12 Şubat 2013 Salı

12 - RUSYA'NIN DİĞER ŞEHİRLERİ / KUZEY ASYA

Sibirya'dan Moskova'ya doru yol alırken  genelde farklı ırkların, kültürlerin  yoğunlukta yaşadıkları bu şehirler uçsuz bucaksız Sibirya'dan sonra bana bayağı renkli geldi.



URALLAR BÖLGESİ(Ev sahibim Bu şehrin Sibirya’ya ait olmadığını söyledi.)


6-EKATERİNGBURG

*1723’te kurulan şehiriyeltsin’inde mezun olduğu Urallar teknik Üniversitenin yanında birçok  yüksek okul kurumları ile ünlü.2 milyonluk Şehir geniş bulvarları ve parkları ile tipik Rusya’da Moskova’dan sonra 4.büyük ve sanayi ve kültür şehri.



 Bu şehir bu dağaların doğu tarafına kurulmuş. Aslında Trans Sibirya hattı son çar 2.Nikola tahta çıkmadan önce başlamış ve onun zamanında büyük kısmı tamamlanmıştır ama kendisi ve ailesi  Bolşevikler tarafından Ekateringburg,a  sürgüne gönderilerek daha sonra da burada öldürülmüştür.Şehrin adı da “Sverdlovsk”olarak değiştirilmiş.








İçinden Iset nehrinin geçtiği Şehrin merkezi Lenina caddesi ve onu dik kesen 8 marta caddesi sayılır.

*Müzelerin bazıları pazartesi ve Salı kapalı.Çoğuda 11’de açılıyor.Saçma bir uyulama.Hiç birine girmek nasip olmadı.Saç

8 mart caddesinde:

1)    Zilenaroşa   Kilisesi:Çok bakımlı ve görkemli bu kilisenin kubbeleri ve sivri külahı altın renginde.


2)   Park Dendra   :Çiçeklerle bezeli yemyeşil güzel bir park.Hemen alt tarafında Iset nehri var.Tekrar ana caddeye geliniz.


3)   Eski evler:8 Marta Caddesinin bu bölümünde bakımlı eski evler var.Bitiminde

4)   Beyaz renkli kilise:sağ köşede

6)Lenin caddesi:

Sol tarafa gittiğinizde Lenin heykeli ve karşısında belediye binası var.  Caddeyi geri dönerek köprüden geçerek nehrin kenarından ilerlediğinizde tarihi bölgeye girmiş oluyorsunuz.

7)Art Müzesi:11-19 arası açık.Giriş 150 R.Hemen kilisenin arkasına düşüyor.İlerki köprüden geçtiğinizde

8)Müze:Hemen bitişiğinde.11-18 arası açık.Pazartesi ve Salı kapalı.

9)Tarihi tahta kule(Vodonapornaya Bashnıa) (water tank) 1723 ‘ten beri:Hemen yakınında

10)1723 anıtı:Şehrin burada kurulduğuna ait

Arka tarafında

10)Katerin kilise:Zamanında burada çok görkemli ve büyük katedral varmış ama Sovyet zamanında yıkılmış.Dağılmadan sonra bu küçük kilise yapılmış.Karşı tarafında

11)Başbakanlık Sarayı:Yeşil  ağırlıklı bu saray gölün kenarında çok güzel duruyor.Hemen bitişiğinde

12)Minarel müzesi:11-18 arası açık.Giriş 150 R.Çok görmek istedim ama trene yetişemem diye cesaret edemedim.Sarayın alt tarafında


13)Cıty damb or city  pond (Yapay göl):Çevresinde güzel eski ve yeni binaların ,parkın olduğu,insanların yürüdüğü veya bisikletle gezdiği güzel bir alan. Yürüyen kızların hepsi bir manken sanki.Nedense burada da kızlar çok abartılı yüksek topuk ayakkabı giyiyorlar. Sokak sanatçıları ile hareketli.İsterseniz gölde kayık ile gezebiliyorsunuz.

Hemen gölün üst tarafında

14) Kan Üstünde Kadetral(church upon blood):.Çar ve ailesinin öldürüldükleri ev  Sovyet zamanında yıkılmış ama Sovyetler de çökünce 1993’deRusya Federasyonu kurulunca evin yerine bu kadetral yapılmış.Şehre de eski ismi iade edilmiş.

Katedale alt kapıdan alt katı gezip üst kata çıkınız.


Katedralin içinde ayrıca Çar ve ailesinin öldürüldüğü odayı ve  ailesi  ve kendisinin yaşamı anlatılan fotoğrafların olduğu kısmı da  görebiliyorsunuz.Katedralin üst katı onarımda olduğundan çıkamadım.

Yine hemen katedralin yanında küçük yine altın renginde soğan kubbeli çarların yaşamına  ait müzeyi de 10-19 arası ücretsiz tur ile gezebiliyorsunuz.

Bu katedralin ve caddenin karşı tarafında

15)Vornesenskaya Kilisesi:Mavi-beyaz renkli bu kilise şehrin en eski kilisesi.

16)Meteogorka(Meterolojı tepesi):Şehrin içinde yüğrüyerek de çıkabilirsiniz.Ev sahibim bana “Camlıca tepesi”gibi dedi ama hiç ilgisi yok.Her taraf içki şişeleri ile dolu.Bakımsız bir tepe.Şehrin manzarasını seyredebiliyorsunuz.Daha sonra diğer ev sahiplerimle de birlikte gece gittik.Bir güzelliği yok.Değmez.

17)Tren müzesi:Tren istasyonunun yanında.Pazar ve pazartesi kapalı.Giriş 100 R.Bura da  üst düzey yetkililer geleceğinden kapalıydı.İçini gezemedim ama bahçesindeki heykeller bile çok güzeldi.

Şehir dışı geziler

18) Shartash Gölü:Gölün içindeki granit taşları uzaktan çok rahat görebiliyorsunuz diye okudum ama kirli olduğundan yüzemedim.

Piknik yapmak ve dinlenmek için gidilebilir.Çevresindeki kayalardan oluşmuş tepecikler çok ilginçti.

Şehirden küçük minibüs,belediye otobüsü veya 15 nolu tramvay ile yarım saatte

Son durağa kadar gidip oradan orman içinden 1.2 km yürüyorsunuz.Her patika sizi gölün farklı kıyısına çıkarıyor.Bisikletle de gidebilirsiniz.

19)Tavatuy Gölü:En uzun bu göl,şehirden 1 saat uzaklıkta.








20)Ural dağları ve Asya-Avrupa sınırını simgeleyen dikili taş

*Ural Dağları:Kazakistan’dan başlayıp Kuzey Buz Denizine kadar uzanan dağlara deniyor.En yüksek yeri 1600 metre olan bu dağların ortalama yüksekliği 900 metredir.

Şehirde en fazla 400 metre yükseklikteki dağlara belediye otobüsü ile belli bir kısmına çıkabilirsiniz.Her taraf çok sık huş ve çam ağaçları ile dolu.Aradan ana yollar geçiyor.

ANI:Beni  ve diğer ev sahiplerimi ,birtanesi Ermeni,diğeri Mari olan iki genç ev sahiplerim arabaları ile götürdüler.Kendileri teklif ettiler.Ben de yakın olduğunu düşünerek kabul ettim ama bayağı bir gittik.Çok mahcup oldum.

Ermeni olan genç(daha sonra Öğrendim)ile karşılaştığımızda iki tane Türke çok benzeyen bey gördüm.Sorduğumda onlar da Ermeniymiş.Yani bu kadar birbirimize benzeyen toplumuz ama hala aramızdaki düşmanlığı sona erdiremedik.Ermeni genç bana o kadar sıcak  ve güler yüzlü davrandı ki anlatamam.Gideceğim gün tekrar telefonla iyi yolculuklar diledi.

Diğer Mari olan gençte çok konuksever davrandı.Farklı etnik grupların ön yargısızca birbirlerini kucaklamalarını çok seviyorum.


 BALEZİNO(Udmartiya Özerk Cumhuriyeti)

Mari denilen ince ve çekik gözlü Fin – Macar halkının 600.000 kadar nüfusları var.






A)Önce Yeni evlilerin renkli bezler bağladığı  ve  Avrupa-Asya sınırı olan küçük anıtın olduğu yere gittik.İnsanlar gidebilsin diye şehre yakın bir anıt daha yapmışlar.Oradan

B)Ganina Yama Manastırı:Çar 2.Nikolay ve ailesinin gömüldüğü çukur ve çevresine ağaçlardan,yeşil damlı birçok kilise v.b yapmışlar.Hepsi de birbirinden güzel ama çok uzak ve çok para harcamışlar.Gömüldükleri çukura Çar’ın çok sevdiği beyaz zambaklar dikmişler.Oradanda

C)Asıl Avrupa-Asya sınırını simgeleyen “Pervovralsk” Şehrine çok yakın anıt’a geldik.Uralların üstünde güzel bir anıt.Tepesinde çift başlı karta vardı.İnsanlar piknik yapmaya geliyorlar buraya.Yalnız çevre temiz değildi.


Ben Ekaterıngburg’tan Diğer Türk cumhuriyetlerini de gezmek istediğimden



Ekateringburg→Ufa(Tren,15 saat,Plasgard 1374 R,Sit 774 R)

7-BAŞKURDİSTAN


Tüm nüfus 4 milyon.% 20’u Başkurt,%40’si Tatar,%40’si Rus ve diğerleri.
21 tane şehir var.
Milli kahramanları Salavat Yulay
BAŞKURTLAR
Köken olarak Kıpçak Türklerinden gelen Başkurtlar,Ural dağları çevresinde 4yy-10yy’a kadar çeşitli Türk boylarına bağlı yaşamışlardır.
Cengiz Han döneminde Moğol egemenliğine,13.yy’da da Altın Orda devletine bağlı olarak İslamiyeti kabul ettiler.
 17.yy’dan itibaren Ruslara bağlanan Başkurtlar,özellikle 1730-1736yıllarında ki  ayaklanmaları kanlı bir şekilde bastırıldı.
1872’de tamamen Rusya egemenliğine giren Başkurtlar,günümüzde Rusya’ya bağlı  “Başkırdistan Özerk Cumhuriyeti”nde varlıklarını sürdürmekteler.
UFA
1 milyonluk bu şehir Belaya(Başkurt dilinde Agidel-beyaz) nehir ile Ufa(Başkurt dilinde Karaidel) nehirlerinin arasında kurulmuş.Çiçeklerle bezenmiş çok güzel parkları var.
Başkurtları görmeye gittim ama çok rastlayamadım.Uygurlargibi işlemeli fes takan tatarları daha çok görebiliyorsunuz.
1994’ten sonra birçok Türk buraya gelerek Restoran,inşaat ve tekstil işlerinde çalışmaya başlamışlar.Kazan’dan sonra en çok Türk nüfusunun olduğu şehirmiş.
Zamanında burada da Türk Lisesi varmış.Benim ev sahibimin biri buradan mezun olduğundan Türkçe konuşuyordu ama artık unutmaya başlamıştı.Şimdi aynı okulu mezunları yürütmeye çalışıyormuş ama parasızlıktan iyi sonuç alamıyorlarmış.
120 değişik halk yaşıyormuş.Tüm Rusta’da ise 160 değişik halk yaşıyormuş.
DİN:Başkurtların dini İslamiyet.Zaten Rusya’da ilk kez  burada Türbanlı kadınlar görmeye başladım.Rastladığım birkaç kişiden öğrendiğim kadarı
İle her ramazanda bu Türk-Müslüman ilkelere Türkiyenin her yerinden hocalar(Ama adları burada “Hazretleri” gelerek din eğitimi veriyorlarmış.Paranın kaynağı bol.Türkiye de okulsuz köyleri düşünen yok.
Kazan’da 10 yıldır yaşayan Türk’ün deyimi ile “Dinler Hortladı”.
Rusya ‘da ki ve diğer Türk Cumhuriyetlerinde Müslümanlığı canlandırmak için Türkiye iyi para harcıyor.Her tarafa cami yapılmaya başlamış.En fazla yardımda bizden.Hristiyanlarda boş durmuyor.Kiliselerini yeni baştan boyuyorlar.Parlatıyorlar.Ama aç gezen insanları gören yok.
7-8 tane camii var.
1-Eski Şehir
1)Salavat Ulaev:Nehire bakan ulusal kahramanlarının görkemli bir heykeli var.Bulunduğu alan çok güzel çiçeklendirilmiş.Manzara da çok güzel.Yakınında
2)Güfran camii ve Müslüman mezarlığı:Çok bakımsız mezarlıktı.Onarılıyordu.Ölenlerin Müslüman olup da adları Rus dilinde olmaları şaşırtıcıydı. Cami mezarlığın içindeydi.
Tikayel caddesinde
3)Dinamo statyumu:Çok güzel bir stadyum.Arkadan dolanırsanız sahasında görebiliyorsunuz.
4) Bashkort State Dramatıcal Theater
5)Matrosov Park
6)Abdul Kadir Ceylani Camii.1830 yılında yapılmış şehrin en eski camisi.Karşı tarafta
ANI:Caminin karşısında baktım türbanlı gelin var.Yanına gittiğimde benim Türk olduğumu anlayınca Türkçe konuşabiliriz dedi.Türkiye’ye sadece Türkçe öğrenmeye gelmiş.İlginç geldi bana.
Karşıdaki camiye geçtiğimde cübbeli çalışanlar çok iyi olmasa da Türkçe konuştular.
Geçen yıl 48 tane hafız ramazanda Rusya’ya gelmişler.Ufa’ya ise bunların içinde İzmir’den 5 tanesi gelmiş.Bu hafızlar Ramazan boyu buralarda kuran okuyorlarmış.Burdakiler dekendilerinden Türkçe öğrenmişler.
Bizim Diyanetin yükü çok fazla.Türkiye yetmedi buralara kadar çalışıyorlar.
Burada camilerde insanlar oturuyor.Hafızlarda onlar için karşısına geçip kuran okuyor.
7)Ressam Tülkin’in evi:Ben gidemedim
8)Salavat Ulaev Park:Parkın içinden küçük beyaz köprüden geçerek nehir kenarına in.Bu parkta da gelinlere rastlayacaksınız.
Nehir kenarındaki plajlarda yüzebilir veya hemen kıyıdan kalkan gemilerle nehirde gezebilirsiniz.Nehir kenarından yukarı doğru yürüdüğünüzde
9)Monument of Frıendshıp
Saçinskaya caddesinden yürümeye devam ettiğinizde
10)Aksakov Park.
iç kısımda Sovyetkaya caddesi üzerinde
11)National Museum:Giriş 150 R.11-18 arası açık.Güzel bir müze.Bir odası sadece Başkurtların giysi ve yaşamlarına ayrılmış.Karşısındaki odada ise Çavuşlar,Tatarlar,Muriler,Martalar(Hiç rastlamadım.),Ukraynalılar,Ruslar!a ait giysi ve eşyalar sergileniyor.
Karşısında
12)Zaki Velidi Kütüphanesi:Başkurdun en büyük kütüphanesi:İçinde ayrıca dünyadaki en büyük camilerin resimleri de var.
Yazar Ahmet Zeki Validi(Toğan),komünistlerden kaçarak 1920’den sonra İstanbul’da yaşamıştır.
Buradan Puşkin caddesine geçiniz.
13)Tıp fakültesi ve karşı çaprazında ki teknik üniversiteyi görebilirsiniz.İçeriyi gezdirmediler.
Teknik üniversitenin yanından geçerek
Lenina caddesi:Puşkin caddesini dik kesen şehrin en hareketli ve en güzel caddesi.Üzerinde çok şık binalar var.
14)Tradıng Square:Güzel bir meydan.Ortasında kırmızı damlı sarı renkte şık alış veriş merkezi var.
15 )Maykovsky Park:İç kısımda
16)Lenin house:Biraz iç kısımda.Giriş 50 R.Fotoğraf çekmek isterseniz 30 R.Lenin’in zaman zaman yaşadığı ev.İçini görmeye çok ta değmez.Heykelleriyle dolu.Girmek isterseniz bahçe kapısını çalmanız gerekiyor.Cadde üzerinde çok yakın
17)Geologıcal Museum :Yine kapısını çalarak içeri giriyorsunuz.Taşların sergilendiği küçük ama güzel bir müze.
2-Yeni şehir:10 km ilerde.Ben ev Sahibimle bisikletle gittik ama yollar çok karışık.Parkları çok sıradan.Otobüsle lale camiye gidip hemen yanında ki victorya parkını görmeniz yeterli.
1)Yakutov Park
2)Unnamed soldıer’s park
3)Gafuzy park
4)Kaskodan gölü:yeni şehrin içinde yüzebileceğiniz bir göl.Ama 1 km ilerdeki Ufa nehri yüzmek için daha temiz.
4)Tulpan(lale) Cami:İki minaresinin başı lale şeklinde olan kırmızı ve beyaz renkte güzel bir cami.İç dizaynıda fena değil.Hemen bitişiğinde
5)Park of Vıctor:Çok güzel bir park.Burada da çok gelin görebilirsiniz.Parktan nehir ve yanındaki küçük ormanın görüntüsü çok güzel.
Ayrıca parkın içinde 2.dünya savaşı anısına anıtlar ve sönmeyen ateş var.
Ufa,aslında çok ta gitmeye,gezmeye gidilecek bir şehir değil.Tüm Rus şehirleri birbirine benziyor. Sıkıldım artık.Ben buradan Çavuşistan’ın başkenti izhvek’e gidecektim ama vazgeçtim son anda.Zaten buradan İzhvek’e giderseniz  oradan da kazan’a gitmek için tekrar yolun belli kısmını geri dönmek zorundasınız.Ben de direkt Ufa’dan Kazan’a gittim.
Ufa →İzhevsk(Otobüs,690-900 R,11 saat)
Ufa→Kazan(Otobüs,9-11 saat,950 R,sık otobüs var.Gece otobüsü de var.)
*Trenlerde gidebilirsiniz ama yol çok uzuyor.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder