15 Şubat 2011 Salı

3-PERU

PERU
*Lima’daki  Türk büyükelçiliği yeni açılmış. Bolivya’ya da bakıyor.

NOT:-Peru-Arekipada termale gidiniz.


Peru’ya girer girmez yeşillikler azaldı.Pasifik okyanusunu takip  ederek ilerledik.Evler ve yaşam basit.Deniz dalgalıydı.
Deniz kenarından  zaman zaman iç kısımlara daldık.Çevre çok kıraç ve sevimsiz ama yol ve otobüs çok iyiydi.Resmen çöllerden ve derme çatma evlerden geçtik.Hele sabah uyandığımda tam çölün içindeydik.Çöl ve okyanus manzarasınçok ilginçti.Geçtiğimiz  yeşillik olmayan kasabalar çok sevisizdi.
PARA
1 Dolar=2.76 Sol , 1 Euro=3.82 Sol.
Öğretmen maaşı→180-200 Dolar.
ULAŞIM:
Peru’da ulaşım çok iyi.Otobüsleri çok konforlu.Çok rahat uyuyabiliyorsunuz.Herhangi bir yere giden otobüsün fiyatı saatine göre değişiyor.Bazı saatler nasıl oluyorsa ‘Ekonomik fiyat’ oluyor.Yine farklı firmalar farklı fiyatlar veriyor.İki katlı otobüslerde 1. Ve 2. Sınıf fiyatları da farklı.2. sınıf alınız.gayetkonforlu.Kısaca bilet alırken her durumu sorunuz ve her durumda indirim isteyiniz.
Otobüslere binerken üst ve çanta kontrolü yapıyorlar.herkes kameraya alınıyor.Ayrıca çok sık bilet kontrolü yapılıyor.
Gece otobüslerinde battaniye ve yastık veriyorlar.otobüslerin içinde aynı ucaklarda olduğu gibi temiz tuvaletler var.
İKLİM
Kıyı kısmında; kış, mayıs-ekim arası ortalama 14 derece.Yaz  ise kasım-nisan arası sıcaklık ortalama 17 derece.
Kara kısmında; Gündüz sıcaklık 18 derece, geceleyin 3 derece.ormanda ise sıcak ve yıl boyu yağış görülür.
Temmuz-ekim: Yüksek sezon.Yağışsız.
Cuzco: Mayıs-eylül→kış,yağmursuz.Ekim-nisan→yağmurlu.Sıcaklık hep aynı.Nisan da yağmur fazla değil.
Lima:Haziran-eylül→soğuk, ekim-mart→iyi.Lima genelde her ay yağmursuz.
YAŞAM
Peruluları hiç sevmedim. Çok soğuk, nursuz, bencil, aç gözlü ve asla yardım sever değiller.Çok da cimriler.
*Muna(Munya): kokulu, naneye benzer bir bitki.Çayı, insanın içini ferahlatıyor.
LİMA
Nüfusu 9 milyon.
Francisco Pizarro tarafından 1535’de kurulan krallar şehri 1748 depreminde yıkıldıktan sonra tekrar inşa edilmiş.
Bu şehirde de aynı Quito’da olduğu gibi  gündüz görülmesi gereken harika’eski şehir’, kalmak için de çok hareketli   ve sosyal yaşamın daha yoğun olduğu’Flores’ bölgesi  var.ikisi arasında metrebus ile çok rahat gidiliyor.bir yolcuya ücretini ödeyerek kartı ile binebilirsiniz.
Ulaşım: Metrebüse binmek 1.5 S.fakat önce 5S’a kart almanız gerekiyor.uzun kalmayacaksanız
I-Eski Lima=Centro Historico=tarihi bölge: merkezi plaza de armas. Metrebüsten ‘Colmena Mejor’ durağında inip yürüyeceksiniz.
1-Plaza de Armas
A-Katedral
B-Palacio  President
C-Municipalido Major: Cumartesi ve Pazar 17’de ücretsiz giriliyor.Bu meydan gerçekten çok şık ve bakımlı.Biraz ilerisinde
2-San Francisco Catacumbas: Giriş 30S.Bu kiliseyirehberle gezebiliyorsunuz sadece.Fotoğraf çekilmiyor.Fransisken tarikatının Güney Amerika’da ki en önemli kiliselerinden biri.17.yy’da İspanyol Fransiskenleri tarafından yapılmış.İçinde harika bir kütüphane var.
Ben bu kiliseye hayran kaldım.Sedir ağacından yapılan oyma ve kakmacılık işleri ve çiniler bana Arap el işciliğini anımsattı.Gerçekten muhteşem.Kilise ziyaretinin sonunda ‘Ceata  Combe’adlı eski şehir mezarlığını da gezdiriyorlar.
Kiliseye yakın gömülmek istenen 25.000 kişinin kemikleri ayrı ayrı bölümlerde sergilenmekte.Yine yakın mesafede
3-Museo de la Inguisicion y del Cangisco=Enginizisyon müzesi: Giriş ücretsiz.
İspanya’da 1812’de son bulan engizisyon mahkemeleri Peru’da 8-10 yıl daha devam etmiş.
Mahkeme salonlarıbalmumu heykelleri ile betimlenmiş.Yine işkence aletleri ve şekillerinide görebiliyorsunuz.
Bunların dışında yine gezilecek başka müzelerde var.
II-Miraflores  bölgesi: Merkezi Kenedy parkı.metrebüs ile ‘Ricardo Palma’durağında inip yürüyorsunuz.
Kalma: ‘Flaying dog’ hostel.Dorm kişi başi kahvaltı dahil 30 S.Yal nız iki tane ‘Flaying Dog! Var.hemen parkın karşısında.
Bu bölge çok hareketli Ve canlı.kenedy parkında anfi tiyatro gibi bir yerde insanlar oturmuş  müzik çalıyordu.ortada 60-70 yaş cıvarı çiftler dans ediyordu.Öylesine rahatlardı ki ülkemi düşündüm.Bizde kaç çift dışarıda böyle dans edebilir.psikolojik baskı bizde çok fazla.Ama Güney Amerika insanı dans konusunda gerçekten çok yetenekli.Ben de bu arada iyi dans eden adam boş kalır kalmaz kaptım.daha sonra da ben kapıldım.çok eğlendim.
Yine burada çok renkli alışveriş merkezleri  ve sokak satıcıları var.
Pasifik okyanusunu  çok dalgalı olduğu için  ben  kırık omzumla giremedim.Ama sörf yapan gençleri izlemek de çok keyifli.
Lima şehir içi→Mexico Station (metrebüs)→Soyuz terminali(Yürü)→ICA(5 saat, 30S)→Nazga
*Başka yerden belki direk otobüs vardır ama ben buradan önce ‘ICA’ ya gittim.
HUACACHİNA KÖYÜ
Nazca çölünde bir va yaha olan gölet.
Bu köy, ICA’ya yakın.Burada’Sand Boording-kum kayağı ‘yapmak için gidebilirsiniz.Turistik bir yermiş.Ben daha sonra san Pedro ‘da  gideceğimden buradan gitmedim.
NAZCA
Dünya mirası listesinde.Sabah erkenden havaalanında olabilirseniz  kalmaya gerek kalmaz.
500 metrekarelik alana Yayılmış 70’den fazla Boyları 15metre-300metre arasında değişen insan, kuş, maymun, örümcek, kertenkele gibi geometrik motifler gerçekten ilginç. Yamaçta ki 32 metre boyunda  ki astronot cizimi 1982’de bulunmuş.
Bu hayvan ve geometrik şekiller ip, sopa ve taşlar yardımı ile  cizildiği düşünülüyor.
Bu çölde kum ve rüzgar az olduğundan erozyan da  çok az.Yine bu ölge çok kurak.Yağmur yağmadığından çizgiler günümüze kadar gelmiş.

İspanyolların istilasından beri bu cizgiler Avrupalıların dikkatini cekmiş.1939’da ‘Paul kosok’ adlı Amerikalı arkeologonun  yaptığı ucuşla bulunmuş.Ama cizgilerin gizemi hala çözülmüş değil.
1-Araştırmacı Alman Maria Reiche buralarda uzun yıllar yaşamış.ve ona göre bu cizgiler Paracas ve Nazca’lar  tarafından uzun yıllar yapılmış astronomik takvim haritası.’’M:Ö 300-M:S 800 yıllarında yaşayan uygarlıkların eserleri’’ demiş.
2-Şaman dininde yürüyüş yolları
3-Çoğu kişinin inandığı ise cizgileri ,uzaylıların  cizdiği.’Tanrıların Arabaları’adlı kitapla bu cizgilerin daha da önemli hale gelmiş.
4-bana göre de  benim gibi her duyduğunu görmek isteyen meraklı turistler için yakın zamanda insanoğlunun cizdiği çizgiler.

Havaalanı Nazca’dan 5 km içeride.nazca’dan da tur bulabilirsiniz  ama havaalanında da tüm şirketlerin ofisleri var.Aslında hepsi  yarım saatlik ucuş için 85 dolar olan aynı fiyatı veriyor.Fiyata şehirden alınıp bırakılma da dahil.Ayrıca havaalanında 25 Sol tax parası alıyorlar . Bu Perulular gerçekten çok aç gözlüler.
Önce TV’den biraz bilgi veriyorlar.Bizim pırpır ucağımız 10 kişilikti.Sağa oturmak daha avantajlı.gerçi her şekli sağdakiler gördükten sonra solda oturanlara da gösteriyorlar.Bence bu tur hiç değmez.Doğru dürüst bir şey göremiyorsunuz bu kadar kısa zamanda.sadece para düzeni.
ANI: terminale indiğimde iki kere telefonla aradığım   ve evi terminale çok yakın olan ev sahibim  beni bir saat bekletti.daha sonra havaalanına telefon açtı.o gün ucuş olmadığını söyledi ama bu çöl de ki çirkin kasabada bir gün bile kalmak istemediğimden bisikletle havaalanına gittim.hepsi ucuş yok dedi.tam ayrılırken turistlerin geldiğini gördüm.Onlar daha önce rezervasyon yaptırmışlar.Bibbir rica minnetle   ben de ucabildim.
Nazca→Arequipa(9 saat, 82S, hergün 14 ve 22’de otobüs var.Diğer firmalarında farlı saatleri var.)
Ben, bu sevimsiz şehre benden başka gelen olmaz dedim ama otobüs tamamiyle turist doluydu.Çok rahat yolculuk yaptık.
AREQOİRA
Unesco’nun dünya kültür mirasında beyaz şehir.Binaların çoğu  açıkrenk   volkanik taş’Silar’ dan yapıldığından  bu ad verilmiş.İklim: 2400 rakımlı , yumuşak bir iklimi var.hep ilkbahar.
TARİH:
4.İnka ‘Mayta Capac' ordularıyla burayı fethedince  bazı askerler’’Burada kalabilir miyiz?’’  sorusuna yerel dilde ‘Evet’ anlamında’Ari Guepay’ demiş.
Diğer bir inanışa göre; yerliler İnka Kralına ‘Burada kalabilirsiniz’demiş.
Daha sonra 1540’daİspanyol istilası ve kolanıyal dönem başlamış.
Şehrin merkezi:
1-Plaza de Armas: Gerçekten güzel bir meydan.
Katedral: yangından sonra 1844’de neo Rönesans tarzında yeniden onarılmıştır.
San Francisco kilisesi: beyaz silar taşlarıyla İspanyol mimarı tarzında yapılmıştır.Kiliseyi ziyaret etmek ücretsiz.İçindeki müzeyi ve 20.000 kitap olan kütüphaneyi 5 Sola  ziyaret edebiliyorsunuz.
Tristan del Puzo Mansion : Ücretsiz. Kapı ve pencereleri çok hoş.
Church and Comlex  of the Company  of Cesus: Ücretsiz.
Andean Sanctuaries Museum of the santa Maria Catholic Üniversity : Giriş 15S. Of Burada meşhur ‘Lady of Ampata’ mumyası yerine  başka mumya sergileniyormuş.O nedenle gitmedim.
*Bunların dışında  da yine birçok müze var. Yine meydana çok yakın
2-Santa Catalina Manastırı: Giriş 35S.Kalın duvarlarıyla çok görkemli.1500 ‘lü yıllarda yapılmış.1970’de ziyarete açılmıştır.
Zamanında aileler, kızlarını dış dünyadan ayrılmış bu manastıra iyi yetişsin diye bu manastıra gönderiyorlarmış.
Kalın duvarlarla çevrili bu manastırda kız cocukları, rahibelerle birlikte dış dünyadan uzak yaşıyorlarmış.Kendi aralarında konuşmayan rahibeler çieklerlekonuşuyorlarmış.
Heryıl iraz ferahlık olsun diye farklı bir renklebu manastırı boyuyorlar.
3-El Misti aktif volkanı: tanrı anlamında ki bu volkan 5820 metre yükseklikte.
İnkalar, hayatın Pacha Mama(Ana toprak)’dan  geldiğine inandıklarından kendilerine yaşam veren ana toprağa kurban verme gelenekleri var.
Bu nedenle 1500’lü yıllarda El Misti patlayınca 13 yaşında ki ‘Junita’ yı kurban vermelerine karşı volkan faaliyetlerine devam edince ‘tanrı’ anlamına gelen verdikleriadı geri aldılar.
Bu 500 yıllık ‘Juanita mumyası’ nı Amerikalı Jhon ,volkan faaliyeti geçince , buz tabakası eriyince tesadüfen buluyor.’Lady of Ampata’ adlı bu mumya .
4-Col ca kanyonu:
Amerika2da ki Grand canyon’dan da derin olan bu kanyonda Akbabaların ucuşunu izleyebiliyorsunuz.

 Buraya şehirden gidiş 4 saat sürüyor.4-17 arası gibi sabah çok erken giderek günü birlik tur da alabiliyorsunuz.Daha pahallı.70-90S gibi..
Ama daha çok bir gece konaklamalı turlar var.Daha güzel ve ucuz.50-70S gibi.Giderken ve dönerken de birçok yeri gezdiriyorlar.Bu fiyatlara kahvaltı ve otel de dahil.sabah 8’de çıkılıp ertesi gün 17’de dönülüyor.Farklı saatlerde de turlar var.Tur acenteları, Santa Catalina manastırının olduğu caddenin üzerinde.
Kanyon girişi 45S.terminalden 45S’a kendinizde gidebiliyorsunuz ama değmez.Tur almak daha iyi.
*Ben gezilerimde bazen nedense tutuluyorum.Patagonya’ya gecikecem diye bu tura katılmadığım için çok pişman oldum.Üzüldüm.
Arequippa→Tacna(6 saat, sabahtan akşam 10.30’a kadar otobüs var.Fiyatlar çok değişken.Saat ve firmaya göre 20-40S.)

PERU’DAN ŞİLİ’YE GEÇMEK

Yaptığım akılsızla alelacele yola çıktım.Tucna  terminaline iner inmez hemen yanında ki terminalden doldukca kalkan  ve  Şili-Arica  şehrine giden  otobüsü sordum ama  22-23 arası bilet ofisleri kapalı olduğundan  bilet bulamadım.otobüste tanıştığım  çok tatlı aile beni evlerine götürdüler. Yine şans,yanımdaydı.
Peru Şili sınırı 22’ye kadar açıkmış.Sabah tekrar terminale geldiğimizde  bu seferde hava iyi olduğundan herkes seyahat ettiğinden  tüm yerler dolu olduğundan ancak iki gün sonra yer olduğunu söylediler.Bana yardımcı olan ‘Sergio’zar zor 2 aktarmalı  ve pahallı bir bilet buldu ama içimden bir ses’kendi işini kendin halet’ dedi.Herzaman böyle oluyor.Kimse benim işim kadar benim kadar sorup araştırmıyor.Para bozdurmaya giderken kendim acentalardan sordum.Ve en son kalan tek Santiago biletini buldum.Daha sonra segio ile kahvaltımızı yapıp o gittikten sonra notlarımı yazmaya devam ettim.

*Mümkün olduğu kadar buraya erken varıp biletinizi erken alıp, Santiago’ya da erken varınız.

Tanca(peru kasabası)→Arica(Şili kasabası)(2 saat, 10 Dolar, ayrıca 1.20S terminal tax parası alıyorlar.Otobüs ile sınırı geçtik.

Arica→Santiago(35.000P=90 Dolar, 14:30’da kalkan otobüs ertesi gün 7’de varıyor.otobüs içinde uydurukta olsa yemek veriyorlar ama yanında içeçekler vermiyorlar
NOT:
*Aslında  Santiago’dan 2 saat önce Valparasio’a ya gidecektim ama olmadı.Daha sonra Santiago’ya geçiliyor.
*  Şili’ye geçerken sadece yannızda  meyva ve sebze bulundurmalısınız.Ayrıca size verdikleri kağıtı kaybetmeyiniz.
 *Dönüşte Peru’ya tekrar geleceğim.
Şili’de görüşmek üzere.
NOT: Şili, Patagonya, Paraguay, Brezilya, Urugay, Arjantin ,tekrar Şili ve Bolivya’yı gezdikten sonra tekrar
Bolivya -Copacabana→Peru-Puno’ya  geçtim.



PERU-PUNO( Titicaca gölünün kenarında peru şehri.)
Oldukça hareketli bir şehir. Trafiğe kapalı caddesi şehrin merkezi sayılan    katedralin önünden geçiyor.katedralin çevresinde alışveriş dükkanları, restorantlar, barlar v.s var.
Puno’da ayrıca çok şık otellerde var. Hatta gölün üzerinde ki adada çokbüyük bir otel var.
Limana yakın alışveriş dükkanlarında harika şeyler bulabilirsiniz.
Puno’da caddede otobüs terminalinde turizm acenteları var. Buralardan dan Uros(İspanyolca Fujiante), Taquile, Amantani v.s adalarına  tur alabilirsiniz.
1-Uros +Taquile →7-17 arası günübirlik, 40 Sol.
2-Uros+Amantani+Taquile→Bir gece yatmalaı, 80 Sol.
Eğer acentedan ile anlaşırsanız sizi otelinizden alıyorlar.İngilizce servis var.
Ayrıca Tekila adasına giriş 5S.(Bilete dahil.).Zaten biletlerinizin üzerinde ‘Tekilla’ya giriş dahildir’ yazıyor.turlar sabah 7’de kalkıyor.

Ama en iyisi sabah 7’den önce limanda olunuz.Oradan giden turlara katılınız.Fiyatları daha uygun oluyor.
Uros+Tekilla için yarı fiyat olan 20B istediler benden. Ayrıca turla gitmek istemiyorsanız;
Kolektif boot ile lokal halkla 7:45’de kalkan botla da 25B’e gidebilirsiniz.Önce Uros’a uğrayıp yarım saat gezebiliyorsunuz. Oradan da 2.5-3 saatte Tekilla adasına gidip 18 gibide Puno’da oluyorsunuz. Ama bu lokal bot yavaş olduğundan çok  geç dönüyor.
Direk Uros’a da bot var.(10B).
Yani en iyisi direk limana gidip burada ki turlara katılmak.
1-UROS ADALARI
Bazı araştırmacılara göre; urosların ataları Mısır’dan gelmiş. Çünkü sazdan teknelerin Mısır’da ki Papirüs teknelerle benzemeleri.
Diğer bir  görüş  ise; 1947’de Norveçli Thor Heyerdahi, Polinezyalıların atalarının Güney Amerikadan geldiğini iddia etmiş.Hatta  yaptığı saz kayıkla 1947’de 101 günde Peru’dan Polinezya’ya ulaşır.Kayığın başına koyduğı ‘Ejderha’ yı o günden sonra Perulular da kullanmaya başlamış.
Gerçekten ejderha başlı büyüklü, küçüklü  bu saz  tekneler çok ilginç.
Adada okul, hastane , kilise v.s hepsi sazdan. Öğrenciler saz kayıkla okula taşınıyor.
Çoğu balıkçılıkla geçinen ada insanları turizimle tanışmışlar. Turist tekneleri adalara yaklaşınca rengarenk kadınlar,adanın kenarında sıralanıp  sizi çağırıyorlar. Bizim botta ki birçok turist bu bu yapışkanlıktan dolayı adaya bile çıkmadılar.
Ben evlerin içine kadar gidip baktım.inanılmaz pis.herşey  giysiler v.s ortada ve üst üste.Güneş panelinden elektrik üretip T.V izleyenler de vardı.
Kadınlar hediyelik eşyalar satmak için çok ısrarlılar.Kısaca bu adalarda yaşam çok zor ve sıkıcı.
Şu anda 40 adadan oluşuyor.Tabii eklenen ve ayrılan adalarla bu sayı değişebiliyor.
Önceleri  insanlar;
 Savunma amaçlı, şimdilerde ekonomik nedenlerle ile burada yaşıyorlar. Zamanında Uros yerlilerinin yaşadığı bu yüzen adalarda herşey sazdan. Şu anda urosların soyu tükenmiş ama adalara hala Uros adaları deniliyor. En son uros kadını 1959’da ölmüş.
Şimdi bu adalarda Ayarma ve Keçhualar adlı yerli nsanlar yaşıyorlar.
Adaların  tabanının oluşturduğu sazlar çok çabuk çürüdüğünden  adalarda zemin üsten habire yeni sazlar ekleniyor. Bu sazların taze bölümünü de yiyorlar. Bu  yüzen  yumuşak olduğundan yürümekte zor. Bazı adalarda inek ve domuzlar otluyorlar.Kaçacak yerleri  de yok.Adalar arası ulaşım yine sazdan yapılma kayıklarla yapılıyor.
2-Isla Taquila(Tekila adası):
ANI: Puno’da yediğim kuru fasulye  ve pilavınyağı sanırım bana dokundu. Puno’nun tüm izbeliklerine   kustum.Bu  arada  limana yakın alışveriş dükkanlarında kadınlar bana hemen koka çiğnettiler. Daha da fazla midem bulandı. Bazıları da koka yapraklarını şakaklarıma yapıştırdılar.’Buda ‘adlı bir bitkiyide koklattılar. Şapkamın içine koydular ama kar etmedi.
Bir üşüdüm bir yandım.kendimi yatağa zor attım.sabah kalktığımda daha iyiydim.Yağmur yağdığından canım sıkıldı ama bota biner binmez güneş açtı.Hatta soğuktan bir türlü yüzemediğim Titicaca gölünde de yüzdüm.Nefisdi.

2500nüfuslu bu adayı çok sevdim.İskeleden büyük taşlarla döşenmiş yokuş yukarı yolla çıkarak Plazaya ulaşıyorsunuz.
Bu adada da  herkesin uyduğu gelenekler çok önemli.
Giysi: kadınlar özel bir kumaştan renkli etek(farklı renklerden birkaçkat) giyiyorlar.Dikdörgen şeklinde ki siyah şallarının  dört ucunda renkli kocaman püskülleri var.Bu şal zaman zaman başlarında veya omuzlarında. Kızlar, bu renkli ponponarı arkaya atarak karşı tarafa mesaj gönderiyorlar.
Erkekler ise, yine özel dokuma siyah pantolon , kolları bol büzgülü beyaz gömlek, siyah –beyaz yelek ,bellerinde harika işlemeli kuşak giyiyorlar.yine nefis işlemeli ve bol renkli püsküllü koka çantalarını arkalarından asıyorlar.
Başlarında ise yine nefis el işciliği olan  ucunda renkli püskülleri olan örgü bereler. Kırmızı giyenler evli, kırmızı+beyaz renkli giyenler de bekar oluyor.
Kadın ve erkeklerin ayaklarında araba lastiğinden sandalet giyiyorlar.
Genelde erkekler 5 şişle örgü örüyorlar.harika ürünler çıkarıyorlar.Kadınlar ise yün eğeriyorlar.
Kesinlikle köy meydanında ki kooparatiften  Alpaka yününden yapılmış bere, şapka, eld,ven,çorap v.b  alınız.
Kız ve erkek çocuklar 5 yaşına kadar etek giyiyorlar.Kızlar 5 yaşından  sonra da devam ediyorlar.Hatta öğrenci formaları da bu renkli eteklerden.
Ada idaresi çok ilginç.Bu adada polis v.s yok.Adada da tüm görevler paylaşılmış.Adalıların seçtiği liderler, ada yönetimine karar veriyorlar. tek amaç adalet ve herkesin eşit paylaşması mantığına dayanıyor.
Evlenen çiftler ,geleneksel olarak  birbirlerine saçlarını kesip veriyorlar.
Adada yük hayvanı yok.her yere yürüyorsunuz. Daha çok patates, mısır, bezelye üretiyorlar.
Meydan da balık porsiyonu pilav, patates dahil 10S.
Yinebu köyde 750T.L’ye aldığım bir torba mısırın tadını unutamıyorum.birgün önce ishal olmama rağmen dayanamayıp yedim.neyse geri kalanı da grup arkadaşlarıma verdim.
Yine içimde kalan Titikaka gölünde havanın güneşli olması nedeniyle limanda yüzdüm.Su soğuktu ama temiz olması nedeni ile çok keyifliydi.
Ada çok yeşil, çiçekli, evleri temiz  ve güzel görünüyordu.halkı güleryüzlü ve yumuşaktı.

Puno→Cuzco(Birçok firma var.zaman ve kaliteye göre 15-35S arası değişiyor. Gece otobüsü de var.7 saat sürüyor.)
*veya Cuzco’ya ‘Güneş yolu’ turu ile giderseniz İnka harabelerini görerek , gezerek de gidebilirsiniz.
CUZCO=CUSCO=QOSGO(Eski İnka başkenti)
3326 metre yükseklikte 350.000 nüfuslu  şehir.
İklim: ocak, şubat yağmurlu ve kötü mevsim.Mart ve nisanda az da olsa yağmur var.mayıs, haziran, temmuz, ağustos  yağmursuz ve en iyi mevsim.
*Daha önce lapaz’da gördüğüm prince benzer’Quinua’ bitkisinde çok vitamin varmış.peru’da yetiştiriliyor.Amerika ve Avrupa’ya gönderiliyor.sarı, kırmızı renkleriyle tarlaları çok güzel.


TARİH:
İnka medeniyeti: 12.yy-16.yy’  arası yaşamış uygarlık .Bu dönemde uygulanan teknoloji
4000 yıl önce eski Mısır’da uygulanıyordu zaten. Yine Mimar Sinan birçok eserini bu tarhlerde inşa etmiş.
En kabul gören teori: Asya’dan Amerika’ya göçün, bering  boğazı  ve Alaska  üzerinden 12.500 yıl önce olduğudur.(yani  Kızılderililer ve Eskimoğluların  Asyalı olduğu teorisi.)
15.yy’da  Colombus, Asyanın zenginliklerine ulaşmak için yeni bir yol ararken Amerika’yı kefetmiş.
Colombus’tan önce Güney Amerikalılar avcılık ve tarımla uğraşan dağınık  ve gelişmemiş topluluk olarak yaşıyorlardı.
İnka; 1430  yılına kadar Cusco ve çevresinde  bir devletken komşularının saldırılarına  karşılık onlarda saldırıya geçerek ilerlemişler.
 komşuları Chanka’ların topraklarına sürekli saldırmalarından sonra Güney Kolombiya’dan  bugün ki orta Şili’ye  kadar toprakları ellerine geçiren İnkalar, böylece 16.yy’da 12 milyonluk  İmparatorluk olmuşlar.
 Ama İnkaların en zengin ve güçlü olduğu bu dönem de Avrupalılar zengin madenlerin varlığını duymuş.İspanya ile Portekiz anlaşmışlar.Asya ve Afrika,Portekiz’e , Güney Amerika’da keşfedilen yeni topraklar da İspanyanın olacak.Ancak Portekiz, Brezilya’yı  istila edince anlaşma bozulmuş.
1925 yılında ölen son  İnka İmparatoru  ‘Huayna  ’topraklarını iki  oğlu arasında pay etmiş ama oğlanlar anlaşamamışlar.Zayıflayan altın ülke  imparatorluğunu ,Altını duyun İspanyollar,  1533’de  ,İnka topraklarını  istila ederek almış.İspanyollar, eski tapınakları yıkıp yerlerine ihtişamlı kiliseler yapmışlar.
Cusco, İnka imparatorluğuna 300 sene  başkent olmuş.Quechua halkının ilk İnkası ‘Manca Copac’ emriyle dünyanın göbeğinde ‘Cusco’ Francisco Pizarno tarafından   kurulmuş.
------------------------------------------------------------------------------------------------
Aslında Cusco çok güzel bir şehir. Sokakları taş döşeli.Evlerin balkonlarından yeşil, mavi, veya direk orijinal tahta renginde çıkmalı balkonları var.
Kolanıyal yapıları harika ama insanlar ruhsuz ve soğuk.İşi hep yokuşa sürüyorlar.Fizikleri de güzel değil.
Hava da bir yağmurlu bir güneşli oldu.
Cuzco için en güzel plan
Gün: Şehir turu
Gün: şehir turu ve gizli vadi.sadece en güzel yerleri tur almadan (4 tane turistik bilet ile.) kendi kendine geziniz.En sonunda Ollantaytambo’ya gidiniz.Burada bir gece kalıp ertesi sabah otobüsle santa Teresa üzerinden veya  aynı gün  ucuz gece treni ile Calientes’e gidiniz
Gece treni ile geldiyseniz sabah 4:30’da Machupichu’ya çıkıp gezip Calientes’ e dönüp, gezip(gezmediyseniz) yine gece treni ile Machupichu’ya dönünüz
Veya gündüz Calientes’e gidip, gezip sabah Machupichu’ya çıkıp yine gece treni ile Cusco’ya dönebilirsiniz.
*Boleto Turistico: Büyükler için 130S, öğrenciler için 70S.yerliler için ise 70S.
Eğer seçtiğiniz 4 yer varsa sanırım 70 sol.
Bu biletle gizli vadide ki bazı  ören yerlerine ve city turda ki ören yerlerine  ve şehir içinde ki bazı müze ve kiliselere giriliyor.Aynı biletle birde aynı figürler ve aynı kıyafetlerin sergilendiği  sıradan bir  dans gösterisi izleyebiliyorsunuz.
Biletin üzerine gezilecek yerlerin resmi var.Nereyi ziyaret ederseniz 2. Kez ziyaret edilmemesi için oranın resmi deliniyor.bazı turistler .adlarını kurşun kalemle yazıp 2.kişi girerken isimlerini değiştiriyorlardı.zaten fazla da kontrol yok.O nedenle  sadece dört ören yeri için bilet alıp  kendiniz gezebilirsiniz.
Ama asla bu turist biletini  asla almayınız. bana ev sahibim daha araştıramadan  hemen bu bileti kandırarak sattı. En doğrusu,turist bileti ile girilen yerlerde bir şey olmadığından(Sadece görülmeye değer olmayan yerler için olduğundan.) , sadece dört yer için turist bileti alınız.
Gezeceğiniz dört yer: Pisag, Ollantaytambo, Sassayhuaman, Tambomac olabilir.Hepsi de birbirine çok yakın.
Machupichu turu hariç  Turlar pahallı değil ama çok bekletiyorlar.ören yerleri arabalar vızır vızır ve çok ucuz. Öyle ayarlayınız ki  Nasıl olsa macapuchi’ye gitmek en sonunda ‘Ollantaytambo’ya geliniz. Burada gerekirse kalabilirsiniz. Veya gezip geç saat treni ile macapuchi’ye (Calientes’e)çıkınız.
Machupichu ←Agaus caliente   ← ollantaytambo                       Pisaq
                                                                                     Chinchero
                                                                            Sacsayhuam
                                                                               Cusco

Genel olarak gezilecek yerler:


1-Şehir içi:
Şehrin merkezi Plaza De Armas .
Kalma: Plaza de Armas’a çıkan tüm caddelerde hostellerde 30-40 Sola kalabilirsiniz.’San Blas’ caddesinde kalmanızı tavsiye edebilirim.
 kilise, müze, alışveriş  dükkanları v.s  bu meydana Açılan caddelerde yürüme mesafesinde. Hepsine giriniz.
Terminalden bile yürüyerek bu meydana ulaşabiliyorsunuz.Dolmuş 60 cent.
A-Catedral: 6-9 arası ücretsiz.Daha sonra giriş 10 Sol.
B- İnka Müzesi: Giriş 10 S.İnka tarihini anlatan güzel bir müze.
C- La Merced Müzesi: La Merced kilisesinin yanında çok ihtişamlı bina.Giriş 6S.İçeride dini içerikli resim ve materyaller var.özellikle tahta işlemeli tavanları, taş işciliği çok güzel.
D-Santa Domingo(Qarikanchu-Güneş tapınağı): Bu Kapalı müzeye giriş 10 S. Bu tapınak bir zamanlar altın ve gümüşle kaplıymış.Çok büyük  ve ağır taşlar 20 km uzaklıktan  köleler tarafından getirilmiş.Taşlar birbirine geçerek inşa edilmiş.Daha sonra bu İnka tapınağının üzerine Katolik kilisesi inşa edilmiş.depremden zarar görmüş.Arkeolojik çizimler çok ilginç.
Bunun dışında birçok özel müzeler de var. Sokakları gezmek daha güzel.

2-City tur:
14-18:30 arası yarım gün.Bu  turda  şehre yakın İnka tapınakları geziliyor. Fiyatı, transfer ve rehber ücreti dahil 10-20 Sol arası.
A-Santo Domingo(Qorikancha): Bu İnka tapınağı şehrin içinde. Önce buraya gidiliyor. Giriş ücreti 10S. Buraya turist bileti ile girilmiyor.İnka tapınağı üzerine Katolik kilisesi inşa edilmiş.gerçekten etkileyici.
B-sacsayhuman: geniş bir alana kurulmuş İnka tapınağı.Yerleşimlerden ve kale kalıntılarından kalan taşların büyüklüğü şaşırtıcı.
C- Tambomachay: Suyun kutsandığı tapınak. Sembol konulan girintiler var.
D-Qengo: kayanın içi oyularak mumyalama işlemi yapılan tapınak mağarası ve yarım yuvarlak amfi tiyatro şeklinde ki mabed ile İnka dini merkez.

3- sacret Valley(Gizli vadi): Tur ücreti 15-20S.9-17 arası tam gün.Kendiniz de gidebilirsiniz.Eğer ‘Moray’a gidecekseniz  bir gün yetmiyor.Ollantaytambo’da kalmanız gerekiyor.
Cusco→Pisag(1 saat, 3S)→Ollantaytambo(2 saat,4S)→Moray(2.5 saat, direk yok, urumbaba üzerinden gidiliyor)→Cusco(3 saat)
A-Qorao: Pisag’a varmadan  alışveriş dükkanlarının olduğu Pazar alanı.
B- Pisag: İnka mimarisi ile Eskişehir  ve koloniyal mimari ile yeni şehir görülr. Harabelere turist bileti ile giriliyor.Teraslar , İnka evleri,mezarları(dağda delik delik)  ve dağın arkasında tapınak(uzak olduğu için gidilmiyor.)
C-Ollantaytambo: ordu, din, ve tarım merkezi.Büyük bir kasaba. Hala  evlerde İnka kanalları kullanılıyor. Çok uzun ve dar Arnavut kaldırımları var. Hoş bir kasaba.Kalınabilirde.
Burada ki İnka harabeleri: Turist bileti ile giriliyor. İki çıkış kapısı var. Burada da tapınak, taraslar, patates,mısır  v.s konulduğu karşı dağlarda ki depoları,depoların hemen yanında kayada insan yüzünü görebilirsiniz.Burası denetim bölgesiymiş.
D-Chinchero; Şirin ve farklı bir kasaba. Plazası ve farklı bir katetrali var. Burada ki kadınlar başlarına bordo renkli farklı bir şapka takıyorlar. Yine Alpaka ve koyun yününü doğal şampuanla nasıl yıkandığı , naturel boyalarla nasıl boyandığı(Örneğin kaktüsün içinde ki beyaz madde, limonla birleşince kırmızı renk oluyor.),nasıl işlendiği anlatılıyor.
Sokaklarında  ve plazasında (Burada tezgahlar yerlerde.)çok renklive çok ucuz  alışveriş yapabilirsiniz.
*Ollantaytambo’da tren istasyonu  20 dakika yürüme mesafesinde.


4-MACHA PİCHU(And dağlarının zirvesinde, yaşlı dağ anlamında.)
Dağların zirvesiden geçerek ülkeyi baştan başa kat eden ‘kraliyet  yolu’ nun son durağı Macha  Pichu’dur.
Başkent Cusco’dan yaklaşık  100km uzakta.35.392 hektar yüzölçümü var.
TARİH: Yapımı 150 yıl süren ve 1450 yılında kurulan bu İnka şehri, 1550’lerde terk edilmiş. Ulaşımı zor ve sisli olduğundan uzun yıllar bulunamamış.Ancak 1911’de tekrar Amerikalı
Hiram Birgham’,   ‘Vilcabamba’ şehrinin kalıntılarını ararken ‘Macha Pichu’yu bulmuş.Böylece Cuzco’da önem kazanmış.
Üç yanı derin kanyonlara çevrili.200 kişilik bu şehrin merkezinde; Tanrılara adak adamak ve kurban sunmak için yapılmış birçokn tapınaklar  var.teraslama ve taş işciliği çok üstün.
 İnkalar’da , gökyüzünü Kondor kuşu ,bulundukları yeri puma ,yerin altını  ise yılan simgeliyor.Bu üçlemeyi tapınaklarda hep görüyorsunuz.
MACAPUCHİ’YE ÇIKIŞ
NOTLAR:
*Machupichu giriş bileti: Aguas calientes’ten ofisten alabiiyorsunuz.sanırım Cusco’dan da alabiliyorsunuz
45 Dolar=126 Sol.Ama sadece Sol olarak ödeyebiliyorsunuz.
*Tren ve Machupichu girişinde öğrenci indirimi var. O nedenle kesin uyduruk ta olsa öğrenci kartınız olsun.
*Turlar, en kör saatlerde en ucuz tren tarifelerini ile götürüyorlar.ve Calientes’ten Machupichu’ya kesin  yürütüyorlar.Fiyatı 150 Dolar.Eğer bu tura ‘Gizli Vadi’turunuda katarsanız 160 Dolar.İngilizce rehberlik ve otel dahil ama kendiniz gidin daha iyi.

1.YOL:tren ile
*3 yıl önce Cusco’dan Calientes’e tren varmış. Artık yok.sadece Ollantaytomba’dan tren var.

  Cuseo→Aguas calientes veya
Cusco→ollantaytambo(Dolmuş, 2 saat, 10S=3.5 dolar,tek yön)→Aguas  Calientes( sadece tren,1.5-2 saat, 35-70 dolar arası tek yön)→Macapuchi(otobüs,20 dakika,gidiş dönüş 15 dolar).
veya bu yolu yüryebikirsiniz.Zikzag yapılarak çıkılıyor.Direk  merdivenlerden çıkarak yürüme 2 saat.
NOT: Peru rail, inka rail, Andersan rail olmak üzere Üç tane tren kampanyası var.ödeme sadec dolar olarak yapılıyor.Biletinizi cam kenarı trenin gidiş yönünde alınızki nehir manzaralarını görünüz.Tren kremit renkli çok çoşkulu  akan nehir kenarından gidiyor.
Tren biletinizi Cusco’da plaza Armas veya ollantaytambo’da tren istasyonundan alabilirsiniz.Fiyatlar, zaman, kalite  ve firmaya göre çok değişiyor. Alçaklar , en erken ve en geç saatler için bilet fiyatı en ucuz(35Dolar,tekyön) koymuşlar. İnsanların normal zamanda gidebileceği zamanlarda ise fiyat 45-71 Dolar,tek yön.yani Macha Pichu’ya  trenle gidiş dönüş  parası bir öğretmenin maaşı kadar.yerlilere tren fiyatı sadece 10-15 Sol.Arsızlğın bu kadarı da olmaz.
*Dönüş biletinizi calientes tren istasyonundan da alabilirsiniz.

2.YOL: Otobüs ile
Daha ucuz ama yağmur yağdığında otobüs yok.Ve bazı mesafeleri yürümek zorundasınız. Ama bu yolla çok giden insan var.zamanınız varsa  deneyiniz.
1.Otobüsle tur ile giderseniz 125Dolar ödemelisiniz.
 2.Bence kendi kendinize çok rahat gidebikiyorsunuz.Sırasıyla

Cusco →Santa Maria(otobüs,5 saat veya bisiklet)→Santa Teresa ( tren , tren yolunu takip ederek  yürüme veya otobüs-3 saat)→Hidro Elektriko(  yürüme ,araba-2 saat)→Aguas Calientes(2 saat,sadeceyürüme veya tren-1 saat)→ Machupichu(yürüme)
*Cusco→ Santa  Teresa( direk otobüs de var.6-7 saat.)
*Karşılaştığım Fransız çift,  otobüsle gidebildikleri en son kasabaya gidip oradan yürüyerek 7 saatte Machupichu’ya varmışlar.
3.YOL:İnka Trail: Kendiniz gidemiyorsunuz.Tur almak zorundasınız.(Aslında arkadaşınız ve çadırınız varsa gidersiniz.Turcular kendi kendinize gitmenizi istemiyorlar.)
 önce otobüsle Ollantaytambo’ya gidip oradan 4 gün 3 gece çadırlarda konaklıyarak yapılan tur.Buturda yerli halkın yüzlerce yıl önce kullandığı yo takip edilerek  ve inka kalıntıları gezilerek Calientes’e varılıyor. Trenle de dönüş yapılıyor.
Bu turda çadır, yemekler, giriş ücreti v.s dahil 300 Dolardan başlıyor. Bana göre yorgunluk.İzlenen yolda aman aman  güzel manzara yok.Asya ormanları gibi olsa neyse. Ama bazen yer bile bulunmuyor bu turda.
*İnka  rail güzergahı inişli çıkışlı olduğunda uzun oluyor.
4.YOL:Salkantay Trail: 6271 metre yüksekliğinde ki salkantay dağlarının eteklerinden gidilen  farklı bir rota.Bu rotada İnka harabeleri yok. Bu rotayı ister turla isterseniz kendi başınıza yapabikirsiniz.Köyden rehberinizi kendiniz buluyorsunuz. Yine bu yolla da Calientes’e ulaşıyorsunuz.
Ben kendi imkanlarımla  trenle  gittim.hem daha uygun oldu.hem de özgür olabildim.
7 Dolar=Ollantaytambo otobüsü(Gidiş geliş.)
70 Dolar= Ollantaytambo→Calientes(gidiş dönüş)
45 Dolar= machupichu girişi
5 Dolar= Calientes’de kalma
Toplam 127 Dolar harcamış oldum.

CİLİENTES
Calientes’i küçük bir köy düşündüğümden meyva, yiyecek, fındık, fıstık  v.s yanıma aldım ama gerek yokmuş.Yüksek dağların arasında ki bu köy –kasabada yine alışverişdükkanları, şık oteller,restorantlar, cafelerle dolu bir yerleşim.
Hatta çok büyük kapalı alışveriş pazarı var.Buradan tüm aileme nefis gümüşe benzer takılar aldım. Ben burayı çok sevdim.Çok farklı bir çoğrafyası var.
Yine kasabanın içinde çok büyükolmayan   sıcak su havuzları var. Giriş 10S.Çok kişi girdiğinden su bulanıktı ama ben havuzda kalıp kaynar sukarla yıkandım.(Mayonuzu yanınıza alınız.)

*calientes’te hostel 10-25 Sol.Yani fazla pahallı değil.

Calientes’den Macapuchi parkına girerken:
Sabah ilk otobüsle4:30’da  başlıyor ama yürümek çok zevkli ve zor değil.kestirmeden yürüyorsunuz.
Calientes→Köprü(yarım saat yürü, düz yol)→Köprü(saat 5’de açılıyor.)→Machupichu,merdivenlerden   tırmanmanıyorsunuz. Çok zor değil.gidiş 2 saat, dönüş 1 saat.)
*Calientes turist ofisinden Machupichu haritası  bilgi alınız.
Tam 6:30’da giriş yaptım.
Machupichu, iki kısımdan oluşuyor.
1-Agricola(Terasların olduğu kısım):Yanında
2-Urban(tapınakların, evlerin v.s olduğu zamanında ki yerleşim birimi.)
Önemli:Girer girmez ‘Huayna Pichu’dağına tırmanmakiçin biletinize damga vurdurunuz.
1.7am-9am arası 200 kişi
2.10am-11am arası 200 kişi olmak üzere toplam günde 400 kişi tırmanabiliyor.Hava durumuna göre seçim yapınız.2.kısma tırmanmak daha mantıklı.
Giriş yaptığınızda önce terasların olduğu bölüme giriyorsunuz.damı otla kaplı tek evin olduğu tepeye kadar çıkarak güneşin doğuşunu izleyiniz.
Güneş doğarken burada kahvaltı yaptım.Manzara harikaydı.Yine çok şanslıydım.Yağmur yoktu ve pırıl pırıl güneş vardı.Buraya yağmursuz mevsimde gelebilmek için yolu uzattım ama Nisan’da az da olsa yağmur olabiliyormuş.
Tepeden  tüm harabelerini  ve Huayna dağının fotoğrafını birlikte çekebiliyorsunuz.dağlarda ara ara sis vardı ama harabeler çok net görünüyordu.
Oradan erinmeyiniz .Gidiş dönüş 40 dakikada İnka köprüsüne gidiniz.Ucurumda kayaları işleyerek ilginç köprü yapmışlar.
Oradan da artık harabelerin olduğu yerleşim bölümüne geçiniz.Sırasıyla, tapınak ve evleri görünüz.özellikle güneştapınağı çok ilginç.
Yerleşim birimini bitirince zaten ‘Huayna Pichu-Wayna Pichu’dağın girişkapısı geliyor.Girişte adınızı yazdırıyorsunuz ki kim dağda kaldı diye kontrol etmeleri gerekiyor.Girerken de çıkarkende imzalıyorsunuz.Girişte küçük su 2 Dolardı.
Bu dağa rahat 45 daikada çıkabiliyorsunuz.Zor değil.tepede yerleşim birimleri var.Dönüş 25 daika ancak sürdü.kesin çıkınız.tepeden harabeler ve zigzag otobüs yolunun görüntüsü harika görünüyor.
NOT: Evet Machupichu manzarası çok güzeldi ama bana göre tarihi değeri aman aman yok.yeni bir tarih sayılır.Çok daha önce Mısır, Hindistan ,Anadolu’da v.s  çok daha güzel eserler yapılmış.ve hala kullanılıyor.
Bana göre buranın çoğrafyasını albenisi var  sadece.Ama Peru hükümeti, işin tadını kaçırmış.Bu kadar pahallılık olamaz.resmen turistleri yoluyorlar.Turist ile yerli fiyatlarının arasında bu kadar fark olması gerçekten ayıp ve arsızlık.perulular çok paragöz,yardımsever  ve sevimli değiller.Hiç ısınamadım bu ülkeye.İşte bir kere gelinir.gerisi reklam.
Eskiden belgesellerde izlediğim  ve birgün kesin gideceğim dediğim Peru’yu bulamadım.herkes turizimci olmuş ve şımarmış.Sizebirşeysatmak için yapışıyorlar.
Artık belgesellerde gördüğümüz yerlilerde yok.tek  öğrendikleri turisti kazıklamak.
Cusco→Lima (20 saat, nazca yolundan gidiyor.ona göre plan yapınız.)
Yine fiyatlar 60-100 Sol  değişiyor.Birçok firma var. Genelde saat 142de kalkıyor.Ama pahallı tarifeden diğer saatlerde de bulabiliyorsunuz.yolcuların parmak izi ve kameraya alıyorlar.
Venezualla’ya Ekvator ve Kolombiya üzerinden gideceğimde tekrar Lima’ya dönmek zorunda kaldım.
ANI: Kara Gün
Bir türlü elim varmadı yazmaya.
Fores şirketi ile Cosco’dan Lima’ya tekrar geldiğimizde,Ekvator’ a geçmek istedim.hemen  sınır kasabası Tumbes’e otobüs bileti aldım.Ama şansızlıklardaha önceden başlamıştı.Cusco’dan Lima’ya gelirken yolu yarılamışken yolda  tporak kayması olmuş.Yolun açılmasını saatlerce beklediğimizden Lima’ya geçvardık.Ve Lima’yı bir daha gezemedim.
Daha önce otobüsün içinde yukarıya koyduğumda çalınmıştı.Hep dikkat ediyordum ama  basiretim bağlandı.Yıne  üste koydum ama ara sıra devamlı bakıyordum.İçim rahat etmeyince sabaha karşı çantayı başımın altına koyarak uyuklamaya devam ettim.
Daha sonra çantamın içindeki karmamın olduğu çantanın ağzının açık olduğunu fark ettim.Kameram alınıp yerine ağırlık yapsın diye  meyva suyu konmuştu.şok oldum.
 Otobüs biraz ileride polis noktasında durdu. Bu arada daha önce yanımda oturan Venezualla İngilizce bilen kız yardımcı olmaya çalışarak’’Sorun yok.otobüs şirketi ödeyecek’’beni rahatlatmaya çalıştı ama daha sonra otobüsten inerek  kendisinin ve Alman erkek arkadaşıparalarının ve pasaportlarının çalındığını söyledi.
Üstün körü polis otobüsü aradı.Bizde yolcuların çantasına baktık.daha sonra Sullana şehrinde polis bizi polis taksiyle polis merkezine götürdü.uzun uzuni fadelerimizi aldı.B u arada ara ara dışarı  çıkan polis chat yapmaktan da geri kalmadı.Tek kelimeyle rezaletti.Elçiliği aramak istediğimde telefonun olmadığı söylendi.Diğer polis ankösörlü telefonla dışarıdan ulaşmaya çalıştı ama çıkmadı.Neyse  elçiliğin değişen telefon numaraları internetten bularal ulaştık.’Pasaportun çalınmadığından yapacak bir şeyimiz yok.Yoluna devam et’ dediler.
Benim tahminime göre  habire yanıma   oturmak isteyen  hırsız şöför ile işbirliği  yaptı.Ayrıca  bir gece aynı yerde uyuduğum diğer turistlerden de şüphelendim.Kıın sevgilisi olduğu halde tek başına önce benim yanımda oturdu halde sonra arka tarafta ki sevgisinin yanına geçti.Onların çantasını kontrol etmediğimden çok pişman oldum.
Otobüs şirketi bize şirkette yemek,yatma  ve Quito’ya kadar kılı kılına hesaplayarak bilet parası verdiler.Diğer turistler hafta sonu olduğunda  bekleyip Lima’ya dönüp Elçilikleri ile görüşeceklerdi.
Bu Perulular kadar sevimsiz, aç, yalancı ,vurdumduymaz millet olamaz.Bu olaydan önce de peru insanından hoşlanmamıştımArtık nefret geldi bu aç gözlü milletten.Bu olaydan sonra uzun süre kendime gelemedim. Bugün bile buolay aklıma geldiğinde canım sıkılıyor.
PERU’DAN EKVATOR’A GEÇMEK
Lima→Tumbes(peru-Ekvator sınır kasabası)(18-20 saat, 60 S)→Quito
PERU
*Lima’daki  Türk büyükelçiliği yeni açılmış. Bolivya’ya da bakıyor.

NOT:-Peru-Arekipada termale gidiniz.


Peru’ya girer girmez yeşillikler azaldı.Pasifik okyanusunu takip  ederek ilerledik.Evler ve yaşam basit.Deniz dalgalıydı.
Deniz kenarından  zaman zaman iç kısımlara daldık.Çevre çok kıraç ve sevimsiz ama yol ve otobüs çok iyiydi.Resmen çöllerden ve derme çatma evlerden geçtik.Hele sabah uyandığımda tam çölün içindeydik.Çöl ve okyanus manzarasınçok ilginçti.Geçtiğimiz  yeşillik olmayan kasabalar çok sevisizdi.
PARA
1 Dolar=2.76 Sol , 1 Euro=3.82 Sol.
Öğretmen maaşı→180-200 Dolar.
ULAŞIM:
Peru’da ulaşım çok iyi.Otobüsleri çok konforlu.Çok rahat uyuyabiliyorsunuz.Herhangi bir yere giden otobüsün fiyatı saatine göre değişiyor.Bazı saatler nasıl oluyorsa ‘Ekonomik fiyat’ oluyor.Yine farklı firmalar farklı fiyatlar veriyor.İki katlı otobüslerde 1. Ve 2. Sınıf fiyatları da farklı.2. sınıf alınız.gayetkonforlu.Kısaca bilet alırken her durumu sorunuz ve her durumda indirim isteyiniz.
Otobüslere binerken üst ve çanta kontrolü yapıyorlar.herkes kameraya alınıyor.Ayrıca çok sık bilet kontrolü yapılıyor.
Gece otobüslerinde battaniye ve yastık veriyorlar.otobüslerin içinde aynı ucaklarda olduğu gibi temiz tuvaletler var.
İKLİM
Kıyı kısmında; kış, mayıs-ekim arası ortalama 14 derece.Yaz  ise kasım-nisan arası sıcaklık ortalama 17 derece.
Kara kısmında; Gündüz sıcaklık 18 derece, geceleyin 3 derece.ormanda ise sıcak ve yıl boyu yağış görülür.
Temmuz-ekim: Yüksek sezon.Yağışsız.
Cuzco: Mayıs-eylül→kış,yağmursuz.Ekim-nisan→yağmurlu.Sıcaklık hep aynı.Nisan da yağmur fazla değil.
Lima:Haziran-eylül→soğuk, ekim-mart→iyi.Lima genelde her ay yağmursuz.
YAŞAM
Peruluları hiç sevmedim. Çok soğuk, nursuz, bencil, aç gözlü ve asla yardım sever değiller.Çok da cimriler.
*Muna(Munya): kokulu, naneye benzer bir bitki.Çayı, insanın içini ferahlatıyor.
LİMA
Nüfusu 9 milyon.
Francisco Pizarro tarafından 1535’de kurulan krallar şehri 1748 depreminde yıkıldıktan sonra tekrar inşa edilmiş.
Bu şehirde de aynı Quito’da olduğu gibi  gündüz görülmesi gereken harika’eski şehir’, kalmak için de çok hareketli   ve sosyal yaşamın daha yoğun olduğu’Flores’ bölgesi  var.ikisi arasında metrebus ile çok rahat gidiliyor.bir yolcuya ücretini ödeyerek kartı ile binebilirsiniz.
Ulaşım: Metrebüse binmek 1.5 S.fakat önce 5S’a kart almanız gerekiyor.uzun kalmayacaksanız
I-Eski Lima=Centro Historico=tarihi bölge: merkezi plaza de armas. Metrebüsten ‘Colmena Mejor’ durağında inip yürüyeceksiniz.
1-Plaza de Armas
A-Katedral
B-Palacio  President
C-Municipalido Major: Cumartesi ve Pazar 17’de ücretsiz giriliyor.Bu meydan gerçekten çok şık ve bakımlı.Biraz ilerisinde
2-San Francisco Catacumbas: Giriş 30S.Bu kiliseyirehberle gezebiliyorsunuz sadece.Fotoğraf çekilmiyor.Fransisken tarikatının Güney Amerika’da ki en önemli kiliselerinden biri.17.yy’da İspanyol Fransiskenleri tarafından yapılmış.İçinde harika bir kütüphane var.
Ben bu kiliseye hayran kaldım.Sedir ağacından yapılan oyma ve kakmacılık işleri ve çiniler bana Arap el işciliğini anımsattı.Gerçekten muhteşem.Kilise ziyaretinin sonunda ‘Ceata  Combe’adlı eski şehir mezarlığını da gezdiriyorlar.
Kiliseye yakın gömülmek istenen 25.000 kişinin kemikleri ayrı ayrı bölümlerde sergilenmekte.Yine yakın mesafede
3-Museo de la Inguisicion y del Cangisco=Enginizisyon müzesi: Giriş ücretsiz.
İspanya’da 1812’de son bulan engizisyon mahkemeleri Peru’da 8-10 yıl daha devam etmiş.
Mahkeme salonlarıbalmumu heykelleri ile betimlenmiş.Yine işkence aletleri ve şekillerinide görebiliyorsunuz.
Bunların dışında yine gezilecek başka müzelerde var.
II-Miraflores  bölgesi: Merkezi Kenedy parkı.metrebüs ile ‘Ricardo Palma’durağında inip yürüyorsunuz.
Kalma: ‘Flaying dog’ hostel.Dorm kişi başi kahvaltı dahil 30 S.Yal nız iki tane ‘Flaying Dog! Var.hemen parkın karşısında.
Bu bölge çok hareketli Ve canlı.kenedy parkında anfi tiyatro gibi bir yerde insanlar oturmuş  müzik çalıyordu.ortada 60-70 yaş cıvarı çiftler dans ediyordu.Öylesine rahatlardı ki ülkemi düşündüm.Bizde kaç çift dışarıda böyle dans edebilir.psikolojik baskı bizde çok fazla.Ama Güney Amerika insanı dans konusunda gerçekten çok yetenekli.Ben de bu arada iyi dans eden adam boş kalır kalmaz kaptım.daha sonra da ben kapıldım.çok eğlendim.
Yine burada çok renkli alışveriş merkezleri  ve sokak satıcıları var.
Pasifik okyanusunu  çok dalgalı olduğu için  ben  kırık omzumla giremedim.Ama sörf yapan gençleri izlemek de çok keyifli.
Lima şehir içi→Mexico Station (metrebüs)→Soyuz terminali(Yürü)→ICA(5 saat, 30S)→Nazga
*Başka yerden belki direk otobüs vardır ama ben buradan önce ‘ICA’ ya gittim.
HUACACHİNA KÖYÜ
Nazca çölünde bir va yaha olan gölet.
Bu köy, ICA’ya yakın.Burada’Sand Boording-kum kayağı ‘yapmak için gidebilirsiniz.Turistik bir yermiş.Ben daha sonra san Pedro ‘da  gideceğimden buradan gitmedim.
NAZCA
Dünya mirası listesinde.Sabah erkenden havaalanında olabilirseniz  kalmaya gerek kalmaz.
500 metrekarelik alana Yayılmış 70’den fazla Boyları 15metre-300metre arasında değişen insan, kuş, maymun, örümcek, kertenkele gibi geometrik motifler gerçekten ilginç. Yamaçta ki 32 metre boyunda  ki astronot cizimi 1982’de bulunmuş.
Bu hayvan ve geometrik şekiller ip, sopa ve taşlar yardımı ile  cizildiği düşünülüyor.
Bu çölde kum ve rüzgar az olduğundan erozyan da  çok az.Yine bu ölge çok kurak.Yağmur yağmadığından çizgiler günümüze kadar gelmiş.

İspanyolların istilasından beri bu cizgiler Avrupalıların dikkatini cekmiş.1939’da ‘Paul kosok’ adlı Amerikalı arkeologonun  yaptığı ucuşla bulunmuş.Ama cizgilerin gizemi hala çözülmüş değil.
1-Araştırmacı Alman Maria Reiche buralarda uzun yıllar yaşamış.ve ona göre bu cizgiler Paracas ve Nazca’lar  tarafından uzun yıllar yapılmış astronomik takvim haritası.’’M:Ö 300-M:S 800 yıllarında yaşayan uygarlıkların eserleri’’ demiş.
2-Şaman dininde yürüyüş yolları
3-Çoğu kişinin inandığı ise cizgileri ,uzaylıların  cizdiği.’Tanrıların Arabaları’adlı kitapla bu cizgilerin daha da önemli hale gelmiş.
4-bana göre de  benim gibi her duyduğunu görmek isteyen meraklı turistler için yakın zamanda insanoğlunun cizdiği çizgiler.

Havaalanı Nazca’dan 5 km içeride.nazca’dan da tur bulabilirsiniz  ama havaalanında da tüm şirketlerin ofisleri var.Aslında hepsi  yarım saatlik ucuş için 85 dolar olan aynı fiyatı veriyor.Fiyata şehirden alınıp bırakılma da dahil.Ayrıca havaalanında 25 Sol tax parası alıyorlar . Bu Perulular gerçekten çok aç gözlüler.
Önce TV’den biraz bilgi veriyorlar.Bizim pırpır ucağımız 10 kişilikti.Sağa oturmak daha avantajlı.gerçi her şekli sağdakiler gördükten sonra solda oturanlara da gösteriyorlar.Bence bu tur hiç değmez.Doğru dürüst bir şey göremiyorsunuz bu kadar kısa zamanda.sadece para düzeni.
ANI: terminale indiğimde iki kere telefonla aradığım   ve evi terminale çok yakın olan ev sahibim  beni bir saat bekletti.daha sonra havaalanına telefon açtı.o gün ucuş olmadığını söyledi ama bu çöl de ki çirkin kasabada bir gün bile kalmak istemediğimden bisikletle havaalanına gittim.hepsi ucuş yok dedi.tam ayrılırken turistlerin geldiğini gördüm.Onlar daha önce rezervasyon yaptırmışlar.Bibbir rica minnetle   ben de ucabildim.
Nazca→Arequipa(9 saat, 82S, hergün 14 ve 22’de otobüs var.Diğer firmalarında farlı saatleri var.)
Ben, bu sevimsiz şehre benden başka gelen olmaz dedim ama otobüs tamamiyle turist doluydu.Çok rahat yolculuk yaptık.
AREQOİRA
Unesco’nun dünya kültür mirasında beyaz şehir.Binaların çoğu  açıkrenk   volkanik taş’Silar’ dan yapıldığından  bu ad verilmiş.İklim: 2400 rakımlı , yumuşak bir iklimi var.hep ilkbahar.
TARİH:
4.İnka ‘Mayta Capac' ordularıyla burayı fethedince  bazı askerler’’Burada kalabilir miyiz?’’  sorusuna yerel dilde ‘Evet’ anlamında’Ari Guepay’ demiş.
Diğer bir inanışa göre; yerliler İnka Kralına ‘Burada kalabilirsiniz’demiş.
Daha sonra 1540’daİspanyol istilası ve kolanıyal dönem başlamış.
Şehrin merkezi:
1-Plaza de Armas: Gerçekten güzel bir meydan.
Katedral: yangından sonra 1844’de neo Rönesans tarzında yeniden onarılmıştır.
San Francisco kilisesi: beyaz silar taşlarıyla İspanyol mimarı tarzında yapılmıştır.Kiliseyi ziyaret etmek ücretsiz.İçindeki müzeyi ve 20.000 kitap olan kütüphaneyi 5 Sola  ziyaret edebiliyorsunuz.
Tristan del Puzo Mansion : Ücretsiz. Kapı ve pencereleri çok hoş.
Church and Comlex  of the Company  of Cesus: Ücretsiz.
Andean Sanctuaries Museum of the santa Maria Catholic Üniversity : Giriş 15S. Of Burada meşhur ‘Lady of Ampata’ mumyası yerine  başka mumya sergileniyormuş.O nedenle gitmedim.
*Bunların dışında  da yine birçok müze var. Yine meydana çok yakın
2-Santa Catalina Manastırı: Giriş 35S.Kalın duvarlarıyla çok görkemli.1500 ‘lü yıllarda yapılmış.1970’de ziyarete açılmıştır.
Zamanında aileler, kızlarını dış dünyadan ayrılmış bu manastıra iyi yetişsin diye bu manastıra gönderiyorlarmış.
Kalın duvarlarla çevrili bu manastırda kız cocukları, rahibelerle birlikte dış dünyadan uzak yaşıyorlarmış.Kendi aralarında konuşmayan rahibeler çieklerlekonuşuyorlarmış.
Heryıl iraz ferahlık olsun diye farklı bir renklebu manastırı boyuyorlar.
3-El Misti aktif volkanı: tanrı anlamında ki bu volkan 5820 metre yükseklikte.
İnkalar, hayatın Pacha Mama(Ana toprak)’dan  geldiğine inandıklarından kendilerine yaşam veren ana toprağa kurban verme gelenekleri var.
Bu nedenle 1500’lü yıllarda El Misti patlayınca 13 yaşında ki ‘Junita’ yı kurban vermelerine karşı volkan faaliyetlerine devam edince ‘tanrı’ anlamına gelen verdikleriadı geri aldılar.
Bu 500 yıllık ‘Juanita mumyası’ nı Amerikalı Jhon ,volkan faaliyeti geçince , buz tabakası eriyince tesadüfen buluyor.’Lady of Ampata’ adlı bu mumya .
4-Col ca kanyonu:
Amerika2da ki Grand canyon’dan da derin olan bu kanyonda Akbabaların ucuşunu izleyebiliyorsunuz.

 Buraya şehirden gidiş 4 saat sürüyor.4-17 arası gibi sabah çok erken giderek günü birlik tur da alabiliyorsunuz.Daha pahallı.70-90S gibi..
Ama daha çok bir gece konaklamalı turlar var.Daha güzel ve ucuz.50-70S gibi.Giderken ve dönerken de birçok yeri gezdiriyorlar.Bu fiyatlara kahvaltı ve otel de dahil.sabah 8’de çıkılıp ertesi gün 17’de dönülüyor.Farklı saatlerde de turlar var.Tur acenteları, Santa Catalina manastırının olduğu caddenin üzerinde.
Kanyon girişi 45S.terminalden 45S’a kendinizde gidebiliyorsunuz ama değmez.Tur almak daha iyi.
*Ben gezilerimde bazen nedense tutuluyorum.Patagonya’ya gecikecem diye bu tura katılmadığım için çok pişman oldum.Üzüldüm.
Arequippa→Tacna(6 saat, sabahtan akşam 10.30’a kadar otobüs var.Fiyatlar çok değişken.Saat ve firmaya göre 20-40S.)

PERU’DAN ŞİLİ’YE GEÇMEK

Yaptığım akılsızla alelacele yola çıktım.Tucna  terminaline iner inmez hemen yanında ki terminalden doldukca kalkan  ve  Şili-Arica  şehrine giden  otobüsü sordum ama  22-23 arası bilet ofisleri kapalı olduğundan  bilet bulamadım.otobüste tanıştığım  çok tatlı aile beni evlerine götürdüler. Yine şans,yanımdaydı.
Peru Şili sınırı 22’ye kadar açıkmış.Sabah tekrar terminale geldiğimizde  bu seferde hava iyi olduğundan herkes seyahat ettiğinden  tüm yerler dolu olduğundan ancak iki gün sonra yer olduğunu söylediler.Bana yardımcı olan ‘Sergio’zar zor 2 aktarmalı  ve pahallı bir bilet buldu ama içimden bir ses’kendi işini kendin halet’ dedi.Herzaman böyle oluyor.Kimse benim işim kadar benim kadar sorup araştırmıyor.Para bozdurmaya giderken kendim acentalardan sordum.Ve en son kalan tek Santiago biletini buldum.Daha sonra segio ile kahvaltımızı yapıp o gittikten sonra notlarımı yazmaya devam ettim.

*Mümkün olduğu kadar buraya erken varıp biletinizi erken alıp, Santiago’ya da erken varınız.

Tanca(peru kasabası)→Arica(Şili kasabası)(2 saat, 10 Dolar, ayrıca 1.20S terminal tax parası alıyorlar.Otobüs ile sınırı geçtik.

Arica→Santiago(35.000P=90 Dolar, 14:30’da kalkan otobüs ertesi gün 7’de varıyor.otobüs içinde uydurukta olsa yemek veriyorlar ama yanında içeçekler vermiyorlar
NOT:
*Aslında  Santiago’dan 2 saat önce Valparasio’a ya gidecektim ama olmadı.Daha sonra Santiago’ya geçiliyor.
*  Şili’ye geçerken sadece yannızda  meyva ve sebze bulundurmalısınız.Ayrıca size verdikleri kağıtı kaybetmeyiniz.
 *Dönüşte Peru’ya tekrar geleceğim.
Şili’de görüşmek üzere.
NOT: Şili, Patagonya, Paraguay, Brezilya, Urugay, Arjantin ,tekrar Şili ve Bolivya’yı gezdikten sonra tekrar
Bolivya -Copacabana→Peru-Puno’ya  geçtim.



PERU-PUNO( Titicaca gölünün kenarında peru şehri.)
Oldukça hareketli bir şehir. Trafiğe kapalı caddesi şehrin merkezi sayılan    katedralin önünden geçiyor.katedralin çevresinde alışveriş dükkanları, restorantlar, barlar v.s var.
Puno’da ayrıca çok şık otellerde var. Hatta gölün üzerinde ki adada çokbüyük bir otel var.
Limana yakın alışveriş dükkanlarında harika şeyler bulabilirsiniz.
Puno’da caddede otobüs terminalinde turizm acenteları var. Buralardan dan Uros(İspanyolca Fujiante), Taquile, Amantani v.s adalarına  tur alabilirsiniz.
1-Uros +Taquile →7-17 arası günübirlik, 40 Sol.
2-Uros+Amantani+Taquile→Bir gece yatmalaı, 80 Sol.
Eğer acentedan ile anlaşırsanız sizi otelinizden alıyorlar.İngilizce servis var.
Ayrıca Tekila adasına giriş 5S.(Bilete dahil.).Zaten biletlerinizin üzerinde ‘Tekilla’ya giriş dahildir’ yazıyor.turlar sabah 7’de kalkıyor.

Ama en iyisi sabah 7’den önce limanda olunuz.Oradan giden turlara katılınız.Fiyatları daha uygun oluyor.
Uros+Tekilla için yarı fiyat olan 20B istediler benden. Ayrıca turla gitmek istemiyorsanız;
Kolektif boot ile lokal halkla 7:45’de kalkan botla da 25B’e gidebilirsiniz.Önce Uros’a uğrayıp yarım saat gezebiliyorsunuz. Oradan da 2.5-3 saatte Tekilla adasına gidip 18 gibide Puno’da oluyorsunuz. Ama bu lokal bot yavaş olduğundan çok  geç dönüyor.
Direk Uros’a da bot var.(10B).
Yani en iyisi direk limana gidip burada ki turlara katılmak.
1-UROS ADALARI
Bazı araştırmacılara göre; urosların ataları Mısır’dan gelmiş. Çünkü sazdan teknelerin Mısır’da ki Papirüs teknelerle benzemeleri.
Diğer bir  görüş  ise; 1947’de Norveçli Thor Heyerdahi, Polinezyalıların atalarının Güney Amerikadan geldiğini iddia etmiş.Hatta  yaptığı saz kayıkla 1947’de 101 günde Peru’dan Polinezya’ya ulaşır.Kayığın başına koyduğı ‘Ejderha’ yı o günden sonra Perulular da kullanmaya başlamış.
Gerçekten ejderha başlı büyüklü, küçüklü  bu saz  tekneler çok ilginç.
Adada okul, hastane , kilise v.s hepsi sazdan. Öğrenciler saz kayıkla okula taşınıyor.
Çoğu balıkçılıkla geçinen ada insanları turizimle tanışmışlar. Turist tekneleri adalara yaklaşınca rengarenk kadınlar,adanın kenarında sıralanıp  sizi çağırıyorlar. Bizim botta ki birçok turist bu bu yapışkanlıktan dolayı adaya bile çıkmadılar.
Ben evlerin içine kadar gidip baktım.inanılmaz pis.herşey  giysiler v.s ortada ve üst üste.Güneş panelinden elektrik üretip T.V izleyenler de vardı.
Kadınlar hediyelik eşyalar satmak için çok ısrarlılar.Kısaca bu adalarda yaşam çok zor ve sıkıcı.
Şu anda 40 adadan oluşuyor.Tabii eklenen ve ayrılan adalarla bu sayı değişebiliyor.
Önceleri  insanlar;
 Savunma amaçlı, şimdilerde ekonomik nedenlerle ile burada yaşıyorlar. Zamanında Uros yerlilerinin yaşadığı bu yüzen adalarda herşey sazdan. Şu anda urosların soyu tükenmiş ama adalara hala Uros adaları deniliyor. En son uros kadını 1959’da ölmüş.
Şimdi bu adalarda Ayarma ve Keçhualar adlı yerli nsanlar yaşıyorlar.
Adaların  tabanının oluşturduğu sazlar çok çabuk çürüdüğünden  adalarda zemin üsten habire yeni sazlar ekleniyor. Bu sazların taze bölümünü de yiyorlar. Bu  yüzen  yumuşak olduğundan yürümekte zor. Bazı adalarda inek ve domuzlar otluyorlar.Kaçacak yerleri  de yok.Adalar arası ulaşım yine sazdan yapılma kayıklarla yapılıyor.
2-Isla Taquila(Tekila adası):
ANI: Puno’da yediğim kuru fasulye  ve pilavınyağı sanırım bana dokundu. Puno’nun tüm izbeliklerine   kustum.Bu  arada  limana yakın alışveriş dükkanlarında kadınlar bana hemen koka çiğnettiler. Daha da fazla midem bulandı. Bazıları da koka yapraklarını şakaklarıma yapıştırdılar.’Buda ‘adlı bir bitkiyide koklattılar. Şapkamın içine koydular ama kar etmedi.
Bir üşüdüm bir yandım.kendimi yatağa zor attım.sabah kalktığımda daha iyiydim.Yağmur yağdığından canım sıkıldı ama bota biner binmez güneş açtı.Hatta soğuktan bir türlü yüzemediğim Titicaca gölünde de yüzdüm.Nefisdi.

2500nüfuslu bu adayı çok sevdim.İskeleden büyük taşlarla döşenmiş yokuş yukarı yolla çıkarak Plazaya ulaşıyorsunuz.
Bu adada da  herkesin uyduğu gelenekler çok önemli.
Giysi: kadınlar özel bir kumaştan renkli etek(farklı renklerden birkaçkat) giyiyorlar.Dikdörgen şeklinde ki siyah şallarının  dört ucunda renkli kocaman püskülleri var.Bu şal zaman zaman başlarında veya omuzlarında. Kızlar, bu renkli ponponarı arkaya atarak karşı tarafa mesaj gönderiyorlar.
Erkekler ise, yine özel dokuma siyah pantolon , kolları bol büzgülü beyaz gömlek, siyah –beyaz yelek ,bellerinde harika işlemeli kuşak giyiyorlar.yine nefis işlemeli ve bol renkli püsküllü koka çantalarını arkalarından asıyorlar.
Başlarında ise yine nefis el işciliği olan  ucunda renkli püskülleri olan örgü bereler. Kırmızı giyenler evli, kırmızı+beyaz renkli giyenler de bekar oluyor.
Kadın ve erkeklerin ayaklarında araba lastiğinden sandalet giyiyorlar.
Genelde erkekler 5 şişle örgü örüyorlar.harika ürünler çıkarıyorlar.Kadınlar ise yün eğeriyorlar.
Kesinlikle köy meydanında ki kooparatiften  Alpaka yününden yapılmış bere, şapka, eld,ven,çorap v.b  alınız.
Kız ve erkek çocuklar 5 yaşına kadar etek giyiyorlar.Kızlar 5 yaşından  sonra da devam ediyorlar.Hatta öğrenci formaları da bu renkli eteklerden.
Ada idaresi çok ilginç.Bu adada polis v.s yok.Adada da tüm görevler paylaşılmış.Adalıların seçtiği liderler, ada yönetimine karar veriyorlar. tek amaç adalet ve herkesin eşit paylaşması mantığına dayanıyor.
Evlenen çiftler ,geleneksel olarak  birbirlerine saçlarını kesip veriyorlar.
Adada yük hayvanı yok.her yere yürüyorsunuz. Daha çok patates, mısır, bezelye üretiyorlar.
Meydan da balık porsiyonu pilav, patates dahil 10S.
Yinebu köyde 750T.L’ye aldığım bir torba mısırın tadını unutamıyorum.birgün önce ishal olmama rağmen dayanamayıp yedim.neyse geri kalanı da grup arkadaşlarıma verdim.
Yine içimde kalan Titikaka gölünde havanın güneşli olması nedeniyle limanda yüzdüm.Su soğuktu ama temiz olması nedeni ile çok keyifliydi.
Ada çok yeşil, çiçekli, evleri temiz  ve güzel görünüyordu.halkı güleryüzlü ve yumuşaktı.

Puno→Cuzco(Birçok firma var.zaman ve kaliteye göre 15-35S arası değişiyor. Gece otobüsü de var.7 saat sürüyor.)
*veya Cuzco’ya ‘Güneş yolu’ turu ile giderseniz İnka harabelerini görerek , gezerek de gidebilirsiniz.
CUZCO=CUSCO=QOSGO(Eski İnka başkenti)
3326 metre yükseklikte 350.000 nüfuslu  şehir.
İklim: ocak, şubat yağmurlu ve kötü mevsim.Mart ve nisanda az da olsa yağmur var.mayıs, haziran, temmuz, ağustos  yağmursuz ve en iyi mevsim.
*Daha önce lapaz’da gördüğüm prince benzer’Quinua’ bitkisinde çok vitamin varmış.peru’da yetiştiriliyor.Amerika ve Avrupa’ya gönderiliyor.sarı, kırmızı renkleriyle tarlaları çok güzel.


TARİH:
İnka medeniyeti: 12.yy-16.yy’  arası yaşamış uygarlık .Bu dönemde uygulanan teknoloji
4000 yıl önce eski Mısır’da uygulanıyordu zaten. Yine Mimar Sinan birçok eserini bu tarhlerde inşa etmiş.
En kabul gören teori: Asya’dan Amerika’ya göçün, bering  boğazı  ve Alaska  üzerinden 12.500 yıl önce olduğudur.(yani  Kızılderililer ve Eskimoğluların  Asyalı olduğu teorisi.)
15.yy’da  Colombus, Asyanın zenginliklerine ulaşmak için yeni bir yol ararken Amerika’yı kefetmiş.
Colombus’tan önce Güney Amerikalılar avcılık ve tarımla uğraşan dağınık  ve gelişmemiş topluluk olarak yaşıyorlardı.
İnka; 1430  yılına kadar Cusco ve çevresinde  bir devletken komşularının saldırılarına  karşılık onlarda saldırıya geçerek ilerlemişler.
 komşuları Chanka’ların topraklarına sürekli saldırmalarından sonra Güney Kolombiya’dan  bugün ki orta Şili’ye  kadar toprakları ellerine geçiren İnkalar, böylece 16.yy’da 12 milyonluk  İmparatorluk olmuşlar.
 Ama İnkaların en zengin ve güçlü olduğu bu dönem de Avrupalılar zengin madenlerin varlığını duymuş.İspanya ile Portekiz anlaşmışlar.Asya ve Afrika,Portekiz’e , Güney Amerika’da keşfedilen yeni topraklar da İspanyanın olacak.Ancak Portekiz, Brezilya’yı  istila edince anlaşma bozulmuş.
1925 yılında ölen son  İnka İmparatoru  ‘Huayna  ’topraklarını iki  oğlu arasında pay etmiş ama oğlanlar anlaşamamışlar.Zayıflayan altın ülke  imparatorluğunu ,Altını duyun İspanyollar,  1533’de  ,İnka topraklarını  istila ederek almış.İspanyollar, eski tapınakları yıkıp yerlerine ihtişamlı kiliseler yapmışlar.
Cusco, İnka imparatorluğuna 300 sene  başkent olmuş.Quechua halkının ilk İnkası ‘Manca Copac’ emriyle dünyanın göbeğinde ‘Cusco’ Francisco Pizarno tarafından   kurulmuş.
------------------------------------------------------------------------------------------------
Aslında Cusco çok güzel bir şehir. Sokakları taş döşeli.Evlerin balkonlarından yeşil, mavi, veya direk orijinal tahta renginde çıkmalı balkonları var.
Kolanıyal yapıları harika ama insanlar ruhsuz ve soğuk.İşi hep yokuşa sürüyorlar.Fizikleri de güzel değil.
Hava da bir yağmurlu bir güneşli oldu.
Cuzco için en güzel plan
Gün: Şehir turu
Gün: şehir turu ve gizli vadi.sadece en güzel yerleri tur almadan (4 tane turistik bilet ile.) kendi kendine geziniz.En sonunda Ollantaytambo’ya gidiniz.Burada bir gece kalıp ertesi sabah otobüsle santa Teresa üzerinden veya  aynı gün  ucuz gece treni ile Calientes’e gidiniz
Gece treni ile geldiyseniz sabah 4:30’da Machupichu’ya çıkıp gezip Calientes’ e dönüp, gezip(gezmediyseniz) yine gece treni ile Machupichu’ya dönünüz
Veya gündüz Calientes’e gidip, gezip sabah Machupichu’ya çıkıp yine gece treni ile Cusco’ya dönebilirsiniz.
*Boleto Turistico: Büyükler için 130S, öğrenciler için 70S.yerliler için ise 70S.
Eğer seçtiğiniz 4 yer varsa sanırım 70 sol.
Bu biletle gizli vadide ki bazı  ören yerlerine ve city turda ki ören yerlerine  ve şehir içinde ki bazı müze ve kiliselere giriliyor.Aynı biletle birde aynı figürler ve aynı kıyafetlerin sergilendiği  sıradan bir  dans gösterisi izleyebiliyorsunuz.
Biletin üzerine gezilecek yerlerin resmi var.Nereyi ziyaret ederseniz 2. Kez ziyaret edilmemesi için oranın resmi deliniyor.bazı turistler .adlarını kurşun kalemle yazıp 2.kişi girerken isimlerini değiştiriyorlardı.zaten fazla da kontrol yok.O nedenle  sadece dört ören yeri için bilet alıp  kendiniz gezebilirsiniz.
Ama asla bu turist biletini  asla almayınız. bana ev sahibim daha araştıramadan  hemen bu bileti kandırarak sattı. En doğrusu,turist bileti ile girilen yerlerde bir şey olmadığından(Sadece görülmeye değer olmayan yerler için olduğundan.) , sadece dört yer için turist bileti alınız.
Gezeceğiniz dört yer: Pisag, Ollantaytambo, Sassayhuaman, Tambomac olabilir.Hepsi de birbirine çok yakın.
Machupichu turu hariç  Turlar pahallı değil ama çok bekletiyorlar.ören yerleri arabalar vızır vızır ve çok ucuz. Öyle ayarlayınız ki  Nasıl olsa macapuchi’ye gitmek en sonunda ‘Ollantaytambo’ya geliniz. Burada gerekirse kalabilirsiniz. Veya gezip geç saat treni ile macapuchi’ye (Calientes’e)çıkınız.
Machupichu ←Agaus caliente   ← ollantaytambo                       Pisaq
                                                                                     Chinchero
                                                                            Sacsayhuam
                                                                               Cusco

Genel olarak gezilecek yerler:


1-Şehir içi:
Şehrin merkezi Plaza De Armas .
Kalma: Plaza de Armas’a çıkan tüm caddelerde hostellerde 30-40 Sola kalabilirsiniz.’San Blas’ caddesinde kalmanızı tavsiye edebilirim.
 kilise, müze, alışveriş  dükkanları v.s  bu meydana Açılan caddelerde yürüme mesafesinde. Hepsine giriniz.
Terminalden bile yürüyerek bu meydana ulaşabiliyorsunuz.Dolmuş 60 cent.
A-Catedral: 6-9 arası ücretsiz.Daha sonra giriş 10 Sol.
B- İnka Müzesi: Giriş 10 S.İnka tarihini anlatan güzel bir müze.
C- La Merced Müzesi: La Merced kilisesinin yanında çok ihtişamlı bina.Giriş 6S.İçeride dini içerikli resim ve materyaller var.özellikle tahta işlemeli tavanları, taş işciliği çok güzel.
D-Santa Domingo(Qarikanchu-Güneş tapınağı): Bu Kapalı müzeye giriş 10 S. Bu tapınak bir zamanlar altın ve gümüşle kaplıymış.Çok büyük  ve ağır taşlar 20 km uzaklıktan  köleler tarafından getirilmiş.Taşlar birbirine geçerek inşa edilmiş.Daha sonra bu İnka tapınağının üzerine Katolik kilisesi inşa edilmiş.depremden zarar görmüş.Arkeolojik çizimler çok ilginç.
Bunun dışında birçok özel müzeler de var. Sokakları gezmek daha güzel.

2-City tur:
14-18:30 arası yarım gün.Bu  turda  şehre yakın İnka tapınakları geziliyor. Fiyatı, transfer ve rehber ücreti dahil 10-20 Sol arası.
A-Santo Domingo(Qorikancha): Bu İnka tapınağı şehrin içinde. Önce buraya gidiliyor. Giriş ücreti 10S. Buraya turist bileti ile girilmiyor.İnka tapınağı üzerine Katolik kilisesi inşa edilmiş.gerçekten etkileyici.
B-sacsayhuman: geniş bir alana kurulmuş İnka tapınağı.Yerleşimlerden ve kale kalıntılarından kalan taşların büyüklüğü şaşırtıcı.
C- Tambomachay: Suyun kutsandığı tapınak. Sembol konulan girintiler var.
D-Qengo: kayanın içi oyularak mumyalama işlemi yapılan tapınak mağarası ve yarım yuvarlak amfi tiyatro şeklinde ki mabed ile İnka dini merkez.

3- sacret Valley(Gizli vadi): Tur ücreti 15-20S.9-17 arası tam gün.Kendiniz de gidebilirsiniz.Eğer ‘Moray’a gidecekseniz  bir gün yetmiyor.Ollantaytambo’da kalmanız gerekiyor.
Cusco→Pisag(1 saat, 3S)→Ollantaytambo(2 saat,4S)→Moray(2.5 saat, direk yok, urumbaba üzerinden gidiliyor)→Cusco(3 saat)
A-Qorao: Pisag’a varmadan  alışveriş dükkanlarının olduğu Pazar alanı.
B- Pisag: İnka mimarisi ile Eskişehir  ve koloniyal mimari ile yeni şehir görülr. Harabelere turist bileti ile giriliyor.Teraslar , İnka evleri,mezarları(dağda delik delik)  ve dağın arkasında tapınak(uzak olduğu için gidilmiyor.)
C-Ollantaytambo: ordu, din, ve tarım merkezi.Büyük bir kasaba. Hala  evlerde İnka kanalları kullanılıyor. Çok uzun ve dar Arnavut kaldırımları var. Hoş bir kasaba.Kalınabilirde.
Burada ki İnka harabeleri: Turist bileti ile giriliyor. İki çıkış kapısı var. Burada da tapınak, taraslar, patates,mısır  v.s konulduğu karşı dağlarda ki depoları,depoların hemen yanında kayada insan yüzünü görebilirsiniz.Burası denetim bölgesiymiş.
D-Chinchero; Şirin ve farklı bir kasaba. Plazası ve farklı bir katetrali var. Burada ki kadınlar başlarına bordo renkli farklı bir şapka takıyorlar. Yine Alpaka ve koyun yününü doğal şampuanla nasıl yıkandığı , naturel boyalarla nasıl boyandığı(Örneğin kaktüsün içinde ki beyaz madde, limonla birleşince kırmızı renk oluyor.),nasıl işlendiği anlatılıyor.
Sokaklarında  ve plazasında (Burada tezgahlar yerlerde.)çok renklive çok ucuz  alışveriş yapabilirsiniz.
*Ollantaytambo’da tren istasyonu  20 dakika yürüme mesafesinde.


4-MACHA PİCHU(And dağlarının zirvesinde, yaşlı dağ anlamında.)
Dağların zirvesiden geçerek ülkeyi baştan başa kat eden ‘kraliyet  yolu’ nun son durağı Macha  Pichu’dur.
Başkent Cusco’dan yaklaşık  100km uzakta.35.392 hektar yüzölçümü var.
TARİH: Yapımı 150 yıl süren ve 1450 yılında kurulan bu İnka şehri, 1550’lerde terk edilmiş. Ulaşımı zor ve sisli olduğundan uzun yıllar bulunamamış.Ancak 1911’de tekrar Amerikalı
Hiram Birgham’,   ‘Vilcabamba’ şehrinin kalıntılarını ararken ‘Macha Pichu’yu bulmuş.Böylece Cuzco’da önem kazanmış.
Üç yanı derin kanyonlara çevrili.200 kişilik bu şehrin merkezinde; Tanrılara adak adamak ve kurban sunmak için yapılmış birçokn tapınaklar  var.teraslama ve taş işciliği çok üstün.
 İnkalar’da , gökyüzünü Kondor kuşu ,bulundukları yeri puma ,yerin altını  ise yılan simgeliyor.Bu üçlemeyi tapınaklarda hep görüyorsunuz.
MACAPUCHİ’YE ÇIKIŞ
NOTLAR:
*Machupichu giriş bileti: Aguas calientes’ten ofisten alabiiyorsunuz.sanırım Cusco’dan da alabiliyorsunuz
45 Dolar=126 Sol.Ama sadece Sol olarak ödeyebiliyorsunuz.
*Tren ve Machupichu girişinde öğrenci indirimi var. O nedenle kesin uyduruk ta olsa öğrenci kartınız olsun.
*Turlar, en kör saatlerde en ucuz tren tarifelerini ile götürüyorlar.ve Calientes’ten Machupichu’ya kesin  yürütüyorlar.Fiyatı 150 Dolar.Eğer bu tura ‘Gizli Vadi’turunuda katarsanız 160 Dolar.İngilizce rehberlik ve otel dahil ama kendiniz gidin daha iyi.

1.YOL:tren ile
*3 yıl önce Cusco’dan Calientes’e tren varmış. Artık yok.sadece Ollantaytomba’dan tren var.

  Cuseo→Aguas calientes veya
Cusco→ollantaytambo(Dolmuş, 2 saat, 10S=3.5 dolar,tek yön)→Aguas  Calientes( sadece tren,1.5-2 saat, 35-70 dolar arası tek yön)→Macapuchi(otobüs,20 dakika,gidiş dönüş 15 dolar).
veya bu yolu yüryebikirsiniz.Zikzag yapılarak çıkılıyor.Direk  merdivenlerden çıkarak yürüme 2 saat.
NOT: Peru rail, inka rail, Andersan rail olmak üzere Üç tane tren kampanyası var.ödeme sadec dolar olarak yapılıyor.Biletinizi cam kenarı trenin gidiş yönünde alınızki nehir manzaralarını görünüz.Tren kremit renkli çok çoşkulu  akan nehir kenarından gidiyor.
Tren biletinizi Cusco’da plaza Armas veya ollantaytambo’da tren istasyonundan alabilirsiniz.Fiyatlar, zaman, kalite  ve firmaya göre çok değişiyor. Alçaklar , en erken ve en geç saatler için bilet fiyatı en ucuz(35Dolar,tekyön) koymuşlar. İnsanların normal zamanda gidebileceği zamanlarda ise fiyat 45-71 Dolar,tek yön.yani Macha Pichu’ya  trenle gidiş dönüş  parası bir öğretmenin maaşı kadar.yerlilere tren fiyatı sadece 10-15 Sol.Arsızlğın bu kadarı da olmaz.
*Dönüş biletinizi calientes tren istasyonundan da alabilirsiniz.

2.YOL: Otobüs ile
Daha ucuz ama yağmur yağdığında otobüs yok.Ve bazı mesafeleri yürümek zorundasınız. Ama bu yolla çok giden insan var.zamanınız varsa  deneyiniz.
1.Otobüsle tur ile giderseniz 125Dolar ödemelisiniz.
 2.Bence kendi kendinize çok rahat gidebikiyorsunuz.Sırasıyla

Cusco →Santa Maria(otobüs,5 saat veya bisiklet)→Santa Teresa ( tren , tren yolunu takip ederek  yürüme veya otobüs-3 saat)→Hidro Elektriko(  yürüme ,araba-2 saat)→Aguas Calientes(2 saat,sadeceyürüme veya tren-1 saat)→ Machupichu(yürüme)
*Cusco→ Santa  Teresa( direk otobüs de var.6-7 saat.)
*Karşılaştığım Fransız çift,  otobüsle gidebildikleri en son kasabaya gidip oradan yürüyerek 7 saatte Machupichu’ya varmışlar.
3.YOL:İnka Trail: Kendiniz gidemiyorsunuz.Tur almak zorundasınız.(Aslında arkadaşınız ve çadırınız varsa gidersiniz.Turcular kendi kendinize gitmenizi istemiyorlar.)
 önce otobüsle Ollantaytambo’ya gidip oradan 4 gün 3 gece çadırlarda konaklıyarak yapılan tur.Buturda yerli halkın yüzlerce yıl önce kullandığı yo takip edilerek  ve inka kalıntıları gezilerek Calientes’e varılıyor. Trenle de dönüş yapılıyor.
Bu turda çadır, yemekler, giriş ücreti v.s dahil 300 Dolardan başlıyor. Bana göre yorgunluk.İzlenen yolda aman aman  güzel manzara yok.Asya ormanları gibi olsa neyse. Ama bazen yer bile bulunmuyor bu turda.
*İnka  rail güzergahı inişli çıkışlı olduğunda uzun oluyor.
4.YOL:Salkantay Trail: 6271 metre yüksekliğinde ki salkantay dağlarının eteklerinden gidilen  farklı bir rota.Bu rotada İnka harabeleri yok. Bu rotayı ister turla isterseniz kendi başınıza yapabikirsiniz.Köyden rehberinizi kendiniz buluyorsunuz. Yine bu yolla da Calientes’e ulaşıyorsunuz.
Ben kendi imkanlarımla  trenle  gittim.hem daha uygun oldu.hem de özgür olabildim.
7 Dolar=Ollantaytambo otobüsü(Gidiş geliş.)
70 Dolar= Ollantaytambo→Calientes(gidiş dönüş)
45 Dolar= machupichu girişi
5 Dolar= Calientes’de kalma
Toplam 127 Dolar harcamış oldum.

CİLİENTES
Calientes’i küçük bir köy düşündüğümden meyva, yiyecek, fındık, fıstık  v.s yanıma aldım ama gerek yokmuş.Yüksek dağların arasında ki bu köy –kasabada yine alışverişdükkanları, şık oteller,restorantlar, cafelerle dolu bir yerleşim.
Hatta çok büyük kapalı alışveriş pazarı var.Buradan tüm aileme nefis gümüşe benzer takılar aldım. Ben burayı çok sevdim.Çok farklı bir çoğrafyası var.
Yine kasabanın içinde çok büyükolmayan   sıcak su havuzları var. Giriş 10S.Çok kişi girdiğinden su bulanıktı ama ben havuzda kalıp kaynar sukarla yıkandım.(Mayonuzu yanınıza alınız.)

*calientes’te hostel 10-25 Sol.Yani fazla pahallı değil.

Calientes’den Macapuchi parkına girerken:
Sabah ilk otobüsle4:30’da  başlıyor ama yürümek çok zevkli ve zor değil.kestirmeden yürüyorsunuz.
Calientes→Köprü(yarım saat yürü, düz yol)→Köprü(saat 5’de açılıyor.)→Machupichu,merdivenlerden   tırmanmanıyorsunuz. Çok zor değil.gidiş 2 saat, dönüş 1 saat.)
*Calientes turist ofisinden Machupichu haritası  bilgi alınız.
Tam 6:30’da giriş yaptım.
Machupichu, iki kısımdan oluşuyor.
1-Agricola(Terasların olduğu kısım):Yanında
2-Urban(tapınakların, evlerin v.s olduğu zamanında ki yerleşim birimi.)
Önemli:Girer girmez ‘Huayna Pichu’dağına tırmanmakiçin biletinize damga vurdurunuz.
1.7am-9am arası 200 kişi
2.10am-11am arası 200 kişi olmak üzere toplam günde 400 kişi tırmanabiliyor.Hava durumuna göre seçim yapınız.2.kısma tırmanmak daha mantıklı.
Giriş yaptığınızda önce terasların olduğu bölüme giriyorsunuz.damı otla kaplı tek evin olduğu tepeye kadar çıkarak güneşin doğuşunu izleyiniz.
Güneş doğarken burada kahvaltı yaptım.Manzara harikaydı.Yine çok şanslıydım.Yağmur yoktu ve pırıl pırıl güneş vardı.Buraya yağmursuz mevsimde gelebilmek için yolu uzattım ama Nisan’da az da olsa yağmur olabiliyormuş.
Tepeden  tüm harabelerini  ve Huayna dağının fotoğrafını birlikte çekebiliyorsunuz.dağlarda ara ara sis vardı ama harabeler çok net görünüyordu.
Oradan erinmeyiniz .Gidiş dönüş 40 dakikada İnka köprüsüne gidiniz.Ucurumda kayaları işleyerek ilginç köprü yapmışlar.
Oradan da artık harabelerin olduğu yerleşim bölümüne geçiniz.Sırasıyla, tapınak ve evleri görünüz.özellikle güneştapınağı çok ilginç.
Yerleşim birimini bitirince zaten ‘Huayna Pichu-Wayna Pichu’dağın girişkapısı geliyor.Girişte adınızı yazdırıyorsunuz ki kim dağda kaldı diye kontrol etmeleri gerekiyor.Girerken de çıkarkende imzalıyorsunuz.Girişte küçük su 2 Dolardı.
Bu dağa rahat 45 daikada çıkabiliyorsunuz.Zor değil.tepede yerleşim birimleri var.Dönüş 25 daika ancak sürdü.kesin çıkınız.tepeden harabeler ve zigzag otobüs yolunun görüntüsü harika görünüyor.
NOT: Evet Machupichu manzarası çok güzeldi ama bana göre tarihi değeri aman aman yok.yeni bir tarih sayılır.Çok daha önce Mısır, Hindistan ,Anadolu’da v.s  çok daha güzel eserler yapılmış.ve hala kullanılıyor.
Bana göre buranın çoğrafyasını albenisi var  sadece.Ama Peru hükümeti, işin tadını kaçırmış.Bu kadar pahallılık olamaz.resmen turistleri yoluyorlar.Turist ile yerli fiyatlarının arasında bu kadar fark olması gerçekten ayıp ve arsızlık.perulular çok paragöz,yardımsever  ve sevimli değiller.Hiç ısınamadım bu ülkeye.İşte bir kere gelinir.gerisi reklam.
Eskiden belgesellerde izlediğim  ve birgün kesin gideceğim dediğim Peru’yu bulamadım.herkes turizimci olmuş ve şımarmış.Sizebirşeysatmak için yapışıyorlar.
Artık belgesellerde gördüğümüz yerlilerde yok.tek  öğrendikleri turisti kazıklamak.
Cusco→Lima (20 saat, nazca yolundan gidiyor.ona göre plan yapınız.)
Yine fiyatlar 60-100 Sol  değişiyor.Birçok firma var. Genelde saat 142de kalkıyor.Ama pahallı tarifeden diğer saatlerde de bulabiliyorsunuz.yolcuların parmak izi ve kameraya alıyorlar.
Venezualla’ya Ekvator ve Kolombiya üzerinden gideceğimde tekrar Lima’ya dönmek zorunda kaldım.
ANI: Kara Gün
Bir türlü elim varmadı yazmaya.
Fores şirketi ile Cosco’dan Lima’ya tekrar geldiğimizde,Ekvator’ a geçmek istedim.hemen  sınır kasabası Tumbes’e otobüs bileti aldım.Ama şansızlıklardaha önceden başlamıştı.Cusco’dan Lima’ya gelirken yolu yarılamışken yolda  tporak kayması olmuş.Yolun açılmasını saatlerce beklediğimizden Lima’ya geçvardık.Ve Lima’yı bir daha gezemedim.
Daha önce otobüsün içinde yukarıya koyduğumda çalınmıştı.Hep dikkat ediyordum ama  basiretim bağlandı.Yıne  üste koydum ama ara sıra devamlı bakıyordum.İçim rahat etmeyince sabaha karşı çantayı başımın altına koyarak uyuklamaya devam ettim.
Daha sonra çantamın içindeki karmamın olduğu çantanın ağzının açık olduğunu fark ettim.Kameram alınıp yerine ağırlık yapsın diye  meyva suyu konmuştu.şok oldum.
 Otobüs biraz ileride polis noktasında durdu. Bu arada daha önce yanımda oturan Venezualla İngilizce bilen kız yardımcı olmaya çalışarak’’Sorun yok.otobüs şirketi ödeyecek’’beni rahatlatmaya çalıştı ama daha sonra otobüsten inerek  kendisinin ve Alman erkek arkadaşıparalarının ve pasaportlarının çalındığını söyledi.
Üstün körü polis otobüsü aradı.Bizde yolcuların çantasına baktık.daha sonra Sullana şehrinde polis bizi polis taksiyle polis merkezine götürdü.uzun uzuni fadelerimizi aldı.B u arada ara ara dışarı  çıkan polis chat yapmaktan da geri kalmadı.Tek kelimeyle rezaletti.Elçiliği aramak istediğimde telefonun olmadığı söylendi.Diğer polis ankösörlü telefonla dışarıdan ulaşmaya çalıştı ama çıkmadı.Neyse  elçiliğin değişen telefon numaraları internetten bularal ulaştık.’Pasaportun çalınmadığından yapacak bir şeyimiz yok.Yoluna devam et’ dediler.
Benim tahminime göre  habire yanıma   oturmak isteyen  hırsız şöför ile işbirliği  yaptı.Ayrıca  bir gece aynı yerde uyuduğum diğer turistlerden de şüphelendim.Kıın sevgilisi olduğu halde tek başına önce benim yanımda oturdu halde sonra arka tarafta ki sevgisinin yanına geçti.Onların çantasını kontrol etmediğimden çok pişman oldum.
Otobüs şirketi bize şirkette yemek,yatma  ve Quito’ya kadar kılı kılına hesaplayarak bilet parası verdiler.Diğer turistler hafta sonu olduğunda  bekleyip Lima’ya dönüp Elçilikleri ile görüşeceklerdi.
Bu Perulular kadar sevimsiz, aç, yalancı ,vurdumduymaz millet oklamaz.Bu olaydan önce de peru insanından hoşlanmamıştımArtık nefret geldi bu aç gözlü milletten.Bu olaydan sonra uzun süre kendime gelemedim. Bugün bile buolay aklıma geldiğinde canım sıkılıyor.
PERU’DAN EKVATOR’A GEÇMEK
Lima→Tumbes(peru-Ekvator sınır kasabası)(18-20 saat, 60 S)→Quito

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder