UKRAYNA-KIEV:HARİKA BİNALARI OLAN YEMYEŞİL ÜLKE
Merkezlerden kırsal alanlara gittiğinizde çok şaşıracaksınız. Özellikle bayanların baş örtülerini bağlama şekillerine ve yaşama baktığınızda sanki burası 50 yıl önceki Türkiye.Sadece Türkçe konuşmuyorlar.
Merkezlerden kırsal alanlara gittiğinizde çok şaşıracaksınız. Özellikle bayanların baş örtülerini bağlama şekillerine ve yaşama baktığınızda sanki burası 50 yıl önceki Türkiye.Sadece Türkçe konuşmuyorlar.
*Sadece kiev ve yakın çevresi için en
az 2 gün gerekli.
45.milyonluk ukraynanın başkenti
Kiev’in nüfusu 3 milyon.
TARİH: 7.yy’da Dnipro(Dinyeper) ırmağının her iki yanında kurulan şehir, daha sonra 1240’ta Batı Hun ordularının eline geçmiş.Ukraynalılar, Litvanya ve Polonya hakimiyetinden sonra Çarlık Rusya'nın,Bolşeviklerin ve Sovyet birliğinin hakimiyetinde de uzun yıllar yaşadıktan sonra 1991’de bağımsızlığına kavuşarak Turuncu devrime kadar gelmişler.
TARİH: 7.yy’da Dnipro(Dinyeper) ırmağının her iki yanında kurulan şehir, daha sonra 1240’ta Batı Hun ordularının eline geçmiş.Ukraynalılar, Litvanya ve Polonya hakimiyetinden sonra Çarlık Rusya'nın,Bolşeviklerin ve Sovyet birliğinin hakimiyetinde de uzun yıllar yaşadıktan sonra 1991’de bağımsızlığına kavuşarak Turuncu devrime kadar gelmişler.
2.Dünya savaşında Naziler tarafından
harap edilen özellikle ana
caddeleri ve önemli katedralleri uzun
yıllar onarılarak günümüze yenilerek ulaştırılmıştır.
DİL: Kril alfabesini kullanıyorlar.Dilleri Belarus ve Ruslara yakın.Ülkenin resmi dili Ukraynaca.Burada tabelalar sadece Ukrayna dilinde.İnsanlar Rusca bilmesine rağmen genelde Ukraynaca konuşuyorlar.Daha çok yetiştiği aile ve cevrede kullanılan dili kullanıyorlar.Su anda okul dilinin ne olacağı da askıda.Net olarak oturtturamamışlar.
DİN: Dinleri Ortodoksluk(Ukrayna ve Rusya Ortodoksluğu) ama özellikle Polonya tarafında Katolik dini az olmakla birlikte daha yoğun
DİL: Kril alfabesini kullanıyorlar.Dilleri Belarus ve Ruslara yakın.Ülkenin resmi dili Ukraynaca.Burada tabelalar sadece Ukrayna dilinde.İnsanlar Rusca bilmesine rağmen genelde Ukraynaca konuşuyorlar.Daha çok yetiştiği aile ve cevrede kullanılan dili kullanıyorlar.Su anda okul dilinin ne olacağı da askıda.Net olarak oturtturamamışlar.
DİN: Dinleri Ortodoksluk(Ukrayna ve Rusya Ortodoksluğu) ama özellikle Polonya tarafında Katolik dini az olmakla birlikte daha yoğun
Bolşevik devriminden önce olan 100
kiliseden günümüze çok azı gelebilmiş.
PARA: Para birimi” Grivni”
1 dolar=8.1730 G
1 Euro=10.970 G
Asgari ücretin 130 dolar olduğu bu
ülkede öğretmen maaşı 200-300 Dolardan başlıyor.Doktorun maaşıda bu miktardan
çok fazla değil.Ama ev kiraları çok pahallı.Şehrin dışında,metro +otobüsle gidilebilen 2 odalı küçük bir evin kirası 500 Dolar.İnsanlar, az bir zenginin dışında kıt kanaat geçiniyorlar.Ama dıştan bakıldığında her şey çok şaşaalı görünüyor.
Sebze ve meyve fiyatları bizle aynı.Giyim pahallı.
Isınma ve alkol çok ucuz.Ulaşımda ucuz sayılır.Her taraf içki şişesi ile dolu.Çok içiyorlar.
Bu coğrafyanın ırkı da slav. Slavlar olduğundan kızlarda çok güzel.Rus kızları kadar da süslü değiller.daha sadeler.
Eski resimlerde tüm bayanlar aynı
bizdeki gibi başlarını çene altından eşarpla bağlıyorlarmış.Günümüzde
şehirlerde bazı yaşlı kadınlar ve köydeki kadınların çoğu aynı şekilde soğuğa
karşı başlarını bağlıyorlar.
Patates,beyaz lahana çok
tüketiyorlar.Çok ta lezzetli.
Slav ırkı (Rusya,Belarus ve Ukrayna)arasında,Ukraynalılar
bana en sıcak kanlı,yardımsever ve
güler yüzlü geldiler.
Şehir ,hele Minsk’ten sonra bayağı
kirli sayılır.
Minsk’de olduğu gibi burada da
Muhteşem Süleyman gibi türk dizileri çok izleniyor.
Gezilecek yerler birbirine yürüme
mesafesinde.
ŞEHİR MERKEZİ
1)Maidan Nezalezhnostı(Maydan):Çevresinde
güzel, eski binaların ve küçük anıtların olduğu güzel bir meydan
A)Bağımsızlık(İstiklal) Anıtı:Turuncu
devrimin anısına yapılan tepesinde folklorik giysili kadının olduğu 40 metrelik
altın varaklarla süslü kolon.
B)PTT binası: İçi de güzel.
C)Glabus:Meydanın ortasında ve altında kubbesi camekanlı alış veriş
merkezi
Hemen meydandan yürüyerek
2)Khreschatik(Krieşcatik)
Caddesi:1200 metre uzunluğundaki bu caddenin her iki yanında şık alşveriş
mağazaları,oteller,restoranlar ,cafeler v.b var.2.dünya savaşında çok tahrip
olmasına rağmen yeniden çok güzel binalar yapılmış.Çok hareketli.Heran bir
aktivite ile karşılaşıyorsunuz.Hafta sonu trafiğe kapalı olduğundan daha da
şenlikli oluyor.
Tekrar meydana geliniz.
Maydandan 10 15 dakikalık yürüyerek
yokuşu tırmandığınızda
3)Sofhyska Square:Çok güzel binaların
olduğu ferah bir meydan.
A)St.Sophıa Cathedral: Katedralin
sadece bahçesini gezmek için 3.000 G,katedral dahil diğer dört yer için bilet
50.000 G.
A)Sophıa Cathedral: Açık yeşil ve beyaz
renkte bizim ayasofyadan esinlenerek yapılan bu katedralin ,gerçekten çok
büyüleyici görüntüsü var. 11.yy’da yapılan
katedralin altından kaplamalı 13 tane kubbesi var. İçini kesinlikle
geziniz.11.yy’dan kalma mozaik ve freskler büyüleyici.Hele ikonastası ve
ikonastasın kapısı nefis.
B)The Metropolitan’s Residence:Buradaki
eşyaların bir saraydakinden farkı yok.
c)The Bakery:18.yy’dan.Şu anda eski dini resimler sergileniyor.
d)Zaborov SkyGate:18.yy’dan.İçindeki
müze sıradan.Boş.
Meydanın ortasında
B)Bohdan Khmelnytsky’nin atlı
heykeli:1645’de Lıtvanya ve Osmanlı ile savaşarak Ukraynayı Rusya ile birleştiren .
Hemen Sofisyska meydanının karşısında
görülen tepelik alanda
4)St.Mıchael’s Cathedral:Eflatun ve
beyaz renkte.Bununda görüntüsü büyüleyici.Katedralin içini gezmek ücretsiz.
A)Bell tower ve müze:10-19 arası
açık.Giriş 14.000 g.Pazartesi kapalı.Bu çan kulesi 96.5 metre uzunluğu ile
Sovyet Birliğinin en uzunuymuş.
Bu meydana çok yakın
5) Golden
Gates:10-17(16:30),Perşembe10-17’ye kadar açık.Pazartesi kapalı.Giriş 15
G.İçinde bir şey yok.Dıştan görmeniz yeterli.Biraz yürüdüğünüzde
6)Sevçenko Milli opera:20.yy’dan
kalma bu binada çok ihtişanmli.Biletlerde çok uygun.
Tekrar meydana geliniz.
Meydandan Ayasofya Katedralinin
yanından yürürseniz
7)St.Andrev’s yokuşu:Çok sevimli
cadde.Gerçi tüm binaları yeniden boyadıklarından biraz özelliğini kaybetmiş..El
işleri,antikalar,resimler v.b satın
alabilirsiniz.Hele eski fotoğraf makinaları ilgilenenler için çok ilginç ama
ucuz değil.70 dolardan başlıyor.özellikle tahta el işleri harika.8 yıl önce
buradan aldığım tahta nihalenin kokusu hala gitmedi.
A)St.Andrew’s Church:Daha önce
gittiğimde ücretliydi ama bu sefer ücretsiz girdim.Beyaz-cam göbeği
renginde,kubbeleri koyu yeşil ve altın varaklarla süslenmiş 17.yy’dan kalma barok
kilise.Rokoka ikonastası üçkatlı ,kırmızı renkte çok göz alıcı.
*Bu sokakta sağ ve sol tarafta iki
tane merdivenle çıkılan şehir manzarasını görebileceğiniz tepelik alanlar var.
Yokuşun alt kısımlara doğru sağda 13
nolu
B)Mikhail Bulgakov’house(1891-1940):
Aslında doktor olan “Usta ile Margarite”adlı romanın yazarının yaşadığı beyaz
eşyalı ve her şeyin beyaza boyandığı ilginç evi.Aslında kasa vardı ama görevli
benden ücret talep etmedi.
C)Padol:Eski kiev’in merkeziymiş.Çok
sevimli bir bölge.Renkli ,harika evler ve dükkanlar var.
a)Buradan direkt Dinyeper nehrinin
kenarına inebiliyorsunuz.Ama nehrin kenarında yürümek için çok fazla yer
yok.Nehrin karşı tarafında yüzmek için plajlar var.
Biraz ilerlediğinizde
b)Çernobil müzesi:10-18 arası
açık.Giriş 10 G.Fotoğraf çekmek isterseniz 20 G.Çernobil faciasının fotoğraf ve
diğer materyallerle anlatıldığı müze.İlginç.
NOT:Çernobil Kiev’e 120 km uzakta.
1-2 hafta önce izin alıp gidip tüm çevreyi gezebiliyormuşsunuz.Eğer direkt
giderseniz sadece müze gibi bir sergiyi gezebiliyormuşsunuz.(10 Dolar)varmış.
c)Bu bölgede camii de ama tüm aramalarıma rağmen bilen çıkmadı.Sanırım çok
yakında değil.
*Geri dönerken nehir kenarından
merdivenle yukarı parklara çıkabilirsiniz.Veya Yokuşu geri çıkarken kilisenin
alt tarafında nehir tarafına doğru giden yoldan yine parklardan geri dönebilirsiniz.Bu yol
üzerinde birçok yerel sanatçıların yaptıkları resimlerin satıldığı küçük
stantlar var.Devam ettiğinizde çok güzel
nehir manzarası olan parkın içinde ki “Viktorya Anıtı”na varıyorsunuz.
Buradan sofıya veya direkt meydana
çıkan yollardan geri dönebilirsiniz.
8)Nehir kıyısı ve parklar bölgesi:Bir
günde bu bölgeyi ancak gezebilirsiniz.
Nehri ve şehrin karşı yakasını
yukarıdan gören bu sıralı parkların hepsi de çok güzel.Hele sonbahar renkleri
ile daha da güzelleşmişlerdi ama zaman zaman yağmur yağdığından çok ta
istediğim gibi gezemedim.
Bu bölgeye Maydandan Avrupa
caddesinden otobüsle veya yürüyerek te
ulaşabilirsiniz.Veya
Arsenalna metro durağına inip de bu bölgeyi
gezebilirsiniz.
A)Mariynsky Park:En güzel park.İçinde
yan yana
a)Mariynsky palace:Özal’ında
zamanında kaldığı bu barok saray onarımdaydı.
b)Parlemento binası
B)Holodomor Museum in park
slavy:önünde sönmeyen ateşin olduğu anıt.İlerlediğinizde
C)The memorial in commemoration of
victims in ukraine:Giriş 5 G.İçinde savaşların görsel olarak anlatıldığı mum
şeklindeki anıt.Yürümeye devam ettiğinizde
D)Kıev –Pechersk Lavra:
Giriş ücretsiz.Katedral,mağara
kilisesi ve dini objelerin sergilendiği müze için bilet 50 G.Ama ben bilet
almadığım halde kimse bilet sormadı.Sadece girerken kapıda bilet soran
oldu.Aslında katedralin hemen yanında ki mağara kilisesinded de Katedral
bölgesine geçiliyor.
içinde birçok farklı katedral ,kilise ve müzeleri,nefis giriş
kapıları olan geniş bir alan.Aslında bu
dini yapıların birçoğu 11.yy’da yapılmış ama 1941’de 2.dünya savaşında çok
tahrip edilmiş.Birçoğu yeniden yapılmış veya onarılmış
ANI:Bu bölgeyi gezerken “yapı grubu”nunfinanse ettiği Türk erkek kafilesi ile
karşılaştım.Çoğu katedral gezmekten çok ta memnun değillerdi.Daha çok gece
eğlenceleri onlara cazip geliyor.Tabii yemek te olmazlardan.Ülkenin
güzellikleri onları çok ilgilendirmiyor.
Türkiyede bazı firmalar,iş yaptıkları
beyleri daha çok bayanları rahat olan ülkelere gönderiyorlar.Genelde dini bütün
olan bu beyler dışarıda Türkiyede yapamadıkları çılgınlıkları yaparak
rahatlıyorlar.Burada ki denemelr günah sayılmaz.Alan ve veren razı.Diyecek bir
şey yok.
a)Katedral:dışında renkli dini
portrelerin olduğu altın varakla kaplanmış kubbeleri olan çok güzel bir
yapı.Daha önce katedral içinde gömülü din adamlarından 1941 deki bombalanmadan
sonra seçilebilenlerin tekrar gömüldüğü
i bitişikteki kilise içine 11.yy’da ki şekline uygun tuğladan
sembolik yeni bir kilise yapmişlar.
b)Çan kulesi:Sarı beyaz renkli bu
kulede çok ihtişamlı.En alt kısmının duvarları 8 metre .her kat bir öncekinden
daha yüksek,farklı dizayn ve farklı
işlev şeklinde yapılmış.
Üst katlardaki saat ,konulduğu 1903’den beri bozulmadan
çalışıyor.
En üstteki kattaki altın kaplamalı
kartal heykellerin aşağıdan belli olmasa da kanat açıklığı 2 metre.Bu kartal
heykelleri,kulenin
yapımında kraliyet ailesi yardımcı
olduğundan onların adına konulmuş.
Kulenin en altındaki kocaman çan ise
2004’de hediye gelmiş.
c)Nıkolay müzesi:babasının Türk
olduğu sanatcının uzun yıllar boyunca yaptığı çok küçük eserler sergileniyor..Büyüteçler
yardımı ile görebiliyorsunuz.Oldukça ilginç.
Salonun ortasında da 1930-1933 ıllarında
ki kıtlık döneminde ölen 8 milyon insanı
hatırlatmak amacı ile buğday,fareler v.b var.
Çıkış kapısına yakın
d)Eski ikonaların olduğu
müze:Ücretli.Buradaki ikonalar 1600’lü yıllardan kalma
Yanında
e)Müzik,tiyatro,sinema müzesi:Giriş
15 G.Girmedim.
meydandan aşağı nehre doğru
yürüdüğünüzde
f)Mağaralar kilisesi:Din adamlarının
işlemeli giysiler giydirilmiş mumyalarının sergilendiği odacıkların olduğu
mağara kilisesi.
*Bunun dışında eski din kitaplarının
nasıl basıldığını anlatan v.b müzelerde var.
Yola doğru çıkış kapısından
çıktığınızda yolun karşısında
E)Art Müzesi:Giriş 50.000 G.Dini
resimlerden 11.yüzyıldan kalanlarda var.
Ama modern resimlerden ve heykellerden bazıları gerçekten çok
güzeldi.
Biraz yürüdüğünüzde
F)Anavatan heykeli:
Normalde dinde en yüksek çan kulesi
olarak 96.5 metreden daha yüksek kule
yapmak yasak olduğu halde Sovyet birliği döneminde inadına yapar gibi 102
metrelik dikilmiş anıt.Heykelin elindeki kalkan üzerinde orak ve çekiç
figürleri var.
a)Afganistan savaşına ait savaş müzesi:Giriş
5 G.Girmesenizde olur.
b)Savaş anıtları:Bu anıtlar ve
tanklar ile her yeri doldurmuşlar.
c)Savaş müzesi:Giriş 15 G.Üç katlı bu
savaş müzesinin dü,zenlenmesi gerçekten çok başarılı.Ben savaş müzelerini
gezmekten hoşlanmadığım halde burada bayağı zaman harcadım.Savaş dönemi,öncesi
ve sonrası fotoğraf ve materyallerle anlatılmış.
2.dünya savaşında tüm Sovyet
birliğinde ölen 27 milyon insandan 8 milyonu Ukranyadan.
9)open aie museum(Pyrogova):Metro ile
“Vystarkovy tsentr”de inip oradan minibüs ile gidiliyor.Daha önce Misk’de
gittiğim açık hava müzesi adlı köyü hiçbeğenmediğimden buraya gitmedim.
*Eğer yakın bir normal köye gitmek
isterseniz yine metro+dolmuş ile “Pitgirsi”köyüne gidebilirsiniz.
ANI:Kaldığım ev sahiplerin evi şehrin biraz dışında ama ormanın
yanındaydı.Artık ülkeme yaklaştıkça rahatladım.Sabah 10 da kalkıp kahvaltıdan
sonra ormanda bisikletlerle dolandık.Çok imrendim.Bizde bu imkanlar çok
az.Öğleden sonra da “bortnichi”köyüne giderek ateş yakıp piknik yaptık.Tepeden
köyün,şehrin ve göllerin manzarası harikaydı.Çok mutlu bir gün geçirdim.
UKRANYA’DAN KARA YOLU İLE TÜRKİYE'YE DÖNMEK
Eğer Kiev’den Moldova-Kişinev’e
gitmek isterseniz.Moldova elçiliği Kiev ve Konsolosluğu Odessa’da var.
1-Kiev’de ki Moldova elçiliği
internette görülen adresinden 5 yıl önce taşınmışlar ama kimsenin aklına değiştirmek gelmemiş.Adresten iyice emin olup
gidiniz.Ayrıca bu şehirden Moldova vizesi almak çok uğraştırıyor.Önce
elçilikten alacağınız kağıt ile farklı bölgede olan bankaya para yatırıp bir
fotoğrafla tekrar elçiliğe gelip aynı gün alabiliyorsunuz ama nedense Türkiye'den(50 Dolardı) vize ücretleri daha yüksek.
1 aylık normal vize=678 G=65 euro
5 günlük transit vize 478 G=45 Euro
Zaten görevli bana “sana transit vize
veremeyiz”dedi. Türk elçiliğini aradığımda
“elçilikler bir açıklama yapmadan keyfi davranabiliyorlar”dedi.
Zaten akşam dönüşte internetten
vizenin kalkacağını öğrenince Moldava’ya gitmekten vazgeçtim.
Kiev→Kişinev(tren,değişen saatlere
göre 500 G.15-18 saat sürüyor.Plasgard var sadece.Yer de yoktu.
En iyisi odesa’ya gidip oradan otobüs
ile Kişinev’e geçmek olduğunu düşündüm.
Kiev→Odesa(sık tren var.Saati ve
hızına göre 100 G’den başlıyor.Sadece plasgard var.10 saat cıvarında sürüyor.
*Kiev’de tren biletinizi internetten
aldıysanız,en az tren kalkmadan yarım saat önce çıktı ile gardan biletinizi
almanız gerekiyor.
ÖNEMLİ:Evet Odesa’ya geldim ama işler
tamamen karıştı.Çünkü Odessa’dan Romanya’ya Ukraynanın üst taraftan veya aşağı
taraftan geçmek için kesinlikle Moldova’dan geçmek zorundasınız.Eğer Bukreş’e
hiç girmeden sadece deniz kıyısından doğru Romanya-Köstence ‘ye gitmek
istiyorsanız Moldavya’nın alt tarafında ki Ukranya’ya ait bir Vilkova’nın
olduğu topraklara geçip oradan
Köstenceye geçebiliyorsunuz.Ama buraya geçerkende 2-3 km lik olsada yine
Moldava topraklarından geçmek zorundasınız.Ukranyadan Yine Ukranyanın bu
kısmına giden araçlar kontrol edilmiyormuş.Çünkü Ukraynalılarının Moldava için
vizeye ihtiyaçları yok.Ama ben Odesa - Moldova konsolosluğuna sorduğumda bu yolu kullanırsam da benim vize almam
gerektiğini söyledi.5 günlük transit vize 45 Euro olunca gitmek istemedim.Zaten vize’yide yine önce
banka’ya para yatırıp,kağıdı konsolosluğa tekrar götürüp öyle alabiliyorsunuz.Yarım
günde yetiştirebilirseniz 1 günde veya 2 günde alabiliyorsunuz.Konsolosluk
yabancılar için 8-12 arası çalışıyor.
Otobüs garajında sorduğumuzda ise bu kısa Moldova topraklarında geçişte
kontrol olmadığından geçebileceğimi,daha sonrada Ukrayna ile Romanya arasında
sınır olan köprüden geçerek Köstenceye ulaşabileceğimi söylediler.Artık korka
korka bu yolu deneyecektim.
ANI:Ben daha önce Türk lokantasında karşılaştığım konsolosluk görevlisinin
“Konsolosluğa gel.Türkiye’ye giden gemileri öğreniriz”deyince bir de bu şansımı
deneyim diye konsolosluğa gittim ama
kapıdan zorla girdim.İçerde de görevliler bana “Kırım’dan gemi kalkıyor.oradan gidebilirsiniz”diyerek çok ilgisiz davrandılar .Zaten 8 yıl önce bu yolla gitmiştim.Bildiğimi söyledim.Daha fazla bilgi
almak isteyince beklemem gerektiğini söylediklerinde biraz da sinirlenip teşekkür edip dışarı
çıktım.Baktım Bir Tranzonlu hemşehrim ,Ukraynalı eşi ve çocukları ile
konsoloslukta işlemleri için bekliyor.ona durumumu anlatınca”Biz yarın
Kırım-Evpatoria’dan gemi ile gidiyoruz.Gel bizimle”dedi.Nasip böyle bir şey
demekki.Arkadaşına telefon açarakta uygun bilet ayarladı.Hemen kaldığım ev
sahibiminden çantamı alıp gece 12 cıvarı Evpatoria’ya geldik.Hemşehrim nasıl
ilgilendi anlatamam.Hava kötü olduğundan beklemek zorunda kaldık ama olsun.Dönüş
planım değişti ama nihayet ülkeme rahat bir şekilde döneceğim.Dedim ama bu
seferde hava birdenbire rüzgar lı ve yağışlı olunca 3 gün beklemek zorunda
kaldık.Nihayet gemiye binebildim.Yazılarımı gemiden yazıyorum.Hala Trabzonlu
hemşehrim yardımları devam ediyor.Bu arada gemi perselonuda Karadenizli olnca
çok ayrıcalıklı oldum.Özel oda verdiler.Habire bana yemekler
gönderiliyor.keyfim çok yerinde ama utanıyorum.
Kısaca Ukranya’dan Türkiye’ye dönerken
1.yol:Gemi ile
Odessa-İliçevsk→İstanbul(“Sea
partner”adlı Türk firması,haftada 2 gün)
Kırım-Evpatorıa→Zonguldakhergün gemi kalkıyor.saatleri kesin değil.kamyonlar yüklerini
boşaltıp kalkıyorlar.
NOT: İlk Odesaya geldiğimde Odesa’ya
35 km uzaklıktaki “İliçevsk”ten her gün İstanbul’a gemi kalktığını öğrendim ama
telefon açtığımda yolcu almadıklarını,sadece kamyonların geçiş yapabildiğini
öğrendim.Daha sonra ise “her önüne gelen yolcunun gemi ile gitmek istediğini
düşünerek yolcu almadıklarını veya bilet ücretlerini yüksek tutarak yolcuları
vazgeçirdiklerini “öğrendim.Yani siz buraya giderek direkt Türk ofisleri ile
konuşarak gidebilkirsiniz.Başka gemi de bulma şansınız var.Deneyiniz.
2.yol:Otobüs ile
1-Odessa-Ukranya→Kişinev-Moldova→Köstence-Romanya→Bulgaristan-Varna köstence’ye kadar otobüs kampanyası ile
hergün saat 13’de otobüs 365 G=45
Euro,tren de var.
*Ama otobüs kampanyası özel olunca
çokpahallı bilet satılıyor.Siz kendi kendinizede gidebilirsiniz.
Odessa→Maiakul-Ukrayna sınırı(80
km)→Palanka-Moldova sınırı→Kişinov(100 km)
Kişinov→Leuşeni(Romanya’ya giderken
Moldova sınırı)
*Tabii ki Keev’den de otobüs ve tren
var.
2- Daha aşağı tarftaki Romanya sınırına yakın
“Chernovtsi”şehrine giderseniz hiç Moldavya’ya girmeden Romanya’ya
girebilirsiniz.
3-Odessa-Ukranya→Moldavanın alt
kısmındaki Ukrayna toprağı(İsmaili→Vilkova→Rimi→(Ukrayna-Romanya sınırı)Çok sık
otobüs var.Direkt Rimi’ye tren istasyonuna yakın otobüs terminalinden
hergün sadece 7:20’de otobüs,central
otobüs istasyonundan ise birbuçuk saat ara ile otobüs var.Ayrıca direkt İsmaili
ve Vilkova’ya da otobüsler kalkıyor.
*BİR DAHA Kİ GEZİDE
GEZİLECEK YERLER:
1-Vilkova:Odesa’nın aşağı tarafında
ki küçük bu Ukrayna toprağı aynı Venedik gibi adalar halinde ve çok
güzel.Moldova vizesi kalktığında burayı gezip sonra Romanya’ya geçilir.
2-Lyıv:Polonya sınırına yakın bu
şehir de mimari
Açıdan çok güzel olduğu söylendi.
ODESSA
1.5-2 milyon nufuslu.Katerina
kurmuş.1820-2830 yılları arasında buraya gelen Yahudilere vergiler konusunda
serbestlik verilmiş.Onlarda burada çok çalışarak,ticaret yaparak harika evler
inşa ederek şehrin güzelleşmesini sağlamışlar.Şu anda da şehirde birçok sinagog
var.Ama Yahudilerin çoğu gitmiş.
*Benim evsahibim beni ve diğer misafirini
Odessa içinde çok farklı mekanları gezdirdi.Zamanında çok görkemli bie
şehirmiş.Hala çok güzel ama bir o kadar dapis bir şehir.bazı yerler resmen
izbelik.Örneğin zamanında genelev olan binada insanlar çok kötü koşullarda
yaşıyorlar.Öyle caddelerden geçtik ki ben yalnız geçmeye korkardım.
Şehrin merkezi “Denbasovskaya”
caddesi ile onu dik kesen “Pushkinskaya”caddeleri sayılır.tren istasyonundan
buralara yürüyerek ulaşabilirsiniz.
Gezmek için bir gün yeterli.Gezilecek
yerlerin hepsi bu caddelerin üzerinde veye çevresinde,birbirlerine yürüme mesafesinde.Sırasıyla
1)Opera binası:Tüm bu çoğrafya da
olduğu gibi çok büyük ve gösterişli
2)Arkeoloji Müzesi
3)Primorsky Bulvarı:Denizi yukarıdan
gören ağaçlıklı çok güzel bir yol.
4)2.Katerina’nın heykeli:Şehri kuran
Rus çariçesi
5) Dük Richelieu’nun heykeli
6)Potiomkin merdivenleri:1841’de
yapılan bu 192 basamağının başlangıcı
ile bitişi farklı uzunlukta.Tepesinden denizin ve limanın görünüşü çok
güzel.
7)Liman
Geriye merdivenlerin başlangıcına
çıkınız.
8)House-wall:Para olmadığından evin
ön yüzü çok gösterişli,arka tarafı normal bir duvar şeklinde duvar olan ev.
9)Atlanstians lı ev:giriş kapısı
heykelli olan bu evin olduğu cadde üzerinde ki tüm binalar da çok güzel.
10)Kaynana köprüsü
11)Colannade:1828’de yapılmış denize
karşı manzarası güzel.
Buradan tekrar dönerek Deribasovskaya
caddesine doğru yürüdüğünüzde
12)City Garden:1800 lü yılların
başından kalma güzel bie bahçe.
Hemen yolun karşı tarafında
13)Passage:Bizim çiçek pasajına
benziyor.Yalnız burada ılış-veriş dükkanları var.
Karşı parkın içinde
14)Voronlovs’un heykeli
Hemen ilerisinde
15)Odessa katedrali
Buradan Puşkinskaya caddesine
geliniz.Bu cadde üzerinde harika binalar var.En güzellerinden
16)Filarmonik Tiyatro Binası:İçinide
geziniz.
Tam karşısında aynı mimarın yaptığı
faklı mimaride sarıübeyaz çok güzel bina şu anda otel.
*Deniz kenarı boyunca
yürüyebilir,bisiklete binebilir veya plajlarında yüzebilirsiniz.Özellikle”
Dolphinarium”oldukça modern bir yer.
Not: Odesa'ya kadar gelmisken tarihi basarabya (Simdi ki Odessa) bolgesinde Bilhorod- Dnistrovski sehrinde ki Akkerman Kalesine de gidebilirsiniz. Ben gidemedim.
A-Akkerman kalesi: 13.yuzyilda yapilan kale,1484'te, 2. beyazid zamaninda Osmanlya gecmis .1812'de de Bukres antlasmasi ile Rusya Imparatorluguna birakilmis.
KIRIM
2006’da kızım ile .Kırım’ı gezdiğimizdeki gezi yazıları
.Eylül 2013 ise sadece
tekrarYevpetoriya’yı gezdim ve
eklemeler yaptım.
Ukranya’ya bağlı
özerk Cumhuriyet
2.5 milyonluk Kırımın %14’ü
tatar.Gerisi Ukraynalı,Rus,Ermeni
Ve zengin Yahudiler
Kırım resmi dili ukranyaca,Rusca ve
tatarca ama evraklar hep Ukrancaymış.
TARİH:
Tımurlular(1369-1507)dan sonra Karadenizin
kuzeyinde siyasi gelişmeler:
Toktamış Han yönetimindeki Moğol
imparatorluğunun devamı olan Altınorda devleti (1227-1502)14.yy sonlarına
Timur’a yenilince başlıyan taht kavgaları sonucunda hanlıklara bölünmüştü.
Bunlardan biri de Kırım ve Nogay Hanlığıdır.
Kırım
Hanlığı(1441-1784)Başkent:Hacı Giray tarafından Başkent Bahçe saray olmak üzere
Kırım ve çevresinde kurulan en önemli Türk devletidir.
Böylece Kırım
Hanlığı, 15.yy’dan sonra çok geniş
topraklara kadar yayılmıştır.
Hacı Giray
zamanında Moskova Prensliği ve Cenevizlilerin elinde ki Kefe,yıllık vergiye
bağlandı.Ölümünden sonra oğulları arasında ki taht kavgalarını ,talep
doğrultusunda Osmanlı Devleti-Fatih Sultan Mehmet,Gedik Ahmet Paşa ko mutasında
ki donamayı Kırım’a gönderdi.
Böylece
Kırım,Osmanlı devletinin himayesine girdi.(1477) ve 300 yıl kadar kendi Hanları
tarafından ,Osmanlı himayesinde yönetildi.Bu sürede de Kırım
hanları,Osmanlılara savaşlarda asker gönderdi.Ve Rusyanın güneye inmesini
engellediler.
16.yy ortalarında
Ruslar Kazan ve Ejderhan Hanlıklarını ortadan kaldırınca ,Rus
ilerleyişi,Osmanlının aldığı tedbirlere rağmen durdurulamadı.
1768-1774
Osmanlı-Rus savaşı sonrasında Küçük Kaynarca Antlaşması ile bağımsız oldu.
Ruslar ,iç
karışıklıklar çıkardıkları Kırım Hanlığını işgal ederek ,1784 tarihinde Katerina
tarafından Rusya’ya katıldı.
Geri kalanlar İşgal topraklarında yaşamak
zorunda kalmışlardır.1800 yılların sonuna doğru Tatarların bağımsızlığı için
çalışan “ İsmail Bey gaspıralı “en ünlü kahramanlarıdır.
NOGAY HANLIĞI
16. VE 18.yüzyıllar arası,Başkent
Saraycık
Altın orda devletinin komutanlarından
Nogay,Altın orda devletinin komutasında olmasına rağmen bağımsız bir hükümdar
gibi yaşamıştır.
Ölümünden sonra onun idaresinde ki
boylar Altın Orda devletinin parçalanmasından sonra Hazar denizinden Aral
gölüne ,ıdil nehrinden ırtış nehrine
kadar olan topraklar üzerinde Noray hanlığını
başkent saraycık olmak üzere kurdular.halkın çoğu Kıpçak Türkleriydi.
Rusların ilerleme politikalarını
çevresinde Kazan ve Ejderhan hanlıkları ortadan kaldırılmıştır.(1552-1557)
Nogay hanlığı da Rusların iç işlerine
karışması ile parçalandı.hanlık topraklarında Küçük ve orta orda ve Büyük Orda
hanlığı doğdu.
Büyük Nogay ordası ve orta Orda Rus
egemenliğini tanımak zorunda kaldılar.
Nogay Türkleri ,16.yyikinci
yarısından sonra idil nehrinin doğusuna,aral gölü çevresine,Kafkasya ve Kırım’a
geçtiler.
Doğuya doğru giden Nogaylar bir süre sonra ,Aral gölü çevresine ,Kafkasya
ve Kırım'a geçtiler.
Doğuya doğru giden Nogaylar bir süre sonra Aral gölü ve çevresinde Karakalpaklılar olarak
ortaya çıktılar.Bu isim bölgede yaşayan Özbek ve Kazakların ,Nogay
topluluklarının başlarına giydikleri şapkalardan dolayı onlara verdikleri
isimdi.
Kazakistan bölgesinde kalan Nogaylara
Ulu Nogay,Kırım’a gidenlere ise Kiçi Nogay denildi.
*Küçük Orda ise 18.yy sonlarında Rus
İşgaline uğradı.Halkın bir kısmı(Nogay tatarları) Türkiye’ye giderek başta Eskişehir olmak üzere
Orta Anadoluya yerleştiler.
NOT:Rusya’da kalanlar ise bugün kuzey
Kafkasyanın çeşitli bölgelerinde Yaşamaktadırlar.
Ayrıca Aral gölü çevresinde Karakalpakistan Özerk
Cumhuriyeti adı altında yaşayan Karakalpak Türkleri de Doğu Nogay Ordası
içerisinden çıkmış bir topluluktur.
Kısaca Cengiz hanın soyundan gelme tatarlar, Cengiz
Han İmparatorluğu dağılınca Kazan,Kırım
ve Ortaasya’ya dağılmışlar.Asıl ve
karışmamış temiz Tatarlar Eskişehir
Tatarları (Nogay tatarları)gibi çekik gözlüler.
1-Başkurt v.b Tatarları
2-Kazan(Volga)Tatarları:Bunların bir
kısmı hristiyanlığı seçerek Ruslaşmışlar.
3-Kırım Tatarları:Nogay Tatarları,Bahçe saray tatarları ve Yağlıboy
tatarları(Bunlar Osmanlı zamanında kılıçzoru ile Müslüman olan Tatarlar
.Bunların atababaları İtalyan) var.
,
1944 öncesi,Kırım’da Ruslar bile
Türkçe biliyormuş.opera ve tiyatrolar Türkçe izleniyormuş.
18 Mayıs
1944’de ise Stalin bir gecede Kırım tatarlarını hayvan vagonlarına doldurup,Sibirya,Özbek steplerine sürdü.Tatarların %48’i yollarda
açlıktan,soğuktan,hastalıktan öldüler.Yıllarca vatan hasreti çeken Kırım
tatarları 1990’da Rusya’nın dağılmasından sonra Kırım’a dönebildiler ama
yaşamları şu anda çok da kolay değil
burada.Nüfusları ve ekonomileri fazla olmadığından güçlü değiller.
Para: 1
dolar=5 Grivna(2006),1 Dolar:8.17 Grivna(2012)
ULAŞIM
Kişinev--->odesa(tren
ile 4 saat.1,2 Dolar.)
*Kiyev--->Kırm(Tren
ile
*odesa--->Simferopol(tren
ile)
1-Deniz
yolu ile kırım'a ulaşım
*İstanbul<--->
Sivastopal(Genelde her pazar saat 18'de gemi var.2013’de uzun süre
yapılamıyordu.)
İstanbul<--->Yalta(Pazartesi
günleri gemi var.)
Gözleve<--->Zonguldak(hergün
bir tır feribotları var.)
2-Kırım
içi ulaşım:
Kırım'da
trenler, otobüs ve dolmuşlara göre yarı
fiyatı ucuz.ama daha yavaş.
*Ama
her yere 2 kat pahallı olan dolmuş var.Zamanını öğreniniz.Ama deniz kıyısında
bazı yerlerde yok
Önemli
Not: Araçlar deniz kenarından yollar kötü olduğundan gitmiyor.(Yani
kefe-Sudak-Aluşka gidemiyorsunuz.)
sadece
taksiler gidiyor ama pahallı.
o
nedenle gittiğin yerden tekrar Simferopol'a geri dönmek zorundasınız.Ona göre
planınızı yapınız.
YOL:
1-Yalta<--->Bahçesaray<--->Sivastopal(Güzel,
ucuz, hızlı elektrikli teren var.Ters yönden de var.
2-Yalta<--->Simferopol(ucuz
ve yavaş treleybüs var.)
*
Kefe---> Sudak( sadece sabah araç var
*Feodosya--->sudak(
sadece sabah araç var.)
*Sudak'tan
dolmuş yok.sadece taksi var.
SİVASTOPAL(Akhisar)
Kırım’ın
Sovyetler zamanı 800 parçalık donanması
ile ünlü askeri üssü
Osmanlı
imparatorluğunun Müttefikleri olan İngiliz ve fransız ordusu ile aylarca
çarpışarak ele geçirdikleri ünlü
Sivastopal kalesi.
Kalma:
tren ve otobüs garında evlerinin bir odasını pansiyon olarak vermek isteyenler
oluyor.
1
kişi=15 Dolar, merkez dışı 10 Dolar(Merkez dışına troleybüs veya dolmuş ile
gitmek kolay.1Grivna
A)
Panaroma (Savaş) Müzesi: Öğrenci 8G.Büyük
16G, Merkeze yakın bir tepede kurulu.
1854
‘de ingiliz,Fransız ve Osmanlı ordularınca kuşatılan Sivastopal ve
100
.000 osmanlı askerinin şehit düştüğü
Kırım savaşın 115 metrex14 metre ebadında ki panoda
anlatılıyor.
B)
Wladimiriski Katedrali: Ücretsiz.merkezde
C)
Khersoncsos(Hersones): Dolmuş ile
gidiliyor.Liman’a yakın.M.Ö 4.yy'da kurulmuş birçok kilise kalıntılarının
olduğu antik yunan kenti
D)
Ünlü kırım şarabının tadılması
*Türk
şehitliği:Akmesçit’e giderken yol üstünde.2004’de Kırım savaşının 150.yılı
nedeni ile yapılmış.
BAHÇESARAY
Kırım
hanlığının Tarihi başkenti
Kalma:
hanlık Sarayına yakın tatar pansiyonda 1 kişi 15G.
1)
Hanlık sarayı(Tatar Elhamra'sı): Giriş büyük 19G, öğrenci 9G.Kırım Hanlarının
sarayı.
1426'da
Hacı Giray'ıon kurduğu Kırım Hanlığının başkenti olmuş.
A)gözyaşı
çeşmesi :Puşkin'i de etkilenerek şiir yazdığı mermer çeşme çok ilginç.
B)demir
kapı
C)Altın
çeşme
D)Altın
oda
E)Harem
görülecekler arasında.
2)han
camii
3)Gaspıralı
Müzesi: İsmail Bey Gaspıralının 1883’de Tercüman Gazetesinin yayınlandığı taş
bina
4)Zincirli
Medresesi:1500 senesinde açılan bu
okulun inşaatında bizzat kırım hanı 1.mengli çalışmış.Daha sonra Ruslar bu
yapıyı akıl Hasta hanesi olarak
kullanmışlar.
Hanlık sarayının önünden veya çarşıdan
dolmuşla gidiliyor.En son durakta in.
B)
Usfensky Manastırı: ücretsiz.Yürüyerek
C)
Cufutkale:Giriş büyük 12G, öğrenci6G.
D)
müze
FEODOUSSİA
A)
Ayvazovski Ev- Müzesi: Feodoussia'dan
önce.Ben buradaki devasa deniz resimlerinden çok etkilenmiştim.Hiç unutmadım.
SİMFEROPOL(Akmescit)Başkent
400.000
nufuslu.Salgır nehri içinden geçiyor.Başta “kırım tatar Meclisi “olmak üzere
tatarlara ait birçok kuruluş da burada.
A)
Puşkin Caddesi ve Kırım Müzesi
YALTA
Termal
otelleri ile ünlü karadenizde ki
yarımada.önce Çarlık Rusyasının , daha sonra da Sovyet yöneticilerinin tatil
beldesi olmuş.Güzel plajları var.
Tolstoy,
Çehov vb ünlü rus yazarlarına ilham
kaynağı olmuş mimarisi güzel binaların olduğu şehir.
Yalta'dan
32 veya 37 nolu dolmuş(Matruşka) ile
batıya giderken(Her biniş 3G)
A)
Polyana Skozok Parkı : Hayvanat bahçesi
B)
Livadiye Sarayı: 1945’de yatla
konferansında dünyanın paylaşıldığı yer.
2.Dünya savaşını kazanan liderlerin
toplanarak, Avrupa'da ki sınırları harita üzerinde çizdikleri saray.Aslında çar
2.Nikolay için yazlık saray olarak yaptırılmış.
C)
Kırlangıç Yuvası:kayaların tepesinde .şu
anda içi restoran
D)
Alupka Varotsov Kontluk Sarayı:
*
Saraylara giriş büyük 20G, öğrenci 10G.Hepsine yoldan indikten sonra 10 dakika
deniz kenarına doğru yürüyorsunuz.
Yalta'dan
Simferopol'a 52 nolu troleybüs ile giderken
A)
Masandıra Av Köşk sarayı: İnip kestirme
yoldan yürünüyor.
*Uçan
su şelalesi
*Mishor:destanlara
konu olan Arzı kız’ın yeri
B)
Nikita Botanik Parkı: Büyük, öğrenci 8G.Sadece ilginç mantar ağacı var.
C)
Huzsuf: 5-6 durak sonra
D)
Aluşta
*SUDAK
Kalesi ve plajları ile ünlü şehir.
YEVPETORIA(Gözleve)2013 yılında
Türkiye’ye dönme kiçin tekrar gittim.
Burada Kırım Türkü olan taksici iyi Türkçe konuşan Lemar Beyden yardım
alabilirsiniz.
050 497 64 45 ve 063 581 22 77
15 Euro’ya eşyalı ev kiralanabiliyor.Siz
kendinizde arayarak uygun fiyatta ev bulabilirsiniz.
Bu deniz kıyısındaki tarihi şehirde
tüm ibadethaneler birbirine 5 dakika yürüme mesafesinde.
1)Odun pazarı kapısı:İçinde çok şık
bir tatar kahvesi ve küçük müzesi var.Karşısında
2)Tekkiye Devriş:600 yıllık bu bina
kapalı olduğundan içini göremedim.
3)Han cami:Kırım Hanı 1.devlet Geray
Han’ın Moskova’ya yaptığı başarılı seferin anısına ,Mimar Sinan’a 1552-1564 yılları arasında yaptırdığı camii..Değişikliklere
rağmen hala çok ihtişamlı.Sovyet dönemi dinsizlik müzesi olmuş.
*Yanında ki parkta 18 mayıs 1944
tarihini hatırlatan “Kırım tatar Sürgün Anıtı” var.
4)Ortodoks Kilisesi
5)Ermeni kilisesi
6)Sinagog:Çok eski bir bina.zamanında
çok Yahudi yaşarmış ama çoğu İsrail’e veya Amerika’ya göç etmişler.
7)Kenasa:Karaim Türklerine ait bu
ibadet haneyi daha önce ziyaret ettiğimi hatırladım.Çok az kalan ve Türkçe konuşan Karaim Türklerinin dini,
Yahudiliğin bir başka kolu sayılıyor.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder