik fresklerle süslü.ayrıca Tiziano, Rubens, Raffaello,Caravaggio gib
birçok ünlünün tabloları var.
Yine mobilyalar da çok zarif.
2. Bobili Bahçeleri: servi,
çiçekler, camağaçlarının olduğu çok büyük bahçe.Rönesans ve barok eserler
bahçeye serpilmiş.bahçede sırasıyla gezeceğimiz yerler
1) porselen Müzesi: tepede ve
oldukca zengin.
2) Vassa Del nettuno(Neptün Gölü): Neptün2ün üç
çatallı zıpkınlı heykelinin olduğu büyük havuz.
3) Isolotto: Yapay göl ve çevresinde
heykeller olan bölüm.geri gel.
4) Amfiteatır: Medicilerin
şölenlerde kullandıkları kısım. Eğer buradan ‘Bordini Bahçesine’gidecekseniz
anfi tiyatronun yukarısındaki çıkıştan çıkıp gitmelisiniz.
3) MİKELANGELO TEPESİ
Aslında
nehrin güneyinden yürüyerek buraya çıkılabilir.Ama ben çok yorgun ve hava sıcak
olduğundan otobüsle yolu uzatarak gidip geldim.şehrin manzarası ve güneşi
batırmak için gidilebilecek yer.Burada da davu’un bir kopyası var.
1.TOSCANA BÖLGESİ
Apeninlerin
batı tarafından, Tiran denizi boyunca giden bu bölgenin dağlık ve tepelik, engebeli bir yapısı var.Ben gittiğimde
Heryer yasemine benzer beyaz , kokulu
’Gelsoming’ adlı çiçekle bezenmişti.
Bu
bölge beni gerçekten büyüledi. Engebeli arazisi servi, zeytin ağaçları, buğday
tarlaları, özellikle üzüm bağlarıyla göz alabildiği kadar yemyeşil.
bu
yeşillikler içinde ortaçağdan kalma korunmuş heryeri çiçeklerle süslenmiş büyük
çiftlik evleri harika.Hele tepeden aynı renkli kiremitlerin ve yeşilliğin
görüntüsü doyumsuz.
yol
manzaraları tablo gibi.Burada seyahat etmek çok keyifli.
Ayrıca
Toscananın özellikle siyah üzümden yapılma şarabı çok ünlü.Kalın ve sert
kabuklu içi tuzsuz ekmeğide öyle.salam, sucuk , jambon çeşitleri istemediğiniz
kadar.hele çok çeşitli peynirleri çok lezzetli.Ev makarnalarına da hayran
kalacaksınız.
Bu
bölgede bir köyde kalmak istiyordum ama olmadı.Floransadan sonra ‘Colle Val
D’elsa’adlı küçük bir yerleşimde eski bir Toscana evinde kaldım.dedemin çok
sevdiğim, huzur bulduğum taş evine benziyordu.burada hem doya doya toscana
manzarası seyrettim.THem de tüm gün evde uzanarak iyi dinlendim.
evlerin
önünde kocaman balkonlar vardı.Burada ki ev sahibim ‘Elif Şafak’ın İtalyancaya
çevrilmiş kitabını okuyordu.gururlandım.
Floransa→San
Gimignano(1 saat, 6€)→Siena (Yarım saat)→pienza(1 saat,otobüs, 4.5€)
*Siena’ya
trenlede , otobüsle de gidebiliyorsunuz.Ama otobüs sizi tam merkezde
bırakıyor.tren istasyonu merkeze 15 dakika yürüme mesafesinde.
Ama
Siena’dan Pienza tarafına (Montepulciano, Montalcino’ ya tren yok ama otobüs
tren istasyonundan kalkıyor.
*
Bir çok yere tren ve otobüs var.ben çevreyi daha iyi görmek için otobüs
kullandım.
SAN GİMİGNANO
Bu ortaçağ kentinde
bir zamanlar gücü ve zenginliği temsil eden 16. Ve 17.yy dan kalma 70 kuleden
sadece günümüze 15 tanesi kalmış.Floransalıların 14. Yy istilasında
yıkılmışlar.Artık fazla turistik olmuş .Bir köy evi bulup gezmek için çok
bakındım ama bulamadım.Kapılar kale gibi kilitli.
Kasabanın birbirine
yapışık 3 ana meydanı var. Kuleler de bu meydanlara serpilmiş.
1)
PİAZZA DELLA CİSTERNA
İsmini meydanın
ortasında ki 13. Yy dan kalma kuyudan alan üçgen şeklindeki bu meydanın
çevresinde güzel saray ve konutlar var.
Via Del Castello:
Kasabanın bu en eski caddesi bu meydana açılıyor.
2)
PİAZZA DEL DUOMA
A) Plazzao
Del Populo: Belediye sarayı olan bu binanın hemen yanında
B) Torre
Grossa: Tepesine çıkılabilen tek kule. Giriş 5€.İçinde ayrıca aynı biletle
gezilebilen
C) Pinacoteca
Müzesi: İçinde ki önemli eser ‘’ Coppo Di Marcovaldo’nun ‘’ Çarmıha Gerilişi
‘’resmi ve kasabayı ortaçağ da gösteren resimler var.
D) Colleglata:10.yy. dan
kalma bir zamanlar kasabanın kilisesi olan meydandaki bu binanın dışı
çok sade.İçi yeni ahitten sahnelerin anlatıldığı fresklerle süslenmiş.
3)
ROCCA KALESİ
Manzara seyretmek
için kesin görünüz.
4)
SAN AGOSTİNO KİLİSESİ
Girişin ücretsiz
olduğu kasabanın en eski kilisesi
*Sokaklar, alışveriş
mekânları da çok güzel.
Burada bir Türk
kafile ve kiraladıkları araba ile gezen aileye rastladım. Çok mutlu oldum.
*San Gimignano ve Siena bir günde
gezilebiliyor.
*Yine Pienza ve
Montepulciano bir günde gezilebiliyor.
*Ben daha önce
Pissa’ya gittiğimden bu gezimde uğramadım.
SİENA
Bu şehir fazla yüksek
olmayan genelde tuğla evleri ile sıra dış bir kent. Özellikle inişli çıkışlı
caddeleri ve çok şık butik, otel, restourantlarıyla çok güzel. Bu ortaçağ
kenti, şık giyimli halkı ile zıtlığına şaşırıyorsunuz.
Evlerini olduğu gibi
korumuşlar. Canım İstanbul! Senin kıymetini hiç bilemedik.
1)
KADETRAL(DUOMO)
Yapımına 1136’da
başlanan ama 1348’de ki veba salgını ile sekteye uğrayan ‘’Giovanni Pisano’’ nun tasarladığıbu
katedralin dışı siyah-beyaz mermerden yapılmış. Nefis kapılarıyla gerçekten
büyüleyici.
Tüm birimler 10.30-
17.30 arası acık.
A) Battistero Di San
Giovanni(Vaftizhane ) : 3€. İçerde pek bir şey yok.
B)Cripta Sotto İl
Duomo (Mezar odaları ): 8€.pek bir şey yok.
C)Kadetral içi: 3€.
Kesin giriniz. Gördüğüm en güzel katedral içi.
İç kısımda siyah –
beyaz mermerlerden şekil verilerek döşenmiş ama korumak için üstü kapatılmış.
Ancak bazı acık yerleri görebiliyorsunuz.
Zemin üzerine 200
yılda mermerle yapılan İncil’den alıntıların betimlendiği harika kakmalar var.
Sol tarafta
D)Kütüphane: Sadece
10 günlük papalık yapabilen Kardinal Piccolomini’ye adanmış, harika fresklerin
ve büyük dini kitapların plduğu birim. Sağ tarafta
E) Vato Şapeli:17.yy dan kalma, Bernini’nin barok Madonna ‘sı var.Ama burası öğle
saatlerinde kapatılıyor.
F) Sekizgen
vaiz Kürsüsü: 13. yy dan kalma bu harika kürsü, canlı yiyelen lanetli
canlıların anlatıldığı heykellerle süslenmiş.
G) Museo Dell’ Opera and Panorama Dal Facciatone
(Katetral Müzesi ve Manzara Seyir yeri )6€. Çok zengin olan bu müzeye kesin
giriniz.
a)Tahttaki
Madonna: Sienalı Duccio’nun (1308 ).2. katta bir odada başka eserleri de var.
b)
Aziz Agustino Novello’nun Mucizeleri: Simone Marthi’nin
c)
Meryem’in doğuşu: Pietro Lorenzoti’nin bu eserlerinin
karşısında oturarak seyretmek için kanepeler var. Zaten en önemli eserler bu
odada.
d)
En sonunda manzarayı seyretmek için tepedeki balkona
çıkılıyor.
2)
PİAZZO DEL CAMPO
14. yy dan kalma
şehrin merkezindeki bu meydanın zemini , şehri idare eden 9 aile adına mermer
şeritlerle 9’a bölünmüş.Yelpaze şeklinde ve eğimli olan bu meydan çok farklı ve
güzel.
Bu meydanda her yıl
Meryem ananın anısına düzenlenen ünlü ‘’Palio ‘’ at yarışları oluyor.
2 Temmuz ( Ziyaret
Yortusu ) ile 16 Ağustos (Meryemin göğe yükselişi ) arası yapılıyor.
Toscananın 17
bölgesinden jokeyler eğersiz atlara binip yarışıyorlar.15 dakikalık yarışın
birincisine ipek flama hediye ediliyor.
Kökeni Romalılara
dayanan bu yarışta, sabaha kadar süren eğlencede şehir çok hareketli oluyormuş.
A)Plazzo
Pubblico (Belediye sarayı ): Girişi sıcaktan kaçmak için çok ferah.
a)
MuseoCivio (Belediye Müzesi ): 10am-19pmarası
acık.8€.eğer müze+kule girişi 13€. Aslında bu loggia, şehrin vebadan
kurtuluşuna yapılmış bir şapel
Sala Del
Mappamondo Salonu:
*Tahttaki
Madonna ( 1315 )
*Guidoriccio
Da Fogliano ( 1328 )
Buradaki Sienalı
Simone Martini’nin freskleri gerçekten etkileyici.
Sala della
Pace Salonu: Lorenzetti’nin 1337 – 39 yıllarına ait iki freski sergileniyor.
Birinde, iyi yönetimi anlatan; dans eden kadınlar, çatı ören işçiler,
ayakkabıcılar, çalışanlar v.s var. Diğer
freskte de kötü yönetimi anlatan resimler var.
Fotoğraf çekmek yasak
olunca delmeden duramadım burada da.
b)
Torre Del Mangia: 10am – 19pm arası acık.8€. 102 metre
ve 503 basamak. Ama bilet soran da yok. Şehrin manzarası için çıkılabilir ama
katedral müzesine çıktıysanız gerek yok.
c)
Magazzine del Sale: 10 – 18. Girmedim.
3-SAN DOMİNİCO KİLİSESİ
Ücretsiz ve çok
heybetli.
ANI: Floransadan
direkt otobüsle Sienaya geldiğimden çantamı otel kabul etmedi. Terminalde de 5
€ ya kıyamadım. Sonunda ‘’İstanbul Döner ‘’i buldum.
Yine burada hızla
gezen Türk kafilesine rastladım. Elimdeki biletleri hala ve yeğene vererek
‘’lütfen kiliseyi geziniz ‘’ dedim. Umarım gezmişlerdir.
Özellikle Türk
turistler gezip görmekten çok alışveriş yapmaktan daha çok zevk alıyorlar
maalesef.
Siena→Pienza (
Otobüs, 1 saat, 4.5 € )
PİENZA
Çok küçük, sevimli,
temiz, dinlendirici, bütün sokaklar,
evler çiçeklerle bezenmiş nefis Toscana manzaraya sahip bir yerleşim.
Unesco’nun dünya kültür mirasında.
Burada 1458’de papa
seçilen 2. Pius sayesinde gelişmiş. Otobüs durağından inince ana caddeyi takip
ettiğinizde sırasıyla;
1)S. Francesco
Kilisesi ve caddesi
2) Salomone
Picclomini, Ammannati, tommaso Piccolomini
saraylarını görünüz. Bu sarayların altları şimdi hep alışveriş
merkezleri.
3) Palazzo Borgia:
Dıştan görebiliyorsunuz sadece. Karşısında
4) Palazzo
Piccolomini:Giriş 7 € . Bu sarayda 1968’e kadar 2. Pio’nun torunları yaşamış.
Papanın özel eşyalarını içeren bu sarayın arka tarafta manzaralı bahçeside var
ama artık bıktığım için girmedim.
*Pienzanın tüm
dükkânlarında koyun sütünden yapılan, bizim Karadeniz küflü peynirine benzeyen
‘’Pecorino’’ çok ünlü peynirleri satılıyor.
*
Pienza→Montepulciano (42 km, otobüs var )→Roma
Pienza→Montalcino( 22
km, otobüs var)
Bu kısa mesafelerde
otobüs beklemenize gerek yok. Otostop daha kolay.
*Aslında bu
şehirlerin hepsi birbirine benziyor.’’ Montepulciano ‘’ya gitmeniz Pienza’dan
daha kolay ve yakın.
* Pienza’dan gelirken
yol ayrımında inerseniz ‘’ Montalcino ‘’ya gitmek kolay. Otobüs var ama sık
değil.
* Ben Siena’dan
direkt ‘’ Montepulciano’’ ya geçip, sonra Pienzaya geri geldim.
Şansıma otostop yaptığım Ekvatprlu bey beni ‘’
Montalcino ‘’ ya götürdü.Gezdik.Dönüşte o işine ben pienzaya dönüp orada
uyudum.
ANI: Pienzayı
gezerken Toscana ovalarına karşı harika manzaralı evleri görünce’’ Bunlardan
birinin içinde kalabilsem ‘’diye hayal ettim.Meğer bu harika taş evlerden biri
benim ev sahibimin eviymiş.İçi çok modern döşenmişti.Akşam ve sabah doya doya
Toscana manzarası seyrettim.Gece de birlikte Pienzanın boş sokaklarını tekrar
turladık.
MONTALCİNO
1)Bir tepenin üzerine
kurulmuşbu kasabanın en tepesinde de 14.yy dan kalma Fortezza kalesi var.Giriş
4€ .Manzara için çıkılır.
2) PİAZZA DE POPULO:
Ana meydan, kule ve çevredeki dükkanları
geziniz.Özellikle inişli çıkışlı sokakları çok güzel.
Köyün çevresi
yemyeşil, çok düzenli bağlarla çevrili. Manzara nefis.
Buradaki dünyaca ünlü
şarabları:
1)-Brunello Di
Montalcino ( Bir şişesi 20€ – 30€ arası ).Bu şarab 5 yıllık.
2)- Rossodi
Montelcino: ( Bir şişesi 7€ - 12€ arası.)1 Yıllık şarab. Aslında her iki çeşit
şarab aynı üzümden üretiliyor.
Dükkânlarda tadımlık
içebiliyorsunuz. Benim içki içmeyi beceremediğimden çok özel gelmedi.
Pienza→Montalcino ( otobüs var ) (
Sienadan Pienza otobüsüyledirekte
geliniyor.)
MONTEPOPULCİANO
Otobüsten inip,
tarihi kapıdan geçip ana caddeden yukarı doğru tırmandığınızda
1)Via della
Cantine: Çok eski, kemerli, tünelli ilginç cadde. Tekrar merdivenlerden çıkarak
ana caddeyegel.
2)Viadi
Graccianomal Corso( şarab evi ): Aslında
bu caddede ve birçok yerde şarap tadımı var. Normalde 1 kadeh1.5 – 2,5€ arası.
Ama burada küçük bardaklarla şarap tadabiliyorsunuz. Onun dışında alt kattaki
çok güzel şarap mahzenini gezebiliyorsunuz.
*Yine
Dükkânlarda nefis
zeytinyağı tatdırıyorlar. Sanırım kül içinde sakladıkları çeşit çeşit peynirler
satılıyor.
3)
Marcus Sütunu: Montepulacino, Floransadan alınması
şerefine dikilmiş. Tepesinde aslan heykeli var. karşısında
4)
Avigonesi Sarayı: 16.yy dan kalma bu sarayı sadece
dıştan görebiliyorsunuz.Önünde taş kanepeler var.3 bina ilerisinde
5)
Bucelli Sarayı: Ön cephesinin alt tarafındaki taş
rölyefler Etrüsklerden kalma ve çok ilginç.
6)
San Agustin Kilisesi: 1427 de Michelozza tarafından
yapılmış. İçi, beyaz renkte başlıklı
sutunlarla yapılmış ferah bir yapı.
7)
Pulcinel Kulesi: Kulenin tepesindeki çan her saat başı
çalınca kukla oynuyor. İki kez denedim ama yakalıyamadım.
Caddeyi bitirince
sola doğru tekrar tırmanırken ara sıra manzara seyretmek için Miradorlara
ininiz. Tekrar caddeye gel. Yolun bitimine doğru tekrar sağa kıvrılıp,
tırmanmaya devam ediniz.
8)Tiyatro Binası: Çok zarif olan bu binanın
içini de görünüz. Hemen sonra meydana varmadan
9)Polizano’nun yaşadığı ev: 8.30 – 12.30 ve
14.30 – 18.30 ben gittiğimde kapalıydı. Bekleyemedim.
10)Piazza Grande ( Büyük Meydan )
A) Doumo
Kilisesi: Çok eski ( 1529 – 1630 )Tam karşısında
B) Palazzo
Turrugi: 14.yy dan kalma bu saray şu an şarap evi
C) Palazzo
Communale ( Belediye sarayı ): Yüksek kulesiyle Floransada ki ‘’ Veccini ‘’ sarayına benziyor. Karşısında
D) Palazzo
Kontuca: Bir odasını camdangörebiliyorsunuz. Diğer odası yine şarap evi olmuş.
E) Meydanda
aslanlı çeşme ve çeşmenin üstünde Mecidi ailesinin arması var.
Kuyunun solundan
aşağı inersen iki saray binası daha görebiliyorsunuz.
F) Çevrini
ve Orselli Sarayları: Hepsinin binasını birbirine benziyor. Buradan yürüyerek
aşağı doğru inerek
G) San
Biagio Kilisesi: 16.yy den kalma krem renkli taşdan yapılmış bu kilise şehrin
biraz aşağısında ve çok farklı.
Buradan otobüs veya
otostopla şehre dönünüz.
Pienza→Montepulciano
(12km, Otobüs )→Montepulciano→Chuusi ( Yakın, otobüs )→Orviet (40 km, sadece
tren, 3.75€. Ama Orvieto’ya sık tren
olmadığından erken yola çıkınız. Gününe göre tren saatleri değişiyor.2 saat
beklemek durumunda bile kalabiliyorsunuz.
Aslında otobüs yok
ama araba yolunda otostop yapabilirsiniz.
III-UMBİRİA BÖLGESİ
Bu bölge turistik
olmayan yeşillik bir bölge.’’ Assisi’’ şehri haç için gelenler için çok önemli.
Ayrıca öğrenci şehri.
ORVİETO
Tren ile geldiğinizde
finükelere binip (1€ ).6 km lik ve 157 mt yükseklikte yürüme yolu da var ama
yorucu.
Paglia vadisinin
ortasında volkanik tüf birikintilerin, sarp kayaların üzerine kurulmuş uzaktan,
özellikle sisli havalarda bir ada gibi görünen Etrüsk ve Ortaçağ şehridir. Doğa
3000 yıldır korunmuş, 1970’de toprak kayması nedeniyle yer altı şehri ortaya
çıkmış.
Eteklerinde üzüm
bağları ve yerleşim var. Beyaz şarabı ile ünlü.
Aslında Etrüsk kenti
olan Orvieto, Roma, Vizigotlar ve günümüze kadar gelmiş.
Kemerli dar ortaçağ
sokakları, sünger (Tüf ) ve bazalt taşından sarımsak binaları ile çok ilginç.
YAVAŞ ŞEHİR:
Günümüzde 100 tane civarında olan bu şehirlerden biri de Orvieto’dor. Bu
şehirlerde yöresel ve modern yaşamı harmanlayıp en kaliteli şekilde sunmak için
gürültü ve trafiği mümkün olduğu kadar engelleyip, yeşil alanları yaratarak,
yerel ürünlerin satıldığı dükkânlar desteklenir.
Burada birçok dükkân
da özellikle el yapımı nefis, renkli seramikler, tahtadan mutfak gereçleri ve
oyuncaklar, demirden objeler satılıyor. Ayrıca evde yapılan pastalar,
çikolatalar, reçeller, zeytinyağı ve çeşitli makarnalar satılıyor.
Finüküler yukarı
çıktığınızda hemen sağda turist info var. Daha da sağda
1)
ALBORNAZ KULESİ: ‘’ Giardini Comunali Di
Oriveto’’adlı bahçenin içindedir. Buradan özellikle vadiyi ve şehrin
üzerine kurulduğu kaya oluşumlarından oluşan surları görebilirsiniz.
Bu surlar çoğu
yerdenormal kaya oluşumu. Etrüsk döneminden başlayıp gereken yerleredde
eklemeler yapılarak bügünkü hale gelmiş. Bu falezler çok ilgiç geldi bana.
Turist infonun sol tarafından aşağı inersen
2)
SAN PATRİZİO: 3.5 €. 1537 – 1537 de volkanik kayanın
içi oyularak yapılan 62 metre derinliğinde ve 248 basamaklı bu kuyuya 72 tane
pencere açılmış. İniş ve çıkış merdivenleri farklı. Hemen üst tarafta
3)
BELVEDERE TAPINAĞI: Şehirdeki tek Etrüsk eseri olan bu
kalıntılar m.ö 5.yy dan.
Daha sonra şehrin
merkezine çıkan ana caddeye doğru tırmanırken solda
4)
TİYATRO BİNASI: içini gezmek 2 €.
Üstünde çan olan
büyük kuleden sağa dönerseniz
5)
PİAZZA DEL POPULO: Bu meydanda ki gotik romenesk
mimarisinde yapılmış aynı adlı saray 13.yy dan kalma.
Ocak ayında yapılan
kış caz festivalinin yapıldığıbinalardan biri. Tam karşısından sola girerseniz
6)
DOUMA MEYDANI
A) Katedral:7.30
– 19.30 arası acık. Giriş 3€ .Zaten tüm güzellik duvarda ve kapıdan ücretsiz
içini görebildiğinizden para ödemeye değmez.
Kombine
bilet=catedral+San Brizio şapel + Museum Opera Duomo birlikte giriş ücreti 7€
dır.
1600 yıllarında
yapılan bu nefis katedralin bronz ana kapısı 1964’de eklenmiş. Gotik yapının
özellikle ön cephesi bir harika. Rölyeflere bakmaya doyamıyorsunuz. Yine ön
cephede 4 tane çok zarif kulesi var. Ayrıca ön cephedeki heykel ve freskler çok
görkemli.Yapının diğer tarafları ve iç
kısmı beyaz – gri mermerden yapılmış.
*San Brizio Şapeli: fresklerle süslü olan bu
şapelde ‘’ ölülerin dirilişi ‘’ freskine ne çok güldüm. Leonardo Da Vinci’nin
de hiç beğenmediği bu freskte sanatçı, insanların iskeletlerden nasıl
hareketlenerek canlandığı betimlemeğe çalışmış
B) Palazzo Papale ( Papalık Sarayı ): 1200 yılında yapılmış bu
bina katedrale arka sol taraftan bitişik.
*Museo Dell’ Opera
Del Doumo: Sadece buraya girersen 6€. 10 – 17pm arası acık. İçinde birçok
ünlülerin resimleri vardı ama bıktığımdan doğru dürüst bakmadım bile. Müzenin
aşağısındaki yan taraftaki oasını da kaçırmayınız. Güzel eserler var. Hemen
yanında
C) National
Archeological Museum: 8.30 – 19.30 arası
acık.5€. Girmedim.
Onun da yanında ön
tarafta Etrüsk, Korint, yunan eserleri, savaş aletleri varmış. Aslında
girmediğimde pişman oldum.
D) Soiano
Sarayı: İçinde
*Emilio Greco Müzesi:
10 – 17 arası acık.6€.heykel sanatçısının ( 1955’de ölen )grafik çalışmaları
varmış.
E) Saat
Kulesi: Katedralin çaprazında, meydana girerken. Ortaçağdan kalma bu saat
kulesinin tepesinde heykel ve çan var.
F)
Under Ground Turu: 11, 12, 15, 16,17.15 te İtalyanca
tur var. Bu tur saatlerinden 15 dakika sonra da İngilizce tur var.
İnsanlar yer altında
birbirine bağlanan tünellerle bağlanan odalar yapmışlar. Yine pasajlar,
kuyular, su sarnıçları, Mağaralar, atalyöler yapmışlar.
Yine ortaçağdan kalma
değirmen ile zeytin pressinde görebilirsiniz. Zamanında insanlar buradan gizli
tünellerle su kaynaklarına ulaşmışlar.
G) Meydandan
çıkıp ana saat kulesinden sola ana caddeyi takip ettiğinizde çok güzel binalar,
sokaklar var. Burada yerin altında, ücretsiz asansör ve yürüyen merdivenlerle
aşağıdan yukarıya çıkabiliyor, yukarıdan aşağıya inebiliyorsunuz.
ANI:
Toscana’da gezerken hep bir köye gitmeyi istedim. Orvieto’nun kilisesinin yeşil
çimenleri üzerinde uzanmış ev sahibimi beklerken kendisi özürlü sandalyesiyle
geldi. Birlikte 20 km uzaktaki köyüne gittik.
Yolda
Orivieto’nun manzarası uzaktan gemi şeklinde ki kayanın üzerine kurulmuş gibi
görünen şehrin manzarası gerçekten muhteşem.
Ev sahibim
Miclele’nin evi çok bakımlı bir köy eviydi. Göz alabildiğine göre evin önünden
nefis manzarayı seyredebiliyorsunuz. Ama komşularının evi tavuklar, Çiçeklerle
tam köy eviydi.
Şansıma ertesi
sabah ev sahibim çiftlik sahibi arkadaşının evine gidecekti. Tabii fırsatı
kaçırmadım. Birlikte gittik.
Koyunların
önüne koyulan yemlere başlarını uzatır uzatmaz boyunlarından kitleniyorlardı.
Bu arada da süt sağma makinesi ile koyunlar sağılan süt, borularla içeride ki
süt odasında birikiyordu.
Koyun sütünden
yapılan kaşarın kilosu 13€. Aynı kaşar marketlerde 20€’nun üstünde.
Orvieto tren
garı→Roma (çok sık tren yok. Yaklaşık 1.5 saat ara ile var.1 saat
sürüyor.7€.Otoban çıkışında otostop da yapabilirsiniz.
ROMA
Her köşesinden
tarih fışkıran Bernininin şehrine en az 2-3 gün ayırmalısınız. Bana göre
çeşmeler şehri.
Romanın
Kuruluş Öyküsü: Roma’ya yakın bir yerde ‘’Nimutur’’ kralının tahtını, kardeşi
Amelius almış.
Kendisini garantiye
almak içinde abisinin kızı ‘’Silvia’’ yı çocukları olursa sorun yaşayacağını
düşünerek evlenmeyeceğine yemin ettirmiş.
Ama savaş
tanrısı mars ile Silvia birbirlerine âşık olmuşlar. İkizleri olmuş.
Ama Amelius,
çocukları kaçırıp, bir sandığa koydurup, Tiber nehrine bıraktırmış. Çocukları
bulan dişi kurt, çocukları emzirerek büyütmüş.
Daha sonra
ikizlerin büyükbabası ‘’Nimutur’’ un çobanı ikizleri bulur. Karısı ile Romolus
ve Remus adlarını vererek büyütürler.
Yıllar sonra
cetecilikten çocuklar yakalanıp sorguya çekildiğinde ‘’Nimutur’’ bunların halinden çoban
olmadıklarını anlar. Konuşturunca da gerçek ortaya çıkar.
İkizlerden
‘’Amelius ‘’u öldürüp tahtı büyükbabaları Nimutur’a geri verirler.
İkizler, dişi
kurdun kendilerini büyüttüğü Palatinus adlı tepede kent kurmaya karar verirler.
Ama kent duvarlarının Alçak olduğundan Romulus, kendisiyle alay eden kardeşini
öldürüp kendi adından olan Roma kentini böylece M.Ö 21 Nisan 753’de kurar. Daha
sonraları;
*M.Ö 510: Roma Cumhuriyeti kuruldu.
*M:Ö 27: Cesar’ın
yeğeni cesar Augustus, Roma İmparatorluğunu kurdu.
* M.S 306 –
337: İmparator Contantinus, Konstantinopolis ‘i( İstanbul )imparatorluğun
başkenti olarak ilan etti. Hıristiyanlıkta imparatorluğun resmi dini oldu.
* M.S 476:
Batı Roma imparatorluğu yıkılarak ortaçağ başladı.
*M.S 1500 –
1513: Roma’da Rönesans devri.
* M.S 1871:
Roma, İtalya’nın başkenti oldu.
* M.S 1922:
Faşist Mussolini başbakan oldu.
* M.S 1945:
Musolini idam edildi.
ROMA’DA ULAŞIM
Roma pas ( 3
günlük ):Bu kartla belediye otobüs v.s ulaşım bedeva. İlk 2 müze bedeva.(
Pahallıları seçiniz. Ama Vatikan müzesi dâhil değil) .Bu kartla diğer müzelerde
indirimli.
Romayı yılan
gibi kıvrılan ‘’tevere’’ ırmağı ikiye ayırıyor. En çok gezilecek yerler doğu
tarafında. vatikan ise nehrin batı yakasındadır.
Eğer bir
şehirde her bir köşede çeşme varsa, ben o şehre çabucak ısınırım. Roma’da
düşündüğünüzden çok fazla çeşme var. Ve buz gibi sürekli su akıyor Zaten küçük
su şişesi de burada ucuzdu.(1€ )
.çeşmeleri
olmasa da bu şehri sevmemek mümkün mü? Hangi yöne giderseniz gidin muhteşem
binalar, görkemli kalıntılar, Müzeler… Kolay değil.3000 yıllık tarih.
Şehir İstanbul
gibi 7 tepe üzerine kurulmuş. Gezmeye şehrin merkezi sayılan gezilecek yerlerin
olduğu çemberden başlayabilirsiniz.
Tüm gezilecek
yerleri haritada işaretlerseniz rahat gezersiniz. Gezilecek yerler birbiri, ne
çok yakın olduğundan iyi plan yapmalısınız. Ben beceremediğimden aynı yolları
birkaç kez gitmek zorunda kaldım.
1.GÜN
I-PİAZZA
VENEZİA VE ÇEVRESİ
1)
PİAZZA VENEZİA ( Venedik Meydanı )
A)palazzo venezia
(Venedik sarayı ): 1455’de yapılan Kardinalin bu sarayı şu anda bir müze.
Musollini bu sarayı ofis olarak kullanmış ve halka balkonundan halka seslenmiş.
B) VİTTORİO
EMANUELE ANITI:19.yy da birleşen İtalyanın ilk Kralının şerefine beyaz mermerden
yapılan devasa bir şey. İtalyanlar, tarihi güzellikleri kapattığı için ve diğer
binalarla renk uyumu olmadığı için sevmediklerinden düğün pastası, takma diş
gibi adlar koymuşlar.
* Sönmeyen ateşi ve
adsız askeri bekleyen iki askeri görebilirsiniz.2.katına kadar ücretsiz çıkıp
şehrin manzarasını seyredebilirsiniz. Binanın içinde
*Roma dal Cielo
Müzesi ( MCRR Museo Centrale Del Risorgimonto Di Rome ): Giriş 7 €. Girmedim
buraya.
1) CAPİTOLİNO TEPESİ
Hemen bu anıtın
yanından, dik merdivenlerden çıkarsan ‘’Santa Maria İn Aracoeli Kilisesi(13.yy
)’’ ne çıkıyorsunuz.
Yanındaki daha
kısa mesafeli heykellerle süslü merdivenlerden çıkarsanız;
A) campidoglio
( capitolino ) tepesi ve meydanı
a)
Marcus Aurelius Heykeli: Meydanın ortasında, bronz,
kopya, 12.yy tarihli orjinali
b)
Palazzo Senatorio ( Bügünün Belediye Sarayı ): M.S 80
yıllarında yapılan devlet arşivinin kalıntılarının üzerine 1299 da senato
binası olarak yapılmış1500 de yenilenmiş bina şu anda belediye binasının 16.yy
dan kalma ön yüzü dev heykellerle süslü.
c)
Palazzo del Conservatori: İçinde
*Capitolino
Müzesi: giriş 12€. Pazartesi kapalı.9 – 8pm (En son giriş 7pm )Özellikle Nuovo
meydanından çıkarılan heykellerin sergileniyor.
İçeri girmeye
zamanınız yoksa eğer; bu tepeden antik Roma (Roma Forum )kalıntılarını çok
rahat görebiliyorsunuz.
2) ROMA FORUM
Roma Forum + Palantio
+ Colosseo→bilet ücreti 12€. Hergün 8 – 6.15(son giriş).7.15 de de dışarı
çıkılıyor.
Eğer Colesso’nun
içini gezmeyecekseniz, bilet almanıza hiç gerek yok. Çünkü ‘’Roma
Forum’’kalıntılarını tepeden veya yanlardan çok rahat görebiliyorsunuz.
Ben gittiğimde 3
gündür grev varmış. Colesso kapalıymış. neyse ben buralaraıyolda bulduğum
kombin biletle grev sonrası gezebildim.
1)Palotio Tepesi:
Roma’nın efsanelerinde anlatıldığı
kuruluş yeri.Burada fazla zengin olmayan
‘’Palatio’’ müzesi var. Tepeden aşağı
indiğinizde;
2)
Roma Forum: Zamanında Avrupa’da nufusu 1 milyon a
ulaşmışbu şehrin ticari, hukuksal, sosyal ve dinsel kalıntıları var.
Sel, deprem,
istilacılar ve Rönesans sanatları yüzünden talan olmuş ama yine de çok
etkileyici.Capitolino tepesine yakın yerden başlayarak
A)Curia(Roma
Senatosunun Binası ): Roma döneminde senatonun toplandığı bu binada küçük bir müze var.Heykeller çok etkileyici.
B) Lapis
Niger (Romulus’un mezarı
C) Basillica
Julia: Lulius Cesar’ın mahkemesi: Sezar tarafından M:Ö 42 de yaptırılmış.
D) Satürn
Tapınağı (Hazine ): Tohum ve ekim tanrısı Satürn’ e M.Ö 498 de adanmış
tapınak.M.Ö 42 ‘de yeniden inşa edilmiş.Aynı zamanda hazineydi.
E) Vesta
Tapınağı: Romanın kutsal ateşini koruyan bakirelerin evi olan bu yuvarlak yapı en güzeli. Asil ailelerin 6
– 10 yaşındaki kızlarından şeçilen bu bakireler 30 yıl hizmet verirdi.
3) COLESSEO
55.000 kişilik,dört
katlı bu arenanın yapımına M.S 72 de başlanmış.Tiyatro gösterileri için
yapılmış ama daha sonra gladyatörler, köleler ve mahkumlar ,aç bırakılan ayı,
asla, v.s hayvanlarla dövüştürülmüş.
Daha sonra devlet ve
din adamları Colesseum’un değerli süsülmemelerini alıp kendi konutlarına
taşıdıklarından şu anda kalıntılar kalsada hala çok heybetli. İnsanların, savaşçıların
ve hayvanların geçtikleri dolambaç şeklindeki koridorlar çok etkileyici. içerde
ayrıca içerde bir de müze var.
Colesseo’nun
yakınında
4)
ARCE
Dİ CONSTANTİO (
Constantinus Kemeri): 535 de imparatorluğun Hıristiyanlığının şerefine dikilmiş
ve çok güzel.
Colesseo’dan Venezia
meydanına geri yoldan dönerken meydanın karşısında antik Roma kalıntılarını
görüyorsunuz yine.
5)
COLONNA
TRİANA: 30 metrelik harika bir
kolon. M.S 113’de İmparatorluğun ve Daçya zaferinin şerefine dikilmiş. Sarmal
şeklindeki bölümlerde Roma’nın zaferi anlatılıyor.
1587’de tepesine Aziz Petrus heykeli
eklenmiştir.
Venesia meydanından
bu sefer Forum’un aşağısında kalan, güneye yürürseniz
6) ARCO Dİ GİANO
7)
MARİA
İN COSMEDİN KİLİSESİ: Girişte mermerden kocaman duvara yapışık aslan
kafası var. Turistler elini aslanın ağzına sokarak resim çektiriyorlar.(0.50
sent).Kilisenin içi güzel.
Tam karşısında
yuvarlak Vesta tapınağı ve ortada güzel bir çeşme var.
Venesia meydanında
nehir kenarına yürürseniz
9.TEATRO Dİ
MARCELLO: Colosseum’a benzeyen devasa yapı.Yanında nehir kenarında
10.SİNAGOG: 1904 te yapılmış çok görkemli bina.
İçinde
*Museo
Ebranico: 10€ .saatli turla gezdiriyorlar.
*çevredeki
Yahudi sokaklarını gezebilirsiniz.( Via Del Portico D’ottovio)
2.GÜN
VENESİA MEYDANINDAN POPOLO MEYDANINA UZANAN ÜNLÜ
‘’CORCO’’CADDESİNİN DOĞUSUNU GEZECEĞİZ.
*Caddenin
batısında kalan gezilecek yerleri vatikan’a yakın olduğu için birlikte
birleştirerek gezebilirsiniz.
1) CORSA CADDESİ: Her markanın, şık alışveriş
dükkânlarının olduğu ana cadde. Sol kolda
2) PLAZZA COLONNA: Triana kolonuna benzeyen sarmal
filizli çok güzel bir sütunun olduğu meydan.
Karşı taraftan sağa
girdiğinizde
3)FONTANA Dİ TREVİ ( Aşk Çeşmesi ):18.yy tarihli ve
Fellini’nin 1960 Anita Ekberg ile Dolta Vita( tatlı Hayat)filminden tanıdığımız
çeşme de kayalar, mitolojik kahramanlar, ortada Neptün heykeli ve pırıl pırıl
suyu ile her an çok kalabalık. Hemen yakınında
4) PALAZZO DEL
QUİRİNALE ( Papalık Konutu ): nehrin sivrisineklerinden kaçan papalar bu
saray yazlık olarak kullanmışlar.
1870’e kadar
krallar kullanmış.Şu anda Cumhur başkanlığı sarayı olarak kullanılıyor.Binanın
kapısındaki heykeller Bernini’ye ait.
Burası tepelik
olduğundan şehrin manzarasını setredebiliyorsunuz.
Yalnız sarayın
yanındaki at heykelleri romanın en çirkin heykelleri.
*İsreseniz
buraları dönüşte de zigzag çizerek görebilirsiniz.
Tekrar Cossa
caddesine gelip yukarı doğru çıkınız.
5)
PİAZZA DEL POPOLO:
Binaların, heykellerin simetrik olduğu
ve Napoloon’un mimarı nın tasarladığı çok güzel bir meydan.
A) Santa
Maria Del Popolo Kilisesi: Raffaello ve
Caravaggio’nun eserleri var.
B) Kemerli
Kapı: 16.yy dan kalma bu kapı Roma’nın giriş kapısıymış.
C) Obelisk:
Meydanın ortasında 2.Ramses döneminden M.Ö 13.yy den kalma
D) Santa
Maria Del Miraceli ve Santa Mariaİn Montesanto ikiz kiliseleri: Bernini ve
Fontana tarafındaneklemeler yapılmış.
Meydandan Corsa
caddesine çıkarken sol tarafta
6)
CAFFE ROSATİ: Pasolini
gibi ünlülerin kafesi olan buranın içini de görünüz.Özellikle eski mobilyalara
hayran kalacaksınız.
Merdivenlerden
meydana çıkarak ‘’Pincio’’ bahçelerinden (Tepeden) Şehrin manzarasını
seyrediniz.Bahçenin devamı
7)
VİLLA BORGHESE: Bu geniş
bahçe dinlenmek için ideal.Özellikle yapay olnları değilde içinde kayıklafrla
gezilen gölü görünüz.Ama en önemlisi
A)
Galeria Borghese: Gördüğüm en güzel eserlerin
toplandığı bu galerinin içini belli
satlerde gezebiliyorsunuz.Giriş 11€.
Bernini’nin
harika heykelleri var.En önemlileri;
a) Persephon’nun
kaçırılışı
b) Dapne:
Benim hayran kaldığım , efsane gereği
Defne ağacına dönüşen sevgilisi ve Applollo’nun betimlendiği
bu heykel sanki canlı gibi.
c) Yine
Canova’nın Napoleon’nun kız kardeşi
Venüs olarak betimlendiği heykelde nefis.Yağcılık her devirde varmış.
Bunların
yanında Botticelli, Caravaggio, Coreggio, Raffaello, Tiziano (harika resimler
)nın da resimleri var.
Buradan
Popolo meydanının üst tarafından gecerek ‘’Villa Medici’’ şimdi okulun önünden
gecerek
8)
TRİNTA DEL MONTİ
(İspanyol Merdivenleri ): Dinlenmek ve cevreyi seyretmek için soluklanınız.
NOT: İsterseniz
Popolo meydanına gelirken aşk çeşmesinden sonra da İspanyol merdivenlerine
gidebilirsiniz.O zaman galeri Borghese’den direkt ‘’veneto’’caddesine de
inebilirsiniz.
A)Fontana Della
Barraccia: Hemen merdivenlerin altında kayık şeklinde Bernini’nin babası
tarafından yapılmış çeşme. Kayığın birçok yerinden su akıyor.
B) Caffe
Greco: Hemen Merdivenlerin aşağısında ‘’Via Condetti’’ caddesi üzerinde
Roma’nın en eski cafesi. Dıştan küçük görünüyor ama İçi büyük ve çok güzel.
Ayrıca cadde üzerinde çok şık alışveriş dükkânları var.
Buradan yürüyerek
9)
VENETO CADDESİ: Burasıda
şık alışverişleri ile ünlü cadde.
Caddenin sonunda
10)KAPUCUN KİLİSESİ (Museo Del Cappuccin ): 9 – 12 ve
3 – 6 arası acık. Girişte sadece 1€’yu sepete bırakıyorsunuz. Kapicuna içen
keşişlerin kemiklerinden yapılan bu türbeye hayran kaldım. Bernini’nin
heykelleri kadar güzel.
Keşişlerin farklı
kemiklerinden duvarlara yapıştırarak veya yığma şeklinde inanılmaz güzel
desenler oluşturmuşlar. Kesinlikle görünüz.
11) FONTANO DEL TİTONE: Kocaman bir midye şeklinde
Bernini tarafından yapılmış çeşme
12) SAN CORTE QUARTTRO
FONTANE ( +çeşme )Kavşakta 4 farklı binanın köşelerindeki 4
farklı çeşme. Güzel
13)TEATRO DEL OPERA BİNASI
14) REPUBBLİCA PİEZZA: Bu meydanda at heykellerinin
süslediği çeşme var ortada
Bu meydan ‘’Roma
temrini ‘’ tren istasyonuna yakın.
15) SANTA MARİA MAGGİORE:7 – 19. Bakire Meryem’e
adanan bu kilise çok görkemli. Duvarların yukarısında resimler, yerlerde Bizans
mozaikleri, tavan ve kilisenin içi altın bezemelerle pırıl pırıl. Daha önce
buradaki kutsal beşik müzeye kaldırılmış.
16) SAN PİETRO VİNCOLİ: İçinde Michelangelo’nun
Vatikan’da Papa 2.Julius’un mezarı için tasarladığı ‘’Musa Heykeli ‘’ var.
Musa’nın yanlarında Yakub’un iki karısının heykeli ve diğer heykeller var.
Buradan yokuş aşağı
inerek ‘’Colloseo’’ya ve oradan ‘’Verazia’’ meydanına geçebilirsiniz.
3.GÜN
CORSE CADDESİNİN BATISI İLE NEHRİN BATISI VE VATİKAN (Birbirine yakınlar )
NOT: Siz kendinize
göre plan yapınız.Corsa’nın batısındaki ve doğusundaki gezilecek yerleri
birleştirerek te gezebilirsiniz.heryer birbirine çok yakı n.
Ben iyi plan
yapamadığımdan 4 günde Roma’yı gezebildim.gel git yaptığımdan çok yoruldum
Siz önce geziceğiniz
yerleri harita üzerinde işaretleyip öyle gezerseniz az yorulursunuz.
İster önce otobüsle
veya yürüyerek Vatikan’a gidip oradan diğer yerlere gidebilirsiniz Tersini de
yapabilirsiniz
1) VATİKAN
440.000km2,
1000 kişilik nufus dünyasının en küçük ülkelerinden biri. Ama hiristiyanlığının
Dini merkezi ve en
büyük k,lisesi S.Pletro burada. Ülke Roma sınırlarının içinde Papa, nufusun 1
numaralı çok zengin vatandaşı.
Otobüsten inince
tiber nehri üzerindeki 20 köprüden biri olan
1)SANT ANGELO
KÖPRÜSÜ: Bernini ve öğrencilerinin yaptığı melek heykelleriile süslü köprüden
gecerek
2)CASTEL SANT ANGELO:
Kale girişi 7 €.Papa rüyasında melek Mikail’in salgının 590 yılında biteceğini
söylediğini görür.Kalenin adı buradan
geliyor.Zaten en tepede meleğin heykeli var.
Yuvarlak
tasarlanmış bu kaleden gizli geçit ile vatikan’a geçiliyormuş. Tehlikeli
durumlarda papaların sığındığı bu kalede papaklık dairelerini ve en tepeden
şehrin manzarasını görebilirsiniz. içerde çok bir şey yok.Başkaldıranların
kapatıldığı zindanlar artık kapatılmış.
3) SAN PİETRO MEYDANI
VE KİLİSESİ
A) Meydan:
Bernini’nin tasarladığı bu meydan 284 sütun, 140 aziz heykeli ile
süslenmiş.1667 de tamamlanan meydanın yapımı 11 yıl sürmüş. Meydanda
17 .yy den
kalma ikiz çeşme ve ortada Mısırdan gelen granit dikilitaş var.
Durduğunuz
noktaya göre arka arkaya duran 4 tane sütunları tek sütun gibi görebilirsiniz.
B) BAZALİKA:
Giriş ücretsiz. Roma Katolik kilisesinin en büyüğü olan bu kilisenin içini
farklı tarihlerde farklı mimarlar ve
sanatçılar eklemeler yaparak, değiştirerek bugünki halini almış. İçi çok
karışık geldi bana.Sadece paranın akıtıldığı görkem var.
a) Pieta:
Bazalikanın içine girdiğinizde hemen sağda Michelangelo’nun 25 yaşındayken
yaptığı annesinin kucağında ölmüş isa heykeli daha önce saldırıya uğradığından
cam bir kafesin içinde korumaya alınmış.
b) Baldakeni
(Sayvan ): Bernini’nin Pantheon’da n alınan bronz kirişlerden yapılmış harika
Altar tepeliği. Arkasında
c) Catedra
Di San Pietro: bernini’nin bronz ve mermerden yaptığı barok mimarı apsist.
d) Sol
tarafta Leonorda Vinci’nin kırmızı mermerden örtü şeklinde oyduğu heykeli
kaçırmayınız.
Sağ tarafta
e) Azizi
petrus Heykeli: insanlar dokunarak sağ ayağının parmaklarını aşındırdığından
artık korumada
Kilisenin içinde
f) The
Treasurryof St. Peter’s: 8 – 18 arası açık.7€. Altın, gümüş, v.s.Dinsel
objeler, papa kıyafetleri güzel ama girmenize gerek yok.Vatikan müzesinde çok
daha güzellerini fazlasıyla göreceksiniz.
g) Cripta:
papaların mezarları var. Pazar günü ise ayinden sonra 2pm gibi ancak açılıyor.
Bazalikadan çıkıp
sola 1 km yürüdüğünüzde
C) VATİKAN
MÜZESİ: Her ayın son pazarı 8.30 – 12’ye kadar bedeva.Öğleden sonra
kapalı.Zaten papa da tam 12 de meydanda cam fanusun kapaklarını açıp 2 dakika
halka vaiz veriyor.İsterseniz ikisini de bu Pazara denk
getirebilirseniz.Öğleden sonra da bazalikanın içini gezebilirsiniz.Ben
güvenemediğimden müzeyi cumartesi 8 saatte ancak gezebildim.Pazar günü tekrar
papa’yı görmeye gittim ama yetişemedim Zaten öyle kalabalık oluyormuş ki
uzaktan tepede ancak görebiliyormuşsun.Zaten daha önceki İtalya gezimde
papa’nın vaizini dinlemiştim.
Bu müzenin
içinde birçok müze, galeri var. gezmek çok zaman alıyor.Önemli yerlerde zaman
harcamanız daha mantıklı.
Dinin
imanınpara olduğunu burada bir daha
anladım.papalar, bu kadar değerli eserleri biriktirmekten geri kalmamışlar.Bu
müzeye kesin giriniz.Çok değer.En önemli yerler
1)
Stanze Di Raffaello:1508’de henüz 26 yaşında, daha ünlü
olmadan papanın emriyle Raffaello’nun 4
odada yaptığı freskler
2)
Borgia Daireleri: Burası da porteler, Rodin’in
bronzları, Picasso’nun seramikleri ve
birçok eseriyle çok zengin
3)
Sistina şapeli:15.yy da yapılan bu şapelde en ünlü oda
Michelangelo’nun resimleriyle süslü dikdörgen şeklinde ki oda da.
A) Tavan
Freskleri:İnsanoğlunun yaradılışı anlatılmış.Tanrının ayı, güneşi yaratması ,
Tanrının işaret parmağını uzatarak insanoğlunu yaratması , Adem ile hava’nın
cennetten kovuluşu, Nuh’un sarhoş oluşu ve sel felaketi betimlenmiş.
B) Yan
duvarlardan birinde isa’nın hayatı anlatılıyor.
C) Diğer
yan duvardan biri isa’nın hayatı anlatıyor.
D) Karşı
duvar daysa son yargı resmi var.Michelangelo, tavanı bitirdikten tam 23 yıl
sonra 1512’de 60 yaşındayken yaptığı bu resimde konu saçma olsada
harika.Sanatcı kendisini de derisi yüzülmüş bir insan olarak betimlemiş.
4)
Pinacoteca Vaticana: Ünlü sanatcıları eserleri 15
salando sergileniyor.Burayı da kaçırmayınız.
Müzeden çıkınca yine geldiğiniz yoldan
Sant’Angelo kalesi ve köprüsünden geçerek ve otobüsle
2) PLAZZA NAONA:
Romanın oval
şeklinde ki en güzel meydanı. Burada oturup sokak sanatçılarını ve çevreyi
izlemek çok keyifli
1)Dört
nehir çeşmesi (Fontana dei Quarttro Fivmi): Bernini’nin dört kıtanın en ünlü
Tuna(Avrupa), Nil (Afrika ), Ganj (Asya ), Rio De a Plata (Amerika )
nehirlerinin betimlendiği çeşme.
2)Ayrıca
2 çeşme ve ortada bir heykel var.
*Yakınlarda
Palozzo Altemps’de Museo Nazionale Romano
buradadır.
3) PANTHEON BAZALİKASI (Tanrıların tapınağı ):Giriş ücretsiz.
Antik Roma’da
n kalan Colosseum’a benzeyen bu yapı M.S 120’de İmparator Hadrianus tarafından
yaptırılmıştır.
Bu harika
bazalikanın giriş süslemeleri Bernini tarafından söktürülerek
Vatikan da ki San Pietro’nun sayvaın da kullanılmıştır.
Bu bazalikada
Raffaello’nun ve İtalya kralının ailesinin mezarları var.
Yakınlarda
4) SAN LUİGİ DEİ FRANCESİ KİLİSESİ
Caravaggio’nun
‘’aziz Matta Üçlemesi’’ bu kilisede.Yine yakınlarda
5) SANT’AGOSTİNO KİLİSESİ
Caravaggio’nun
‘’Haaaacıların Madonnası’’ ve Rafaello’nun resmi var.
6)
CAMPO DE FİORİ: Burası da çok hareketli
ve sevimli bir meydan.Çeşitli meyva, sebze, çiçeklerin satıldığı Pazar var.
Evrenin
sonsuzluğunu savunduğu için 1600 de kazığa bağlanarak yakılan Filozof Bruno’nun
heykeli bu meydanda.
7)PALAZZO
FARNESE: 1514
te yapılan bu görkemli saray şimdi Fransız elçiliği.
Buradan tekrar
köprüden nehrin karşı yakasına geçiniz.
8)TRASTEVERE SEMTİ: Eski Romalıların oturduğu, Roma’nın en eski
ve gözde semti.Ortaçağ ın daracık sokakları, eski evleri gezmek çok keyifli.
1)Santa Maria
İn Trastevere: 3.yy da Meryem Anaya adanan kilisenin özellikle ön çephesi çok
gösterişli.çevresi de çok hareketli.
2)
Treastevere Bit pazarı: Nehre yakın
Porta Portese De sadece Pazar günleri
sabahtan öğleye kadar.
Ben sadece
giysi kısmını gezdim.Baktım aynı pazarlar gibi .Çok uzun olduğundan daha fazla
ilerlemedim.Meğerse giysi pazarının bitiminde asıl ilginç olan bir pazarı
varmış.
*Bu bit
pazarını Vatikan gezinizle Pazar günü birleştirebi,lirsiz.
Sabah bit
pazarı, Öğle den sonra bazalikayı gezebilirsiniz.Veya önce otobüsle Vatikan’a
gidip sonra Gianicolo tepesini
gezebilirsiniz.
9. GİANİCOLO
HİLL: Bu tepede şehir manzarası çok
güzel.
1)Fonte
Acgua Paola
2)
Garibaldi ve karısı Anita ve yakınlarının heykelleri: 1849 da Garibaldi ve karısı Anita, Fransız ordusuyla
savaşarak burada engellemişler.
*
Trastevereden
bu tepeye çıkıp oradan otobüsle Vatikan’a geçtim.Buradan otobüsle merkezede
geçebilirsin
Not:Zamanınız
kalırsa Colesseo’nun güneyinde
1)Piramide
Cestia
2.)Terme
Di Caracalla ( Roma hamamları Kalıntıları ) ve Colesseo’nun doğusunda
Giovanni
İn Laterano’yu da gezebilirsiniz
NOT:
Eğer Roma da bir gününüz varsa Vatikan k,lisesi, Roma Forum, Colesseo, Popolo
Meydanı , İspanyol Merdivenleri, Aşk Çeşmesi ve Naono meydanı ve Pantehonu görebilirsiniz.
ADALARA GEÇİŞ (sardunya ve korsika adasına )
Benim
normalde planım İspanya adalarından boot veya ucakla bu adalara geçip,
İtalyanın en kuzeyinden Malta adasından geziyi başlatmaktı ama İspanya
adalarından İtalya adalarına boot yoktu.ucakta çok pahallıydı.
İtalyanın
Kuzeyinden adalara geçiş var. Planınızı kendiniz yapınız.
1-Genevo→Cacia
(Korsika ) ya ve Sardunya adasına da boot var.
2-Liverno→Bastia(Korsika
)boot var.34€.2-3 kampanya var.
3-Civitavecchia→Olbia
( Sardunya ) boot var.
Roma→Civitavecchia(çok
sık tren var.1 saat sürüyor.5€.)
*Ben
Roma’yı gezmek istediğimden Romadan adalara geçmek zorunda kaldım.Önce Sardunya
– Olbia’ya geçip oradan Korsika adasına geçip Tekrar Sardunya adasına geçtim.
3
farklı kampanya var.
1-Sareman
kampanyası: Civitavecchia810.30 pm)→Olbia (6 am ).En ucuzu.21€.Ama bu kampanya
internette görünmüyor.
2-Mobykampanyası
: pahallı.59 €.
3-Tirrennia
kampanyası: 31€.
O
nedenle asla İnternetten bilet almayınız.Her kampanyanın hergünseferi
yok.Saraman kampanyasının hangi gün seferi olduğunu öğrenip o gün
Civitavecchia’ya gidip Olbia’ya gece seferiyle gidebilirsiniz.Gece ,
kampanyasına göre 10.30, 11.30 gibi feribot kalkıyor.Sabah Olbia’da
oluyorsunuz.
KORSİKA
ADASI (FRANSA)↔SARDUNYA ADASI (İTALYA ) GEÇİŞ
1-Santa
teressa (Sardunya adası )↔Bonfifacio (Korsika adası)
a.Mobylines
campanyası ile 7.00, 10.00, 15.0018.30 geri gelirken 8.30, 12.00,17.00, 20.00
ve 22€.
b.Seraman
kampanyasının fiyat ve saatlerini internetten görünmediğinden bilmiyorum.
2-Propinno(Korsika’nın Batısı )↔Porto torres
(Sardunyanın batısı ) SNCM kampanyası, 41€araba+1 kişi 53€, bazı günler var
sadece
Ben
sardunya adasında Olbia ‘ya geçip batı
kısmını gezip, oradan Santa Teresa’dan Korsika adasına Bonifacio’ya
geçtim.Tekrar yine Bonifacio’dan
Sardunya adası Santa teressa’ya geri dönüp oradan da Güneye doğru
Sassari’ye geçtim .
Ama
burada iki adayı ayrı ayrı anlatacağım.
KORSİKA ADASI (Fransaya ait )
Bu ada
dağlık, tepelik ve Karadeniz gibi yemyeşil içinde evler evlerin önünde çiçekler
renk renk ortancalar (ilk kez kırmızı ortanca burada gördüm) la çok özel bir
ada.
Ülke
dağlık olunca olaşım zor ve pahallı.Ama
otostop her yerde olabiliyor.Her yerde karavan ve cadır kampları var.özellikle
yürüyüş parkurları çok ünlü
BANFİCO(Turgut
reis’in savaştığı şehir)
Yüksek
beyaz kayalıkların tepesinde eski şehir kurulmuş.Çok ilginç ve turistik.
Olbia’dan
Fery ile gelirken kesinlikle güverteden şehrigüzelliklerini izleyiniz.
Feryden
indikten sonra 15 dakika yürüme mesafesi ile turist info boot turlarının olduğu
merkeze ulaşıyorsunuz.
1.
Boot Turu: Fiyatı 15-17€ arası .1 saat
sürüyor.Kesinlikle katılmayınız
tur
çok güzel ama zaten bu güzellikleri fery ile gelirken görüyorsunuz.Sadece
fazlalıktan bir mağaranın içine botla girip çıkılıyor.
2.
Eski şehir: Dar
sokakları, eski, pek te estetik olmayan evleri ile çok çok ilginç.
Merdivenlerle
yukarı çıkarak ulaşılıyor.Çevrenin manzarası nefis.Falezlerin dibine deniz
kenarına inmek +müze girişi 2.50 €.Buraya kesin giriniz.Bir deniz bu kadar mı
temizolur.Manzara muhteşem.Rastladığınız her yükseltiye çıkıp manzaranın
keyfini çıkarınız.
Ben
dönüştede zamanım olduğu için 2 kez gezdim eski şehri
Banifacio→Ajaccio(başkent)125km,
2 saat, otobüs sadece sabah var. otostop yapabilirsiniz.
Bu
yol tek kelime ile nefis. tepelerde yeşillikler içinde taş evleri olan
kasabalar doyumsuz.
Bazı
kasabalar deniz kenarında. Ben giderken de dönüşte de otostop yaptım.beğendiğim
yerde zaman harcadım.Hatta beğendiğim bir kasaba da da kaldım.Zaten hava
kararınca otostop yapamıyorsunuz.
AJACCİO(Napalyonun Şehri)
Deniz
kıyısında harika, çok temiz , denizi de cam gibi olan şehir. Her yer büyük
krovezör ve yatlarla dolu.
Ama
şehrin içi de köpek pislikleriyle dolu. İnsanlar çok şık, bakımlı. Her yer de
cafeler var. Şehirde ayrıca büyük bir gazino var.Pasapotunuzla içeri
girebiliyorsunuz.
1)ESKİ
ŞEHİR: Çok güzel değil.Turist infodan alabileceğiniz haritada pembe renkle
belirtilmiş imperiale yolunu takip ederek gezebilirsiniz
A) Maison
Bonaparte(Napalyonun Evi): 10.30-12.30 ve 13.15-18 arası acık.7€ .pazartesi
kapalı.
B) Museum
Abendera(Girmedim)
2)
BOOT TURU alabilirsiniz.Bir günlük tur ile porto ve kıyılar gezilebiliyor.(50€)
Ajaccio↔Porto(Sadece
otobüs var, 2 saat)
Deniz
kenarında , sarı kayaların olduğu çok güzel şehirmiş.Bonifacio’ya benzediği
için gitmedim.
Ajaccio↔Corte(Tren,
2 saat, 12€,saat 8.35, 15, 17 de var.İlk
otobüs ise 7.45 de.
Geri
dönüş tren saatleri size uymasa otostop yapınız.tren yolu kadar araba yolu da
çok güzel.
ANI:Buranın
küflü peynirleri çok ünlü ve pahallı.Bir tanede ben aldım.Öylesine kokuyorduki
resmen çöpe atmalıktı.Ev sahibim sevdiğinden ona bıraktım
CORTE(Korsika’nın
isyanlar şehri)
Nehrin
kolları şehrin etrafını sarmış.Yol manzaraları burada da doyumsuz.Yolda
gördüğünüz her köprü Eyfel’in
1.
ESKİ ŞEHİR: Buradaki evler çok çok eski.sıvaları dökülmüş, dandik merdivenli
döküntü evler.Ama içinde yaşayanlar çok şık.Uzaktan eski şehrin görünüşü harika
2. MUSEO D’ANTHROPOLOGİE DE LA CORSE: 5.80
€.Eski corte yaşantısını anlatan güzel bir müze.Müzeden kaleye de nefis manzarayı seyretmek için çıkılıyor.
*
burada şehre çok yakın kampta 2 kişi 20€ kalınıyordu.
*
Yukarıya doğru devam ederseniz Barok
mimarısının hakim olduğu Bastia liman kentini görebilirsiniz.
Ajaccio→Bonifacio(8.30
da ki aktarmalı otobüs 23€+7€ , dura dura gittiğinden 4 saat sürüyor.Ama 14.30 da olan otobüs 2 saatte direkt
gidiyor.Ama en iyisi bu yolda otostop yapmak.
Aynı
yollardan geri gelerek tekrar Sardegna
adasına geri geliniz.
SARDUNYA
(SARDEGNA)ADASI(İtalya’ya ait)
Civitavecchia(İtalya)→Olbia(Sardunya
Adası)→Costa Corve
Tunus’un
karşısına düşen Ve Sicilya’dan
sonra Akdeniz’in 2.büyükadası olan bu
ada Korsika adasının tersine düz ovalardan oluşuyor.Daha az yeşil ama deniz
burada harika ve halkı daha sıcak, samimi, yardımsever.
Özellikle
kuzeye indikce bu özellikler artıyor.Çok sıcak kanlı ve misafirververler.
Efsaneye
göre tanrı Korsika’ya inmiş ama ayağını Sardunya’ya bastığı için Düz olmuş.
Sardunya
da daha çok , hele iç kesimlerde adadan
çok şehir havası var.
Adanın
içinde otobüsler seyrek olduğundan çok
rahat otostop yapabilirsiniz.
Boot
ile Korsika’dan olbia’ya gelidikten sonra8Olbia sıradan bir sahil kenti.Birgün
burada kalabilirsiniz)
Olbia→Porto
Cervo(30km, otobüs veya otostopile)
COSTA SMERALDA(Zümrüt Sahil)
Bu
bölgede deniz gerçekten zümrüt gibi .tıklım tıklım yatlarla dolu marinalar, şık
oteller, kayalık veya kumluk plajlarla en turistik bölge.En ünlü şehri
PORTO CERVO
Olbia’dan Porto Cervo’ya giderken Porto
Cervo’ya 5 km kala,
1)
Spiaggia peverio: Cam gibi denizi olan yörenin en ünlü
plajı.Sahil boyunca çok bakımlı bahçeli yazlık evler var.
Yanlışlıkla
birinin içine girdim.Çıkış bulamayınca dış kapının üstünden atlamak zorunda
kaldım.
2)
Porto Cervo :
adanın en şık turistik beldesi.tepelere doğru kavun içirengievleri ile
çok sevimli ama
3)
ben hoşlanmadım.Her şey yat ile gelen zengin turistler
için düzenlenmiş.Şık alışveriş dükkanları,bar, oteller v.s
Porto
Cervo→Arzachena→Palau(Yarım saat, otostop)
Palau→La
Maddalena(Çok sıkı fery var, 10dakika, yerliler için 1€, turistlere 3€)
LA MADDALENA
15
adadan oluşan adaların en büyüğü.Sıradan bir adaolan burayı ben sevmedim.Tüm
deniz yatlarla dolmuş.Heryer alışveriş merkezi.Bir özelliği olmayan bu ada
şehrini gezip geri döndüm.
*bu
ada 7 km lik bir yolla Caprera adasına bağlanır.
Maddalena→palau→santa
Teresa(yarım saat)→Bonoficio(Korsika)((fery, 1 saat)
KORSİKA ADASINDAN TEKRAR SANTA TERESA’YA DÖNDÜKTEN SONRA
SARDUNYA ADASINI GEZMYE DEVAM:
Santa
Teresa→Sassari(102km, otobüs veya otostop ile)
*Sassari’ye
gelmeden deniz kıyısında ki
‘Castelsardo’yu gezebilirsiniz.
SASSARİ
ANI:
Normalde ben Alghero’ya gidecektim.Orası çok pahallı olduğundan ve ev sahibim
yakındaki Saassari de oturduğu için Sassaria’ya gitmek zorundaydım.Her zamanki
gibi otobüs çok geç gidecekti.
Bu
kadar şans olmaz.Çok tatlı İtalyan
otostop yaptığım kız beni Sassari’ye kadar beni götürdü.oradan
Yine
şansıma ev sahibimin , Gitmek istediğim
Alghero sahilinde olduğunu
öğrenince oraya kadar da götürdü.
Verdiğim
hediyeleri bile kabul etmedi.İtalyanlar bize çok benziyor.
Ev
sahibim Marco, arabasıyla beni karşıladı.Birlikte tüm ünlü plajları ve mağrayı
gezdirdi.
En
sonunda kayalık , tertemiz denizde yüzdük.Maskesini bana verince, akvaryum gibi
denizden hiç çıkmak istemedim.Gezim boyunca geçirdiğim en güzel gündü.Rüya gibi
bu sahil kısmını kesin görmeye çalışınız.Hiç unutamıyorum
Sasari→porte
Torres(yakın, güneyde)→Stihtina(24km)→Peloza(sardunyanın en güzel sahiliymiş)
Buradaki
tüm plajlar harikaymış.Ben benzerlerini görünce buralara gitmedim.
Sasari→Porte Conte(Yakın, Burun)→Capo Cacia(Diğer burun)
*Bu
burunlar Sassari’den Alghero’ya giderken batıda
*.Bu
burunların nefis manzarası ve buralarda Bombarde, Lazzoretto, Oraguang v.s harika plajlar var.
*
var.Parkta
1. CAPA CACCİA:
Capa
Caccia ile porte Conte arasında ki ‘porte Conte’körfezinde Porte Conte’de
national Park , çeştli balıklarıyla ve Palmavera, Nuragh kalesi ve diğer kaleleriyle ünlü.
1)Grotta
Di Nettuno: Bu sarkıt ve dikitlerin olduğu mağaraya giriş ücreti 13€. Her saat
başı grubla geziliyor.
Mağaraya
Alghero’dan boot’la gelinebildiği gibi buradanda dik merdivenlerle inerek
mağaraya ulaşabiliyorsunuz.Manzarayı tarif etmek imkansız.hala unutabilmiş
değilim.
Mağranın
girişinde de ücretsiz sarkıt ve dikitleri görebiliyorsunuz.
2)
Villaggio Nuragico: Tarih öncesi İ.Ö yuvarlak , taştan yapılmış, kale ve evlerin
kalıntıları var.Giriş ücretli ama değmez.Dışardan da çok rahat
görebiliyorsunuz.
Sassari→olghero(30km)→Bosa(42km)→Nouro(8okm)→Olgarola(20km)
OLGHERO
16.Dan
Kalma Kale Duvarlarının olduğu bu şehrin halkı Katalan veya yakın farklı bir
diyalekle konuşuyorlar.
Burada
sadece lisanlı dalgıçlar tarafından mercan kayalıklardan çıkarılan çok
ünlü mercanları dükkanlarda satılıyor.
Eski
şehrin dar sokakları ilginç.katedral ve çevresi daha hareketli.
Olghero’nun
çevreside çok güzel.Harika plajları var.Yine buradan da CapaCaccia v.s ye boot
turları var.
BOSA
Teknelerle ulaşım yapılabilen çok güzel bir nehir
geçiyor kasabanın içinden.
Ayrıca
tepede kalesi var. giriş 4€.
Kasabanın
rengarenk evleri kuzey İtalyada ki gibi tepelere doğru yerleştirilmiş.Özellikle
nehir kenarında Sevimli cafeler, dar sokaklar , sıcak ada halkı ile ziyarete
değer.
OLGOSOLO (Duvar resimleri ile ünlü)
Burası çok farklı küçük bir yerleşim.Benim şansıma
evsahibim burada Doktordu da görme şansım oldu.
Burası
asıl Sardunya halkının yaşadığı Akdeniz kasabası.Kasabaya girer girmez yaşlılar
yolun kenarında toplanmış sohbet ediyorlardı.Yaşlı erkekler bizde ki kasket
giyiniyorlar.Kocası ölmüş dul kadınlarda belden büzgülü bol siyah eteklik ve
siyah buluz giyiyorlar.Bazı yaşlı kadınlarda saçlarını siyah eşarpla yarım
kapatıyorlar.
Yine
bu kasabanın her yerinde “moreles” denilen çok başarılı harika duvar resimleri
var.
Bu
kasabada otostop yaparak dağlara doğru çıkınız.
Yine
en önemlisi sanırım Haziran’ın son haftası çok ünlü karnaval oluyor.200 tane atın
katıldığı , binicilerin at üstünde hünerlerini gösterdiği bu karnavalın
fotoğraflarına bile hayran kaldım.Görmeyi çok isterdim.
Benim
olduğum gün İspanya-İtalya futbol maçı vardı.Meydanda kurulan dev tv
ekranında Çoşkuyla maç izlediler.İtalya
4-0 yenildi maalesef.
Bu
bölgede birbirine yakın gezilmesi gereken birçok yer var.Merkez olarak Nuora’da
kalarak hepsini gezebilirsiniz.
1) SERRA ORRİUS(Villaggio Nuragico)
Giriş
5€. İndirimli 2.5€ lik biletle gezdi
Nouro→Dorgali
yolunda (Dorgali’ye 9km kala)
Zeytin
ağaçları arasında tarih öncesinden kalmış insanların yaşadığı taştan
örülmüşyuvarlak evler, tapınak, kale kalıntıları
Var.hele
daha önce gezdiyseniz çok değmez.sadece 1-2 sıra taştan kalıntılar kalmış.
Serra
Orrios→Dorgali(7km)→Gala Gonone(9km)
GALA GONONE
Deniz
kıyısında küçük turistik bir kasaba ama buradan batıya doğru olan ve araba yolu
bulunmayan çok güzel plajlara
Botlarla
gidebiliyorsunuz.Çünkü kıyı boyunca yüksek
kayalık beyaz dağlar var.Her yerde mağralar oluşmuş.Manzara muhteşem
ötesi.
Bootlar
en az 12 kişi olunca 10.30 gibi kalkıyor.Kişi başı 35€.Boot 3 tane plaja
uğruyor.Sadece ‘Gala Luna’plajına
öğleden sonra gidip gelmek 10€. Ayrıca mağara girişi 8€. İsterseniz daha
küçük özel tekne kiralayıp istediğiniz saatte kalkıp istediğiniz yere gidebiliyorsunuz.
*Bu
plajların en ünlüsü ve en önce varılan
‘Gala Luna’plajına dağlardan yürüyerek 2 saatte de gidilebiliyor.
Bootla gittiğim ‘Gala Luna ‘plajı bizim olimpus gibi
yüksek dağlarla çevrelenmiş cam gibi denizi olan harika bir plaj.
Gala
Gonome’nin içine girmeden 2 km sonra ‘Gala Fuilli’ye yoldan gidiporadan
merdivenlerle aşağı inip tekrar dağa doğru
tırmanmak gerekiyormuş.Benim
gözüm almadı.
*Burada
çok Alman ve Hollandalı turist var.Acentedaki
çalışan bu dilleri biliyorlar.
Nouro→Oresel(30km)→Lala
Liberotto Plajı(51 km)Burası da çok güzelmiş ama benzer güzellikte plajlar
görünce gitmedim.
Nuoro→Cagliari(175km)
CAGLİARİ(melekler Şehri)
Tepeden
bakıldığında şehrin her iki tarafında kumsallarmelek kanatlarına benzediğinden
bu adı almış.
Büyük
modern deniz kıyısından Tepelere doğru yayılmış
bir şehir.tepeden baktığınızda heryerden denizi görüyorsunuz.denizden
önce detuz gölleri var.
Tüm
Sardunya da olduğu gibi Cagliar’nin de çevresinde ki turkuaz renginde kisahiller harika. çok
bakımlı olmayan kremit renginin tonlarında olduğunda gözü tırmalamayan yazlık evler yeşillikler içiğne saklanmış
.Bizdeki gibi sahillerde dev binalar değil de tek katlı sevimli evler.
Şehrin
içi yarım günde geziliyor .Eski şehir tepede kale sınırları içinde
1.ESKİ
ŞEHİR
1)
Liman ve Ana Cadde:Üzerindeki binaların hepsi çok güzel
A)Palazzo
Del Comune(Royal Palace): Şöyle içine bir baktırıyorlar.
Tepelere
doğru tırmandığınızda, sahildeki o görkem bitiyor. Yinearalara çamaşır
asılmış dar sokaklaqr
C) Kuleler:
tepesine çıkış4€. (iki tane var.)
D) Katedral
ve Müzesi:
E) Arkeoloji
Müzesi
F) Museo
Pinacoteca ve Nazionale Di Cagliari:
8019.15 .Sadece müze 3€.Galeri+Müze5€.
G) Belvedere:
Manzara setredecebidiğiniz mirador
H) Roman
Anfi tiyatro
İ) Colle
Di Michele (Şehre 3 km uzaklıkta ki kale)
J) Benim
burada harika eski ada taş evi oln ev sahibim vardı.Her yere beni arabasıyla
götürüp gezdirdi.
Diğer
gün brlikte şehrin dışına yüzmeye
gittikYol manzaraları, yazlıklar, kasabalar ve deniz nefisti.
1)Wilasimus:
(50 km)Biz bu sahil kasabasında gerçek
turkuaz renginde ki denize girdik.piknik
yaptık.çok güzel bir dinlendim.Dönüştede diğer ev sahibime giderek birlikte
akşam yemeği yedik.
Yine
bu sahilde Costa Rei, Chia da çok güzelmiş.
Ama
siz o kadar uzağa gitmenize gerek yok.Tüm sahil muhteşem.Belediye otobüsü ile
gidebileceğiniz bir plaja gitmeniz yeterli.
SARDUNYA ADASINDANSİCİLYA ADASINA GEÇİŞ
Cagliai→Sicilya
adası(Palermo veya tripani,gece bootu,
54€, Sabah varıyorsunuz, Genelde arabaları, ev hayvanları ve fazla bavulları
olanlar tercih ediyorlar)
Boot
ile adadan adaya geçmek pahallı.şehirde sadece bir tane boot ofisi var.
İnternetten diğer kampanyaların boot biletlerini de alabiliyorsunuz ama daha
pahallı.
En
iyisi Sardunya dan Sicilya ya gececekseniz daha önce ucak biletinizi almak.
Cagliari→Palermo(Ucak,
Meridiana hava yolu, 8 kiloluk bavul ve küçük bir el çantası yanına
alabiliyorsun.eğer 20 kiloya kadar fazlalık yükün varsa 10€ ödüyorsun.)
Cagliari→Trapani(Sicilya,
ucak, ryanir)
SİCİLYA ADASI
Palermo’ya
erkenden vardım. Hava alanından şehre otobüsle geldiğimde , şehri tahmin
ettiğim gibi buldum.eski miş ve bizim tarla başındakilere benziyren ama daha
bakımlı görkemli evler.Evlerin balkonları dışarıdan bakıldığında çok güzel
görünen portatif raflar gibi
desteklenerek monte edilmiş.
Ev
sahibelerimle öğleden sonra buluşacağım için çantamı birkaç otel denemesinden
sonra bir manifatura dükkânına bıraktım ve daldım sokaklara.
Ev
sahibimin evi dışarıdan bakıldığı zaman eskiydi ama içi harikaydı. Devasa evler
dış kapı ile açılan Apartman sahibleri nin motorlarını ve bisikletlerini
koydukları devasa avlulara acılıyor genelde. Evler çok geniş ama balkon ve
banyoları küçük.
Özellikle
evlerin tabanları çok güzel parke taşları ile döşenmiş.Yine eski evleri,
yukarıdan camekanla aydınlatılmış.
Şehre
varır varmaz en dikkatimi çeken, sakallı Müslümanlar.Palermo’da Bangledeşli,
Pakistanlı, Tunus , faslı Müslümanlar
ve srilankalılar çok.iki tane
camii var. Müslümanların çoğu incik boncuk stıyorlar.Bujiteri dükkanların çoğu
bangledeşli veya Srilankalı.
Palermoda
ki eserlerin çoğunda arap ve Bizans mimarisi hakim.
Sicilyada
çok şık insanların yanında çoğu normal giyimli. Sicilya adası Sardunya adasına
göre oldukca fakir.
Siciyanın
Tarihi: Sırasıyla greek , kartacılılar,
Romalılar, Bizans, Arap, Norman(Kuzey Avrupa), Almanlar, Fransızlar,
ispanyollargelmiş bu adaya.
PALERMO(Başkent)
Şehrin
merkezi ‘Corse Vittorio Emanuele’ caddesi ile ‘Moqueda caddesi’nin
kesiştiği ‘Quattro Canti’ sayılıyor.
Aynı
zamanda ‘Stazione Centrale’ tren istasyonuda merkez sayılıyor. Zaten bu iki yer
birbirine çok yakın.
Tüm
gezilecek yerler birbirine yürüme mesafesinde.
1.quattro canti(dört Köşe): Büyük kavşakta ki dört
apartmanın ön yüzü barok çeşme ve
heykellerle süsülü.Binaların hemen önlerinde şapka giydirilmiş atların çektiği gezi arabalar bekliyor.
1)
Pretoria Meydanı
A) San
Giuseppe Dei teatini: Bedeva ve güzel.Santa Caterina’ya benziyor.
B) Santa
Caterina: Pazartesinden Cumartesiye kadar 9.30-13.30 ve 15.00-18.30 arası
acık.2.50€.
C) Protoria
Çeşmesi: Ortada, 16.yy dan kalma heykelli çeşme.
2)
Bellini meydanı
A) San
cataldo Kilisesi: Hergün 9.30-12.30 ve 15.00-18.00, 2.50€.
Üç
küçük kırmızı kubbesi var. 18.yy da postane olarak kullanılmış. Arap etkisi ve
yazıtları var.
B) La
Martorana: Aslında bu kilise mozaik ve taç kapısıyla çok güzelmiş ama ben
gittiğimde onarımdaydı.Göremedim.
2. Emanuele caddesini kara yönünden devam edip, arc kapıyı geçip sola
döndüğünüzde
1)
Katedral: Caddenin üzerinde.9-5.30 arası Pazartesi, Pazar ve tatillerde 9-13.30
arası acık.Ki,lise ücretsiz.Müzesi 4€. 1184’de yapılan bu çok görkemli bu kilisenin içinde Sicilya
krallarının mezarları var.
2)Palazzo
Normanni=Pazzazo Reale=Normanlar Sarayı: 8.15-17.40, Pazar ve tatillerde
8.15-13.00 arası acık.Giriş şapelle birlikte 10€.
9.yy
da kale olarak inşa edilen daha sonra kraliyet sarayı olarak kullanılan bu
yapının içi fena değil ama içindeki
A.
Cappela Palatina: Tek kelime il muhteşem bu şapel.Tavanı Arap mimarisi ve motifleriyle yapılmış.Kubbe ve
yan duvarlarda ki Bizans mozaikleri eksiksiz ve nefes kesici.
3)
San GiovanniDegli Eremiti+: 9-15, Pazartesi, Pazar ve tatillerde 9-13.30 arası
acık.6€.
12.yy
da Norman ve Arap mimarı tarzında yapılmış kilisenin içinde bir şey kalmamış
ama 13.yy dan inkalma ince ve çift sıra revakları çok zarif.Behçesinde palmiye,
limon ve mandalina ağaçları kiliseye hoş
bir hava vermiş.
3.Dört köşeden Magueda caddesini devam ettiğinizde
1)Teatro Massimo: 9.30-5, Pazartesi kapalı.8€.
Görkemli
bina.İçide çok güzel.Pavarotti, Maria Callas gibi ünlüler söylemiş burada.Turla
içini 25 dakika da gezdiriyorlar.Fotoğraf çektirmiyorlar.İçine girmenize gerek
yok.
Salon
harika ama sadece yukarıdan görebiliyorsunuz.Ben gezdiğim sırada orkestra
çalışıyordu.Burada bir operaya gitmeyi çok isterdim.Biraz ilerlediğiniz de
2)Teatro
Politeama: Bu binada çok güzel.
Her
iki tiyatronun önündeki meydanlar çok hareketli.
4.Dört köşeden Emanuele caddesinden deniz tarafına
yürüdüğünüzde
1)
La Vucciria Pazarı: Bildiğimiz normal pazarlardan ama pazaqrın olduğu semt çok
ilginç.Fakir bir semt.Evler dökük, erkekleri bıçkın.Burada asılı çamaşırlar
bile çok farklı.Çevrede sıra dışı ara sokaklar var.
Deniz
kıyısına indiğinizde
2)Liman
ve kıyısını gezip yürüyüş yapınız.Daha
sonra güneye doğru yürürseniz
3)Chiesa
Della Catena: 10-18 arası acık.2.50€. Çok eski bir kilise. Ben daha sonrada nikah izlemek için de girdim.
4)
Palazza Chiaramonte(Steri): 9-13 ve 14.30-6.30 arası acık. 5€. Kapalıydı.
5)
Museo Luternazionale Marionette8Kukla Müzesi): 9-13 ve 14.30-18.30 arası acık.5
€.
Çok
güzel.Özellikle Asya’ya ait harika kuklalar var.Kesin görmelisiniz.
6)Ilardo
Dondurma: Deniz kıyısında çok meşhur burası ben beğenmedim.Bir Maraişlının
bunlara dondurma nasıl yapılır öğretmesi gerekiyor.
7)
Palazzo Abetellis: 9-18 , cumartesi ve tatillerde 9-13 arası acık. Pazartesi
kapalı. 8€. Güzelmiş.Resimve heykeller varmış ama ben girmedim.
8)
La Spasimo: Bu kilisenin ortasında ağaç varmış.Kilise de çok güzelmiş ama iki
kere gittim.Kapalıydı.Giriş ücretsiz.
9)
Piazza Della Magione: Aslında bu meydan geceleri yemek yemek için masaları ile donatılmış çok keyifli bir yer.
10)
Orta Botanica: 9-20 arası acık.5€.Güzel bir bahçe ama pek bakımlı değil.Çok
İnce sivri sinek her tarafımı şişirdi.Zor kaçtım.Hemen bitişiğinde
11)Villa
Givlia: Giriş ücretsiz ve dinlenmek için daha güzel.
PALERMONUN ÇEVRESİ
1)
MONREALE
Palermo’dan
8 km.Çok rahat otobüsle veya otostopla gidiliyor.Ben evsahiplerimle arabayla
gittik.
A) Katedral:
8.30-12.45 ve 14.30-17.00 arası açık.Ücretsiz.Kuleye giriş 2€. Tatillerde 8-10 ve 14.30-17arası
acık.
Çok çok güzel.Tüm kilisenin içi 12. Ve 13.yy dan
kalma ortaçağ mozaikleri ile bezenmiş.20 metre uzunluğundaki İsa mozaği
Kilisenin
her noktasında görebiliyorsunuz.
Kuleye
çıktığınızda revakları yukarıdan aşağı görebiliyorsunuz.Arabik çeşmenin olduğu
revaklar çok zarif.
2)
GRATTERİ KÖYÜ
Baba
film,inin etkisiyle Sicilya da filmde ki gibi naturel bir köy görmek
istedim.Büyük taş evler, geleneksel siyah giymiş kadınlar, bıçkın
akdenizerkekleri, hayvanlar…Ama bütün bunlar en az 10-20 yıl önce kalmış.Artık
Sicilyada tüm köyler çok modern.
Harika
ev sahiplerim benim bu isteğime karşı Palermo’dan 60 km uzaktaki beni bu dağ köyüne götürdüler.
Sıcak
bir taraftan , zaten insanlar öğleden öğleden sonra evde siesta yaptıklarından
köy bomboştu.Aslında modern olmasına karşılıkmk köy çok güzeldi.
Ama
insan olmayan bir yerleşim birimini sevmediğimden boşuna gittiğimizi düşündüm.
Eğer
siz böyle bir yere gitmek istiyorsanız Palermoya 140km uzaklıktaki
‘Gangi’kasabasına yakın dağ köyleri varmış.Ama buranın yolları düzgün
olmadığından gidemedim.
3)POLİZZİ
KÖYÜ:Palermo’ya 1 saat uzaklıkta ki Burası da naturel köymüş ama ben tekrar
hayal kırıklığına uğramamak için gitmedik.
4)CAFALU
Palermo’ya
trenle 1 saat uzaklıkta ki turistik ama güzel köy.Tren her saat başı var.
Palermo→Trapani(Tren,
2.5 saat, otobüs, 2 saate yakın, 9€)→Marsala(30km)
Direkt Palerm→Marsala(otobüs, 2 saate yakın, 9€)
ERİCE
Tepeye
kurulmuşturistik ama çok güzel eski bir yerleşim.
Trapani’den
5 km önce. Tepeye finükiler ile gidiş dönüş 20 dakika, 6€.Araba yolundan
otostopla da çıkabilrsiniz.
Bu
harika eski kasabanın girişindeki
kiliseye kulesi ile birlikte giriş 5€.
Kasabanın
sokakları geniş çerçeveli kare şeklinde taşlarla döşenmiş.
Kasabada
birçok eski kilise var. Hepside birbirinden güzel.
En
tepeye çıktığınızda Roman hamamı v.s kalıntıları var.Giriş ücretli.Buradan
vadinin ve denizin manzarası çok güzel.Ama buraya girmeden de yandaki parktan
da aynı manzarayı görebiliyorsunuz.
Bu
kasabayı çok keyifle gezdim.
Trapani’ye
uğramadım artık. İsterseniz trapani’ye botlarla küçük adalara gidebilirsiniz.
Trapani→Marsala(30
km
Marsalaya
deniz kıyısından gelirken deniz suyu ile doldurulmuş göllerden elde edilen
naturel tuz yığınları çok ilgiçti.
MARSALA
Marsala
da dağ, taş heryer yemyeşil üzümbahçeleriyle doluydu.Meşhur’Nero
Davola’üzümlerinden yapılan şarabı Porta şarabına çok benzettim.
Deniz
kıyısında herkesin çok beğendiği güzel
dediği bu şehri sevemedim.
Çok
geniş alana yayılmış, dağınuk ve çabucak öğrenemediğim şehirlere ısanamıyorum.
1)
Sibiliana Beach: Marsala’ya 8 km.O kadar çok yosun vardı
ki kepceyle temizliyorlardı.Deniz fena değildi ama canım girmek istemedi.
2)
Marsala Katedralinin çevres,i olan şehir merkezi çok
güzel aslında.Taş döşeli şık sokaklarlarla dolu.Ama saat 11-18 den sonra
sokaklar burada da bomboş.Sadece katedralin bulunduğu meydanda bisikletlerini
park etmiş emekli ve orta yaşlılar gölgeli merdivenlerde sıra sıra
dizilmişlerdi.
3)
Deniz kıyısıda bana çok bakımsız geldi.Yine parklarda
çok az insan vardı.
4)
Marsala’dan da boot ile yakın küçük yerleşim olan
adalara gecebiliyorsunuz.
5)
Marsala Müzesi: Aslında çok meşhur bir müze.Pazartesi
kapalıydı.Salı da temizlik nedeni ile kapalı olunca Marsalada daha fazla kalmak
istemediğimden göremedim.
Marsala→Agrigento(otobüs,
1.5 saat)
AGRİGENTO- VALLE DEİ TEMPLİ
*Agrigento’
nun şehir merkezine varmadan vadiye
gidiliyor.
1) Valle
Dei Templi(Tapınaklar Vadisi): 8.30-17.00arası acık.10€.
Aslında
İ.Ö 5 yy dan kalma bu tapınakların olduğu vadi güzel ama hava o denli sıcakti
ki çok yorgun düştüm.Sanırım baharda bursaı harikjadır.
Vadi
yanyana iki bölüm halinde.
1.bölüm:
Zeus tapınağının kalıntıları ve diğer kalıntılar var.Önemi yok.
2.bölüm:
Girişten sırasıyla
A) Hercules
Tapınağı: İ.Ö 5oo yıllarından kalma.Görülen 10 metre yüksekliğindeki 8 sutun
daha sonra dikilmiş.
B) Concprdiri
Tapınağı: Sarı renkli dor sutunlu bu tapınak en görkemlisi.Ve en sağlam
kalanı.İ.S 600 yıllarında kilise olarak kullanılmış.
3.kısım:
vadiden 15 dakika yürüme mesafesinde.Otostop da yapabilirsiniz.
1)
Giunone Tapınağı: En tepede kayanın üzerindeki tapınak
.
2)
Arkeoloji Müzesi(San Nicola Kilisesinin yanında):
Aslında tapınaklar bileti ile giriliyormuş ama benden müze için 8€ extra
istediler.Sanırım vadi+müze biletini birlikte alırsanız daha ucuc oluyor.
Çok
zengin, geniş alana yayılmış.En önemli eserİ.Ö 5.yy den kalma
Erkek
şeklindeki 20 metre uzunluğunda 1 Ephesus1 mermer heykeli.
ANI:
Sicilya’da ilk kez gemi ile gelen
Türklere burada rastladım.Çok şaşırdım ve mutlu oldum.hatta ilkten Türkçe
kelimeler duyduğumda “yanlış duyuyorum”diye düşündüm.
Buradan
Agrigento şehir merkezine uğramadan 1.5 saat uzaklıktaki ’Caltanesetta’ya
otostopla geçebilirsiniz .(Bu şehrin bir özelliği yok aslında.Ev sahiplerim
burada olduğundan ve vadiye yakın olduğundan dinlenmek için yol üstü
kaldım.)veya Agrigento şehir merkezine gidip oradan otobüsle de gecebilirsiniz.Agrigento’nun
içinin bir özelliği yokmuş zaten.
Caltanesetta→Piezza
Armerina(40 km): Ama direk otobüs yokönce otobüsle Enna’ya oradan da Piezza
Armerina’ya geçebiliyorsunuz.(Tamamı 70 km )
Beni ev sahibim
motoru ile yol ağzına bıraktı.Otostopla
Piezza
Armerina→Caltagirone(30km, İçeri girmeden )→Barrafrancı→Piazza Armerina
PİAZZA ARMERİNA
Şehir
merkezine varmadan 3 km önce araçtan ininiz.Yol ağzından içeriye 15 dakika çok
güzel bir yoldan yürüyünüz.
1)
Villa Romana Del Casale: 9-16 arası açık.5€.
Gerçekten
bu geniş alana yayılmış Roman yerleşimindeki mozaikler harika.Zamanınız varsa
kesin görünüz.Eski roma yaşantısını, bu mozaiklerden tamamen
görebiliyorsunuz.Buradan şehir merkezine geçiniz
2)
Piazza Armerina : şehir merkezi de çok güzel.Özellikle
tepeye kurulmuş eski şehir de
A) Duomo(Katedral):
İçi de çok güzelmiş ama kapalı olduğundan göremedim.
B) Castello
Aragonese: Onarım nedeniyle kapalıydı.
Sokaklar
ve evleri ile palermo’ya benziyordu.
Piazza
Armerina→Vittoria(Otobüs, 1.5 saat): Özelliği olmayan bir şehir.Ragusa’ya yakın
olduğu için kaldım.
Vittoria→Ragusa(20km)
RAGUSA(Barok
Şehri)
Ev
sahibimle arabayla gittik.Heryeri gezdik.
Tepeye
kurulmuş bu şehrin hemen yanında ki vadide asıl gezilmesi gereken nefis
‘Ragusa -İbla’ kurulmuş.
RAGUSA-İBLA
1600
lü yıllarda depremden sonra İspanyollar tarafından zamanında barok mimarı ile
yeniden kurulmuş.
Heykellerle
bezenmiş harika saraylar var.Özellikle balkonların yerleştirildiği tutamaçlar
nefis.
Katedraller,
evler, tüm binaları gezmeye doyamıyorsunuz.
En
tepede de Üniversite var.Çok zevkle geziliyor.
En
aşağıda da nehrin çevresi yemyeşil ve çok dinlendirici.
Bu
şehri kesin görmelisiniz.
*Granita:
ragusa’ya ait çok özel bir dondurma.Unuttum burada yemeyi ama diğer şehirlerde
yiyeceğim.
Ragusa→Nato(Otobüs,
1 saat)
SİCİLYANIN DOĞU KIYILARI
NATO
Çok
çok eski tarihi yerleşim .
1) Şehir
içi:Aynı ragusa gibigotik binalarla bezenmiş.Ragusa’dan daha görkemli binalar var.1693’de depremde
binalar yıkılınca , İspanyollar bu barok binalatrı yapmış.
Sahil sehre 6 km uzaklıkta.Deniz çok temiz.Çok
zevkle yüzdük.”
·
Mayıs ayında şehir içindeki yokuş olan cadde
renkli çiceklerle desen verilerek Guetelama’da olduğu gibi
süsleniyor.Resimlerini gördüm.hayran kaldım.
2) Antik
Nato: Benim ev sahibimin evi buraya yakındı.Çok ta gitmeye değmez.
Buradaki
çin Seddi gibi duvarlar, kuleler ve kalıntılar var.Aslında bu kalıntılar 4000
yıl önce yapılmış ama her gelen eklemeler yapmış. Yıkılanın yerine yenisi
yapılmış.Şu anki duvarlar 1000 yıllık ve çok ihtişamlı.
İnsanın
aralarında harc olmadan bu duvarları nasıl yaptığına inanası gelmiyor.Zamanında
bütün bu vadiyi bu duvarlar çevreliyormuş.Şu anda sağlam kale duvarları ve kuleler ziyarete açık.
3)
Cava Grade: Nato’ya 20 kmolan vadi.Aşağıda nehir
var.Otobüs bulamadığımdan gidemedim.Resimlerinden gördüğüm kadarıyla çok güzel
olması gerekiyor.Siz otostop yaparak gidebilirsiniz.
ANI:
Sokaklarda Nasreddin Hocanın eşeğe ters binmiş reklam resmini görünce
sordum.Yunanlı !Ciufci’aynı bizim hoca gibi müzükli gösterisi varmış.Benim hoca
sandığımda kendisiymiş ama kitapcıkta hacanın da adı geçiyorduçKaldığım yere
uzak olunca gösteriye gidemedim.
Noto→Sirucusa(30km,
1 saat)
SİRİCUSA
Deniz
kıyısında en güzel, en modern şehir.İ.Ö 734 yılında kurulmuş. Ünlü matematik ve
fizikci ‘Arkhimedes’İ.Ö 3.yy da hamamdan evraka(buldum) diyerek cırıçıplak
dışarı burada fırlamıştı.
ORTİGA
Şehre
köprü ile bağlanmış bu ada çok güzel.Ev
sahibimin evi adada olduğu için çok güzel gezdim.Diğer ev sahibimin de
bisikleti ile dar sokaklara varıncaya kadar dolaştım.
1.
Ada’ya köprü ile
girdiğinizde
1)
Apallon Tapınağı: Kalıntılar acık havada ve hala güzel.
2)
Roma Caddesi: En ünlü, şık mağazaların olduğu
cadde.Devam edip sağa döndüğünüzde
3)
Bagni Ebrarci(Yahudi Hamamı): 5€.Çevresinde ki Yahudi
mahallesini de gezebilirsiniz.
4)
Piazza Duomo(Katedral ve Meydanı):17. Ve 18. Yy dan
kalma çok keyifli bir meydanın çevresinde saraylar var.
5)
Fonte Aretusa: Deniz kıyısında ilginç göl şeklindeki
çeşme
6)
Moseo Bellama
7)
Castello Maniace: Bu kale adanın sivrileşen enucunda
.5€.Zaten adanın kıyılarının manzarasını kaleye çıkmadan da görebiliyorsunuz.
·
Adanın çevresindeki harika kayalık plajlar
var.Deniz turkuaz renginde.Kesinlikle burada yüzme molası veriniz.Dar, taşlı
sokaklarını, 17.yy dan kalma İspanyollardan kalma çeşitli motiflerle
süslenmişbalkon altlıklarını , barok binaları görünüz.
2.Sirucusa ana
kara
Ortagia’dan
otobüsle gidebilirsiniz.Ben bisikletle gittim.Zamanınız varsa yürüyebilirsiniz
de.Antik Yunandan kalma eserler var.
1)
Teatro Creco(Yunan Tiyatrosu): 9-19arası acık.10€.Arkeoloji
müzesi ile birlikte fiyatı 13.5€.
antik dönemden kalma bu tiyatroyu, Romalılar
İ.Ö 5.yy da yeniden inşa etmişler.15.000 kişilik tiyatronun oturakları yine gri
tahta ile çoğu festivallerde kullanılmak için kapattıklarından orjinallerinin
bir kısmını görebiyorsunuz.Yine de o taşların 2500 yıllık olması insanı
heyecanlandırıyor.
Tiyatronun
üst tarafından devam ettiğinizde
A) Latomia
Del Paradiso(Cennetin Taş Ocağı): Şimdi çiçeklik , ağaçlık, bahçe içinde
B) Orechio
Di Dionisio(Garavaggio): 1608 de akustiği nedeniyle bu ad verilmiştir.Kulak
şeklinde bir mağara.
·
Tiyatroya girmeden solda
2)
Anfiteatro Romano: Ücretsiz ve bu kalıntılar daha
sağlam ve güzel.
Buradan 10 dakika yürüyerek
3)
Museo Archeologico(Paolo Orsi): Güzel düzenlenmiş
müze.9-19(Son giriş 18pm).Karşısında
4)
San Tuario Madonna Delle Lacrime: Koni şeklinde farklı
kilise
ANI:
Sircusu’da gece katedralin kapısının önünde (Sahne gibi) gençler , müzik ve
bale gösterisi yaptılar.Hayran kaldım.Camide bizim gençler saygısızlık diye
gülemezler bile.Özellikle ‘alaaddinin sihirli lambası’balesi nde müslaman kız rölündeki kızların başları
kapalı ama göbekleri açıktı.
Sirucusa→Catania(Otobüs,
1.5 saat, 7€)
CATANİA
Şehre
gelir gelmez diğer lerinden farklı olduğu hemen dikkatimi çekti.Şehrin merkezi
ve şehirde k, birçok bina Etna’nın taşlarından yapıldığından siyah renk hakim.
Burada
İsviçreden turla (‘500€ kişi başı)gelen Türk ailesine rastladım.Catania’ya uzak
yerde kalıyorlarmış.Nereyi gezeceklerini bile bilemiyorlardı.Sanırım sadece
farklı bir ülkede olmak için o kadar parayı vermişler gibi geldi bana.
Şehir
, geniş alana yayılmış.Şehrin içinde deniz kenarı sevimsiz.Siricusa
tarafında kumlu plajlar, Taormina
tarafında ise kayalık plajlar var.
1) Plazza
Duomo
A) Katetral:
7.15-12 ve 14-19 arası acık.Buradaki katedral
ve sraylar siyah taşla yapıldığından çok farklı.ve güzel.Meydanın
ortasındaki fil heykeli ve yan taraftaki
çeşme deçok güzeldi.
2)
Yakında katedralin doğusunda
B) Teatro
Bellini ve Meydanı: Çok ihtişamlı
3)
Katetralin batısında
A) Via
Crociferi Caddesi: Birçok harika barok eski kilise var.
B) Teatro
Romano Odeson: 4€.
C) Ex
Monastero Del Benedettini: Avrupanın 2.büyük manastırı.Giriş ücretsiz.Hafta
sonu giriş 9-12 arası acık olduğundan içini göremedim.
4)
Manastırın Güneyi
A) Castello
Ursino ve Museo Civico: birliktr giriş ücreti 6€.Güzel bir kale.
CATANİA ÇEVRESİ
ETNA
Catania
da deniz kıyısındakitren istasyonun
karşısında Coma otobüs istasyonu na da yakın olan AST kampanyası otobüsü ile
8.15-9.15Etna’ya, Etna’dan da 16.30 şehir merkezine dönüş var.tek gidiş 6€.
Aslında
otostop yapınız.Daha rahat ve yarım saat.
Etna’ya
Taormina’dan da gidiliyor ama biraz daha uzak.
Otobüs
veya otostopla Etna’ya gidince (2000metre)isterseniz teleferikle(29€)daha
yukarı çıkabiliyorsunuz.Teleferikten indikten sonrada kraterin yakınlarına
kadar gidebiliyorsunuz.
Ama
birçok turist Telerefiğe binmeden Etnanın eteklerinde ki sönmüş kraterlerin çevresinde yürüyüş
yapıyorlar.Zaten Etnanın püskürttüğü dumanı çok rahat görebiliyorsunuz.
Etnanın
eteklerinde eteklerinde ki eski ve daha
ueni kraterler var. Etna ve etekleri simsiyah ama bazı yerlerde bıcak ile
kesilmiş gibi yeşillikler başlıyor.Hatta bazı eski kraterlerin çevresi tamamen
ağaçlarla dolu.
Burada
siyah Etna taşından yapılma hediyelikler de çok ilgiçti ama yaşlı bir amcanın
bu taşlardan yaptığı masklara hayran kaldım.Yer olmadığından satın alamadım.
Etna
dan lavlar yavaş yavaş aktığından çevrede boşaltılmış ama şimdi lavların
altında kalmış evler görebiliyorsunuz.
Etna
çok ilginç. Ben çok tatlı evsahibim ve kızı ile arabasıyla gittik.Dönüşte
harika yazlık evlerin olduğu güzel yerlerden
Geçerek
denize doğru indik.
1)CATANİA-DENİZ
KIYISI
A)
Sirucusa
tarafında kumlu plajlar var.Ama kuzeye doğru ilerledikce
B) Acı
Castello ve hemen bitişiğinde Acı Trezza
kasabalarında sahil ve denizin içinde çok farklı kaya oluşumları var.Turkuaz
rengindeki deniz de harika.Ayrıca burada deniz kenarında yine çok güzel kale
vardı.Her taraf Etnanın siyah taşlarından yapılmış.Hala deniz kıyısında etnanın
lavlarının deniz suyu ile karşılaşması sonucu orijinal köşeli etne taşlarını
görebiliyorsunuz.
Ev
sahiblerimle ailecek bu sahilde yüzdük.Gezdi.Eğlendik.Çok iyi dinlendim.
Catania→Taormina(50km,
Otobüs, 5€)
TAORMİNA
Ucurumun
üstüne tünemiş olan bu turistik şehir gerçekten görülmeye değer ve çok güzel.
1)
Corsa Umberto: Çok uzun ve keyifl, bir cadde.
Dükkanlar, barlar, şık kafeler var.Cadde üzerinde 3-4 tane de meydan
var.Akdeniz manzarasını seyretmek için miradorlar var.
2)
Greek Theatre(Yunan Tiyatrosu): Hergün 9-7 arası
acık.8€. Tam şehrin merkezinde İ.Ö 3.yy dan kalma görkemli bu tiyatronun oturaklarını,
festivallerde kullanıldığı için tahta ile kapatılmış.
Özellikle
buradan çevrenin , deniz manzarası harika. Şehir tepede olduğu için zaten her
yerden manzara muhteşem.
3)
Public Gardens: Teraslar şeklinde düzenlenmiş bu bahçe
manzarasının dışında dinlenmek için uygun.
4)
Kale: Tepede çok güzel görünüyordu ama kapalıydı.
Şehrin
merkezinden aşağıya , Plajlara teleferik veya araba ile inebiliyorsunuz.
Taormina→Messina(52km,
Otobüs ,burada her yerde otoban ve normal araba yolu var)
Messina,
sevimsiz bir şehir.Aslında burada kalacaktım ama aynı gün Güney İtalya’ya geçtim.
Messina→İtalya-Villa
San Giouvanni(boot, 15 dakika, 2.5€,heran boot var)→Kuzeye doğru istediğiniz
yere gidebilirsiniz artık.
Ben
şansıma feribotun içinde gideceğim yere gidecek bir beyin arabasına bindim.
GÜNEY İTALYA
Boot
ile karşıya geçtikten sonra deniz kıyısından yemyeşil harika manzara eşliğinde 1 saat gittik.Ama
güney yerleşimleri sevimsizdi.
TROPEA
Uçurumun
üstüne kurulmuş bu tarihi ve turistik
şehrin mimarisine Araplar ve Normanlar etkili olmuş. Evler sahil boyunca
kayaların üzerine tünemiş .Tepeye araba ve merdivenle çıkılıyor.
Zamanınınz
varsa bu sıra dışı kasabayı kesin görmeye çalışınız.
Tepede
ki eski şehir çokilginç.Yer yer manzara için miradorlar var.Eski şehir zamanında
yüksek duvarlarla çevrilmiş. 1200 yıllık bu duvarların bir kısmı sapasağlam
kalmış.
Beni
ev sahibim karşılayıp gezdirdiği için heryeri gezdirdi.Yine ucurumun tepesinde
ki evler en az 500 yıllık.Çok eski kiliseler, Araplardan kalma değirmen v.s
görebilrsiniz.
Yine
denizin içinde kayanın üzerinde kale-kilise var.Taş düşme tehlikesi olduğundan
giriş yok ama manzara nefes kesici.
·
35 km kuzeydeki Pizzo yerleşimi de aynı Tropea
gibi deniz kıyısında uçurumun tepesinde.Burasıda çok güzel Tam yol üstü
olduğundan burasını gezmek daha kolay.
Ben
önce Pizzo’ya gidip Troppea’yı görüp tekrar geri gelmek zorunda kaldım.Buradan
kuzeye doğrı çıktım.
·
STROMBOLİ ADASI: Tropea’dan boot ile 3 saat
sürüyor.30€. Bu adadaki volkan çok aktifmiş.heran duman ve lav
görülebiliyormuş.
·
Pizzo’dan trenle 2 saatte Cozenza’ya gidip orada
kaldım
Cozzenza→Salerno(tren,
4 saat, 10€, otobüste var)
SALERNO
Deniz
kenarında büyük sıradan birşehir .şehir merkezi deniz kıyısına iki sokakparalel
yukarıda.
Tren
ve otobüs terminalleri hemen merkezde.Yine her tarafa giden deniz kenarındaki boot turları da
merkeze yakın.
Ben
geldiğimde siesta zamanı olduğundan sokaklar boştu.Şık alışveriş dükkanları
cadde boyunca sıralanmıştı.
Üstü
açık geniş girişli Farklı Katedrali
merkez caddeye yakın.
Deniz
kenarında plajlar var.
POMPEİ
salerno→pompei(hızlı
tren, 2€, 20 dakika, otobüste var ama 1.5 saat sürüyor.Fiyatları aynı)
Pompei,
Salerno’dan daha yakın.Napoli’den de gidebilirsiniz.
Vezüv,
yanardağı pompei ile Herculaneum(Ercolano)arasında olduğundan patladığında iki
roma şehri de lavların altındakaldığından yıllarca korunabilmiş.
Dünyanın
en iyi korunmuş bu roma şehrine giriş ücreti 11€.
Balıkcılık yapılan ve şarap üretilenve İ.Ö 8yy 25.000
kişinin yaşadığı bu şehir , Vezüv yanardağın İ:S 79 ilk patlamasıyla kül ile
kaplanmış.Şehir ancak 1594 te bulunmuş. Uzun yıllar ortaya çıkarılması için
çalışmalar yapılmış .Pompei ve Herculaneum lavların altında kaldığı için
korunmuşlar.
Şehrin
her bir sokağı bizim efes’e benziyor.Çok geniş alana yayılmış.En az 2-3 saatte
gezebiliyorsunuz.
Her
sokak başında çeşmeler, şarap mahzenleri, fıçılar, ekmek odaları(Değirmen ve
fırın),v.s tam bir şehir.
Ana
giriş ve Anfi Tiyatro girişi nin dışında
2 tane daha girişi ve çıkışı var.
En
uygunu ana girişten girip anfi tiyatro
tarafındaki çıkıştan çıkabiliriz.Veya tersini yapabilirsiniz.
1)
Teatro Grande: İ.Ö 2. Yy dan kalma 5000 kişilik.Yanında
küçük bir tane daha tiyatro var.
2)
Via Dei Abbondanza: Şehrin en büyük caddesi.Görülecek
dükkan ve evlerin çoğu burada.Bazı evlerin , dükkanların üstüne kırmızı renkle
duvar yazıları var.
A)Thermae
Stabianae(Hamam): Soyunma odaları , yüzme havuzu, kabartmalı süslü duvarları
ile çok ilginç.Duvarlar arası boşluk bırakılarak yanan odunların ısısı ile
hamamın kendisi de ısıtılıyormuş.
3)
Forum: Şehrin merkizi olan bu büyük alanda çoğu binanın
yıkılmasına karşılık çok görkemli.
A)
Jupiter tapınağı:
B) Nacellum(Pazar
Yeri):Çok ilginç bulduğum Taşlaşmış insanlar, duvar freskleri v.s görebilirsiniz.
C) Demirli
depolarda Pompei’den çıkan heykeller, şarap fıçıları, Yine taşlaşmış insanlar
v.s görüyorsunuz.
D) Bazalika
4)
Forumdan Jupiter tapınağının yanında ki kapıdan dümdüz 15 dakika yürüdüğünüzde
A)
Villa Dei Misteri(Gizemler Villası): Bu 2000 yıllık eve kesin gidiniz.Bir
rahibeye ait olduğu düşünülünen bu evde kırmızı zemin üzerine yapılmış freskler
nefis.
*Metti’nin
evi de buralarda ama kapalı.Siz deneyiniz.
*Yine
Anfi tiyatroya yakın ‘Loreius Tiburtinus’ evi ve ‘Julia Felix evi’ de
kapalıydı.Siz bunları da sorunuz.Çok güzellermiş.
5)Genel
ev(Özel Ev): Burada ki erotik resimler harika.Zaten ana cadde üzerinden
inerken kuyruktan anlarsınız.
6)
Anfi Tiyatro: Dış duvarları sapasağlam kalmış bu tiyatronun oturaklarının bazı
kısımları yok olmasına karşılık çok etkileyici.
Artık
buradan çıkış yapabilrsiniz.
Pompei→Sorrento(Pompei
ana giriş kapısında sadece cuf cuf tren, yarım saat, 2.10€, Buradan Napoli’ye
de cuf cuf tren var.)
AMALFİ SAHİLLERİ
Salerno’dan
deniz kıyısından Sorrento yarım adasına
kadar devam eden uçurumlu, bol dönemeçli
ve rüya gibi manzaralı sahil yolu.
Yol
eskiden oldukça tehlikeli olduğundan sadece korsanlar gelebiliyormuş.O nedenle
manzarayı tamamlayan özellikle önemli noktalarda gözlem kuleleri ve kaleler
görüyorsunuz.Yamaçlarda Ucurumlara tutunmuş gibi sevimli kasabalar,üzüm bağları , badem ağaçları ,
limon bahçeleri ve zümrüt plajlarıyla
tek kelimeyle doyumsuz.Bu sahili gezmeden gelmek yok.
Bu
yolu , badem ağaçları da gezi botları var.
2) Otobüs ile
Salerno→Amalfi(hersaatbaşı sadece otobüs, 21 km, 1.15 saat, 2.60€)
Amalfi↔Ravello(7km,
sadece otobüs)Amalfi’ye geri dön.
Amalfi→Pasitono(sadece
otobüs, 17km, 40 dakika, 3.60€)→Sorento(20km, 50 dakika, 3.80€)
*Ama
en iyisi bu yolu motorsikletle gitmek.Kullanamadığım için çok hayıflandım.
3) Salerno→Napoli(tren veya otobüs, 4€)
*Bu
geziyi tersten de yapabilirsiniz.
*
Eğer çok erken den geziye başlarsanız
Amalfi, Ravello, pasitona ve sorento’yu gezebilirsiniz.
Ben
Salerno ile pompei arasında nacero’da kaldığımdan 1.gün pompei ve Sorrento’yu
gezdim.2. gün Amalfi, ravello ve pasitono’yu gezip mecburen tekrar Sorrento üzerinden Napoli’ye geçtim.
AMALFİ
Amalfi
Herkül’ün aşık olduğu su perisinin adı.Amalfi
genç yaşta ölünce Herkül söz verdiği üzere onu en güzel yere gömmek isteyince
Amalfi’yi kurmuş.
Dünyanın
en eski deniz yasası 11.yy da burada çıkarılmış ve uygulanmış.
Salerno
Amalfi yolu muhteşemdi.Uçurumların dibinde zümrüt plajlar, Yeşillikler, limon
bahçeleri, bağlar, çiçekler arasında tepelerde evler.
Yollar
dar iki araba zor geçiyor.Çoğu yerde ileri-geri
yapmak zorunda kalınıyor.Bahçeler tepelerden aşağı teraslar
şeklinde.heryer rengarenk çiçekler.Bir sahil bu kadar mı güzel olur.
Amalfi
kasabası deniz kenarından tepelere doğru kurulmuş.Bizans, arap etkisi
çok.Monterosso: En büyük olan.İki parçadan oluşuyor.tren garı yeni liman
bölgesinde.Burasıda güzel ama diğerlerini gördükten sonra en sevimsizi bu geldi
bana .Daha çok tatil kasabasına benziyor.
*Hemen
deniz kıyısında 2 tane çok güzel halk plajı var.Denizi de pırıl pırıl.
1)Piazza
Del Duomo: Hemen deniz kenarına yakın meydan
A)
Duomo: 9.yy da romanesk mimarisinde yapılmış.Dıştan çok görkemli ve çok zarif.
Konstantinopolis’te
yapılan bronz kapılar 11.yy da takılmış ve harika.
Ön
cephesi 19.yy dan kalmaİçinde cripta’da Aziz Andreas’ın görkemli mezarı
var.13.yy da kemikleri Konstantinopolis’ten getirilmiş.
Hemen
arka yanında farklı mimaride ki
B)Campanile(Çan
Kulesi): Arap ve Norman mimarisinde yapılmış
C)Chiostro
Del paradiso: 13.yy dan arap ve Norman mimarisinde yapılmış.Şu78 anda
katedralin müzesi.Katedral +müze girişi 3€.
2)
Compos Müzesi: giriş 2€.Deniz kıyısına yakın ve denizcilik yazıtları var.
3)
Paper Müzesi: Şehrin içinden geçen anayoldan tepeye doğru tırmandığıızda.Kağıt
üretim merkezi.
4)Grotto
Dello Smeraldo: Merkezden 4 km Pasatino yolu üzerinde botla veya Merdivenlerden
inerek sarkıt ve zümrüt renkli mağarayı gezebilirsiniz.Ben zamansızlıktan
gidemedim ama siz gidiniz.
RAVELLO
362
metre yükseklikteki kayaların üzerine kurulmuş çok güzel deniz manzaralı dağkasabası.
1880’de
parsifal operasının bir bölümünü Richard Wagner burada bestelemiş.Bu nedenle 60
yıldır Ravello müzik festivali burada yapılıyor.
1) Villa
Rufola: 4 €. Çiçeklerle süslenmiş bu villadan deniz manzarası nefes kesici.
13.yy Arap, Romamimarisiyle yapılmış.Daha sonra eklemeler yapılmış. Arap
mimarisi hakim.
1880’de
Richard Wagner son operasını parsifal’ı yazarken bu bahçelerden ilham almış.O
nedenle bahçenin içinde düzenlenen klasik müzik konserleri için açık hava
konser salonları var.
Wagner
ve Birçok krallar dahil ünlüler kalmış burada.
Tepeye
doğru yürüdüğünüzde
2)
Katedral: 1076 tarhli, Romanesk mimari de yapılmış.
3)
Villa Cimbrone: 6€.Bu villa daha da güzel.Hele buradan
Amalfi manzarası muhteşem.1904 te yapılan bu villanın bahçeleri daha
detaylı.Çok şık kafesi var.Behçeden aşağı doğru indiğinizde Temple ve heykeller
de çok güzel.Birçok ünlü burada misafir olmuş.
*Zamanınız
yoksa sadece katedralin karşısında ki miradordan da ücretsiz harika manzara seyredebilirsiniz.
PASİTANO
Amalfi
→pasitano yolu daha da darlaştı.Çoğu yerde arabalar ileri-geri yaparak
ilerliyebildik.Manzara daha da doyumsuzlaştı.
Pasitano,
kıyıda ki gezilecek yerleşimlerin en küçüğü en sevimlisi.Daracık sokaklar,
sevimli dükkanlar, cafelerle çok huzurlu.Küçük bir plajı var.Kısa sürede gezebiliyorsunuz.heryer limon ağaçlarıyla
dolu.
1)
Santa Maria Assunta Kilisesi: 13.yydan kalma seramik
çatılı.13.yydan kalma Bizans atları çok güzel.
SORENTO
Amalfi
kıyısındaki en büyük, geniş alana yayılmış yerleşim.
Pasitano’den
sonra yol biraz genişledi ve rahatladı.Zaten bu yol deniz kıyısından değilde
çoğu yerde iç kısımdan devam ediyor.
Sorrento’nun
üç tarafı yüksek kayalıklar var.Aşağıda deniz.Aşık oldum buraya.
1)
Museo Correale: Ücretli.Yöreye ait ‘İntarsad’ denilen
ahşap kakmalı harika mobilyalar var.Hepsi çok zarif.2 kere gezdim bu
müzeyi.Ayrıca bu müzede çok zarif porselenlerde sergileniyor.
·
Müzenin ilerisinden Hotel Ambusci Atori’nin
bahçesinden ücretsiz girdim.Bu Hotelin sahilide harikaydı.kesin gidiniz.Denizi
göl haline getirmişlerdi.
2)
Tarihi Merkez: Dapdaracık ve bir o kadar da sevimli,
renkli, upuzun cadde.
Bu
yörede limon çok bol olduğundan limon likörü (Ben içemdem), limon sabunları,
çikolataları v.s her yerde satılıyor.
Yine
bu yörede çok renkli ve albenili seramik objeler çok fazla.Sorrento’da ayrıca
ahşap kakmalı çok şık müzik kutuları hediye için ideal.
3)
Grand Masina: Merdivenlerden döne döne aşağı
iniliyor.Cafeler, restoranlar, evleriyle çok sevimli.Halk plajları da
burada.Her yer cıvıl cıvıl.
Sorrento→Capri(Aslında
daha yakın buradan)
Napoli→Capri(boot,
1 saat)
*Zamanınız
varsa Sorrento’dan napoli’ye gelirken Ercolona tren istasyonunda inip Ercolana
Roma şehrini ve vezüv’ü gezebilirsiniz.veya Napoliden gecebilirsiniz.
CAMPANİA
BÖLGESİ
NAPOLİ
Gezmek
için 2-3 gün gerekli.Sicilya ya çok benziyor.
2
milyon nufuslu İtalyanın 3.büyük şehri.eski şehir bizim Beyoğlunun arka
sokaklarına benziyor.Renkli, Renkli, canlı bir yaşam var.İnsanlar dışarıda oturuyorlar, sohbet ediyorlar, yemek
yiyorlar.dar sokaklarda evlerin arasında hep çamaşır asılı.
İtalyanın
en pis şehri.Her yer köpek pisliği.Halk yerlere çöp attığından koku da var.
Burada
ki kebabcıların çoğu Pakistanlı , Hindistanlı vs.Türk kebabcısı
yok.İşportacılık yapan çok Afrikalı zenci var.
1.
Centro Storico(Eski
Şehir): Via Toledo caddesinin doğusunda Garibaldi meydanına doğru.Şehir merkezi
sayılır.Garibaldi tren istasyonu yürüme mesafesinde.
Burada
daracık sokaklar da çok eski, bakımsız güzel evler var.Her taraf çok hareketli
Tüm
evler büyükkapılarla Sicilya’da ki gibi geniş avlulara açılıyor.
1)
Spaccanapoli Caddesi: Bu dar, en hareketli cadde
şehri ikiye bölüyor.Elmo kalesine çıktığınızda bu caddeyi çok rahat
görebiliyorsunuz.
Bu
caddeye parelel ve dik sokakların hepsi gezmek ve fotoğraf çekmek için çok
ilginç.
A) Piazza
Gesunuovo
B) Santa
Cesu Nuovo Kilisesi: Kilisenin içi de dişı da çok görkemli.Karşısında
C) Santa
Chiara Kilisesi: 14.yy dan kalma gotik mimari ile yapılmış çok zarif kilise.
Bu
kilkisenin atlarında Roberto D’Anjo’nun heykelleri çok zarif olan mezarı var.Hemen yanında
D) Chiostro
Delle Claisse : 9.30-17.30 tatillerde 10-14.30 arası acık.5€.1742 yapımlı bu
binanın seramik sutunlarla süslenmiş bahçesi güzel.
2)
Via Tiribunali (Spaccanapoli) caddesine paralel
hareketli üst cadde
A) San
Lorenzo Maggiore(Fransisken Kilisesi): Ön cephesi barok olan ve 14.yy dan kalma
mermer kapısı var.
Yanında
ki dört müze+yer altı Roma marketlerini ziyaret edebilirsiniz.Giriş 9€.
3)
Katedral: 14.yy dan kalma bu çok eski katedralin
kapıları da 19.yy dan kalma.Neo-Gotik ön cepheli normal bir katedral.Ama
katedralin içinde;
A) Santa
Restituta Bazalikası: 8.30-12.30 ve 16.30-18.30 arası açık.Bedeva.324 yılında
yapılmış bu katedrali çok aradım.Ancak gideceğim gün bu bazalikanın katedral
içinde olduğunu öğrenebildim.O nedenle ancak parmaklıklar arasından
görebildim.4.yy dan kalma Roma sutunları ve 5.yy kubbesi ile Avrupanın da en
eski yapılarından biri.Sadece en eski vaftizhane için giriş 1.5 €.
B) San
gennora Şapeli: 8.30- 13 ve 15.30-19.30 arası acık.şehrin azizinin kanı şişede
atlarda saklanıyor.Güya bu kan yılda 3 kere değişiklik gösterince şehirde bir
feleket le karşılaşılacağına inanılıyormuş.
4)
Napoli Sotterinanca(Yer Altı Şehri): Giriş
9.30€.İtalyanca, İngilizce, fransizca dillerinde rehberli turlarla geziliyor.
A) Roma
Tiyatrosu: Bir evin altındağbulunmuş
B) Yine
yakınındaki evin altında diğer kalıntılar var.
C) Yer
altı Şehri: 2.Dünya savaşında insanların yaşadığı oldukça ilgiç bir yer.Dar
kanallar, kullanılmış eski eşyalarv.s
görülmeye değer.yakınında eski şehirde
5)
Gino Sorbillo: Burada kesin pizza
yemelisiniz.margarette 3€.Eğer oturusanız 3.30€.Çok lezzetli ve doyurucu.
Katedrale
yürüme mesafesinde
2.
Museo Archeologico nazionale: 9-19.30 (en son
giriş 19)arası acık.Salı kapalı.8€.
Yunan,
Etrüsk ve Roma tarihini anlatan eserler
var.tek kelime ile harika.
Zemin
kat: Romalıların yunan heykellerinden yaptıkları kopya heykeller sergileniyor.
En ünlüsütek mermer bloğundan oyulmuş en büyük’farnese Boğası(Toro Farnese)’
heykeli büyüleyici.
1.kat=Asma
kat: Mozaiklerinsergilendiği bu katta roma şehirleri Pompei ve herculaneum’dan
getirilen mozaikler nefes kesici.Özellikle pompeiDen zengin villalardan
getirilen mozaikler çok çok güzel.Çok küçük mozaiklerden yapılanlar sanki resim gibi.Bunlardan en ünlüleri’Dikkat
köpek var’mozaiği ni o sırada başka yerde sergiye gittiğinden göremedim.
Gabinetto
Segreto(Gizli Galeri): Ben bu kadar muhteşem eserler görmedim.kesinlikle
görmelisiniz.,
Yine
Pompei ‘nin genel evinden ve diğer evlerden getirilen erotik mozaikler
ve resimler çok güzel.insanoğlu o zaman da da farklılıklar peşindeymiş.Hele
koyunla cinsel ilişkiye giren Romalı adamın heykelini inanılmazdı.Daha sonra bir kopyasını
Amsterdam ‘da sex müzesinde gördüm.
Romalı
kadınlarda çok rahatmış.
2.kat:
Roma döneminden kalan nefis resimler ve bronz objeler sergileniyor burada.Yine
bu katta küçük bir delikten yılda bir kere güneş işiğinin geldiği çizgi
üzerinde buçlar vardı.Ama tam olarak anlayamadım
3.
Capordimonte Müzesi:Eski şehrin
güneyinde.otobüsle gidiliyor.İçeri kaçtığıdan üçretinin kaç lira olduğunu
öğrenemedim.
Binası
1738’de yapılmış 3 katlı kraliyet sarayı.İtalyan ve Avrupa Rönesans sanat
eserleri var.Aslında tüm resimler çok güzeldi ama bana artık aynı tarz resimleri görmekten bıkkınlık
geldiğinden fazla kalmadım.
Ama
Caravaggio’nun kırbaçlama adlı resmi hem çok faklı hem de çok etk,leyici.Kesin
görmelisiniz.Sadece bu resim için bile bu müzeye gidilir.Ama ben ancak müze
görevlisinden yardım alarak resmi bulabildimç
Resimlerden
başkaq sarayın odalarını da görebiliyorsunuz.
4.
Müzeden güneye doğru inen Via Toledo Caddesinden
ilerleyince sırasıyla;
1)
Piazza Municipio: Dikdörtgen şeklindeki bu meydanda
metro çalışması nedeni ile kapalıydı.Hemen yanında
2)
Castel Nuova: 9-19 arası acık.Pazar
kapalı.6€.Angevinler zamanında 1.Carlos 1288’de dyaptırdığı bu kale15.yy da
Aragonlar tarafından saray olarak yeniden inşa edilmiş.Şimdi ofisler var.
Girişindeki
zafer takı çok zarif.En tepede Mikail’in heykeli var.Ama içeri girmeye
değmez.İçerdeki Museo Civico’da 14.-19.yykalma birkaç resim heykel var.Hemen
yakınında
3)
San carlo Tiyatrosu: 1733’de yapılan 1816’da
yenilenmiş İtalyanın en büyük bu opera
binası çok ihtişamlı.sadece Pazar günü 11’de rehberli turla geziliyor(15€).Tam
karşısında
4)
Galleria Umberto: 19.yy da çelik ve camdan neo-klasik
mimaride yapılmış alışverş merkeziçok zarif.Bayıldım.Tiyatronun bitişiğinde
5)
Palazzo Reale(Kraliyet Sarayı): 9-19 arası
acık.4€.Çarşamba kapalı.
1282’de
Angevinler tarafından yapılmış.Daha sonra yangından sonra 17.yy da yeniden inşa
edilmiş.2. dünya savaşında n sonra da hasarlar restore edilmiş. Bu saray çok
sevimsiz geldi bana.sadece görkem olsun diye abartı vardı.Zerafet yoktu.Ön
çephesinde
6)
Piazza Del Piebiscito: Bu güzel meydan konser nedeniyle
kapalıydı.Sarayın penceresinden burayı seyrettim.Gençlerin hepsi soyunmuşhem
müzik dinliyorlardı.Hem güneş leniyorlardı.Hem de sevişiyorlardı.
7)
Sant’a Lucia: Gezmesi keyifli liman semti.Deniz
kenarına inince
8)
Castel Dell’Ova(Yumurta Kalesi): Giriş ücretsiz.
Sergiler v.s var.Manzaraası güzel.özellikle güneş batımı burada meşhur.
9)
Mergellina Semti: Birçok yatın, deniz aracının
bulunduğu limanı da olan şık semt. Sahil boyu çok güzel evler var.
5.
Eski şehrin doğusu(Spaccanapoli caddesinden doğuya doğru ilerleyince
1)
Castel S.Elmo: İlk giriş 8.30’da.Giriş ücretsiz.Şehrn
manzarası buradan gerçekten çok güzel.Bordo, sarı, yeşil, evler çok güzel
görünüyor.Vezüv ve Capri de öyle.
Buraya
fünikülerle de çıkılıyor.Yürüyerekte çıkabilirsiniz.Yine yakınında
2)
Vomero Semti:daha temiz, apartmanlar yen ve şık
olan Lüks semt.Buraya da fünükelerle
çıkabiliyorsunuz.Ayrıca otobüs ve metro da var.
A) Villa
Floridiona: Bahçeli , güzel bir bina.8.30’da açılıyor.Giriş bedeva.Bu semttende
deniz manzarası güzel görünüyor.Çoğü yokuşta yürüyen merdivenler var bu
semtte.Zenginleri yürütmüyorlar.
NAPOLİ ÇEVRESİ
Napoli→Ercolano(Serrento
treni, 40 dakika, 2.10€)
1.
ERCOLANO(HERCULANEUM)
Ercolano,
Pompei gibi ünlü değil ve daha küçük ama
bu Roma şehri daha da iyi korunmuş.2000 yıllık tahta aksanları bile
görebiliyorsunuz.Tren istasyonundan indiğinizde yürüyerek gidebiliyorsunuz.Ben
kaldığım evin anahtar sorunu olduğundan içini göremeden kapısından napoli’ye
dönmek zorunda kaldım
2.
VEZÜV
Ercolano→Vesuvio(Vezüv)(otobüs,
7km, 8€)
1281
METRE YÜKSEKLİĞİNDE.En son 1944’de patlamış.
Döne
döne çıkılan yol manzarası çok güzel.otobüs sizi girişe kadar bırakıyor.otostop
da yapabilirsiniz.
Vezüv
girişi 8€.İlk giriş 9’da. tepedek, kratere 20dakikalık yürüyüşle
çıkıyorsunuz.Craterde bir şey yok.sadece kocaman bir boşluk.Bence değez.Uzaktan
vezüvün görünüşü daha güzel.
Ama
kraterin olduğu tepeden pompei, Sorrento yarım adası, Napoli çok güzel
görünüyor.
3.
CAPRİ
Napoli’de
Castel Nuoua’nın hemen yakından terminal Aliscafi’den fery ve botlar
kalkıyor.tek gidiş 20€.
Mergelina’dan
da hızlı botlar varmış.
Ben
10 yıl önce capri’ye gitmiştim.Bu sefer
kaldığm evin anahtarını almak için mecburen
gittim.
Sezar
Augustusİ.Ö 29’da Capri’ye aşık olunca daha büyük İschia adasını verip capri
‘yi almış.İmparator Tiberius burada yaşamış ve 37’de ölmüş.
Çok
güzkel bir ada ama turist kaynıyor.Sanırım benim gibi herkes bir Capri’yi
göreyim diye gelmişler.
Boottan
indiğinizde belediye otobüsü veya taksi ile tepeye , şehrin merkezine döne
döne çıkıyorsunuz.Kestirme yoldan 40
dakika tırmanarak ta çıkabilirsiniz.En azından dönüşte yokuş aşağı yürüyerek
ininiz.Manzara eşliğinde çok zevkli.
Çok
şık sokaklar, butikler var.Herkes şıkır şıkır ama bootton iner inmez gördüğüm
plajdakiler dökülüyordu.
Capri,
Capri ve Anacapri olmak üzere 2 kısmı var.Her iki kısıma da bottan iner inmez
belediye otobüsü buluyorsunuz.
Capri’de
Punta Tragara ve Faraglioni’den manzara müthiş.Denizin içindeki kayalık olan
küçük adacıklar var.
Anacapri’ye
geçemedim.
A) Grotta
Azzurra(Mavi mağara): iki kere Capri’ye gittiğim halde bu mağaraya gidemediğime
gerçekten üzüldüm.Zaman kalmadı gitmeye.
B) Boot
ile g,idiş geliş 16€ ve mağraya giriş 12€.Yaya yolu varmış ama yaya
gidildiğinde mağaraya girilmiyormuş güya.
4.
İschia adası: Bu adaya da sık feribot var.Gitmedim.
PUGLİA EYALETİ
Napoli→Bari(tren
aktarmalı ve daha uzun sürüyor.29€)
Napoli→Bari(otobüs,
3 saat, 19€,günde sanırım iki faklı saate var)
ama
otobüs doluyor.Ama otobüs çabuk dolduğundan biletinizi erken alınız.Otobüs
biletinizitren istasyonunun önünde ofisten veya yakındaki bar’da satılıyor.Evet
bildiğiniz bar.Otobüste yakınından kalkıyor.Otobüs otobandan direk Bari’ye
gidiyor.
1.BARİ
Bari
deniz kenarında büyük , moder güzel bir şehir.old town görülmeye değer.Katedral
ve bazal,kası var.Yine dar sokaklarda insanlar kapı ağzında oturuyorlar.Ben
Bari’ye 15 dakika uzaklıkta ki Mola Bari da kaldım.Ev sahibimin harika havuzlu
evi vardı.
Bari→Castellana
Grote(tren ile)→Alberobello(Tren ile, 40 dakika)→Lece(2 saat)
2.CASTELLANA
GROTE
60
metre yeraltında renkli sarkıt ve dikitlerin olduğu mağara.Çok güzelmiş ama gidemedim.
1.
ALBEROBELLO
2.
Bu yerleşim yeri Truli evleriyle ünlü.Bu yörede bu
evlerden var ama en yoğun olduğu yerburası.Kireçtaşlarını araya bir şey
koymadan yerleştirerek yapılan konı
şeklindeki bu evleri çok beğendim.Dışardan baktığınızda her koni
aslında bir oda.O nedenle iiçrisi çok geniş.Odanın içinden tavanın koni
kısımları yuvarlak şeklinde tahta ile kapatılarak extra üst kata bir oda daha
yapılmış.Çocuk odası veya döküntü odası olarak kullanıyorlar.bayıldım bu
evlere.
Özellikle
turistlerin olmadığı ara sokaklardaki evlere misafir olarak evleri ve
yaşayanları daha yakından tanıdmaya çalıştım.
1)
Aia piccoia Caddesi: Buradaki evlerde insanlar
yaşıyor.Bildiğimiz mahalle ama sadece evler harika taştan geleneksel evler.
*İki
tanede müze var(Birlikte giriş 4€).Eski yaşamı ve zeytinyağ elde etmek
anlatılıyor.
2)
Rioni Monti
Caddesi: Burası çok turistik olmuş.Buradaki tüm trulli evleribar, cafe,
hediyelik eşya satan dükkanlara dönüştürülmüş.Aslında burada daha çok Trulli
var.Merdivenlerin tepesinde fotoğraf çekmek için yer de var.Manzara
müthiş.Gezmeside çok zevkli.Kilise bile aynı geleneksel yöntemle yapılmış.Bu özel
kasabayı gördüğüme çok memnun oldum.
3)
LECCE
Barok
mimarisiyle yapılmış 16.Ve 17.yy dan
kalma kireçtaşından saraylar, binalar olan bu yerleşim çok güzelmiş.Roma anfi
tiyatrosu çok ünlüymüş.Ben buraya kadar gitmedim.
*Bari’nin
kuzeyinde Gargano yarımadasıda çok güzelmiş.Siz isterseniz gidebilirsiniz.
NOT:
Ben buradan ucakla london’a
geçtim.İngiltere, İskoçya, İrlanda, Hollanda, Belçika ve Fransayı gezdikten sonra tekrar
12.10.2012’de
Nice(Fransa) dan genova(Kuzey İtalya)ya geldim.Buradan kaldığım yerden İtalya gezi yazılarıma devam ediyorum.
LIGURİA BÖLGESİ
CENEVA(GENEVO)
Şehir
içi için 1 gün yeterli .En az çevresi içinde 1-2 gün gerekli.
*Tek
giriş metro bileti 1.5€.Aynı bileti 1 saat içinde aynı biletle otobüs ve metro
kullanabiliyorsunuz.
*
Card24: 12€.Tüm müzeleri bedeva gezebiliyorsunuz.Sanırım sıkıcı olur.
(Otobüs+müze
kartı)→Kaç gün olduğuna göre fiyatları değişiyor.
İtalyanın
en önemli bu liman kentine araba ile
girdik ama git git bir türlü şehir merkezine gelemedik.Şehir denize
parelel şelilde tepeler doğru çok
yayılmış.Gözüm korktu ama gezilecek yerler eski şehrin merkezinde ve birbirlerine yürüme mesafesinde.
ESKİ
KENT
1.
Piazza De Ferrari: Bu meydan şehrin merkezi fiskiyeli
bir havuzu ve eski binaları ile çok güzel.Turist info burada.
Meydanda
ki Dükler Sarayında alışveriş standları
ve sergi salonları var.Ben
oradayken miro sergisinin giriş ücreti 13€ idi.
Bu
merkezden daire çizerek deniz kenarını da gezerek tüm gezilecek yerleri
gezebilirsiniz.
2.
Casa De Cristof Colombo: Kaşifin çocukluk yıllarının
geçtiği kabul edilen küçük ev.Giriş ücretli.Geri meydana gel.
3.
Katedral : Floransadikine benzeyen gri-beyaz-pembe
çizgili .İçi de dışı da çok farklı ve güzel.
4.
Deniz kenarı
A) Porto
Antico(Eski liman): Burada Afrikalılar sokak segisi açmışlar satış yapıyorlar.Aynı
bizdeki gibi zabıta gelince toplanıp kaçıyorlar.Buraları arşınlamak keyifli.
B) Akvaryum:
Giriş 19€.Çok büyük ama içinde bir şey yok.Akvaryum olunca deniz atı görürüm
diye dayanamadım.
C) Yeni
L,man: daha ileriye doğru ama .Burayı gezdikten sonra tekrar merkeze yönel.
5.
Garibaldi Caddesi: Bu cadde de ki eski evler, 17. Ve
18. Yy dan kalma barok mimarisinde sarayların hepsi çok görkemli.Turis
haritasından hangi binanın hangisi olduğunu görebilirsin.En önemlilerinden
*Plazzo Rosso,
Palazzo Bianco, The Museumsof StradaNuova
Bu üç binadaki
İtalyanın ünlü ressamlarının resimlerini
8€ lık ortak biletle 10-19 arası gezebiliyorsunuz.
Cadde
bitiminde güzel bir meydandan geçipVia xxv Aprilecaddesinden tekrar
Ferrari meydanına gel.
Meydandan
bu sefer gezdiğin çember rotanın iç kısmına yönel.Dar sokaklar, güzel binalar
ve meydanlar var.En önemlileri
6.
Piazza San matteo: Burada ki kilise ve 13. Ve 15.yy den
kalma evler(15 ve 17 nolu) de gri0beyaz çizgili ve çok hoşlar.Dinlenmek için de
ideal medya.
7.
Boccadasse Plajı:
Zamanınız varsa merkezden kalkan 42 nolu otobüsle gidiyorsunuz.Biraz ilerisinde
8.
Nevri: Deniz kıyısındaki kayalık bölge.Merkezden kalkan
170 nolu otobüsle gidiliyor.
GENEVONIN ÇEVRESİNDE
GEZİLECEK YERLER
Eğer
çok erkenden giderseniz aynı günde Potofino ve Cingue tere gezip genova’ya geri
dönebilirsiniz.Ama en iyisi Cingue terre’ye çok yakın La Spezia da veya 5
köyden birinde kalabilirsiniz
1.
PORTOFİNO
Sadece
‘I find my love in Portofino’kısmı İngilizce olan İtalyan şarkısının dünyaya
tanıttığı şirin balıkçı köyü.Deniz kenarında
ucuk
sarı , pembe evler genelde yeşil panjurlu küçük limanı olan şirin mi şirin birazda fazla turistik köy.
Genevo→S.Margherita(35km,
Tren, tek yön 3.30€gel-git 7€)→Portofino(3.5km, otobüs, bot,otostop,yürümek)
*S.Margherita:
Deniz kenarında manzarası çok güzel olan sahil kasabası.Çok erkenden gittiğimden
bayıldım manzaraya.
Deniz
kenarından giden yol Portofino’ya kadar
gidiyor.Ben bu harika yolda yarı yola kadar yürüyüp sonra otobüse
bindim.
Portofino,
gerçekten çarpıyor insanı.Yemyeşil tepelerde yeşillikler arasında zenginlerin
şık evleri, özellikle limanı çok sevimli.
Fazla
turistik.Her yer cafe, restoran ve shoplarla dolmuş.heryerde manzara doyumsuz.
1)
Limandan toplam yarım saat yürüyğş mesafesinde taşlı
yoldan tırmanarak Kilise, kale, deniz fenerine ulaşıyorsunuz.
Cenevizlilerden
kalma kaleye giriş 5€.İçinde bir şey yok.Değmez.Ama kasabanın manzarası
nefis.ama zaten tepeden her yerden aynı manzarayı görebiliyorsunuz.
Fenerin
içine giremiyorsunuz.
2)
Portofino’da botla gezilecek yerler
A) San
Fruttuoso: Buraya sadece boot ile gidebiliyorsunuz.gel-git10.50€.Manastırı ile
ünlü.2 saatlik yürüyüşle de gidebiliyorsunuz.
B) Rapallo:
Buraya da boot veya trenle gidebilirsiniz.Zaten gelirken trenle geçiyorsunuz.
C) S.Margherita
Ligure: Buraya eğer boot la gitmek
isterseniz tek yön 5.50€.
Hepsinin
boot kalkış saatlerini limandaki zaman çizelgesinden bakınız.
3)
Yine zamanınız varsa yürüyerek deniz kenarında ki San
Truttuoso, Punta Chrappa, San Roccal ‘ya uzun yürüyüşlerle gidebilirsiniz.
·
San Rocca’dan sonra ki Comogli kasabasına zaten
trenlede ılaşabiliyorsunuz.Buradan da yürüyüşe başlıyabilirsiniz.Comogli ço
güzelmiş ama benzerlerini çok gördüğümden gitmedim.
FİRAR: Portofino’dan önce Margherita’ya dönüp ondan sonra 5 köye
trenle gisecektim.Limanda boot binen iki turist kafilesi gördüm.Bu üç yerden
birine gidebileceğini düşünerek sızdım.Yarı yolda botun genevo’ya gittiğini
öğrendim.Denizden genevo kıyıları çok güzeldi.Arsızlığım sonucu çok zaman kaybettim böylece.
Tabii
tekrar tren ile zaman kalmadığından direkt genevo→La Spezia’ya gittim.Ev
sahibimle yaşadığı harika, yemyeşil
köyündeki taş evine gittik.
Ertesi
gün tren garına gittiğimde 2.süprizle karşılaştım.Grev nedeni ile 5 köye ve
hiçbir yere tren çalışmıyordu.Ama
umutsuz olmak yok.Oradan kalkmak üzere olan bir aileye rica ederek 5
köyün ilk olanı Riomaggiore’nin yol ayrımına kadar gidip oradan otostopla
kasabanın merkezine kadar gittim.Bu kadar sıkıntıya değecek kadar
güzeldi.oradan dieğe köylere botla geçecektim ama 3.süpriz olarak rüzgar nedeniyle
boot’ta iptal olmuştu.Neyse en son anda boot en sonuncu köye gitmek üzere kalkan bota bindim. Burayı gezdikten
sonra geri dönerek döne döne denize
doğru inen çok uzun araba yolu ile otostop yaparak diğer iki köyü de gezdim.En sonunda da
şansıma bulabildiğim en son hızlı bir treni yakalayıp genevo’ya döndüm.
2.
CINGUE TERRE(5 KÖY)
portofino→S.Margherita→Cingue
Terre(45km, tren ,2.10saat)* Genova’dan gelen tren
Aslında
denizin kayalık yamaçlarına kurulmuş bu eski balıkçı köylerine eskiden sadece kıyıdan
ulaşılırmış.Köylerin kendi aralarında patika yolarlıda var.Bu yolların en
kısası Riomaggiore→Manarolo
Örneğin
Vernazza→Monterossa yürüyerek 1.45 saat ama araba ile neredeyse 45 dakika da
gidiliyor.
Bir
köyden diğerine önce tepeye tırmanıp daha sonra tekrar döne döne diğer köye
inebiliyorsunuz.
Denizin
dibinde yemyeşil tepelere doğru kurulmuş birbirine çok yakın balıkcılık,
şarabcılık ve zeytin yağcılıkla uğraşan köylere
otobüs yok.özel arabanızla araba yolundan zig zag yaparak döne döne
harika manzara eşliğinde yolu uzatarak inebiliyorsunuz.
Ama
en iyisiTren 5 köyden de geçiyor.Biraz
yürüdükten sonra köylerin merkezine ulaşıyorsunuz.
Trenle
gidecekseniz her köy için ayrı bir bilet almanız gerekiyor.O nedenle 5 köy için
5€ olan bir günlük bilet alıp her köyde inip gezip yine aynı biletle trenle
diğer köylere geçebilirsiniz.Tabii kiönce trenle ilk veya son köye gelmiş
olmanız gerekiyor.
Daha
da iyisi ilk veya son köyden botla (Tek yön 20.50€) 5 köyügezmek.Her köyü 1
saat gezip botla diğer köye gezebilirsiniz.(Boot
zaman çizelgesini alınız).
Bootla hem köylerin denizden muhteşem manzarasını
görüyorsunuz.hem de zaman kazanıyorsunuz.Çünkü boot 5 köyü yarım saatte
alıyor.Kesin botu deneyiniz.
Genevo’dan
gelirken sırasıyla köyler:
1)
Monterosso: En büyük olan bu köy iki kısımdan
oluşuyor.tren garı yeni liman bölgesinde.Burasıda güzel ama diğerlerini
gördükten sonra en sevimsizi geldi bana.Daha çok tatil kasabasına benziyor.
2)
Vernazza: En turistik olanı.Denizden muhteşem
görünüyor.Burata otostopla çok zor gidebildim.Her yerde inşaat vardı.her köyde
olduğu gibi tepeye tırmanarak kale(Giriş 1.5€) ve kiliseyi görebilirsiniz.
3)
Coriglia
4)
Manarola
5)
Riomaggiore: Ben bu köye bayıldım.Hele limanı
doyumsuzdu.Yine tepede kale ve kilise var.Her yerini yürüyerek gezdim.Trenden
indiğinizde asansör de binebiliyorsunuz.Dieğ köye deniz kıyısından yürüme yolu
vardı ama o yolda bir önceki gün yağışlı olduğundan kapanmışytı ben oradayken.
*Bundan
sonraki tren durağı olan La Spezia’da da kalabilirsiniz.
LOMBARDİA BÖLGESİ
MİLAN
1
gün yeterli ama katedral ve la scala dışında
pazartesi her yer kapalı .Burada yağmura yakalandım.Artık
havalardasoğumaya başladı.
Geneva→Milan(Yavaş
tren 12€,1.5 saat, hızlı tren 18€)
Günlük
şehir içi bilet 4.5€ ama tek biniş 1.5€.(1.15 saat içinde bus+metro+tramvay
kullanabiliyorsunuz)
Moda
tasarım, kültür, sanat, ticaret şehrinin kendisi gibi halkı da çok şık.Hele mağazalar şıklıkla yarişıyorlar.Vitrinleri çok zarif.
Bu
şehre zenginlik ve şıklık damgasını vurmuş.Ama asla diğer İtalyan şehirleri
insanlar sıcak ve yardımsever değiller.Birçoğu elimdeki adres yazılı olan
kağıdı gösterdiğimde ya hiç cevap vermediler.ya da bakmadan “bilmiyorum”dediler.
Yine valizimi bırakacak yer çok zor bulabildim.
Bu
şehirde beni cafeler büyüledi.Çok geniş ve zarifler.çeşitli küçük kek ,
pastalar vard.Garsonlar bile çok şıktı.
Gezilecek
yer fazla yok.Olanı da katedralin çevresinde yürüme mesafesinde.
1)
Duoma: 7-19 arası acık.Bu gotik yapıyı çok
abatmışlar.Binanın yüzü, çatısı
heykellerle bezenmiş.
Bu
katedral roma’da ki Aziz Piyer ve Sevila’da ki katedrallerden sonra dünyanın
3.büyük katedrali.
14.yy
de yapımına başlanan katedral tamamlanması 500 yıl sürmüş.Çokfarklı mimarların
çalıştığı katedralde en son 1805’de Napalyon tarafından bitirilmiş.
Katedralin
dışı sivri kuleler ve heykellerle çok gösterişli.52 sütunla yapılmış iç kısmı
abartılmış ama bir o kadar da güzel.
Özellkle
15.yy dan kalan vitraylar harika.Bana göre üç farklı mermerden yapılmış ön
cephesi en güzeli.Hele metrodan çıkar çıkmaz
gördüğünüzde büyülüyor sizi.
*Çatıya
çıkmak katedralin dışından lift ile 6€, merdivenle(250)7€ nedense.Çatıda heykel
ve sivri kuleleri yakından ve şehir manzarasını görebiliyorsunuz.
ANI:
Tam bu meydan da İstanbuldan gelen misafirlerini gezdiren Milan’da yaşayan Erzurumlu bir aile ile
tanıştım.Adam kaçak olarak İtalyaya
inşaat işcisi olarak gelmiş.Ama diğer gelenler gibi çok pişman.Daha sonra
oturumalıp karısını da getirmiş.Karısı k,iliseye girdiğimizde “bu kiliseyi
bizim Osmanlı yaptırmış değil mi? “demez mi?Hep birlikte güldük.Bu aile ile
uzun uzun dertleştik.Mutsuz olmalarına üzüldüm.Çıkmazdalardı.
Meydanda
katedralin hemen yanında
2)
Vittorio Emanuelle2(Galeria): +şeklindeki bu lux dükkan
ve restoranların olduğu dev zarif bina
19.yy da cam ve çelikten yapılmış.Girişin tam karşı kapısından çıktığınızda
3)
Leonardo Da Vinci: 15.yy da Milano’da yaşayan dehanın
heykeli ile karşılaşıyorsunuz.Ömrüne bu kadar farklı konularda muhteşem
eserleri sığdırmış bu insana inanamıyorum.Bu nsaıl bir zeka, beceri?Resimleri
de çok farklı.hemen fark ediliyor.Hemen ileride
4)
Museo Teatrale Alla Scala (La Scalaoperası): Bu rayı
grup halinde 9,12,13,17 degezebiliyorsunuz.Giriş 6€.
1778’de
yapılmış bu bina dıştan gösterişli değil ama
sahnesi çok güzel
Müzesinde
Verdi, Bellini, Donizetti, Puccini, Rossini gibi dev dev bestecilere ait
objeler ve resimler var.Bizden de soprano Leyla Gencer’e ait resim ve
mücevherli var.Yine diğer birçok ünlü sanatcıya ait objelerle çok zengin bir
müze.
Burada
Otello, madam Butterfly, Falstaif gibi birçok önemli eserler ilk kez burada
sahnelenmiş.
Müzede
ki sergilenen müzik aletleri de çok eski
.hepsine hayran kaldım
ANI: Operanın müzesine
girer girmez yaşamını okuduğum ve çok etkilendiğim sopranomuz Leyla Gencer’e
ait bir şeyler aradım.hayalimde dev posterlerini bulacağımı
bekliyordum.Bulamayınca görevlinin yardımı ile en tepeye asılmış adı bile
okunmayan fotoürafını görünce
bozuldum.Çıkışta bu sıkıntımı bir cd
alarak L.Gencer’in sevi,lenleri olduğunu hatırtlatmak istedim.Cd ve kitabının
kalmadığını söylediler.Pek inanmadım.Görevli il tartışmaktan kendimi zor aldım.
5)
Boeucc Restoran: Bu ço eski ve ünlü sadcr öğle ve akşam
yemeklerinde acık olduğundan sanat müzesine benzeyen içini göremedim.
6)
Via Monte Napolene: Bu cadde çok şık alışveriş
dükkanları ile dolu.Sıradışı vitrinleri bile seyretmek çok keyifli.
7)
Brera Semti: Birçok sanatcının yaşadığı sanat sokağı
gibi.Çok eskive şık.Birçok resim sergisi var.
A) Pina
Coteca Dİ Brena: Bu müzeyi Napalyon, kiliseden ve zenginlerin mallarına el
koyarak oluşmasını sağlamış.İtalyanın ünlü sanatcılarının ünlü resimleri var.
8)
Sforzesco (Kale): 9-17.30 arası acık.Pazartesi kapalı.
Turist infonun da olduğu bu meydan katedrale yürüme mesafesinde. 15.yy da
yeniden yaptırılan tuğlalardan kale çok heybetli.İçindeki müze depazartesi
kapalı.yine İtalyan sanatlarının resim ve seramiklerinin yanında mobilya ve
arkeoloji eserleri varmış.En önemlisi Michelangelo’nun ölümğnden 6 gün önce 89
yaşındayken yaptığı Rondanini Pieta’nın heykeli .Gittiğim gün kapalıydı.Salı
günü de tren istasyonuna ters düştüğüm için bu heykeli göremedim.
9)
Santa Maria Delle Grazie Kilisesi ve Son Yemek Tablosu:
7-12 ve 15-21 arası acık.15.yy dan kalma köşeli , kubbeli tuğladan yapılmış bu
kilise de oldukca güzel ve zarif.
Kilisenin
yanında ki yemekhanede son yemek tablosu: Biletler 1 ay öncesinden internetten
veya gişeden alınıyor. Ben gittiğimde en yakın bilet 1 hafta sonrasınaydı.
8€.Pazartesi kapalı.Reservazyon saatine göre gruplar halinde sıkı güvenlikle
içeri alıyorlar.
ANI: Oraya kadar
gitmişken tabloyu görmemek olmazdı.Bir şekilde girdim içeri.Ama daha da kolayı
girişin arka tarafındaki shop da ki çıkan oldukca otomatik acılan çıkış
kapısından sızanları gördüm.
Bu
duvar resmi yıllar içinde çok restarasyona uğradığından oldukca soluk renkli.
Fresk,
ıslak alçı zemin üzerene yapılıyor.Kuruduktan sonra da değiştirilemiyor.O
nedenle parça praça yapılabiliyor.Ayrıca
fresk’te derinlik verilemiyor.Tüm bu olumsuzluklar nedeniyle L.Vinci bu duvar
resmini ıslak alçı zemin yerine kuru
zemin üzerine yağ ve vernik kullanarak suluboya ile yapmış.Sanatçı benim gibi
uzun süreli işlerden sıkıldığından böyle tercih etmiş.
Kendisi
hayatta iken 1517’de resimde bozulmalaraslında varmış. Daha sonra defalarca
diğer sanatcılar üzerinden geçmişler.En sonunda 199’da duvar resim
orjinalininilk haline benzetilmeye çalışılmış.
Ama
L.Vinci’nin havarilerinin özellikle yaptığı ellerindeki değişiklikler
orjinalinden uzak olduğu söyleniyor.
Tabloda
İsa, Jean ve bir diğer havari aynı kadın gibi.İsanın biliyorum’İçinizden biri
beni ispiyonlayacak’dediği andahavarilerinin şaşkınlığı ve el hareketleri ön
planda.Bir kez görmeye değer.Hemen hemen her müzede son yemek adlı tablo var
ama L.Vinci’nin cizimi başka.Buradan yürü
Yine
müzenin diğer yanında
10)
Santa Maria Delle Grazf : Burada L.Vinci’nin
çizimlerini dev ekrandan seyredebiliyorsunuz.Giriş 10€ ama özel müze olduğu
için 5€.Değmez.Yürüyerek
11)
Techinology ve Science MüzesiLBilim Müzesi): 9-18.30
arası acık.7€.Çok zengin ve büyük müze.Gezmekle bitecek gibi değil.Ben çok
benzerlerini gördüğüm için müzenin içinde ki L.Vinci’nin Galerisine ağırlık
verdim.Burada L.Vinci’nin çizimlerinden yola çıkılarak modeller
hazırlanmış.Aynısını daha önce bu modellerin çalışır vaziyette olanlarını
görmüştüm.
Su
ile çalışan hızar, Drenaj aleti, dönen köprüler, havadan bakılarak harita
çizimi yapmak için alet gibi bir çok ilginç model var.
Ayrıca
zamanınız varsa ve çocuğuz birçok aleti bizzat kendiniz deneyebilirsiniz bı
müzede.Biraz ileride
12)
San’t Ambrogio Kilisesi: 9-12.yy dan kalma bu kilise
çok farklı görülmeye değer.
Zamanınız
varsa başka müzeler de var.Ben Navagli semtinde L.Vinci’nin modellerinin
çalışır vaziyette olanları var dediler.Bu semte su kanalları kurulmuş ve çirkin
bir yerleşim.Gitmeyiniz.Ama gece barları ünlüymüş.
Milan→Como(40km,
Tren, 45 dakika, 4.55€))Tren Central tren istasyonundan her 2 saatte , Rodorba
istasyonundan da her bir saatte tren var.Bu istasyon S.Maria kilisesine çok
yakın.
Colico
|
Mannangio
|
k
|
İSVİÇRE LECO
Bellagio
|
tremeszo
|
Nesco
|
BATI
DOĞU
COMO
Como
|
COMO
GÖLÜ
Çevre
yerleşimlerini de gezmek için en az tam bir gün gerekli.Şehir içini geç
saatlere kadar gezebilirsiniz.
Coma
şehri, Como gölünün bir çatalının ucunda kurulmuş bu şehir.
Coma
gölü İtalya’nın Garda ve Maggiore’den sonra 3.büyük gölü etrafında ki yüksek
dağlar yemyeşil ormanlarla kaplı. Gölün kıyısınsındaki şehir ve kasabalar eski
haliyle korunmuş.Özellikle ormanlarda, tepelerde yeşillikler içinde evler çok
güzel manzara oluşturmuş. Zengin Milanlıların sayfiye yerleri buralar.
Tüm
yerleşimlerde üzüm bağları, zeytin, limon, portakal ağaçları, palmiyeler
var.Yine zakkum ve begonvil ler rengarenk.Ormanlarda himalya çamı,selviler var.
Yerleşimlerde
tepelere doğru dar sokaklar,tipik yeşil pancurlu isarı renkli eski
evlergerçekten çok güzel villalar,oteller, çok şık alış veriş dükkanları var.
Gölde
tüm su sporları yapılıyor.Yüzmek için plajlar var.
*Gölün
tek adası Isola Comacina ‘yı Kilisisesini de
kıyıdan çok rahat görebiliyorsunuz. Zaten Coma gölünün bir çatalının bir
kıyısından dieğr kıyısını çıplak gözle görebiliyorsunuz.
Como,
İsviçre, Almanya, Fransa sınırına çok yakın olduğundan örneğin günü birlik 20 km uzaklıktaki
isviçrede çalışan İtalyanlar var.
Gölün
batıyakasında ki yerleşimler hemen gölle aynı seviyede başlayıp tepelere doğru
yayılmış.Doğu yakasında ise otobüsle gelirken kasabaların üst tarafından
geçiyorsunuz.otobüsten inip kasabaları gezmek için aşağı doğru inmeniz
gerekiyor.Nesco ve lezzeno bunlardan en ünlüleri.
Ulaşım:
Gölün çevresindeki bu yerleşimlere otobüsle de feribotla da gidebiliyorsunuz.
Boot
ile: Günlük 23€.Göl kenarında istediğin yerde inip daha sonra saatine göre
diğer yerleşimlere geçebiliyorsunuz.Gölün en tepesine kadar gidebiliyorsunuz.
Bazı
boot fiyatları:
terezze→Bellagio
4.60€
Bellagio→Como
14.50€
Ballagio→Varenna
4.60€
Otobüs
ile: Günlük otobüs bileti 8€. Yol daha
uzun sürüyor ama manzara kara yolundan çok daha güzel.Yol çok zigzglı.Otobüsle
göl kenarından gitmek çok keyifli.Günlük biletle istediğiniz kadar in-bin
yapabiliyorsunuz.
Bazı
otobüs fiyatları:
Como→Mannagio3.50€→Termezzo
1.55€
Como→Termezzo
3.20€
Como
→Bellagio 3.20€
·
Verana’ya otobüs yok.sadece boot var ama gişeden
otobüsün zaman çizelgesini alınızDiğer kampanya lineelecco ile
Belligo→Leco(otobüs 3 €.)Oradan da başka otobüsle Verena’ya gidiliyor.
1)
Bence en iyisi önce Como’dan otobüsle gölün doğusunu
Como→Nesco→Bellagio’
yu gezip sonra boot ileBellagio→tremezzo(Gölün batı kıyısına geçmek.
*Veya
günlük biletinizle Gellagio’dan Como’ya geri gelip tekrar otobüsle gölün batı
yakasına geçip devam edebilirsiniz ama yol çok uzuyur.Zaman gerekiyor.
2)
Eğer Como’dan önce batı yakasını gezecekseniz;
Como→Cernobbi(15
dakika)→Tremezzo(35 dakika)→Menaggio(10 dakika)→Collico(50 dakika
*Zamanınız
varsa Menaggio’dan otobüs değiştirerek kıyı kıyı gölün bitimindeki Colico’ya kadar gidip
tekrar Menaggio’ya dönüp buradan boot ile Bellagio’ya geçmek.
Ben
göl kenarını günlük otobüs bileti ile önce batı kıyılarını gezdim.Onra gölden karşı ya botla geçerek iki
zevki de tattım.
COMO
ŞEHRİNİN İÇİ
19.yy
şairlerinin şiirlerinr de konu olmuş bu şehirde her yerde dut ağaçları
sıralanmış bu şehir ipek üretimiyle ünlü.Aslında göründüğü kadar küçük değil
yayılmış bir şehir.
Burada
çok daha çok dönerci olarak çalışan
Sivaslılar var.
1)
Duomo Meydanı ve Kilisesi: Şehrin merkezi sayılan bu
meydan deniz kıyısına 5 dakika yürüyerek iç kısımda
Kilise
3 farklı mermerden yapılmış.yapımı 400 yıl süren kilisede zamanla farklı
mimariler oluşmuş. 1744’de barok yeşil kubbe yapılmış.Hemen yanında
2) Broletto
Sarayı: 13.yy da ahşap karışımı bu güzel bina belediye sarayı olarak
kullanulmış.
2.
St. Fedele Meydanı: 16.yy dan kalma iki evin hala kullanıldığı çok hoş bir
meydan
3.
Cabaur Meydanı: Göl kenarında boot ve feribotların kalktığı yer.
4.
Volta meydanı: Pili icad eden fizikci Volta’nın heykeli var.Burasıda sevimli
bir meydan.Göl kenarından yürümeye devam ettiğinizde
5.
Tempo Voltiano: Yuvarlak olan bu bina elektrik müzesi.10-12 ve 15-18 arası
acık.
Göl
kenarından en güzel yürüyüş rotası bundan sonra
başlıyor.Yürümeye devam
6.Vi,lla
Olmo: 1870 yapımlı bu klasik binada sergiler ve toplantılar için
kullanılıyor.Şimdi bahçesi de park
haline getirilmiş.
Yürümek
, dinlenmek ve göl manzarası için ideal.
Binanın
sadece alt katını gezmek ve sergi izlemek için 7€ ödemelisiniz.Salı-Cuma 14-19,
hafta sonu11-19 arası acık.Pazartesi kapalı.Üst kata çıkılamıyor.Ama binanın
içi çok güzel.
Bahçe
9-16 arası arası açık.
6.Cabour
meydanının bu sefer doğusuna doğru yürüyerek finculer ile (Round trip
5.25€)tepeye oradan da otobüsle en tepeye çıkarak manzara seyredebiliyorsunuz
COMO
GÖLÜNÜN ÇEVRESİNDEKİ YERLEŞİMLER
1.ÇATALIN
BATI YAKASI
1)
CORNOBBİO
Boot
2.5$€veya otobüsle de 6.25-20.15 arası ( dönüş de de 5.55-18.55)arası
ulaşabiliyorsunuz.
Como’ya
5 km gölün batı kenarında şirin bir
kasaba.
A) Villa Dieste
:16.yy dan kalma bu otele misafirler dışında girilmiyor.Ancak gölden
görebiliyorsunuz.1568’de yapılan bu saray 1873’de otel olarak kullanılmaya
başlamış.
2)TREMEZZO
Bu
şık otel ve restoranların olduğuyerleşim
birimi bizim bebek sahiline benziyor.En varlıklı kesim burası sanırım.Yürümek
göl kıyısında çok keyifli
A) Villa Carlotta:
Giriş 9€. Bu villa 1915’de müze olmuş.Bahçesi çok büyük.Piknik alanı bile
var.Sonbaharda renkler ışıl
ışıldı.Çeşitli ağaçlar, bitkiler ve çiçekler var.Buradan gölün manzarası
mükemmel.
Üç
katlı müzede de değerli heykeller,
mobilyalar var.Hele eski yuvarlak asansöre hayran kaldım.
*Daha
ileride (araba ile 20 dakika )Amerikalı Aktör George Clooney’in villası varmış
ama sadece dışarıdan duvarlarını görebiliyormuşsunuz.
3)
MENAGGİO
Üç
köyden oluşan bu yerleşim tepelere doğru yayılmış.Bu tepelere ben de
tırmandım.dar, taşlı merdivenli yollar, şirin evler …hepsi çok güzel.menzarada
nefis.
ANI: Burada İtalyanca sohbet eden iki adam gördüm.Birisinin duruşundan, sigarayı
tutuşundan Türk olduğunu anladım.Nerelisin diye sorduğumda”I’m Turko” demez
mi.Ben de kendime inanamadım.nasıl
anlıyorum ben de tam olarak bilmiyorum ama Türkleri her yerde tanıyorum.
ÇATALIN
DOĞU YAKASI
1) NESSO
Çok
yorgun olduğumdan şelalesiyle ünlü
burada otobüsten inmediğim için çok pişman oldumSiz burayı geziniz
lütfen.otobüsten bile tepeden aşağıdaki manzarasına bayıldım.
*Bir
sonra ki Lezzeno da aynı güzellikteydi.
2)
BELLAGİO
Coma
gölünün tam çatalının ortasında olan bu yerleşim en güzeli.Bizim kaş’ın havası
var.Tepelere doğru dik, çok şık dükkanların olduğu yokuşlar ve göl kıyısındaki
yürüyğş parkurlarıyla çok görülmeye değer bir yer.En tepede
A) Villa
Serbelloni: Hergün sadece 11 ve 15.30 da turla 9€’ya bahçesi geziliyor. Bahçesi çok güzelmiş ama
birgün öncesinde heyelan olduğu için o gün ziyarete kapalıydı. Villa tam tepede
otel olarak kullanılıyor.
B) Villa
Melzi: Göl kenarında ki bu otel olarak kullanılan bu villanın bahçesini gezmek 6€. Bahcede
şapel de var.
Como’dan
Garda’ya drekt tren yok.Milan’a geri dönüp oradan gitmek zorundasınız.Tabii
özel aracınız varsa veya covaiturage ile
gidebilirsiniz.
Como→Milan(tren
, 45 dakika)→Desenzano Del garda(Toplam fiyat 11€.)
VENETO BÖLGESİ
GARDA
GÖLÜ
Tüm
kuzeyde özellikle bu gölün çevresinde
yemyeşil ve parlak yaprakları ve
çiçekleri kozaya dönmüş hali ile Manolya
ağaçları, yöreye çok farklılık
getirmiş..Sanırım baharda çiçek açtığında buralara yeniden gelmek var.Çicek
açtıklarında Muhteşemdir.
Pipoya
benzeyen 369km2 yüzölçümü olan İtalyanın en büyük gölünün etekleri
ormanlık tepeleri çıplak
kayalıklardan oluşmuş.Bu kayalıklar, güneyde alçak,en aşağılarda
bahçeler var.Kuzeyde ise gölün daraldığı
boğaz kısmında daha da yüksek olan kayalıklar çok sıra dışı görüntü oluşturmuş.
Como,
daha dar olduğundan bir kıyıdan diğer kıyıyı görebildiğinizden çok daha güzel
manzara vardı.Garda böyle değil .Ancak kasabaların yanına gidip güzelliklerini görebiliyorsunuz.Yani
deniz sahili gibi.
Garde
gölünün kuzeyi, güneyine göre çok daha güzel.
Çevrede
ki yerleşimlerde ortaçağ şatoları ve kasabaları
var.
Ulaşım:
La
Garde Sana: Gölü çevreleyen 143 km lik
yolun adı
a)
La Garde Sana, Occidentale: Gölün batısından giden
yolun adı
b)
La Garde Sana, Orientale: Gölün doğusundan giden yolun
adı
*Gölün
kıyısından başlayacaksanız gezinize Desenzano veya bitişiğinde ki Sirmone’de
kalabilirsiniz.
*Genelde
güneyde gezi botları Desenzano, Sirmione ve Peschiera’dan Kalkıyor.
*Gölün
çevresini gezmek için Como’da ki gibi günlük boot veya otobüs bileti
yok.Gideceğiniz yere kadar biletinizi almak zorundasınız.
*Gölün
batısındaki yerleşimler çok ilginç değilmiş.Özel arabanız olmadan bu yolu
kullanırsanız ara ara yol iç taraftan geçtiğinden pek bir şey
göremiyorsunuz.Doğu kıyısından giden yolun manzarası manzarası da yerleşimlerde
çok daha güzel.
*Gölün
batı yakasında ;
1)Limone:
Riva Del Garda’dan boot var buraya.Çok
turistik.
2)
Gardone: Desenzano’ya yakın.Bağ, bahçeleri ve botanik bakçesiyle ünlü.
Desenzano→Riva
Del Garde(direkt boot var ama belli günlerde. 20€.)
Desenzano→Riva
Del Garde ( Ama otobüs buraya direkt
batı yolundan gittiğinden siz aktarma yaparak doğu yolunu kulanızız.Zaten
gezilecek yerlerde mecburen inmeniz gerekecek.)O nedenle önce
RivaDel Garda
|
Desenzano→Peschiera→Riva
Del Garda yönüne gitmelisiniz. TRENTO
Malcasine
|
Limone
|
LOMBARDİO
Punta San Vigilio
|
Garda
|
Gardane
|
Bardolino
|
Sirmione
|
VENETO
DesenzanoDel Garda
|
Peschiera
|
1) DESENZANO
DEL GARDA
Gölün
kıyısında ki bu yerleşim gezmek için çok
ideal değil ama çevre yerleşimlerine otobüs ve botlar ilk buradan kalkıyorlar.
Eski
şehir batıdan doğuya doğru
A) Villa
Romanna: 8.30-19 arası açık.Pazartesi kapalı.4€.Göl kenarına yakın bu müzede
reklamlarının tersine solmuş Roman mozaikleri
avr.Değmez.
B) Katedral
ve eski şehrin sokakları
C) Arkeoloji
müzesi: Ücretsiz.Pazartesi kapalı.Diğer günler açık saatler gününe göre
değişiyor.Yine Roman objeler v.s var.Aslında güzel bir müze.
D) Göl
kenarında volta atmak ve liman.
Desenzano→Sirmione
(15 dakika, boot tek yön 1.5€,her saatte bir otobüste var.)Ben im ev sahibimin
kocası motor ile götürdü.Boot ile geri döndüm.-
2)
SİRMİONE
Garda
gölünün içine doğru girmiş daracık
dağlık burun olduğundan nereye giderseniz
denizle karşılaşıyorsunuz.Bu yerleşim , en güzellerinden biri. Yine
bağlar, zeytinlikler ve Akdeniz
çiçekleriyle her yer yemyeşil.Ekim olmasına rağmen hava da çok güneşli olunca
çok keyif aldım.Son anda bikinimi unutmasaydım gölde yüzecektim.Kasabaya dar
yoldan geldiğinizde ilk karşılaştığımız
A) Rocca
Sealigere(Kale): 8.30-19 arası acık.Pazartesi kapalı.4€.
13.
ve 14.yy da zengin ailer güçlerini korumak için göl kenarında kaleler
yaptırmışlar.13.yy dan Sealigera ailesi tarafından yaptırılan kalelerin en
ünlüsü.
Bu
göl ve kanalların dibinde surlarla
çevrili bu güzel kale, hareketli köprü
ile ana karaya bağlanıyor.Tehlikeli durumlarda insanlar kaleye sığınıyorlarmuş.
B) Eski
Şehir: Gördüğüm eski şehirlerin içinde en güzellerinden
C) Aquaria
Thermal: Sirmione kaplıcalarıyla ünlü.Ben de çok sevdiğimden bir hevesle gittim
ama 3 saati 27€bana fazla geldi.Gölün dibinde ki bu kaplıcalnın bahçesinde
yeşilllkler içindeki havuzlarda insanlar keyifle yüzüyorlardı.
10-15
dakika Yürümeyl e hafif yokuşu tırmandığınızda
D) Grote
Di Cutullo: 8.30-19 arası acık.Pazartesi kapalı.4€.
Tepelik
ve burunda olan burası Roma
imparatorluğu zamanında en büyük konsülün olduğu bir yerleşimmiş.1-5.yy dan
kalma Roma kalıntıları ve müzesi var.Bunun yanında zeytin ağaçlarının olduğu
tepeden göl manzarası olağan üstü.Kesin bu güzelliği tepedeki yürüme yolunu takib ederek görmelisiniz.daha sonra çıkıştan çokıp tekrar
burunun alt kısmındaki gölün sıra dışı
plajlarına gidiniz.Bikinim olmadığı ndan yüzemediğim göle ayaklarımı sokup
güneşlenerek dinlendim.
Desencana→Peshiera(35
dak.)→Bardolino(25 dakika ve otobüs Sirmioneye uğruyor)→Garda(3km,5
dak.otostop)→→S.Vigilio(Yürü, 4 dak.)→malcesine(40 dakika)→Riva Del garda(25
dakika)
*Otobüsün
zaman çizelgesini alarak bir günde çok rahat gölün batı yakasını gezebilirsiniz
3)
PESHİERA
Göl
kenarında sırada güzel bir kasaba ama zaman harcamaya değmez.Gölden kanal ile
su şehrin merkezine girmiş.Kanalın girişindeki kale çok hoş.Limanı da güzel.
*Buradan
kuzeye otobüs tren istasyonunun önündeki otobüs durağından kalkıyor.
4)
BARDOLİNO
Yine
göl kenarında güzel bie yerleşim dah.Sahili ve yürüyüş parkuru çok keyifli.her
yer manolya ağaçlarıyla dolmuşyeşil bir yerleşim.Sahili sanki deniz sahili gibi
yüzmek için çok uygun.
4)
GARDA
Sahilde
sıralanmış dut ağaçları sonbaharın farklı renkleriyle çok güzel
görünüyordu.Buranın eski şehri de çok güzel.İnsanlar her yerde sonbaharın ılık
güneşi altında cafelerde keyif çatıyorlardı. Burada gördüğüm entel dilenci
saçını uzatıp bağlamıştı.
*Normalde
sonbahar olduğundan begonvillerin bir kısmı solmuş , bazı oteller kapanmıştı
bile.Ama şansıma ben gölün çevresini gezerken hava çok güzel olduğundan keyifliydi.Yüzenler bile vardı.
5) S.VİGİLİO
Kesinlikle
Garda’dan S.Vigilio’ya deniz kıyısından(1.5km)yürüyerek gidiniz.Göl kenarındaki
bu yürüyüş yolu çiçeklendirilmiş. Ve çok güzel plajlar geçilerek yarım saatte
gidiliyor.Ben yolun yarısını yürüdüm ama plajlara gelince valizim olduğundan
bir üst yola çıkıp otostop yaptım.
Yeşillikler
içindeki küçük bir köyde birkaç evin olduğuçok romantik bir koy.Yol ayrımından
tepeden yürüyerek köye
ulaşılıyor.Manzara hele yukarıdan nefes kesici.Buraya genelde yatlarla gelen
insanlar tek köy restoranında doğal Akdeniz yemekleri ve balık yiyerek keyf
çatıyorlar.
Restoranın
önündeki küçük gölde ördekler yüzüyordu.Sonbahar renkleri bir an cennetteyim
dedim.Bu dinlendirici yere büyülendi.Biraz ileride de plaj vardı.
Tekrar
yol ağzına çıkıp biraz ilerideki otobüs durağından otobüsle(Oradamotoru ile
müşteri bekleyen hazır bügün otobüs yok diyen
lere inanmayınız)kuzeye doğru devam ediniz.
*Kuzeye
yaklaşırken bu sefer dağların tepelerindeki düzlüklere kurulmuş birçok köy
manzarasına büyüleneceksiniz.
6)
MALCESİNE (Kesin gitmelisiniz.)
Dar
yolları küçük taşlarla döşeli bu
bölgenin en önemli grzilmesi gereken
bu yerleşim biriminin eski şehri çok güzel.Zaten kalabalığı görünce
anlıyorsunuz.
A) Monte
Baldo: Kışın kayak merkezi olan bu dağa teleferikle 15 dakika da çıkılıyor.Otobüs durağında inip biraz
yürüdükten sonra 8.15-16.45 arası her yarım saatte bir kalkan teleferiğin
gidiş-dönüş fiyatı 19€, tek yön 13€.)
Teleferik
önce 575 metrelik ortada ki yerleşimde(Statione Di S.Michele) duruyor.Oradan
2.teleferikle 1690 metrelik(Stazione Di Tratto Spino) istasyonuna çıkılıyor.
Malcesine→S.Michele(tek
yön 6.50€)→Monte Baldo(Tek yön 10€)
*ortada
ki istasyona yürüyerek 1 saatte çıkabiliyorsunuz.Buradan da manzara çok
güzel.Amaen tepeye çıktığımda şok oldum.Gölün üstünde dağlar sanki hav da
asılıydı.Tepenin her iki yanı yemyeşil arada yine sonbahar renkleri
…büyülendim.Tepede yamaç paraşütü yapanlara çok imrendim.her şeye geç başiladk.bayılıyorum böyle genç
sportmen insanlara.
Tepede
birçok yürüyüş rotaları var.hatta tepenin
eteklerine doğru göl ve ve
çevresindeki köylere bayıldım ama dizimde çok yürümekten problem
oluştu.Gidemedim ama aklım kaldı.
Dönüşte
orta istasyonda inip yine çevre yürüyüşü yapabiliyorsunuz.Bu dağda çok rahat
bir gün geçirebilirsiniz.dağ bisikleti ile teleferikle çıkıp çevreyi gezenler
gördüm.Buraya geldiğim için çok mutlu oldum.
*Teleferik+kale→20€.Teleferikten
inince farklı günde kaleyi ziyaret edebiliyorsunuz.
B)
Castello Scaligero: 10-12 ve 15-18 arası acık.Pazartesi kapalı.6€.Göl kenarında
ki bu kalenin içinde pek bir şey yok ama tepesindek, manzara çok
güzel.Casuslukla suçlanan Goethe bile bu şehri çok severmiş.Kalede yine göldeki
su ve çevre hayvanlarına ve bitkilerine ait ufak bir müze de var.
C)
Eski Şehir: Çok çok güzel.Sokakları nefis.
a)
Palazzo Dei Capitani: Girişi ücretsiz bahçasinden göl manzarası çok güzel.
D)
eski şehrin her iki yanından göl kenerından yürüyüş rotasından
yürüyebilirsiniz.
TRENTİNO BÖLGESİ
7)RİVA
DEL GARDA(Garda gölünün kuzeyinde ki en güzel yer)
Bu
şehre gece vardım.Ev sahibim le 1 saat gece şehri gezip arkadaşlarıyla eve
gittip parti yaptık.
1440’lar
da Venedik Cumhuriyrti, 18.yy da Hasburg Hanedanlığına bağlanan bu şehir 1918’de
tekrar İtalya’ya geçmiş.
Yüksek
kayalık dağların çevrelediği körfezin etrafına kurulan bu şehri diğerlerinden
oldukca farklı.
Birçok
büyüklü küçüklü meydanları ve bu meydanlara acılan dar sokaklar var.Bu dar
sokaklarda ki eski evler çok iyi korunmuş.
Eski
şehre 14.yy’dan kalma taş kapıdan giriliyor.Ekim olmasına rağmen çok turist
vardı.Burası Almanya’ya araba ile 5 saat, Avusturya’ya 2 saat olduğundan her
yer Almanca konuşan turistlerle doluydu.
1)
Piazza 3 Vowembre: Gölün yanında ki bu en önemli
meydanda
A) Apanale
Kulesi: 1220 tarihli yapımlı, 34 metre
B) Pretrorio
Sarayı: Şimdi belediye binası
·
Turistle kaynayan ana cadde bu caddeye acılıyor.
C) Morocca
Caddesi: Ana caddeye parelel bu cadde fazla bilinmiyor.Hemen girişte
Yahudilerin gizlice geçtikleri bir kapı var.Kapalı olduğundan giremedik.Bu
kapıdan da diğer caddeye çıkılıyormuş.Bu caddenin bitiminde ki meydan çok eski
ve güzel evler var.
2)
Dağın yamacında ki eski kale ve daha üst tarafta ki
şehrin sembolü olan S.Margarita kilisesi geceleri aydınlatıldığından çok daha
rahat görünüyor.Çelik ip ile tırmanılıyormuş.
3)
Yine göl kenarında ki yürüyüş parkurlar inanılmaz
keyifli.
ARCO
Riva
Del Garda’ya 3 km uzaklıkta ki bu yere insanlar yürüyerek veya bisikletle
gidiyorlar.Biz gittiğimizde antik Pazar vardı.Burada da eski şehir çok
güzel.Tepede kalesi var.Riva’ya çok benzeyen
bu şehre gitmeseniz çok bir şey kaçırmış olmasınız.Burada tırmanış
malzemeleri satan çok mağaza var.
PRANZO
Dİ TENNO
Ev
sahibim genç şehre araba ile 15 dakika olan bu harika köyde kalıyordu.Gece arkadaşlarıyla
geç geldiğimizden çevreyi fazla görememiştim.Ev sahibimin evi onarılmış çok
eski bir köy eviydi.Hele özel materyalden yapılmış yandıktan sonra üç gün
soğumayan devasa soba içeriyi ısıtmıştı.Bayıldım eve.
Sabah
uyanınca pencereden baktığımda asıl şok geldi.İtalya’da bu kadar güzel bir
köyübirde Toscana- Siena’da görmüştüm.Bir köy manzarası bu kadar mı güzel olur?
Sonra
ev sahibimle köyügezdik.Çok çok güzeldi.Eski köy evlerini orjinaline sadık
kalarak onarıp oturmuşlar.Çevre yine yüksek dağlarla çevrili, yemyeşil
bahçeler, çeşitli ağaçlar…rüya gibi.
Meğersem bu köy ve çevresindekiler çok ünlüymüş.
Bu
köyde en çok ta genelde evler arasındaki
giriş tunellerine sıra sıra düzgünce dizilmiş kışlık odunlara hayran kaldım.
Ria
Del Garda→Trento(Otobüs, 40km, 1.20 saat, 3.75€ *Otobüs Arco’dan geçiyor.)
TRENTO
1
gün şehir için 1 gün de çevresi(Bolzano ve Dolomitler için)
Adige
nehrinin geçtiği bu şehirde kuzey şehirleri gibi çok güzel.Hele meydanı çok
keyifli.
1)
Doumo Meydanı
A) Doumo
Katedral +Papalar Konutu
B) Rudolfo
Belanzani: Meydana açılan bu caddede belediye sarayı, üniversitevb.kullanılan
saraylar ve eski güzel evler var.
2)
Santa Appolinare: 11.yy’dan kalan bu kilise kesinlikle
görülmeye değer.
3)
Kale: 10-18 arası acık.8€.Diğer kalelerden çok farklı
bu kalede arap esintileri var.Ben gittiğimde miğfer v.s sergisi vardı.Ayrıca
müzesi de var.Kaleden çok saraya benziyor.
4)
Şehrin içindeki eski surları da görünüz.
DOLOMİTLER
BOLZANO(Alto
Adige Bölgesi)
VAN
GARDANE(Alto Adige Bölgesi)
Fransa,
İsvicre, İtalya sınırları içinde Dolamitler;
İtalya’da ki Alplerin doğusunda
ki bölümü pembe renkli kesinlikle görülmesi gereken yerlerin başında
gelen piramit tepeler.Bu bölgede üç farklı dolomitler var.Hepside çok
güzel.Hayran kaldım bu bölgeye.
Alto
Adige adlı bu bölgede Almanca ve İtalyanca konuşuluyor.Zaten tabelalar da
İtalyanca ve Almanca.Eskiden Avusturalya’ya ait olan bu topraklar1.dünya
savaşından sonra İtalya’ya geçmiş.
Yaşam
ve insanlar İtalya’dan çok Almanlara benziyor.Yeşillikler içinde bakımlı,
düzenli yerleşimler, kilolu şık hanımlar.
Trento→Bolzano(Tren,
50 dakika, 5.50€)
BOLZANO(BOZEN)
İçinden
tavera ırmağının geçtiği dolamitleri görebileceğiniz Trento’ya benzeyen bu
kasabanın çevresinde yürüme parkurları da çok güzel.
1)
Pİazza Walther
A) Duomo:
14.yy’dan kalma çatısı renkli kiremitlerden oluşan gotik kilise çok farklı.
2)
Arkeoloji Müzesi(Ötzi Müzesi): 10-18 arası.9€.pazartesi
kapalı.1991’de Ötzaler Alplerin de
bulunan 5000 yıldan eski olan Ötzi mumyası ve giysilerini kesin
görmelisiniz.Hepsi cam fanuslarda ve fotoğraf çekmek yasak.
3)
Castel Roncolo: Nehir kıyısında kale.
4)
Nehir kıyısında yürüyüşler yapınız.Parklar çok güzel.
5)
Aslında Bolzano’da
tren istasyonunyonunda indiğinizde buradan Dolomitlerin bir bölümünü
görebiliyorsunuz.Şehrin bazı kısımlarından daha da güzel görünüyor.Veya
Finükelerle
Renon(Ritten) tepesine çıkıp(Tek çıkış 6€.)yine Dolomitlerin bir kısmını ama bir bütün olarak görüyorsunuz.
En
iyisi Bolzano’dan otobüsle Val Gardena(1 saat) ya da Tres(45 dakika)
gitmelisiniz.Her iki yere çok sık olmamakla birlikte otobüs terminalinde 1 saat
aralıklarla belediye otobüsü kalkıyor
Bolzano→Val
Gardane-Orisei(Otobüs, 1 saat, 6.50€)→Dolamitler(Teleferik, 10 dakika, 11€,
8.30-17.00 arası)
Bu
yol manzarası beni şok etti.”Herkes bu mevsimde yağmur ve soğuk olur ,gitme”
demişti ama şansıma hav da çok güzeldi.
Tüm
yol boyu yerleşimler yemyeşilliklerin içinde kırmızı, sarının tonları…inanılır
gibi değil.Bu yerleşimlerin çoğunda kışın kayak olduğundan teleferikler
vardı.Hele yeşilliklerde yayılan ineklerin görüntüsü…yol hiç bitmesin istedim.
VAL
GARDANE
Bu
nefis kasaba yerleşim birimlerinden en büyüğü idi.Aslında kasabanın içinden de
dolamitlerin görüntüsü harikaydı ama tepeye çıkmadan gelmeyiniz.Ben
teleferikten indiğimde gördüğüm manzara karşısında ayaklarım tutuldu.
Muhteşem
Dolomitlerin manzarası…Etraf yine yemyeşil
ormanlık çayırlar.Tabii kar da vardı ama hava öyle güneşliydi ki
insanlar askılı buluzlarla geziyorlardı.
Tepeye
vardığınızda yine sağa ve sola giden yürüyüş rotaları var.Yolun bitimine kadar yürüdüm.Doyasıya
manzarayı seyrettim.Araba yolu da var.Burada hep buranın kışını da
düşündüm.Zorlu kayak pistlerinde kaymak ne zevklidir.
Yine
aşağıda bisikletle gezenlere imrendim.Burada da çok farklı ve harika yürüyüş
rotaları var.Buraya kadar geldiğim için kendimi tebrik ettim.Çünkü çok mutlu
oldum.
NOT:
Aslında Dolomitlerin en iyi göründüğü yer Cortina’ymış .
Ama
Trento→Cortina(Yavaş tren 5 saat, hızlı tren 7 saat ve 15€.)
Aslında
Bolzano→Cortina arası çok yakın ama arada dağlar olduğundan ve ikisi farklı
bölgelerde olduğundan yol uzuyor.
Ama
Venedik→Cortina (tren, 2 saat, 6.85€)Çünkü her iksi de aynı Veneto bölgesinde.
Cortina
, İtalya’nın en büyük ve en zengin kayak merkezi.Trento’ya geri dönünüz.
Trento→Verona(Sadece
hızlı tren, 1 saat, 17€)
VERONA
1
gün yeterli.Adige Nehri bu şehirden kıvrılarak geçerek güzel şehri daha da güzelleştirmiş.şehir gerçekten
diğerlerinden çok daha güzel ve tarihi.hele evleri hepsi bir sanat eseri.Nasıl
korumuşlar kıskançlıkla birlikte hayran kalmamak imkansız.
Gezilecek
tüm yerler şehrin içinde ve birbirlerine yürüme mesafesinde.
*Tren
istasyonu merkeze biraz uzak.Yürüyebilir veya belediye otobüsüne
binebilirsiniz.
*
Kurban bayramı nedeniyle birçok Türk turislere rastladım.
Verona
Kart→2 günlük , 15€.Bu kartla heryere de
girebiliyorsunuz. Müzeler pazartesi öğleden sonra da açık.
1)
Piazza Bra: ortası ağaçlıklı park olan bu meydan da
A) Arena: 8.30- 19.30 ve pazartesi 13.30-19.30 arası açık.6€.
İ.Ö
100 yılından kalma bu arena çok iyi korunmuş.Sadece en dış cephesinde hasar olan
bu arenanın oturma yerleri hala sapasağlam..22.000 kişilik bu anfitiyatro da
opera, müzik vb.gösterileri oluyor.Biletler oldukça pahallı.
B) Liston: Meydanın karşısında ki bu
bölümde cafe ve restoranlar
var.Devamında
2)
Via Mazzini: Şık alışveriş mağazalarının , galeri ve butiklerin olduğu cadde
3)
Casa Di Giulietta(Juliet’in evi): 8.30-19.30 ve pazartesi 13.30-19.30 arası
acık.6€.
Entrikaları
ve aşk hikayesi ile Shakespeare’ye ilham veren Giulietta, güya saçlarını uzatıp
Romeo’yu balkondan yukarıya çıkarmış.
13.yy’dan
kalma bu binanın Juliet’in evi olduğu mechul.Ev sahiblerim balkonun sonradan
eklendiğini söylediler.Evin önündeki demir parmaklıklara insanlar aşklarını
kuvvetlendirmek için renkli kilitler asmışlar.Güzel bir görüntü oluşmuş.
4)Piazza
Erbe: Gördüğüm en güzel meydanlardan biri.Çok eski ve bir o kadar da güzel
binalarla çevrelenmiş.Tam ortada kurulan Pazar olmasa (Akşam saatlerinde
kapanıp şemsiyeler kapatılıyor) çok daha güzel olacak.
ANI:Yolda
adres sorduğum beyefendi Antalya’ya çok sık gelmişve çok sevmiş.Beni Erbe
meydanındaki o harika evlerden biri olan evine çaya davet etti.Bu çok eski olan
evin balkonundan keyifle çay içerken meydanı seyirettim..İçini harika
döşemişti.Sanırım parası da boldu ki antikalar çoğunluktaydı.Akşam üzeri tekrar
yemeğe çağıdı.Çok şık masa ve nefis yemekler hazırlamıştı.Kraliçe gibi
hissettim kendimi.Benim ev sahiblerimi de davet etti.Birlikte çok sohbet ettik
ve gece şehri gezdik
A) Torre
Dei Lamberti: 6€. Manzara seyretmek için.
B) Porto
Lione: meydanda biraz ilerlediğinizde
çok eski Roma kapısı ve kalıntıları var.
5) Piazza
Dei Signori(Piazza Dante): Burası da güzel bir meydan.Hemen yanında
6) Arche
Scaligeri: 14.yy’dan kalma Scaligeri ailesine ait gotik mezarlar var.
7)
S.Anastasia: 9-18 ve pazartesi 13.30-19.30 arası acık.4.5€.Tuğladan yapılmış bu
kilise nehir kenarında çok gösrerişli.
8) Teatro
Romano: 8.30-19.30- ve pazartesi 13.30-19.30 arası acık.4.50€. Nehrin karşı
tarafında ki bu antik tiyatro İ.Ö 1.yy’dan Kalma.
9) Castel
San Pietro: Buradan şehrin manzarası çok güzelmiş ama dizimden dolayı çıkmadım.
10)
Duomo: 10-17.30, cumartesi 10-14, Pazar ve tatillerde 13.30- 17.30 arası
acık.2.50€.Nehir kenarında 11-15 .yy’dan kalma .Bulunduğu meydan da çok güzel.
11)
Castel Vecchio: 8.30-19.30 ve pazartesi 13.30- 19.30 arası acık.6€.Aslında
nehir kenarında ki bu kale Arena’ya yakın.
1355 de
yapılmış bu kale oldukca büyük ve güzel.İçindeki müzede benim sevmediğim dinsel
resimler var. Montegna ile Grovanni Bellini’nin resimleri en görülmesi
gerekenler.
Kale
den manzara çok güzel.Kaleden çıktıktan sonra arkasında ki köprüyü
kaçırmayınız.oraya doğru yürüdüğünüzde manzaranın nefis olduğunu
göreceksiniz.Daha da ileride köprü direkt kaleye bağlanıyor.
13)
San Zeno Maggiore Bazalikası :8.30-18 ve Pazar ve
tatillerde 12.30-18arası acık.2.50€.Gitmeye çok da değmez.
Vereno→Venezia
S.Lucia Tren istasyonu(2 saat, 7.40€, çok sık tren var)
VENEDİK
Venedik,
dar ve uzun bir yolla İtalya anakarasına bağlı Adriyatik’te bir ada.Çevresinde
daha küçük adalar var.
Venedik8
metre denizin dibine çakılmış binlerce
çakılmış kazıkların arasına mucur ile doldurulup üzerlerine suya dayanıklı
kireç taşından yapılmış temeller üzerine kanallar boyu binalar yapılmış.
Araç
trafiğine kapalı olan dada 25 ocak-5 Şubat arası dünyaca ünlü Venedik karnavalı
kutlanıyor.Bu festivalde de takılan maskeyi kendin yapabiliyorsun.Boyayıp
istediğin tüyü vs. yi takabiliyorsun.1 kişi 45€, 2 kişi 40€, 3kişi ve daha
fazlası için 35€……Bu da turistleri ayrı kazıklama yöntemi olsa gerek.
Venedik
şüphesi muhteşem şehir, Özellikle büyük kanala açılan küçük kanallar ve
kanallar üzerinde ki eski evler büyüleyici. yer gök turist olunca Venedikliler
çok şımarmış.İnanılmaz pahallı.Kiliselere varıncaya kadar her yer paralı
.Turistlerin tüm paralarını almadan göndermek istemiyorlar.Sevmiyorum böyle
arsız şehirleri.Adres sorduklarınız cevap vermek
istemiyorlar.Bıkmışlar.Ama zaten belli
yerleri gösteren sarı renkli adres plakaları duvarlara çakılmış.
En
az üç gün gerekli.Ben daha önce adaları gezdiğimden sadece şehrin içini 3 günde
gezebildim.
Trenle
gelirken kara tarafından “Venedik Mestre”durağında değil de bir sonra ki
“Venedik S.Lucia”durağında ininiz.
*
Trenden indikten sonra ki turist infodan Şehir haritası 2.50€.Herhangi bir
otelden bedeva alabilirsiniz.
Trenden
iner inmez karşınıza büyük kanal çıkıyor.Hemen 1 nolu deniz otobüsü büyük
kanaldan gecerek San Marco meydanına gidiyor.Ben yanlışlıkla diğer deniz
otobüsüne binerek kanaldan değilde denizden yine San Marco’ya gittim.daha az
durakta duruyor ama kanal manzarası kadar güzel değil.Tabii ikisinide denemelisiniz.Veya
tren istasyonundan büyük kanalı takip ederek San Marco meydanına kadar 45
dakikada yürüyebilirsiniz.
Bu
adayı büyük kanal yılan gibi kıvrılarak ikiye ayırmış.Bu kanalın üzerinde
1)tren
istasyonunun karşısında
2)
Rialto Köprüsü
3)
Academia Köprüsü(San Marco’ya yakın) olmak üzere üç tane köprü var sadece.
Eğer
büyük kanalı mirengi olarak alırsanız yön bulmak çok daha kolaylaşıyor.Ben her
zaman Venedik’te yön bulmanın zor olduğunu okuduğumdan sanırım beyin hücrelerim
açıldı da hiç zorlanmadım
ULAŞIM
Adalara
Ulaşıom: BirHerhangi bir adaya tek gidiş 8€, git-gel 15€.Üç adaiçin(Murano,
Burano, Torcello)4 saat içinde gezmek toplu bilet 20€.
Venediğe
yakın daha küçük adaları zaten deniz
tarafından işleyen Vaporetto ile gidebiliyorsunuz.Ama bineceğin Vaporetto’nun
tam olarak güzergahını öğrenmelisiniz.
Vaporetto: Büyük kanaldan 1 nolu denizden veya kanaldan
giden küçük vapur şeklindeki deniz araçları.Zigzag yaparak her durakta
durduğundan Özellikle büyük kanalda bununla gezmesi çok keyifli.Aynen tren ve
otobüslerde olduğu gibi biletini alıp makinaya okutturup biniyorsun.Kontrol
olmasa biletin olmasa da sorun yok.1 saat içinde kullanılan 7€.Ama zaten tren istasyonundan San Marco meydanına ancak
1 saatte gelebiliyorsunuz.2 saatlik 18€, 24 saatlik 20€ gibi çok pahallı.
1günlük,
2 günlük,….Vaporetto Biletleri daha
hesaplı.
Gondol:
Gondol durakları farklı kanallarda ve denizde her yer de var.San Marco’da daha
fazla ve pazarlık yapma şansı var.Ama dikkatli olunuz.Bazı gondolcular sadece
denizde gezdiriyorlar.Bazıları da biraz
büyük kanalda gezdirip küçük kanallara geçiyorlar.Dar kanallarda gondolla
gezmek en keyiflisi.
Gondolcular
kırmızı-beyaz veya lacivert –beyaz kazakları veaynı renkteki kurdeler
takılmış hasır şapkalar takıyorlar.Güneş
gözlükleriyle çok havalılar .
En
fazla 6 kişilik gondola kaç kişi binerseniz bininiz ücreti 60-80€arası.Şampanya
da olursa 100€’dan başlıyor.Yarım saat gezdiriyorlar.O kadar talep var ki çok
şımarmışlar.
San
Marco’da k,acente’da yazılırsanız tek kişi 30€.Aslında bir yabancı grub
buldum.Beni kabul ettiler ama gondol sahibi ayrıca benden de 40€ istedi.
Döneceğim
günKurban Bayramı nedeniyle dolu Türk
grupları vardı .Rehberler şehri öylesine bir gezdiriyorlar ama gondola bindirmeden döndürmüyorlar ki
akıllarında o kalsın.Onlarda bir gondola 60€ veriyorlar ama adam başı
25-30€alarak kazıklıyorlar.6 kişi kendisi kiralarsa 10€ ödeyecekler sadece.
Bir
gruba katılamadım ki gondola bineyim.Tek başımada pahallı geldi.İki kere
gittiğim halde gondola binemedim.Festivale gittiğimde bineceğim ama.
1. SAN
MARCO MEYDANI
*Sadece
büyük meydan burası ve adı Piazza .Daha küçük meydanların adı Compo olarak
geçiyor.
Bu
meydan deniz kıyısında ve büyük kanalın başlangıcına çok yakın konumda
1)
Basalica Di san Marco(Altın Kilise):
1204
latin işgali sırasında Venedik donanması 4.haçlı seferi ordularını deniz
yoluyla taşıma görevini üstlenen, aynı zamanda Kudüs’ü Müslümanlardan geri
almak amaçlı olan bu seferlerde amaçlarının dışına çıkarak
Konstantinpolis(İstanbul)’u yağmalamışlar.
Giriş
kapısının üzerinde ki 1204 haçlı seferleri sırasında Konstantinopolis’ten
getirilen ve müzede görebileceğiniz atların kopyası var.
İ.S
830’da Ayasofya’yı örnek alınarak yapılmış.11.yy’da tekrar onarılmış.
Kilisebeş
kubbesi ile doğu ve batı mimarisinin kesişimi gibi.
Kiliisede
11.-15.yy’dan kalma mozaiklerin bir kısmı daha sonra onarılmış veya yeniden
yapılmış.Bu muhteşem kiliseyi gezmek ücretsiz ama içinde ki
A) Museo
Marciano=Cavalli Di San Marco(San Marco’nun Atları=Terezza=Museo San
Marco=St.Mark’s Museum
9.45-
16.45 arası acık.5€. Girişten hemen sağda yukarıya çıkan merdivenle
çıkılıyor.Buradaki orijinal atlar İ.Ö 200 antik dönemden kalma.Bu dört at
Konstantinpolis’de hipodrama yerleştirilmiş.1204 ‘de haçlı seferinde savaş
ganimeti olarak Venediğe getirilmiş.Daha sonra da Napolyon, atları Paris’e
götürerek Carrovsel Sarayına koydurmuş.2. Dünya savaşından sonra tekrar
Venediğe gelen atlar müzeye kaldırılmış.
Burada
ayrıca akıllara durgunluk veren mozaikleri daha yakından görebiliyorsunuz.Yine
balkondan bazalikanın ön kapısının
tepesindeki kopya atları ve San Marco meydanını ve çevresinin manzarasını
seyredebiliyorsunuz.
B) Tesero(Hazinelik):
9.45-17, tatillerde 14-17 arası acık.3€.1204’de ki 4.Haçlı Seferlerinde
Konstantinpolis’ten getirilen savaş ganimetleri sergileniyor.Hepsi göz alıcı
güzellikte.
C) Pala
D’ora: 9.45-17 ve Pazar ve tatillerde 14-16.30 arası açık, 2€.
a)
Altare maggiore: 7.ve 8.yy’dan isa ve Meryemin
yaşamının anlatıldığı kaymaktaşından dört sütun üzerine yerleştirilmiş
Ciborium(Sayvan) var.Önünde Aziz Markos’un mezarı aydınlatılmış bir şekilde
kafes lahitin içinde.Sayvanın arkasında ise
b)
Palo D’ora: 12.yy’dan İncil’den sahneler işlenmeye
başlanmış.Yüzlerce lal, safir, zümrüt, yakut, topaz vs.değerli taş ve altından
yapılmış atlar panosu.Tek kelimeyle nefes kesici.Kesin görmelisiniz.
2)
Bayrak Direkleri: Hemen kilisenin ön çephesinin önünde
üç tane kırmızı renkli tepelerinde altın heykelciklerin olduğu bu dilberi
kabartmalı direkler Venediğin deniz ticaretinde ki hakimiyetini belirliyormuş.
3)
Kütüphana: Meydanın sağ tarafındaki bu bina hala
kütüphane olarak kullanılıyor.Bitiminde
4)
Campanie Di San Marco(çan Kulesi): 9-19 arası hergün
açık.8€.Tepesindeki altın melek figürüile
1533 yılından kalma Venediğin en yüksek yapısına asansör ile
çıkılıyor.Manzarası çok güzel.
5)
Torre Dell’ Orologio: 500 yıllık bu astrolojik saatin
tepesindeki çana her saat başı iki yeşil
ve belden aşağıları çıplak Mağribi heykelcikleri sıra ile ellerindeki
çekiçleri cana vurarakzamanı bildiriyorlar.Halk arasında bu heykellerin cinsel
organına değenlerin yıl boyu cinsel yaşamının iyi gideceğine inanış var.
6)
Meydanın karşılıklıiki tarafında ki Florian ve Qudri
kafelerini geziniz.Çok eski ve bir o kadar şıklar.Önlerinde her daim açık hava
orkestrası var.
7)
Antik İki Sütun: Hemen deniz kenarında 12.yy’dan kalma
Konstantinopolis’ten getirilmiş birinin tepesinde şehrin simgesi olan san
Marco’nun kanatlı aslanı dieğrinde şehrin ilk koruyucusu Aziz Theodoros’un
heykeli var.Eskiden bu iki sütun arasında idamlar gerçekleştiğinden insanlar
iki sütun arasından geçmek istemezlermiş.
Yine
ünlü gezgin “Marco Polo”uzak doğu gezilerinden döndüğünde dükler tarafından
yine bu sütunların altında karşılanırmış.
8)
Palazzo Ducale(Dükler Sarayı): 8.30-17.30 arası
açık.16€.
Venedik
Cumhuriyetinde dükler şehri bir kosül
ile birlikte yönetirlermiş.Bir nevi demokrasi varmış.
900
yıllık bu saray gerçekten çok zarif.
A) Porta Della
Carta(Kağıt kapısı): Şu anda çıkış kapısı olan,
Dük’ün alınan kararları yazıcıya bıraktığı kapı.Kapının üstünde,dük
kanatlı aslanın önünde diz çökmüş ve Venedik için çalışmaya söz verirken heykeli
var.
Yine
bu kapının girişinde birbirine sarılmış en son dört Bizans Kralının yeşil
heykeli binanın köşesinde görebilirsiniz.
B) Scala
Dei Giganti: Mars ve Neptün
heykellerinin olduğu merdiven.
C) Scala
D’ora(Altın Merdiven): Çok gösterişli altın işlemeli tavan süslemeleri
var.Haritaya göre devam ederseniz
D) Anticollegio
: Tintoretto ve Jacobo Bassano’ya ait iki ünlü resimlerin olduğu oda
E) Sala
Del Collegio: Düklerin elçileri kabul
ettiğ oda.
F)
Sala Del Seneto: Venedik Cumhuriyetinde yönetimin
kararları aldığı salon.
G) Sala
Del Senato: Venedik Cumhuriyetinde yönetimin kararları aldığı salon
H) Sala
Del Consiglio Dei Dieci: Yüksekzümrenin oluşturduğu topluluk
*Bu
salondan hapishaneye inen kapı köşede
İ) Silah Deposu
j)
Sala Del Maggior Consiglio: Yurttaşların Dük’ü seçmek için toplandığı 2500
kişilik konsey salanu.
Bu
salanun bir yüzünü , oğlunun yardımıyla 70 yaşlarında Tintoretto’nun
“cenne”adlı tablosu var.350 insan figürü var.Eskiden en büyük
ebatlı(7mx22m)esermiş.Ama çok albenisi yok.Yine sanatçının salando tavanın
bitiminde 76 dükün portesini hayali cizmiş.Bunlardan 14.yy dükü “Marino
Faliero”1355’de ülkeye ihanet ettiğinden başı kesilerek öldürülmüş ve
portesinin yeri siyaha boyanmış.
9)
Ceza Mahkemesi ve Prigioni Nuove(Yeni Hapishane): Bu
hapishaneye ahlar(İç çekiş köprüsü) ile ulaşılıyor.Dükler sarayında ki
mahkemede yargılanan suçlu , saray ile hemen yanında ki beyaz renkli hapis
hanenin arasında ki Ahlar köprüsünden geçerken sonucun ne olduğunu bilmediğinden
ah çeke çeke hapishaneye gittiğinden bu adı almış.Deniz kıyısında hemen sarayın
yanında bu köprüyü görebilirsiniz.Yanındaki hapishanenin devasa pencerelerinin
demirleri bilek kalınlığında.Ama yine de bu hapishaneden ünlü Venedikli yurtaş
“casanova”1775 yılında kaçmış.
2.
BÜYÜK KANAL KENARINDAKİ SARAYLAR
San
marco meydanına en yakın “Accademia”köprüsünden geçerek Venedik adasının büyük
kanalın ayırdığı diğer kara parçasına geçip, büyük kanalın karşı yakasında
gezilecek yerleri gezmek.
*Kanal
kenarında ki sarayların ön yüzlerinikanalı geçerken çokdaha güzel
görüyorsunuz.yanlarına gidince
dışlarındaki güzellikleri görmeniz zorlaşıyor.
1)Galeria
Dell Accademia: 8.30-18.30 ve pazartesi 8.30-15.30 arası açık.14€.Kanal
kenarında .
İtalya’da
14. Ve 18.yy arasında Venedik Cumhuriyetinin yükselme ve çökme yıllarına ait
dönemde yapılmış.Ünlü ustaların ünlü resimlerinin olduğu 24 odalı bu bina en
önemli koleksiyonu italyanın.
Çok
resim olduğundan seçerek resimlerin detaylarına inebilirsiniz.Ben bu
peritottaki resimlerden hoşlanmama rağmen gerçekten bu galeride muhteşem
resimler gördüm.Resimler aynı zaman da Venediğin tarihini de anlatıyor.
1.oda:
Paolo Veneziano(1333-1358)→14.yy’dan kalma “Madonna’nın taçlandırılması”
2.oda:
* Giovanni Bellini(1434-1516)→ ”tahta ki Madonna”ile “Eyüp ve Aziz Sebestianos”
*
Carpaccio (1460-1526)→”onbin şehidin çarmıha gerilişi”.Bu resim çok çok
etkileyiciydi.
4.oda:
Giorgione(1476-1510)→yaşlı kadın portresi muhteşem ve
Giovanni
Belli’nin eserleri var.
10.oda→Veronese→”Levilerin
evinde son yemek”aslında”İsa’nın son yemeği”adlı bu eser kilisenin resmi
saygısız bulması nedeniyle ressam adını değiştirmiş.Ben gittiğimde onarımdaydı.
Jacopo
Tintoretto(1519-1594)→”Aziz Marcos”resimleri .Bunlardan en önemlisi “Aziz
Marcos’un kaçırılışı” ve çok güzel.
Tiziano(1488-1576)→”pieta”aslında
kendi mezarı için yaptığı bu resimde çok etkileyici.
17.oda:
Veronese, Tintorette resimleri ve
Tiepolo(1696-1770)→Aurupa’nın
kaçırılışı
Canaletto→18.yy
Venedik manzaraları.Hepsi de çok güzel.
20.oda:
Gentile Bellini→”San Marco’da geçit”(1496) bana göre müzenin
şahaseriydi.Resimden anlaşıldığı kadar
sanki bugünkü San Marco bazalikası ile
aynı.Neredeyse hç değişmemiş.
21.oda:
Vittore Carpaccio(1460-1526)→”Azize Ursula’nın yaşam hikayesi”.İngiliz
prensiolan Azizenin herceus’u kabul edişi, hiristiyanlığa geçişi, onbirbin
bakireyle Roma’ya hacca gidişleri ve dönüşte tecavüze uğramış.En sonunda da Hun
İmparatoru Atilla’nın elinde şehit düşmesinin anlatıldığı tablolar.
23.oda:
Tiziano(1480-1532)→resimleri
Giorgione(1477-1510)→Fırtına(tempesta-1505)
müzenin en ünlü resmi.Yaklaşan fırtınaya rağmen kadının sakince çocuğunu
emzirdiği resim.
Aşağı
doğru ilerlediğinizde kanal üzerinde ki “casa”kısaca”ca”denilen saraylar ve
diğer binalar mermer, tuğla ve beyaz kireçtaşından yapılmış14.-15.yy’dan gotik
binalara, Venedik-Bizans, Rönesans-barok ve neo-klasik mimaride yapılmış.Kanal
kenarında
2) Collezione
peggy Guggenheim: 10-18 arası açık.Salı kapalı.12€.Emekli ye ve 65 yaş üstüne
10€.
1979’da
ölen Amerikalı Peggy Guaggenheim’den miras kalan bu sanat eserlerikendisinin de
yaşadığı 18.yy’dan kalma kanalın ağzında ki bu evde sergileniyor.Kendisinin
mezarı da köpeklerinin mezarlarıyla bahçede yan yana yatmakta..
Avrupa’nın
en ünlü modern sanat koleksiyonunda;
Picasso(1881-19739,
Duchamp, kandinsky, Klee, Dali, Joan Mira,(1893-1938), Mark Ernst-aynı zamanda
Peggy’nin kocası(1891-1976), Jackson Pollock, vs.ünlülerin resimleri
sergileniyor.
Bahçede
de “Giacometti Henry Moore, max Ernst’nin heykelleri var.Binanın kanala bakan
teras bahçesinde “Marino marini” nin “kalenin meleği” adlı bronzdan erotik atlı heykeli var.
Yürümeye
devam
3)
Santa Maria Della Salule: 9-12 ve 15-17.30arası
acık.2.5€.Longheng adlı mimarın eseri olan bu kilise şehrin, veba salgınından
kurtuluşunun anısına 1630’da yapılmış.Dışı barok içi daha da sade olan bu
kilise de Tintoretto’nun en ünlü resmi “Cana’da düğün”ile Tiziano’nun üç resmi
sergileniyor.Gerek yok.venedik’te bu iki sanatçının resimlerini zaten her yerde
görebiliyorsunuz.
4)
Hemen ilerlediğiniz de kanalın başlangıç noktası olan
burunu da geziniz.Beyaz güzel bir insan heykeli dikmişler.Buradan tekrar geriye
yürüyerek yine “Accademia”’ya geri gelip bu sefer kanal boyu yukarıya doğru
yürüyerek
5)
Palazza Ca Rezzonico(Museo Del settecento
Veneziona-17.yy Venedik Müzesi): 10-18 arası açık.Salı kapalı.8€.Kanal üzerinde
.içeri de foto çek,lm,yor.
Yine17.yy’dan
kalma “Longhena”adlı mimarın tasarladığı bu binanın asıl sahibi zengin
Rezzonnicio ailesidir.Daha sonra el değiştirmiş.
Yine
bu binanın birinci katı ünlü şair “Serenissima’nın son yıllarını n yaşadığı yer
ve 1889’da öldüğü yerdir.
Saray
çok ihtişamlı.nefis mobilyalar ve 18.yy’dan kalma sanat eserleri var.İlk balo
salonu çok muhteşem.İki tane dev avize var.Bunlar değil ama içerideki Murano
camından avizeler çok çok güzel.
Yine
1.katta: “tiepolo”’ya ait harika
freskler var.Zengin lerin refah, amçsız yaşamlarını anlatıyor.
2.katta: Canaletto(1697-1768)’in büyük kanal
manzara resimleri enfes.
3.
ve 4. katlar diğer sanatçılara ayrılmış.
*
Bu sarayın karşısında ki kanal boyundaki palozzo Grassi’yi
kaçırmayınız.karşıdan görünümü çok güzel.
6) Cal Foseori: Bu saray binası şimdi
üniversite olarak kullanılıyor.Buradan iç kısma doğru yürüyerek
7) Scuola Grande Di san Rocca(kardeşlik
Cemiyeti):Dinsel olmayan bir nevi cemiyet binası.İçeride foto çekilmiyor.
16.yy’dan
kalma nefis toplantı salanu var.Mobilyalar ve avizeler çok ama çok güzel.yalnız
içerisi çok loş.Bayıldım buraya.
Vernedikli
sanatçı Tintoretto(1518-1594)kazadığı yarışma sonucu yıllarca yaptığı dev
resimlerle tavanı ve duvarları süslenmişHepsi de çok çok gösterişli ama
ışıklandırmadan ve tavandakileri uzaklık nedeni ile görmek zor.
Bu
arada oturan Japonların elinde ki dev aynaları görünce kendi kendime”alacak
başka bir şey bulamamışlar”diye düşünürken bu büyüteçli aynalarla tavandaki ve
duvardaki resimleri yakınlaştırarak gördüklerini öğrendim.
A) Sala dell Albergo: Bu büyük toplantı
salonunun yanında ki oda da
Tintoretto’nun
bir duvarı kaplayan devesa”Çarmıha geriliş” resmi çok güzel.
Yine
aynı salonun tavanda k,”Vebaları iyileştiren aziz Rocca” resmi de harika.
B) Toplantı
salanunda ki 17.yy uçuk heykeltıraşı”francesco Pianto’nun ahşap figürlerine
hayran kaldım.
Yine
bu toplantı salanunda ayrıca Tiziano, Bellini, ve Giorgione’ye ait birer
resimlerde var.Hemen yakınında
8)
Frari Kilisesi: BuVenediğin en büyük gotik kilisi
ben gittiğimde kapalıydı.Tiziano’nun “Bakire meryem’in göğe
yükselişi”resminin olduğu atları ve mezarı bu kilise de.
Buradan
yürüyerek “Rialto”köprüsüne geliniz.
9)
Rialto Köprüsü: Büyük kanalın ortasında ve üç köprüden
en güzeli.Zamanında doğudan gelen mallar, Venedik Cumhuriyetinin kalyonlarına
buradan boşaltılıyormuş.16.yy’dan kalma bu köprünün etrafında en çok
Venedik-Bizans sarayları var.Bu köprü, adayı sağ yaka (San marco tarafı) ve sol
yaka olarak ikiye ayırıyor.Mermerden oyulmuş kemerleri ve dükkanları ile çok
zarif ve heran çevresi çok hareketli.
Köprüyü
ve çevresini gezdikten sonra karşı yakaya geçmeden devam ederseniz
10)
Ca’Pesaro(Museo Di Arte oriantale-Asya müzesi): İçine
girmedim.Yürümeye devam ederseniz
11)
Fondaco Dei Turchi-Türk Hanı(Museo Di Storia Naturale):
10-18, 8€.13.yy dan kalma bu en eski binalardan biri olan bu yapıda Osmanlı ve
Ortadoğulu tüccarların deniz yolculuklarından sonra dinlenmek için han olarak
kullandıkları yapı.
*Eğer
bu sarayların içini gezmeyecekseniz boşuna gitmeyiniz.Kanalın kıyısında
olduklarından dış çephelerini göremiyorsunuz.Ancak büyük kanalda geçerken
görebiliyorsunuz.
Buradan
botla karşı kıyıya geçip karşı kıyıda ki sarayları da gezebilirsiniz.
12)
Palazzo Vendramın-Calergi: Şu anda casıno olan bu
binada 1883’te ünlü opera bestecisi Richard Wagner ölmüştür.
Aşağı
doğru yürüdüğünüzde
13)
Ca’D’ora(Franchetti Galery): 15.yy’dan kalma bu binanın
tüm yüzü altın bezemelerle süslü olduğundan bu adı almış.Bu bezemeler şimdi yok
ama binanın gotik cephesinde ki taş oymaları harika.Galeride Rönesans heykeltıraşlarının eserleriyle diğer
sanatçılarının resimleri var.
Buradan
tekrar Rialto köprüsüne gelip iç kısma yürüdüğünüzde
3.DİĞER
GEZİLECEK YERLER
1)
Campo santi Giovanni e Paolo: Bir kanalın kenarında ki bu meydan da oldukça
güzel.Ortada , mirasını venediğe bırakanColleoni’nin atlı heykeli var.
A)
Santi Giovanni e Paolo:7.30-12.30 ve 15- 18.30 arası açık.2.5€. 13.yy’dan kalma
bu gotik kilisede Düklerin cenaze törenleri düzenlenirmiş.İçinde düklerin 25
tane anıtsal mezarı var.Kızdım artık.heryere para.Girmedim.
2)
Yahudi Gettosu: Tren istasyonunun kuzey doğusunda eski dökümhaneye1516’da yerleştirilen Yahudiler 17.yy’da arış
gösterince venediğin 6-7-8 katlı apartmanları dikilmiş bu semte.
16.yy’dan
kalma Sinagog ve Museo Ebraico gezilebilir.
ADALAR
Ben
daha önce gittiğimden bu sefer gitmedim.
1) Murano:
1922’den beri cam ve kristal fabrikalarının olduğu ada
2) Burano:
Renkli evleri ve dantelleri ile ünlü sevimli ada
3) Torcello:
7.yy’dan kalma katedrali ünlü
4) Lido:
plajları ile ünlü olan bu ada da araç trafiği var.
5) San
Giorgio Maggiore: Hemen San Marco meydanının karşısındaki vaperotte ile 5
dakika süren bu küçük adada 16.yy’dan
kalma çok görkemli kilise var.İçinde Tintoretto’nun resimleri var.
Venedik→Trieste(tren
, 2 saat, 11.40€, hızlı tren 16.50€)
TRİESTE
Gezmek
için gidilecek bir şehir değil ama deniz kenarında güzel bir şehir.Venediğe 2
saat uzaklıkta Slovenya’Qya sınır
olduğundan kalabileceğiniz şehir.
1) Piazza
Del Unita De İtalia: Denize bakan İtalya’nın en büyük meydanı.çevresinde çok
güzel saraylar var.
2) Meydanın
güneyi
A) Greco-Ortodossa
Di San Nicola Kilisesi: İçi pırıl pırıl altından
B) Serbo-Ortodossa
Di San Spiridione Kilisesi: Dışı içinden daha güzel.
C) Di
S.Antonio Taumaturgo Nuova : Bu Katolik
kilisesi de fena değil
3) Meydanın
doğusu
A) Teatro
Romano: Açık havada ki ücretsiz görebildiğiniz bu tiyatro oldukça sağlam
olmuş.Tepeye doğru tırmandığınızda
B) Catedrale
Di San Giusto: 9-19 arası, 5€.Resim ve tarihi eserlerin sergilendiği güzel salanlorı
olan kaleden şehrin manzarası da çok güzel.
Trieste→Koper(Slovenya)(23km,
sadece otobüs, 3€.)
SLOVENYA
İtalyanca ile ilgili sayfanızda backlink çalışması yapmak istiyoruz. Detaylar için lütfen iletişime geçin. İletişim için - marketing@protranslate.net
YanıtlaSilMwrhaba
YanıtlaSilTam olaeak ne iateiğinizi anlamadım.Sizin göreviniz ne oluyor? Açıklarsanız memnun olurym.