6 Nisan 2012 Cuma

6- HOLLANDA / AVRUPA


HOLLANDA: peynirin, çiçeğin, bisikletin, ineğin, bin bir çeşidi olan ülke.
 Doğa+su+bisikletten olsa gerek keyifli insanlar.Güler yüzlü ve yardımseverler.Sevdim bu ülkenin insanlarını.Soğuk Avrupalılara benzemiyorlar.
 Ama burada tanıştığım çoğu Türk, ırkcılığın olduğunu söylediler.Bir Denizili''burası dikenli tellerle çevrili.Ama kimse onu dışarıdan göremiyor”dedi.


AMSTERDAM 

(En az 4-5 gün gerekli.)

İstanbul kadar nüfusu olan bu ülke Meşruti Krallık ile yönetiliyor.Avrupa’nın en yoğun nufusu olan ülkesinin rengi turuncudur.

Toprakların çoğu setlerle denizden ayrılarak ve zamanla kurutularak oluşturulmuş.



13.yy’da küçük bir balıkçı köyü olarak kurulmuş.Amstel nehri üzerine kurulan ufak bir barajın etrafında gelişmeye başlamış.

90 adacıktan oluşmuş.Adalar birbirine kanallarla ve 600 tane köprüyle bağlanmış.Sedece Amsterdam’da 1200 büyük, küçük kanallar var.

Ülkenin sahil kısımları su seviyesinin altında olduüu için barajlarla koruma altına alınmış.Eskiden değirmenle su ileriye doğru boşaltılırmış.

Aslında surlar içinde olan şehir daha sonra surlar yıkılarak halka halka büyütülmüş.



Amstel nehri , şehri ikiye bölüyor.

YAŞAM

1)CAFE Shop: İnsanlar burada esrarş marianavb.kullanıyorlar.Önlerinden geçerken kokudan hemen anlıyorsunuz.

2)Dünyanın en uzun insanlarıymış.Gerçekten hepsi dev gibi.



BİSİKLET: Her yaşta insan heryere bisikletle gidiyor.Yatarak sürülen çeşitleri bile var.iri yarı olduklarından bisikletler çok yüksek.Bisiklet hırsızlığında dolayı kocaman ve çift  kilitler kullaqnıyorlar.

EVLER:

Amsterdam’da evler vergiden kaçmak için dar ve uzun yapılmış.Gelelde 3 katlı ve çoğunun tepesinde merdivenler dar olduğundan eşye taşımak için kancalar var.Hatta bazı evler , eşyalar çekilirken eve zarar vermesin diye kanala doğru eğik inşa edilmiş.

Kanallar üzerinde de kanal evlerde de yaşayanlar var.

YEMEK:

Wafel: her gün en az 2 paket yedim.

Hari: Çiğ balıklarını deneyemedim bile.

ULAŞIM:

1)City Card: Tüm toplu taşımalar ve birçok müze bedeva olan

24 saatlik→40£

48 saatlik→50£

7 saatlik→60£

Ama zaten tüm müzeler birbirine yürüme mesafesinde.Yani müzeleri kart ile gezsen araç kullanmana gerek yok.Bence değmez.Şehri  yürüyerek geziniz.Dışarıya gideceğiniz zaman 2 günlük ulaşım kartı almanız yeterli.

2) Ama yine toim toplu taşımaların (otobüs, tramvay, metro)ücretsiz.

1 saatlik→2.70£

1 günlük→7.50£(24 saat)

2 günlük →12£

.

.

1 haftalık →31£

Kart alırsanız daha mantıklı.Çünkü tramvayın tek biniş 2.70£.(1 saat içinde bunda da otobüs, metro, tramvay kullanabiliyorsunuz.)

3) Şehirler arası tren hızlı ama pahallı.Ama aldığınız günlük ve daha fazla zaman için in, bin yapabiliyorsunuz.Otobüs çok daha ucuz ve yavaş.Sadece gideceğiniz yere gidebiliyorsunuz.

*tren biletlerinizi açık alıp, kullanacağınız gün makineye bastırıp okutmanız yeterli.

*Tren biletlerini ülke içinde makinadan alırsanız 1/2£daha ucuz.Ülkeler arası ise 3.5£ ucuz.

Euroline bus : Bu kampanya en ucuzu.özellikle diğer ülkelere biletler oldukça ucuz ama önceden almalısınız.

·       Tren biletini çok önceden alabilirseniz ucuz.

·       Trenlerde girişte control yok ama biletsizlere ceza çok büyükmüş.

·       Tramvaylarda 3 kapıdan aynı anda kontroller giriyormuş.Biletsizlere ceza 45£.Belçikada 83£.

·       Bir yerden bir tren her bir saatte  bir daha geçiyor.trenler çok dakik.Ulaşım pahallı ama çok rahat.

·       Aynı gün içinde aldığınız biletinen son durağı üzerinde ki her yerde inip, gezip tekrar bineb,iliyorsunuz.Her bir saatte yeni tren geçiyor.

·       Tren’de kartla yolculuk yaptıktan sonra  da insanlar makinaya kartlarını tutuyorlar ki istanbulda ki gibi ne kadar gidersen git aynı para değil.Ne kadar km gittiysen o kadar düşüyor.

·       Tren istasyonunda çalışan birisine bilet aldırırsan(Çok çalışan Türk var.)Hollanda içi biletlerinde %40 indirim oluyor.

Ve yine Hollandaiçinde bu çalışanlarabe deva bilet veriyorlar.İnsanları trene alıştırmak için böyle bir uygulama yapıyorlarmış.Bu bilet ile biletli bir başkasıyla yolculuk yaparsan bedeva.Ben bir kez Böyle bir ücretsiz biletle Rotterdam’ın sınırına kadar gittim.

Şehrin hemen hemen her yerini çok rahat yürüyerek gezebiliyorsunuz.Ama görülecek çok yer var.

Şehrin merkezi tren istasyonu da çok yakın olan

1.    DAM MEYDANI VE YAKIN ÇEVRESİ

1)   Central Station: 1889 da açılan 3 yapay adanın üzerinr yapılmış.çok görkemli bina.İçi de bir o kadar modern.

Tren istasyonundan Dam meydanına “Nieuwendik”caddesine gelirken sol kolda

2)   Beurs Van berlage(Borsa Binası):10-17arasıturla gezdiriyorlar.24.50£.Kulesine çıkmak3.50£.Pazar kapalı. Günümüzde çeşitli sanat faaliyetleri yürütülüyor.

3)   Sex müzesi:4£.Çok ilginç. Kesin giriniz.Çok sıra dışı.Öok güleceksiniz.Organını yalayan heykele ve sapığa çok güldüm.

4)   National Monument: 1956 da yapılmış beyaz renkli, 2.dünya savaşının anısına yapılmış.

5)   Mademe Tassauds: Giriş 22£.İngiltere’de ki Mademe Tussauds’a çok benziyor.Aynı ünlülerin mumyaları var.Extra olarak Hollanda kraliçesi, anası, anneannesi, oğlu , damadı,  mumyaları ve Hollandalı ünlülerin (Manken,  artist, tv vb)mumyaları var.

Burada birçok ünlü ile kıyafet giyerek(örneğin Maryln Moenre’nin Kıyafetinin aynısı vb.) fotoğraf çektirebiliyorsun.

6)   Koninklijk Paleis(kraliyet Sarayı): giriş 7.50£.

Aslında 1655’belediye binası olarak yapılan bu görkemli sarayın içindaki kraliyet odaları oldukça sade.Zaten bu saray sadece törenlerde kullanılıyormuş.

Bu bina 1655-1808 arası belediye binasıymış.Sonra kraliyet sarayı olmuş.

7)   Nievwe Kerk (Yeni Kilise): 10-18arası, giriş 10£.Protestan kilisesinin vaiz kürsüsü çok güzel.Kraliyet düğünlerinin düğünleri yapılıyor.farklı sergilere de ev sahipliği yapıyor.

8)   Boot turu: hemen tren istasyonunun yakınlarında  bir çok yerde bulabilirsiniz.burada daha ucuz bulabilirsiniz.

2.    DAM MEYDANININ YAKIN BATI TARAFI

1)               Anne Frank Huls: 9-21 ve cumartesi 9-22 arası acık, 9£.Kuyruk ço uzun olabiliyor.

Nazilerin Hollanda’yı işgal ettiği 2.Dünya savaşındabu Yahudi ailenin toplama kampına gitmemek için gizliyaşadıkları ev.Evin kızı Anne’nin bir çok dile çevrilmiş günlüğünü, sadece ailedenhayatta kalan babası daha sonra 1947’de yayınlatmış.

Ev aslında 1635yılında yapılmış.1960’da müze olmuştur.Özellikle kütüphane görünümlükapıdanüst çatı katına çıkıldığında çok etkileyici.Eşyalar, fotoğraflar, görsel videolar.Biraz ileri de

2)               Tlup (Lale ) Müzesi: 10-19arası, 3£.

3)               JORDAAN Semti(Eski Bölge):Daracık sokaklar, eski evler,farklı butikler keyifli semt.özellikle dar sokaklara dalınız.


3.    DAM MEYDANININ YAKIN DOĞU BÖLGESİ

1)      Red Light District: Gezilmesi en keyifli genelev bölgesi: Normal dükkanlarla , erotik shoplar iç içe.insanın inanası gelmiyor.

Cadde üzerinde giriş katlarında tek kişilik odaların camlı kapılarının arkasında yarıçıplak kızlar müşteri bekliyor.Gelen geçen adamlarla kapıyı açıp pazarlık yapıyorlar veya laf atıyorlar.Hepsi de çok genç ve bakımlı.

Eğer odanın kalın kırmızı perdeleri çekilmişse ya kızımız işe başlamadı veye iş başında.

Ben gezerken bir Hollandalı1erkek fahişeleri gördün mü?”dedi.Meraktan çatladım .”beni onların yanına götürür müsün ?” dedim.Biraz daha arka tarafta.Meğersem kadın olmuş erkeklerin  çaıştğı alanmış.Hepsi de dev gibi.Süsülenmişler müşteri bekliyorlar.benim gibi aval aval bakanlara da çok kızıyorlar.Adam”Dikkat et.çok agrasifler”dedi.

Bu bölgede fotoğraf çekmek yasak.Normal çalışan bayanın fotoğrafını çekerken kapıyı açıp bir bardak suyu üzerime fırlattı.Makinamı zor kurtardım.

A)sex shoplar: inanamayacağınız objeler var.Ben birinin içini gezerken videoda porno film oynuyordu.Neler var neler.kendiniz görünüz.

B)Sex Shovlar: sadece dışarıda ki resimlere bakınca bile içerde  neler görebileceğinizi tahmin edebiliyorsunuz.giriş 25£-35£.

ANI: Ben genç bir kızla oğlanlı grubun peşine takılıp giriyordum ki yakalandım.sanırım gençler”bu moruğun işi ne” diyerek çok güldüler.

C) sex Tiyatrosu: Burada da benzer gösteriler vardır.

D) Erotik Müze: giriş 7£.

E) hash Marihuana-hemp Museum ve galeri:10-23 arası,9£  Burası da çok ilginç.İçeride saksılarda marihuana yetiştiriyorlar.uyuşturucu hakkında her şeyi öğrenebiliyorsunuz.Müzesi daha çok ilginç.

F) Cafe shop: tabii bu bölgede her taraf ta bu cafelerden var.


2)               Oude Kerk(Eski Kilise): 11-17  ve Pazar 13-17 arası açık, 5£.1300 yılından kalma bu çok eskikilisenin içi de çok etkileyici.Tahta işelemeli tavanı var.Vitrayları ise nefes kesici.Biraz ilertide

3)               Amstrelkring Müze Kilisesi: 10-17 arası,7£Aslında bir tüccarın evi olan bu ev 1661yılında Katoliklerin ibadet etmesine izin verilmediğinden satın alınarak gizli kilise haline dönüştürülmüş oldukça ilginç..Bu gizli kilise-evlerden zamanında çokmuş ama günümüze ancak bu ev gelebilmiş.Çin mahallesini geçtikten sonra

4)               De wag: 1488’de doğu kapısı olarak yapılan bu en eski bina, zamanında idamların yapıldığ daha sonra da tartı evi olarak loncaların toplantı binası olarak kullanılmış.Şimdi cafe-restoran.Çok sevimli, büyükleyici bir bina.İçine de giriniz.Güney- doğuya doğru yürürseniz

4.DAN MEYDANININ UZAK GÜNEY DOĞU BÖLGESİ

1) Het Rembrandt Huis(Rembrandt’ın evi): 10-17 arası, 10£.Ünlü ressamın zengin olduğu 1639-1660 yıllarında yaşadığı ev.Aynı zamanda üst katı öğrencileriyle birlikte atölye olarak kullanmış.Çizimleri, heykelleri, tabloları…

Kırmızı panjurlu bu evde ressamın uzak doğudan getirdiği objeler, koleksiyonlar, atölyesinde ki oymabaskılar ve resimlerinden bazılarını görebiliyorsunuz.

2) Yahudi Mahallesi

A) Joods Historish Museum: 11-17 arası açık.Sinagogla birlikte 12£.16.yy’dan beri Hollanda’da  yaşayan Yahudilerin yaşamını anlatılıyor.Yolun karşı tarafında

B) Portugese- İsraelitische Synagoge: 1675’de İspanya ve Portekizden gelen Yahudiler tarafından Süleyman tapınağı örnek alınarak yapışmış.Çok etkileyici.

*Sinagog 16’da kapanıyor.

3) Waterloplein: Bu meydanda uzakdoğudan gelen giysiler, takılar vb.satıldığı marketler saat 17’ye kadar açık.Pazar günü kapalı.

4) Hermitage Amsterdam: Petersburg’da ki müzenin bir benzeri.Girmedim.

5) Rembrand Plein(Rembrand Meydanı): Ünlü ressamın heykelinin olduğu bu meydan geceleri çok hareketliymiş ama gece gitmek nasip olmadı.

6) Amstel Nehri ve köprüleri(En güzel köprüler burada)

A) Blauwbrug(Mavi Köprü):1880 yapımı ,gemi vb.objeler,heykellerle süsülü köprü.Biraz ileride

B) Magere Brug(Sıska Köprü): Beyaz renkli.Buradan geriye dönerek

7) Artis Royal 200

8) Deniz müzesi

9)Nemo: Bilim müzesini ziyaret edebilirsiniz.Ben benzerlerini çok gördüğümden içlerine gitmedim.

7) Fashion and Mseum Districh(Müzeler Bölgesi)
A) Rijksmuseum: 9-18 arası, 14£.Victoria döneminden kalma bu harikabina 1885yılında yapılmış.Daha çok flaman ressamların eserlerinin olduğu bu müze harika.En önemlieser ve müzenin başyapıtı
a) Rembrant→gece nöbeti.ressamın başka tabloları da var.
b) JohannesVermeer→Mutfak hizmetçisi(1658-1660 yapımı).Çok etkileyici resim.
c) Flaman okulunun kurucusu Frans hals’ın resimleriFlaman sanatçıların dışında ünlü Avrupalı ressamların resimleri , harika mobilyalar, porselenler, heykeller, vb var.Karşısında
B) Diamant Museum(ElmasMüzesi): 9-16.30 arası,sadece müzesi  7.50£.Elmas madenleri yok ama işliyor adamlar.Normalde içeriye girmak ücretsiz.Elmas hakkında resimler, videolar, elmaslar vb.var.Dünyanın ünlü elmasları arasında bizden “kaşıkçı Elması” yoktu.Sevmedim bu  müzeyi..sadece çok gösterişli ve güzel olan elmas satılan bölümügezseniz yeter.
C) Van Gogh Museum: 10-18 arası, 14£.Tek kelime ile harika.resimleri, özellikle yaşadığı ruhsal sıkıntılı dönemlere göre sıralanmış.1885’de fakir döneminde”Patates yiyenler “gibi karanlık resimler yapmış.
Ama 1888’de yaptığı özellikle ”ArlesDE Kİ Yatak odası “ ve “vazoda ki günebatanlar”gibi  canlı renklerden oluşuyor.
Özellikle fırça darbeleri ile yaptığı resimler muhteşem.Müzede ayrıca kardeşine gönderdiği mektuplar ve sanatçının diğer ressamlarının yorumladığı resimlerde var.
D) stedelijk Museum: Ben gittiğimde kapalıydı.Müzeler bölgesinden doğuya giderseniz
8) Albert Cuyp market(Old market)
Müzeler bölgesinden batıya giderseniz
1)    Vondel Park: 1865 tarihli, 46 hektar.kanal, fiskiyeler, yürüyüş ve bisikletn parkurları ile çok dinlendirici.Özellikle gençler burada parti yapıyorlar.Her an paten kayanlar, bisikletle gezenler , çocuklarını gezdirenlerle çok hareketli.Benim iki ev sahibimde parka yakın olduğundan devamlı içinden yürüyerek  geçtim.
AMSTERDAM GÜNÜ BİRLİK GEZİLER
1.    Volendam gezisi: Hemen hemen 1 gün sürüyor.Ama turla 36’ya 5 saatte gezdiriyorlar.
Amsterdam→Volendam(bld.bus-EBS,43 dakika, tek gidiş 3.79 )→Marken((boot,tek yön 5.50 git-gel 8€)→Amsterdam (7.50€)
*Ama EBS ‘nın günlük otobüs bileti (10€) alırsanız istediğiniz kadar binebiliyorsunuz.daha hesaplı.Dönüşte M onnickendam’a  da uğrayabilirsiniz.
1)V OLENDAM: Rıhtım boyu cafeler, çok şık sivri çatıl1 evleri ile çok sevimli eski balıkçı köyü.Cordon boyu yürüyüş çok zevkli.
Volendam ↔Edam(2km, otobüs, yeni Edam’ı dolandığı için  yol uzuyor.Aslında yüreyebilirsiniz de.Günlük otobüs biletiniz burada da geçerli.)
2) EDAM: )Oldukça eski, kanal manzaralı sokaklarıyla  kartpostal gibi kasaba.Sokakları Arnavut kaldırımlı.
A) kwalelbrug: Dar ve en aeki köprü
B) Captan’s  House: 1540 yılından kalma bu ev şimdi müze

C)Kaaswaag(Peynir tartı evi): 1592’den  kalma.geri gel.
3) MARKEN: 1957 yılına kadar kalma bir ada olup dışarı ile fazla bağlantılı olmadıklarında geleneklerine de bağlılarmış.Daha sonra açılan yol ile her şey değişmiş.
Geleneksel giysili köylüleri görecem diye gittim ama  bir şey göremedim.Ama ada çok sevimli.Özellikle limanı çok güzel.hayvanlar
A)   Eski deniz feneri:harika. ben 40 dakika da yürüyerek gittim ama siz bisiklet kiralayınızDinlenebilirsiniz ve denize girebilirsiniz..Hele yol manzaralarına bayılacaksınız.Geniş çayırlar, tarlalar, otlayan
2.Zaanse Schans  turu:Yarım gün yetiyor.
Amsterdam →Zaanse Schans(Tren, yarım saat, git-gel 5:80€)
Çok eski  yel değirmenleri(Un, zeytinyağı çıkaran ve testere olarak çalışan),evler, mandıra vb.ile harika manzaraları olan çok güzel bir yer.değirmenlerin bazılarını ücretsiz ziyaret edebiliyorsunuz.Bazıları is paralı.
A)   Vermolen  de kat anno: 9-17 arası,3€.1782 tarihli değirmen.yanında ki zeytinyağı çıkaran değirmeni de 3€’a gezebiliyorsunuz.
B)   Tahta ayakkabı atölyesi ve müzesi:Ücretsiz ve çok güzel
C)   Mandıra: Ücretsiz.Çok çeşiyli peynirler tadabiliyorsunuz.
*Eğer arabanız varsa bu iki gezilecek yeri aynı günde gezebiliyorsunuz.
3.vazoka semti:17 nolu tram ile Osdorplein’e gidip oaradan da 10 dakikalık yürüyüşle ulaşabiliyorsunuz.
4.Aalsmeer(Çiçek mezatı için):Cumartesi ve Pazar günü kapalı.ücretli.erkenden gitmeniz gerekiyor.
5.Lale ve diğer çiçek tarlaları: İlk baharda gittiyseniz
Amsterdam→Harlem→leidenarasında lale ve diğer çiçek tarlaları var.ben sadece diğer çiçek tarlalarını görebildim.Çok güzeldi.baharda rengarenk lalel
 Tarlaları ile buralar doyumsuz oluyormuş.
*Lisse kasabasına yakın hatta içinde
Kevkenhof: mart sonu-mayıs sonu arada 28 hektara yayılmış lale, çiğdem, sümbül, nergis tarlalarıyla ünlü
6. Alkmaar: 30 km uzaklıkta peynirleriyle ünlü yerleşim
7. Madurodam:Amsterdam’ın  tüm gezilecek yerlerinin  maketlerini görebiliyorsunuz.binalar, kanallar, caddeler belli ölçüde küçültülerekn yapılmış.Görmeye değer.Ben daha önce gittiğimden bu sefer uğramadım.
8. Harleem veleiden: Roterdam’a gidecekseniz aynı yönde olduklarından uğrayarak gidersiniz.
ROTERDAM’A GİDERKEN
Amsterdam’dan Roterdam’a biri Haarlem üzerinden biri de havaalanı yolundan olmak üzere iki yol var.dikkat ediniz
Bir günlük Amsterdam→Rotterdam tren bileti 13.60€.Bu biletle yol üstünde istediğiniz yerde inip , gezip  tekrar tekrar trene binip roterdam’a gidebiliyorsunuz.
Amsterdam→Haarlem(15 dak.)→Leiden→(15dak.)→Den hag(Lahey)(15 dak.)→Delff(15dak.)→Roterdam(10 dak.)
Her yerden çok sık tren olduğundan




Çok rahat gezebiliyorsunuz.Her yerden tren geçtiği saatten bir saat sonra  diğer tren geçiyor.Yani her saatte bir yeni tren geliyor.

HAARLEM

Ünlü ressam Frans hals’ın Doğduğu yer.dar taş döşeli sokaklar, tarihi evler var.Yolların bazıları tuğladan şekilli döşenmiş.Bozulan yerler  veya  boru döşenirken  toğlalar kaldırılıp onarımdan sonra tekrar döşeniyormuş.

A)  St.Bauokerk:10-17 arası giriş ücreti 2.50. 1735yapılantavanı tahta olan  bu kilisenin org’u çok meşhur.Altın yaldızlı, gri-bordo  ve devasa orgu  Mozart ve Handel çalmış .Salı ve Perşembe akşamları kilisede ücretsiz resital  veriliyor.

B)   Meydan da arkeoloji ve başka müzeler de var.

C)   Taylers Museum: kanal kıyısında

D)  Frans Hals Museum: 11-17 arası ve pazertesi kapalı,10€.Şehrin yukarı tarafında.

LEİDEN

Rembrant ve birçok ünlünün doğduğu da şehir.Üniversite şehri olduğundan her yer öğrencil le dolu.şehrin etrafı tamamen kanallarla çevrili.Ayrıca iç kısımda birçok kanal var.burası daha güzel bir şehir.

A)  De walk:10-17 arası, Pazar 13-17 arası açık. Kanal kıyısında şu anda müze olan yel değirmeni.

B)   Academic Gebonw: En eski üniversite binası.İçini okul açık iken gezebiliyorsunuz.hemen üniversite içinden geçip

C)   Botanik Bahçesi: giriş 6.Normal.Girmeye değmez.İçinde ayrıca uzay ilgili bir birim de var.

D)  Burcht(Kale): Bedeva.şehir manzarası seyretmek için.

*Bura’dan Den Hag’a iki farklı tren gidiyor.Siz”Den Hag Central”trenine bineceksiniz.

DEN HAAG(Türkçesi LAHEY)

trenden çıkıp şehir merkezine yöneldiğinizde kütüphanenin içinde turist info var.bu şehir , daha yüksek  ve modern binalarıyla daha farklı.

A)  Binnen Hof(parlemento Binası): kanal kıyısında özellikle eski binaları çok güzel.Turla içini 4’a yarım saat  gezdiriyorlar ama değmez.(Tur bileti parlemento binasının karşısında satılıyor.)Biraz ileri de

B)   Paleisnoord-einde (kraliyet sarayı): Dışardan görebiliyorsunuz ama arkasını dolandığınız da kanal kıyısında ki bahçesini ücretsiz gezebiliyorsunuz.dinlenmek için çok güzel.Ben burada çalıştığını sandığım kasap hakkı beyle  birlikte gezdik.

C)   İnternational Coort(Uluslar arası Adalet Fivanı): İnfo da ki görevli “sadece dışarıdan gezebilirsin”dedi ama turla geziliyormuş.

DELFFET

A)  Markt (meydan): Çok   ilk giriş salonunu  gezebiliyorsunuz.

B)   Nowe kerk(Yeni Kilise): Bu kilise de çok görkemli.

Yine çevrede birçok görkemli kiliseler var.Bizim İstanbul gibi çok açık hava kahveleri var burada.

ROTTERDAM

Hollanda’nın en modern ve tek modern şehri.çok sanayileşmiş.

Dünya’nın en büyük limanı burasıymış.daha sonra şangay 1.liğini elinden almış.

İçinden denize açılan geniş Maasnehri geçiyor.

Bana bu şehir çok karışlık geldi.başım döndü,Çok sevemedim ama 3 gün kalıp biraz da dinlendim.

Tren istasyonu ve otobüs istasyonu şehir merkezinde.

Şehir merkezin de;


A)  Kütüphane: Çok modern bina.İçi de çok modern.her katın ayrı işlevi var.Ben gittimde bir katında türkiye’nin karikatürleri sergileniyordu.Çok mutlu oldum.Hemen arkasında

B)   Küp Evler: farklı bir dizayn.çok sevimli de değil.Birini müze yapmışlar.Giriş 2.50€. zaten  ilk girişte görüyorsunuz.değmez.

C)    Çevre de shop, cafeler var,Yürüyebilirsiniz.küçük küçük farklı portları görebiliyorsunuz.

*Büyük ana liman şehrin 22 km uzağında tramvayla gidiliyor.Yine deniz müzesi ve çevresi de güzel.

Daha uzak yerlere bisikletle gittim.En uzaktan başlarsak

1)   Historieal area(Delfshaven):şehrin batısı.1800’lerden kalma evlerin, kanal’da eski tekne evlerin, eski yel değirmenlerinin olduğu güzel bir belge.

A)  Euromast: 1958-1960 arası yapılan tower.

B)    Kunsthall: 10-17 arası açık, 7.50..3 ayrı sergi salonu var.Arkasında güzel bir park var.parkın arkasında da  müzeler bölgesi var.

C)   Erasmus bridge: Köprüye varmadan boot tur (10)alabilirsiniz.Şehrin güneyinde

D)  New york hotel: tarihi bina.Lobisinde geziliyor.çevre çok güzel.Bisikletle veya yürüyerek karşı adacıklara geçebilirsiniz.

HALLANDA’DAN BELÇİKAYA GEÇİŞ.

AmsterdamBrugge(tren 48, otobüs ise 23)

Roterdam→brugge(tren ,yaklaşık 3 saat, 36.20€)

Roterdam→breda(tren, 8.40)→brugge(otobüs, 23€)(Direkt otobüs yok.Amsterdam’dan geç.)

Roterdam→brusel(tren, 28.5€)

*hollanda’da olduğu gibi Belçika’da da aynı gün içinde yolunun üzerinde kiher durakta inip, gezipbir sonraki tren ile yolunuza devam edebiliyorsunuz.O nedenle

Roterdam→Antwerpen →gent →brugge

*ben çok bilmiş görevlinin yüzünden “Bu biletle direkt Brugge’ye gitmelisin”dediğinden öyle yaptım.


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder