TACİKİSTAN
ÖNEMLI (VİZE) : Eskiden Türkler için Tacik vizesine ihtiyaç yoktu. Ama 2024 de artık yeşil pasaportlular hariç Türklere vize isteniyor.
Bu %90 dağlık olan ve yükseklikleri 300 metreden
7495 metreye kadar değişen dağlarla çevrili ülkenin
en yüksek dağ oluşumu Pamir
Dağlarıdır.
Bu güzel dağlarda doğa yürüyüşleri, Dağ tırmanışı ve göl ziyaretleri ve kamp yapabilirsiniz.
Afganistan'dan Duşanbe'ye girer girmez "Ohh be" dedim. Kız ve erkek öğrenciler birlikte neşe içinde okula gitmeleri yetti.
Doğuda Çin güneyde Afganistan, batı ve kuzeybatıda Özbekistan, kuzeyde ise Kırgızistan’la komşu konumda bulunan Tacikistan, Orta Asya’nın denize kıyısı olmayan ve Orta Asya’nın eski Sovyet devletleri arasında Farsça konuşan tek ülke .
Tacikistan kara sınırları:
1-Duşanbe---Panjakent( Pencikent)---Semerkant( ÖZBEKİSTAN)
2-Duşanbe---İstaravshan--- Hucend--- Çimkent(KAZAKİSTAN)
TACİKİSTAN’IN BÖLGELERİ
Tacikistan, Ferghana Vadisi, Karategine Duşanbe burada), Khatlon,
PamirDağları bölgesi ve Zeravshan olmak üzere 5 ana
bölgeye ayrılır. Duşanbe’nin yanı sıra diğer önemli
şehirleriKhorog, Kocand, Kul’ab ve Novabad’dır.
TARİHİ
tarihi Tunç Çağı’na kadar uzanıyor.
-Birinci Pers İmparatorluğu’nun bir parçası haline geldiğinde, Büyük İskender tarafından fethedildi ve ardından diğer işgaller devam etti.
-Ülkenin bulunduğu alanda 10.y.y 'da yıllarca
Samanîler İmparatorluğu varlığını sürdürmüştür.
-20. yüzyılın başında Sovyet Sosyalist Cumhuriyetler Birliği kurulduktan sonra 1920’de Sovyet askerleri tarafından işgal edilmiş ve bu birliğin uzantısı olan Tacik Sovyet Sosyalist Cumhuriyeti varlığını sürdürmüştür.
-Sovyetler Birliği’nin dağılmasından sonra 9 Eylül 1991’de bağımsızlığını
kazanmıştır.
Sovyetler 91'de dağıldığında çok erkek katliamı yaptığından erkek nüfusu azmış.
-Cumhurbaşkanları tek lider İmam Ali Rahman 'in fotoğrafı her yerde. Sanırım kendinden sonra oğluna mekanı devredecek. oğlu ile de fotosu çok .
İKLİM
Karasal iklim vardır.
Ülkenin denize kıyısı olmaması ve ülkede çok yüksek dağlar bulunmasından dolayı bölgeye
göre hava durumu farklılık gösterir. Genel olarak ülkede
kışlar soğuk, yazlar çok sıcak ve kurak geçmektedir.
İç kısımlarda kıtasal, Pamir Dağları’nda yarı çöl ve kutupsal
iklim görülmektedir. Yağış miktarının genelde düşüktür.
Gezmek için en uygun mevsim ilkbahar (Nisan-Haziran) veya sonbahar (Eylül-Kasım) aylarıdır. Ama Duşanbe'de mayıs sonu gibi sıcak, bunaltı yordu.
ULAŞIM
1 litre benzin= 1 dolar.
Şehirler arası sıkıntılı. Daha çok taksi dolmuş kullanılıyor.
GİYİM
Genç kızlar genelde cafcaflı aynı kumaştan dar pijama gibi alt ve aynı kumaştan düz uzunca bir elbise giyiyorlar.
Genelde kadınlar sadece iyice uzun elbise de giyiyorlar.
Kız öğrencilerin etek boyları oldukça uzundu.
parklarda, gezilecek yerlerde karma gezen Genç kızlar taşlı ve yüksek ökçeli ayakkabılar giymesi de beni şaşırttı.
Bir de yine Rus kültürü diyeceğim güzel görünmeye çok meraklılar. Kız öğrenciler bile bayağı makyaj yapmıştı. Sanki kadınlar göz makyajı yapmadan sokağa çıkmıyorlar.
Erkek öğrenciler de siyah veya lacivert takım elbise giymişlerdi.
Ülkede kadınların saçlarını bizdeki türban gibi tamamen kapatması yasakmış. Genelde önden sacları görünecek şekilde arkadan eşarplarını bağlıyorlar. Bazı saçları uzun kız öğrencilerin de at kuyrukları da görünecek şekilde beyaz bandana benzeri takıyorlar.
Açık saçlı kadınlar da var ama az.
Aslında kadınlar evlenmeden daha açık gezerken evlendikten sonra iyice kapanıyorlarmış. Bizim tepe top sepet şeklindeki türban modası buraya da sıçramış.
INSAN
Sakin insanlar gibi görünüyorlar. Genelde minyonlar. Kızları hoş sayılır. Diğer Türk Cumhuriyetlerine göre daha sakin ve yardımseverler.
PARA
Paranızı şehirde bankalarda veya Havaalanında ki döviz bürolarında değiştirebiliyorsunuz.
Eskinin tam tersine Türk parasına göre Somoni üç kat değer kazanmış.
1Dolar=10.80 civarı.
Kısaca
100 Somoni=300TL
Yani almak istediğiniz şeyin fiyatının üç katı Türk Lirası ediyor.
-Çalışan bir öğretmenin maaşı 200-250 dolar Emekli öğretmenim maaşı ise 100 dolar. Bu maaşla bu ülkede yaşamak zor.
Halkının %70’i
yoksul olan Tacikistan’da iş sahası olmadığından erkekler genelde para kazanmak için Rusya’ya gidiyorlar.
Tacikistan’ın Ekonomisi :
tarıma ve hayvancılığa dayanır. Sulama ile en çok pamuk üretilir .Ayrıca tahıl, üzüm, susam, buğday, arpa,
kavun, meyve ve sebze yetiştirilir.
Küçükbaş hayvan besiciliği yanında ve ipekböcekçiliği de çok yaygın. Her tarafta dut ağaçlarını göreceksiniz.
Sanayi de kendi çapında gelişmeye devam ediyor. Halıcılıkta ileriler.
DİL:
Resmi dilleri Tacikçe(Tacik Farsisi).
Ama Farsice konuşup kiril alfabesi ile yazıyorlar. Yani bir Rus, her şeyi okur ama anlamını bilemez.
Tacikler ayrıca hemen hemen hepsi Rusça bildiklerinden ikinci dilleri. Okulda zaten Rusça da öğretiyorlar.
DİN:
Tacikistan resmi olarak laik bir ülke olmasına rağmen, nüfusun çoğunluğu İslam’ın Sünni (Hanefi mezhebinden) Müslümanlardır.
Sadece Pamir'de yaşayanlar Şii ve İsmaili mezhebinden.
Az Hristiyan'ın çoğu Ortodoks'tur. Ayrıca Protestanlık, Zerdüştlük ve
Budizm gibi inançlar çok az olsa da vardır.
YEMEK
Geleneksel fazla bir çeşit yemeği yok ama Duşanbe'de farklı mutfaklar bulabilirsiniz.
Tacik yemekleri, ağırlıklı olarak Rus, Afgan, Özbek ve İran mutfaklarına benzeyip ekmek ve pirinç en baş sırada geliyor.
-Aş palav (pilav): sebze, pirinç, et ve baharat kullanılarak yapılır.
-Ekmek burada da olmazlardandır.
- yoğurt, özellikle chaka adlı süzme yoğurt ve kefir çok sık kullanıyorlar.
Laghmon: Elde veya hazır makarna ,et ,sebze ile karıştırılan yemek ahşap kaseye konup üzerine yoğurt dökülerek yiyorlar. Bazıları içine ekmek te doğuruyor.
fatir: Bir çeşit gözleme.
-shashlik kebap
TACİKİSTAN’IN FESTİVALLERİ
1-Navruz :
her yıl bahar ayları 20-22 Mart arasında İslam öncesi Navruz veya İran yeni yılını, üç gün
boyunca kutlarlar. Kutlamalar sokak
partileri, bu güne özel hazırlanan yemekler, konserler, geçit
törenleriyle gerçekleştirilir. Ayrıca arkadaş ve aile
ziyaretleri önemlidir. 2-SayriGuliLola :
Tacikistan’ın kuzeyinde, buradan doğan çiçeğin bahar aylarında kutlandığı iki günlük bölgesel bir Lale Festivali’dir. Tepeler lalelerle kaplandığı da insanlar
geleneksel korolarda, müzik yaparlar. Dans ederler. Dilek tutarlar.
3-Zafer Günü:
her yıl 9 Mayıs’ta gerçekleştirilir. 1946 yılından bugüne
düzenlenen kutlamalarda genellikle havai fişek gösterisi ve
askeri geçit yer alır. Tacikistan 9 Eylül 1991 tarihinde
Sovyetler Birliği’nden kazandığı bağımsızlığını her yıl 9
Eylül’de sokak gösterileri, konserler, havai fişek
gösterileriyle kutluyor.
4-Didor Film Festivali: her yıl ekim
ayında Duşanbe’de düzenlenen Farsça, Rus ve Avrupa filmlerinin gösterildiği festivaldir.
5-Bam-i Dünya :
Pamir-Khorog şehir parkında Temmuz ayında farklı kültürlerini kutlamak için
düzenlenen Orta Asya’dan gelen sanatçıların ağırlandığı
şarkı ve dans festivalidir.
GENEL
- Tacik erkekler dört köşeli bir başlık kullanıyorlar. İsmailliler ise bu takkenin yanından püskül sarkıtıyorlar.
Bazı kız öğrenciler ise yine dört köşeli, el işlemeli katlanabilir bu takke şapkalarını okula giderken takıyorlar. Çok ta hoş görünüyordu.
-Tacikistan, Afganistan'a çok yakın ama sınırlarını Türkiye gibi ardına kadar açmadığından Afganlılar, Tacikistan'a rahat giremiyorlar. Daha doğrusu, Tacikler, Afganlıları istemiyorlar. Zaten beleş Türkiye varken niye Tacikistan vizesi alsınlar ki?
-Şaşmakam: Yüzyıllar süren tarihi boyunca Şaşmakam Müzik Geleneği, Maveraünnehir olarak bilinen ve günümüzde Tacikistan ve Özbekistan'ı kapsayan bölgedeki şehirlerde gelişmiştir.
- Hemen hemen tüm kadınların saçı çok uzun ve güzel .
-Burada erkekler aynı Afganistan'da olduğu gibi her yere tükürüyorlar.
- Burada da tuvaletlerde taharet musluğu yok. Su yok. Yine ibrikle dışarda ki tek delikli tuvalette taharet alıyorlar.
Genel tuvaletlerde de taharet için su yok. Neyse ki sifon var.
-Çaylarını porselen kaselerde içiyorlar
- Rüşvet , devlet dairesinde, poliste ,he yerde var.
-Altın veya metal dişleri var.
-Duşanbe'de Merve (üç tane Şubesi var.), Burak (En pahalısı), Sultanbey (En iyi kebabı olan) üç tane Türk Restoran var.
Ben Afganistan'dan sonra Rudaki 92 adresinde ki Restoranda Erzurumlu Ömer Bey'in ikram ettiği çayların verdiği keyfi anlatamam
Ayrıca şehirde "Mesud" adlı hepsi Türkiye'den gelmiş Türk mallarının satıldığı bir de market var .Fiyatları en az bizdekinin üç katı.
-İngilizce bilen az. Hemen "Rusça biliyor musunuz?" diye soruyorlar.
Fet'onun okullarından mezun olanlar Türkçe biliyorlar.
-Burada da Türk dizileri yoğun izleniyor.
DUŞANBE
Şehire girdiğinizde geniş caddeleri, devasa binaları ve her taraf renkli gül ve çiçeklerle bakımlı parkları ile önce şaşırıyorsunuz.
Ama bu Rus kültürü görkemi altında bir kabalık var. Her şeyi o kadar büyük
yapmışlar ki gereksiz boşluklar insanı yoruyor.
Yalnız şehir yemyeşil. Tüm parklar da bahçıvanlar habire çalışıyorlar. Bakımlı ve temiz. Hele şu havuzlarında ki fıskiyelerin çalışması beni mest etti. Genelde geri ülkelerde havuz yapılır ama fıskiyeler bir iki çalıştıktan sonra masraf oluyor diye çalıştırılamaz .
Aslında görebildiğim kadar Tacikler de çöplerini her yere atıyorlar ama özellikle kadın çöpçüler habire temizlediğinden sadece ulaşılamayan yerlerde atılmış çöpler görebiliyorsunuz.
Burada da İran ve Afganistan da olduğu gibi cadde kenarlarından su arkları geçiyor ama içinde temiz su geçiyor. İçlerinde çok az çöp gördüm. Ama ne erkeden uzak yerlerde bu arklarda da çöp vardı.
Benim en dikkatimi çeken çok para harcanarak yapılmış sokak lambaları. Fazla gösterişliydi.
Her yerde iyi malzeme kullanılmış ama estetik denilemez.
Ama eski Sovyet döneminden kalan binalar onarılıp ve boyanıp çok iyi değerlendirilmiş.
Ulaşım:
Şehir içinde otobüs, troleybüs her yere 2 C 'ye götürüyor.
Elektrikli (Yeşil) ve benzinli taksiler ise km başı 3 C alıyorlar. Bize göre taksi ücretleri uygun.
GEZILECEK YERLER
Gezilecek yerlerin çoğu şehrin en ünlü Rudaki caddesinin üzerinde veya bu caddeyi dik kesen Somoni caddesi üzerinde yürüme mesafesinde.
Sırasıyla
Rudaki caddesi üzerinden başlarsanız
1-Bagımsızlık Parkı ve Anıtı: Buradaki anıt Dünya Savaşı'nda hayatını kaybedenlerin anısına yapılmıştır.
Milli bayramlar da, anma törenlerinde kullanılan dört tarafında aynı kapısı olan alan içinde Burmalı kulenin içini gezdirmiyorlardı.
2-Tiyatro binası: Yol üstünde mavi renkli eski Sovyet dönemi güzel bir bina.
Hemen yanında
3-Eski çay evi: Tavan işlemeleri güzel ve çevresi açık bina.
Buradan sonra sola doğru çıkan Somoni caddesine girerek soldan yürümeye devam ediniz.
4-Etnografya Müzesi: Giriş 10 C. Küçük ama çok güzel. Eski halılar, kilimler, geleneksel giysi ve kullanılmış esyalar. Renklerden başınız dönüyor.
Biraz daha yürüdüğümüz de köşede
5-Anfi tiyatro: Girişinde dizilerde oynayan Türk oyuncuların büyük posteri vardı. Girişi sağdan biraz ilerde.
Otobüsle veya yürüyecekseniz önce
alt geçitten yolun karşı tarafına geçiniz.
Buradan 1 km ileride
6- Nevruz Park:
Nevruz,Yarımküre'de bulunan ülkelerde, özellikle Türkçe ve Farsça konuşan topluluklar arasında yaygın olarak kutlanır
İçinde çocukların yüzdüğü yapay göl, luna Park oyuncakları, dondurmacılar vb. var.
A-Nevruz Palas: Eklemeleri ile devasa bir kompleks. Tavan islemeleri güzel. Binadan Sarayın görüntüsü güzel. İçinde sinema, bowling salonu, satranç oynanan yer, Restoran, kafe var. Burada çok lezzetli bir Türk kebabı yedim. Biraz daha yürüdüğümüz de
7-Conser Salonu: Yine parkın içinde devasa bir yapı daha. Sanırım politik toplantıların da yapıldığı bu yuvarlak salonun içini gezdirmediler.
Buradan otobüsle veya yürüyerek aynı yoldan geri dönünüz. Tam anfi tiyatronun karşısında
8-Parcham park: Yine yapay gölün ve farklı gül ve çiçek bahçelerinin olduğu Park:
A-Müze: Giriş 35C.
22 sergi salonu olan müze bir süre kapalı kaldıktan sonra 2013 yılında yeniden ziyarete açıldı.
antik eserlerden günümüze ait eserleri görebilirsiniz.
Eski seramik eserler, paralar, doldurulmuş yöre hayvanları, minareler gibi farklı bölümleri var.
En ilginci
Buda Salonu: Orta Asya’da MS 500’den kalma 16 metre uzunluğundaki uyuyan Buda heykelini görünüz.
B- Duşanbe Bayrak Direği: 165 metre yüksekliğinde ki bu bayrak direği,
dünyanın en yüksek bayrak direklerinden biri.
9-Cumhurbaskanlıği Sarayı: Sarayın önünde ki kaldırımdan bile yürütmüyorlar.
Biraz daha yürüyünce
10-Victory Monement ( Zafer Anıtı):
Bu şehrin simgesi olan kulenin merdivenlerinden tırmanınca sarayın fotosunu çekebilirsiniz. Çevre park ve manzara da güzel. Fıskiyeler, manzaraya çok güzellik katmıştı.
11-Ulusal Kütüphane: Somoni heykelinin hemen yan tarafında. Yine gereksiz büyüklükte bir bina. İçi bakımlı .Rehber gezdirdi. İçinde ki konferans salonu görkemliydi. Türkçe kitaplarına baktım ama eski, anlamsız kitaplardan başka yoktu.
12-Somoni heykeli:
Anıt, Meydan-ı Dustî’de .
Samanid hanedanının kurucusu İsmoil Somoni'ye anısına ve Tacikistan'ın bağımsızlığının simgesi olarak 1999 yılında Samanid devletinin 1100. yıl dönümü onuruna dikilmiştir.
Bu hükümdar Orta Asya'da başkenti Duşanbe olan büyük ve güçlü bir devlet kurmuştur.
Hemen diğer yanında
13-Rudaki Parkı:
Rudaki Parkı: İranlı ünlü şairden ismini alan alan bu parkın içinde şairin heykelini ve diğer tarihi şahsiyetlerin heykellerini burada görebilirsiniz.
Rengarenk gül ve çiçeklerin, heykellerin olduğu çok bakımlı park. Sadece güzelleştireceğiz diye gereksiz çok ayrıntı eklenmiş.
Buradan zaten Rudaki Caddesine inmiş oluyorsunuz. Cadde üzerinde
14-SUM: Genelde telefon gibi elektronik eşyaların satıldığı ve tamir edildiği bu kapalı çarşının üst katında geleneksek giysi ve el işleri satın alabileceğiniz dükkanlar var.
Rudaki caddesinden araç ile
15-Opera, tiyatro ve bale salonu: Yine Sovyetlerden kalma beyaz renkli güzel ve eski bina. İçeride bir show izlerseniz ancak içini gezebiliyorsunuz.
Çevrede de onarılmış ve farklı renklere boyanmış eski güzel Sovyet binalarını göreceksiniz.
Hastalığım hala devam ettiği ve enerjimin olmadığı için tekrar gidemediklerim:
16-Hacı Yaqub Camii:
17- Gurminj Zavkibekov Müzik Enstrümanları Müzesi:
Pazar günleri dışında, her gün 8.00-05.00 arası açık.
Müze, Tacikistan’ın ünlü aktör ve müzisyeni Gurminj Zavkibekov tarafından 1990 yılında kurulmuş.
Bölgeye özgü olan ve genelde Pamir ve Badakhshani müziğine ait çeşitli geleneksel yaklaşık 100 müzik enstrümanlarını görebilirsiniz.
Müze bünyesinde, ayrıca çeşitli kültürel etkinlikler de düzenleniyor.
18-Mehrgon Pazarı: Sebze, meyve ve geleneksel el sanatlarına kadar her şey satılıyor.
19-Botanik Bahçesi:
ŞEHIR DIŞI
1-Hisar Kalesi
: Pazar hariç 8:00- 18 arası açık.
Merkezden 20 km uzaklıkta.16. Yüzyıldan kalma
2500 yıldan daha eski ve duvarlarının kalınlığı 1 metre olan bu kale,, daha önce kale yöneticilerin yaşadığı yerdi. Zamanında yüzme havuzu ve bahçesi vardı.
.
2-İskenderkul
: Sovyetler birliğinde ki en güzel dağ köyü. Doğal korumada.
3-Fann Dağları: Zarafshan Menzili ile Gissar sıradağları arasında yer alıyor.
Çevresinde göller ,temiz hava ,doğa turları yapabilirsiniz
Fann Dağları'nda deniz seviyesinden 2 kilometreden fazla yükseklikte yer almaktadır. Bu rezervuara Fann Dağları'nın kalbi denir. Efsanelerden biri, Büyük İskender'in ordusuyla birlikte buradan geçtiğini ve burada en sevdiği atını kaybettiğini söylüyor. Göl, adını büyük askeri liderin onuruna almıştır .(
4-Kairakum Rezervuarı
20. yüzyılın ortalarında ekonomik amaçlarla oluşturulan ve “Tacik Denizi” lakaplı yapay bir rezervuar. Rezervuar çeşitli ticari balıklara ev sahipliği yapmakta ve çeşitli göçmen kuş türlerine yuva yapmaktadır. Burada mükemmel bir altyapı oluşturuldu; sanatoryumlar, rekreasyon alanları, çocuk kampları inşa edildi.
5-Chashmai Garmchashma
Şahdarya sırtının yamacında şifalı maden suyu kaynağı. 20. yüzyılın ortalarında suların çıktığı yere, günümüzde de faaliyet gösteren bir su kür merkezi inşa edilmiştir. 19. yüzyılın sonlarına kadar yöre halkı pınara tapınıyor ve suların yüzeye çıktığı yerlere küçük sunaklar kuruyorlardı.
Ben hastalığım nedeni ile şehir dışına çıkamadım ama Semerkant'a gittiğimde kendimi iyi his edersem oradan Tacikistan'ın kuzeyini tür veya kendi imkânlarımla gezmeye çalışacağım.
6-. Sarez Lake
Pamir Dağları’nın derinliklerinde yer alan bir dağ gölü olan Sarez Lake, dünyanın en tehlikeli deprem bölgelerinden biri üzerinde yer aldığı için güzelliği kadar tehlikeli olmasıyla da ünlü. Yaklaşık 76 kilometrekare uzunluğundaki gölün derinliği ise yaklaşık 202 metreyi buluyor.
-
1.Özbekistan- Semerkant'tan Tacikistan'ın Yedi Gölüne Günübirlik Tur:
Ani: Semerkant'ta Turist acentesine bu Yedigöller için tür için benden bir günlük 500 dolar istedi. Peşine yolların yağmur nedeni ile yolların kapalı olduğunu ama 50 Dolara götürüp getirebileceğini söyledi. Ben de hemen inandım. Bu hemen herkese inanmama çok kızıyorum . Daha sonra öğrendim ki sınır acıkmış. Yani beni kendi götürmek istediği yere yönlendirdi.
Hemen ertesi gün kendi kendime Tacikistan-yedi göllere gitmek için yola çıktım.
1- Semerkant- Kaftarkhona bus station'a gidiniz. Buradan kalkan küçük dolmuşlar ile 40 km uzaklıkta ki Jarteppa sınırına(Semerkant ve Panjakent sınırı) kadar 20000 UZS'ye gidiniz.
Kısa sürede Özbekistan sınırından çıkış yapıp Tacikistan sınırına geldiğimde yine bana "vizeye ihtiyacın var" dediler. Durumu anlattım. Bir ay öncede Tacikistan'a girerken aynısını söyleyip vurdukları damgayı gösterdim. Onlar olmaz derken ben vizeye ihtiyacım olmadığını inatla söyledim. Bir çok yere telefon açtılar. Bekliyorum. Sonunda benim inadım karşısında pes dediler .Mühürü bastılar ama iki saate yakın zaman kaybettim.
Sınır---Panjakent(20km)
Tacik sınırından çıktıktan sonra Taksileri atla. Sonra çok geçen oluyor. Yol üzerinde birçok sebze tarlası ve köyler var. Anayol üzerinden tahminen 4-5 km gittikten sonra(Sarazm yerleşimini de geçtikten sonra) Sarazm antik kenti hemen solunuzda göreceksiniz. Giriş sanırım ücretliydi ama kapıdaki görevli beni gruptan sanarak içeri buyur etti. Ama kasa da gör medim.
1-SARAZM ANTIK KENTI
MÖ 4000 yıllarına kadar yerleşim görülen ve 5500 yıllık olan bu yerleşim, UNESCO Dünya Mirası Listesi’nde de.
Orta Asya'nın en eski yeri Sarazm, zamanının en önemli tarım ve bakır üretim merkeziymiş.
Geniş bahçede üzerleri kapatılarak korumaya alınmış bu kalıntılar, Orta Asya'daki ilk tarım toplumuna aittir. O zaman ki yaşantıyı anlatan evler, fırın, ibadethane vb. görüyorsunuz.
ayrıca komşuları ile ticaret yaptıklarına ait buluntular da ele geçirilmiştir.
"Sarazm Prensesi" olarak adlandırılan oldukça uzun bir insan iskeleti, bazı süs eşyalarıyla birlikte burada bulunmuştur. Müzede heykelini göreceksiniz. Yine müzede bakır tarım aletleri, un elde edilen taş dibekler , toprak çanak yapımı ve toprak kaplar, vb. sergileniyor.
Yine ana yola çıkıp geçen araçlar ile Panjakent'e devam ediniz.
2-PANJAKENT
Orta Asya'nın en eski şehirlerinden ve ilk medeniyet merkezlerinden biri olan bu yerleşim bir İslam'dan çok önce Zerdüşt uygarlığı olan Soğd İmparatorluğu'nun başkentiymiş.
Geldiğiniz ana yol üzerinde ve merkezde
A-Muhammed Bashoro Camii:(Eski Cami ve Olim bu Dodkhoh Medr Medresesi:
Bu eski camii işlemeli ahşap sütunları ve çamur tuğkalarla örülmüş minaresi ile Özbek camilerine benziyor.
Hemen karşısında
B - Bazoor:
Giriş kemerli kapısı ilginç . Kuruyemiş , meyve, sebze ve giysi satılıyor.
YEDI GÖLLER (Haft Kul):
Panja Kent çarşı ana yol üzerinde ki taksilerle anlaşarak Yedi göllere gidebilirsiniz. Benden 200 Com= 1500 TL veya 70 dolar istediler. Sınırdan da aynı ücretle göllere gidip tekrar sınıra gelebilirsiniz. En iyisi direkt Semerkant'ta diğer turistlerle paylaşabileceğiniz araç veya tur bulursanız en iyisi.
Veya bu ana yoldan yedi göllere dönen sapağa kadar(4-5 km) bir dolmuş ile gidip, sapaktan sonra sağa doğru geçen özel araç ve dolmuşlarla devam etmelisiniz.(Benim bindiğim taksi, İskender gölüne ve fan dağlarına gidiyordu. Onlarla devam etmediğime çok pişman oldum. Dönüşte gölleri gezebilirdim. Maalesef sapakta indim.)Sapakta ki tabelada yedi göllere 34 km olduğu yazılıyor ama yol kötü olduğundan tahminimden daha fazla sürdü . Nofin köyüne kadar 2 saatte ancak çıkılabiliyor.
Mümkünse ilk göl olan Mijgan'dan 13 km önce olan Shing köyüne gidip(Sarı büyük dolmuş gidiyor),oradan gelen araç ile araçların en son gittiği 4. gölden sonraki Nofin köyüne kadar gidebilirsiniz. Ben böyle yaptım.
Veya araç bulursanız direkt 'Nofin köyüne' gidip oradan diğer göllere yürüyebilirsiniz. Zaten bu köye gelinciye kadar peş peşe dört gölü görüyorsunuz. Göller arası yürüme mesafesinde ama hepsini yürüyecek olursanız çok yorucu olur. Geri kalan üç gölü yürümek yeterli.
Göllere çıkan yol, coşkuyla akan ve tertemiz suyu olan Shing nehri boyunca devam ediyor. Aralarda yemyeşil, meyve ağaçları özellikle ceviz ağaçlarının olduğu güzel köyler var.
Efsaneye göre bu Yedi küçük göl, kayıp bir adamın kızlarının gözyaşları. Bilime göre ise depremler sonucu Shing Nehri'nin yatağının değişmesi sonucu oluşmuştur.
Ben göl tur gezimden sonra 'Rashnai piyon köyünde kaldım. İçinden ırmağın geçtiği, yemyeşil bir köy ama çamur evler bakımsızdı. İnsanları da gericiydi. Kadınlar asla fotoğraf çektirmesi. Bir küçük kızın fotosunu çekerken daha önce fotoğrafını çektiğim erkek kardeşi "o benim kız kardeşim. Fotosunu çekemezsin " diye önüne durdu.
1.Mijgon Gölü - Kirpikler (1): 1.640 m, 20 m'ye kadar derinlik ve 0,05 kilometrekarelik bir alan. Suyun rengi güneş ışığına ve yılın zamanına bağlıdır, turkuaz, mavi ve hatta mor olabilir. Sadece bu gölün rengi zümrüt yeşilinden farklıydı. Gölün başında kalınacak yer var.
*Diğer göller, bildiğimiz zümrüt yeşiliydi.
2-Soya Gölü :Soya Gölü (Göl hakkıge ): 1.701 m, 0,1 km2'lik bir alan. Göl yüksek kayalar arasında yer alır ve neredeyse tüm gün suları gölgede kalır. Renk yılın zamanına göre değişir
400 metre sonra
3-Hushyor Gölü
Watchful: 1.771 m, 0,23 km2'lik bir alan. . Bir zamanlar burada zehirli yılanlar vardı ama şimdi sadece adı kaldı. Açık havalarda balık sürülerini görebilirsiniz.
Bu gölün hemen kıyısında dev Otel yapımına başlanmıştı.
4- Nofin Gölü( Göbek bağı ): 1.820 m, yüzölçümü 0,48 km2.
Burası, büyükbaş hayvancılıkla uğraşan ve kışın bazen merkezle tamamen bağlantısı kesilen Yedi Göller köyleri arasındaki en büyük köydür. -
5-Hurdak Gölü (Bebek) : 1.870 m ve 0,025 km2 alanı ile en küçük göldür. 6-Marguzor Gölü :
En büyük ve en güzel göl. 2.140 m ve 2,7 km2. Marguzor kıyısında ilkel insanların petroglifleri bulunmuştur.
7-Son Göl: Hazor Chashma(bin pınar )yaklaşık 2.400 metrekare olan rakımı düşük göl)
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder